23 Aralık 2024, Pazartesi
spot_img

Depremden çıkan derslerle yeni yol haritaları hazırlanıyor

Can ve mal kayıpları ile geride derin bir yara bırakan 6 Şubat depremlerinden herkes önemli dersler çıkardı. Hükümete sunmak üzere depremden çıkarılan dersleri odağına alan yeni bir yol haritası ve iş planı hazırlayan sigorta sektörü, sigortalılık oranlarının artırılması için düğmeye basarken, sanayici de sigortanın ne kadar önemli olduğunun bilinci ile poliçelerde dikkat edilmesi gereken unsurlara dair önemli çıkarımlarla yoluna devam edecek.

6 Şubat depremleri ülke olarak afete hazırlık düzeyimiz ile birlikte Türkiye’de birçok mekanizmanın işleyişindeki eksiklikleri de ortaya koydu. Depremin hemen ardından hızla aksiyon alarak mağduriyetleri giderebilmek amacıyla çalışan sigorta sektörü de bu süreçte karşı karşıya kaldığı sorunlardan çıkardığı derslerle çözüm üretmeye devam ediyor. Başta düzenleyici kurum SEDDK olmak üzere, sektörün tüm paydaşları sigortanın hem ülke hem de bireyler nezdinde üst düzeyde fayda sağlayan bir mekanizma haline gelebilmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda Nart Sigorta, 25 Mayıs 2023 tarihinde 6 Şubat tarihinde meydana gelen ve son yüzyılın en büyük felaketi olarak adlandırılan depremlerden alınan derslerle gelecekteki doğal afetlere ve sanayi tesislerinde doğacak felaketlere karşı hazırlıklı olmak adına “Sigortacılıkta Yapılan Hatalar, Sanayi Risklerinin Yönetimi ve Reasürans Dünyasındaki Gelişmeler” konulu bir webinar düzenledi.

Açılış konuşmasını SEDDK Başkanı Mehmet Akif Eroğlu’nun yaptığı ve Gaziantep Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, SEDDK Başkan Yardımcısı Dilek Sakallıoğlu, Milli Reasürans Genel Müdür Yardımcısı Vehbi Kaan Acun ve Nart Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Eda Okur Güner’in konuşmacı olarak katıldığı webinar’ın moderatörlüğünü Nart Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı Levent Nart üstlendi.

SEDDK’ın güncel proje ve çalışmaları ile ilgili bilgiler verilen webinar’da sanayi odası başkanları da deprem sonrası süreçte sigorta şirketleriyle yaşadıkları sıkıntıları ve bunların aşılmasına yönelik çözüm önerilerini paylaştılar.

Sigorta Medya’nın YouTube kanalı Sigorta Ekranı’ndan da canlı olarak yayınlanan webinar’da, Nart Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı Levent Nart ve Nart Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Eda Okur Güner de birer sunum yaparak kurumsal riskler, risk yönetimi, kurumsal sigortalarda yapılan hatalar, inşaat riskleri ve yine bununla ilgili sigortalar hakkında bilgi verdiler.

Yol haritası hükümete sunulacak

Sektörün büyütülmesi ile ilgili olarak hükümete sunmak üzere sigortayı odağına alan, depremden çıkan dersleri de ortaya koyan bir yol haritası ve iş planı hazırladıklarını açıklayan SEDDK Başkanı Mehmet Akif Eroğlu, “Sigorta sektörü, Türkiye ekonomisi, finansal sürdürülebilirlik, fon, iş insanlarının yatırımları, tasarruf ve hane halklarının korunması için stratejik bir sektör olarak görülmelidir. Gereken her türlü destek verilmelidir. Sigortalılık oranları arttırılmalıdır. Çağımızda riskler çok çeşitlendi. Tüm bu risklere karşı “korunmak için sigorta sektöründen azami şekilde fayda sağlanması gerektiğine inanıyoruz. Biz SEDDK olarak yaşanılan tüm sorunların farkındayız ve bunlarla ilgili olarak en hakkaniyetli, kamu faydasını ortaya koyacak ve tüm tarafları eşit bir şekilde dengeleyecek şekilde yurt dışı uygulamaları da dikkate alarak çalışıyoruz. Biraz zamana ihtiyacımız var. Sorunların farkında olmak ilk adım. Sonrasında da ortak akılla bunları çözmeye çalışmak çok önemli. Bu konuda da sanayi ve ticaret odaları ile iş birliği yapmaya hazırız. Tüm paydaşlar olarak sektörü hak ettiği yere getirme arzusundayız” ifadelerini kullandı. Bir ekonomide finansal istikrar ve sürdürülebilir bir yapı isteniyorsa o ekonomi içinde tüm finansal piyasaların dengeli dağılması gerektiğini belirten Eroğlu, “Bizde yüzde 90 oranla bankacılık sektörünün domine ettiği bir ekonomi var. Biz yüzde 5 payla ikinci sıradayız. Arada 85 puanlık muazzam bir boşluk var. 750 milyar aktif büyüklüğümüz, prim büyüklüğümüz, BES’teki rakamlarla çok büyük başarı hikâyelerimiz olsa da bizim bireysel bazda ve reel sektörde sigorta penetrasyon sorunumuz var. Kobilerin 3’te 2’sinde KOBİ paket, yarısında yangın poliçesi yok. Bizim zaman geçirmeden sektörü büyütmemiz gerekiyor. Birliğimizle beraber bu kapsamda çalışıyoruz” diye konuştu.

Sigortanın en çok konuşulması gereken dönemdeyiz

Özellikle sigorta sektörü, reel sektör ve sigortalılar açısından sigortanın çok konuşulması gereken bir dönemde olunduğuna dikkat çeken Eroğlu, “Yaşanılan felaketler çok çabuk unutuluyor. Dolayısıyla farkındalığın çok yüksek olduğu bu dönemde konuyu sık sık gündeme getirmeliyiz. Sektör ve kamu otoritesi olarak eksiklerimizi gidermeliyiz. Biz de kurum olarak tüm konulara bu bilinçle yaklaşıyoruz” dedi.

Eroğlu, konuşmasında sigorta ve emeklilik sektörünü Türkiye için stratejik bir sektör olarak gördüklerinin altını çizerek, “6 Şubat depremleri de bunu çok net gösterdi. Bir anda tüm mal varlığımızı kaybedebiliyoruz. Devlet her şeyi karşılamamalı, o zaman sektöre ihtiyaç yok. Sigorta gibi bir mekanizma varken her şeyi devletten beklemek çok büyük kolaycılık. Deprem bölgesinde verdiğimiz toplam teminat 758 milyar TL. Biz burada 76 milyar TL hasar ödemesi gerçekleştiriyoruz. Bunun 73 milyarını reasürans sisteminin marifetiyle tüm dünyayla paylaştık” açıklamalarında bulundu.

Sigorta değerleri doğru belirlenmeli

Deprem sonrası bölge sanayisinin çok büyük hasar gördüğünü belirten Gaziantep Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, işletme sahiplerinin bu zorlu dönemde sigorta şirketleriyle bazı sıkıntılar yaşadığını söyledi. Depremden zarar gören firmaların zararlarının karşılanması konusunda sorunlar olduğunu ve bunların bir kısmının hala devam ettiğini dile getiren Ünverdi, “Poliçe yapılırken risk analizlerinin doğru yapılmaması, poliçede yer alan klozların eksik ve teminatların düşük tutulmasıyla ilgili sorunlarla karşı karşıya kaldık. Poliçesi tam olsa bile bazı işletmelerden hasar tazmininde güçlük çıkarıldığı, geç kalındığı yönünde şikâyetler aldık. Bu da üretimin durduğu işletmelerimizde önemli kayıplara sebep oldu. Bu noktada sigorta şirketlerimizden kolaylaştırıcı bir yaklaşım bekliyoruz. Bundan sonraki poliçe içerikleri oluşturulurken de risklere uygun teminat kapsamı ve sigorta değerlerinin doğru belirlenmesi büyük önem taşıyor” dedi.

Vatandaşlar poliçe kapsamı ile ilgili iyi bilgilendirilmeli

Sigorta şirketleriyle ilgili sektörlerin bazı sıkıntılar yaşadığını söyleyen Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, “Sektörün sisteme oturması için her türlü katkıyı vermeye hazırız ama bizim de sigorta şirketlerinden beklentilerimiz var. Bu sene sigorta primlerinde ciddi düzeyde bir artış yaşandı. Kamu otoritesi bununla ilgili olarak bir düzenleme yapabilir. Öte yandan vatandaş da poliçe yaptırdığında her türlü riskin teminat kapsamında olduğunu sanıyor. Sigortalılar bu anlamda iyi bilgilendirilmeli. Poliçede kapsam dışında olanlar belirtilmeli. Sonrasında daha fazla primle sigortalılar istediği teminatları ekleyebilir” dedi.

Sigorta şirketleri bugüne kadar 17,3 milyar TL hasar ödedi

Depremin yaşandığı tarihte 5,4 milyon sigorta poliçesinin yürürlükte olduğunu ve verilen toplam deprem teminatının da 1,6 trilyon TL olduğunu aktaran SEDDK Başkan Yardımcısı Dilek Sakallıoğlu ise, “Toplam maliyetin yaklaşık 76 milyona ulaşmasını bekliyoruz. Tutarın 73 milyonu reasürörlere devredildi. Şirketlerin üzerinde kalacak tutarın 3 milyar TL olmasını bekliyoruz. Bunun da büyük bir kısmı katastrofik riskler için ayırdığımız rezervlerden karşılanacak. Bunlar tahmin ettiğimiz rakamlar. Gerçekleşen rakamlara baktığımızda ise 22 Mayıs 2023 tarihi itibariyle 62 milyar TL’lik bir hasar tutarı gerçekleşti ve sigorta şirketleri tarafından ödenen tutar da 17,3 milyar TL. 44 milyar TL’lik de şirketlerin ayırdığı bir muallak hasar karşılığı var. DASK da 21 Mayıs 2023 tarihi itibariyle 24 milyar TL’lik hasar ödemesi gerçekleştirdi” açıklamalarında bulundu.

Global reasürörlerin Türkiye’ye olan iştahı azaldı

Depremin, riskin tüm dünyaya yayılmasının ne denli önemli olduğunu gösterdiğini söyleyen Milli Reasürans Genel Müdür Yardımcısı Vehbi Kaan Acun, “Global reasürans kapasitesi önemli ve buradaki gelişmeler bizleri etkiliyor. Katastrofik hasarlar ve küresel reasürans sermayesi global reasürans kapasitesini etkileyen iki unsur. 2022 yılında katastrofik hasarların tutarı 120 milyar ABD doları olarak gerçekleşti. Reasürans sermayesi kapasitesi de 100 milyar dolar gerileyerek 575 milyar ABD doları oldu. Bu iki gelişmenin sonucunda reasüransın maliyeti ciddi oranda yükseldi” dedi. Türkiye reasürans piyasasında global reasürörlerin iştahlarının azaldığını ifade eden Acun, “Bunun nedenlerini anlaşmalardaki teknik marjların azalması, frekansı ve şiddeti artan hasarlar, orman yangınları, sel hasarları, kur ve enflasyonun hasar maliyetleri, artan doğal afet yükümlülükleri olarak sıralayabiliriz. 2023 Ocak yenilemelerine hem dünya hem de Türkiye zorlu koşullarla girdi. Türkiye iç dinamikleri nedeniyle biraz daha zor koşullarda girdi. Bu da tüm sigorta şirketlerinin reasürans maliyetlerini arttırdı. Bu da ne yazık ki sigortalılara yansıdı” diye konuştu.

Sigorta Ekranı:

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER