Koru Sigorta Genel Kurulu ile ilgili haberler yaptık. Genel Kurulu izlemeye gittim, kapıda görevliler ittiler kaktılar içeri almadılar beni. Şeffaf olmayınca ise her türlü iddialara gebe kalıyor durum. Kapıdakilere de söylemiştim, ‘Benim içeri alınmamam alınmamdan daha sıkıntı olur’ dedim. Bu asla bir tehdit değildi ve öyle de oldu. Genel Kurulu izleme fırsatım olmayınca birçok iddiaları da ortaya koydum. Bu tarafların iddialarıydı ve gazeteci olarak bunu araştırmak takipçisi olmam benim görevim. Çünkü bu Genel Kurul bir Kooperatif şirketin Genel Kurulu olarak yapıldı. Ve 6 ay önce yapılan olağan genel kurul hazirun cetvelinde bu kooperatifin üye sayısı 11.700 kişiydi, bu Genel Kurul’da 40 kişiye indirildi, niçin, nasıl? Genel Kurulu izleme isteğim ortaklıkları haksız şekilde düşürüldüğü iddia edilen 11.660 kişinin gelişmelerden bilgilendirilmesi ve haber alması içindi. Buna izin verilmedi.
BEN SEKTÖR KAMUOYUNU AYDINLATMAYA ÇALIŞIYORUM
Sonrasında iddiaları sıraladım. Aşağıda tekrar sıralayacağım bir kez daha. Sonra ne mi oldu. Genel Kurul’a katılan 40 ortaktan birinin ismi ile iddialarını haberleştirerek yayımladım. Bu kişi Genel Kurul’a katılmış ve çeşitli iddialar ortaya atarak, Genel Kurulu’un geçersiz olduğunu ve Anonim Şirket olma kararının bu gelişmeler doğrultusunda hukuksuz olduğunu söylemişti. Bu iddiaları sektör kamuoyunun dikkatine sundum ben de. İddialar ciddi ve kanunlara dayalı iddialar. Ve iş yargıya intikal etti. Sonucuna herkes uyacak.
YAĞDANLIKLAR SEVİNMİŞTİ!
Bu gelişmeden sonra Koru Sigorta yönetiminden bir açıklama geldi. Janjanlı Noterden imzalı falan çekilmiş, yok yasal haklarımız saklı, yok iddiaların aslı astarı yoktur. Yazılanların hepsi yalandır. Şirketimiz şöyle iyi, böyle iyi bıdı bıdı bıdı. Sonrasında Genel Kurula katılan Ortağın görüşlerini içeren haberimize de bir açıklama geldi. Onu da yayınladık. Özetle şunu demişler açıklamalarında “kanuna aykırı birşey yapmadık, A.Ş.’ye dönüşüm süreci Hazine Müsteşarlığı ve İlgili Bakanlık nezdinde gerçekleştirilmiştir. Ve bu kişinin şirketimiz ile husumeti vardır”. Konu madem yargıya intikal etti sonucunu hep beraber göreceğiz ve bu karara uyulacak tabii ki. O zaman Hazine Müsteşarlığı ve İlgili Bakanlık nezdinde mi, kanuna aykırı birşey olup olmadığını göreceğiz. Ama Koru Sigorta yönetiminden bir ricam var. Şirkete masraf çıkarmak istemiyorum. Bana açıklamaları mail yolu ile gönderirlerse seve seve kullanırım. Masraf olmasın, Noterleri zengin etmeyelim. Zaten Noterlerle özellikle acentelerin arası limoni.
Öncelikle şunu belirtmekte fayda var. Ben bu işi 38 yıldır yapıyorum. Sorumlu Yazı işleri Müdürlüğü’nü yıllarca yapmış ve böyle açıklamaları çok almış biriyim. Ve ben taşra gazetelerinde çalışmadım yıllarca, medyanın en önemli kurumlarında görev yaptım. Bu tür açıklamaları aldığımızda gazetecilik etik ilkeleri doğrultusunda kullandım hep. Karşı taraftan bir açıklama aynı gün noterden falan değil mailime gönderilmiş olsaydı da kullanırdım. Kullanmayabilirim de; bu defa bu açıklamayı yayınlatmak yani Tekzip kararı aldırmak için mahkemeye başvurmak gerekiyor. Şayet Tekzip’de yayınlanmazsa tüm yasal hakları kullanılma yolları açık. Süreç budur. Bu sektörde ayaklarına bastığım dalkavuklar, yağdanlıklar, ibişler bu açıklamayı yayınlayınca ben “bak senin yalan haber yaptığın tescillendi” gibi ipe sapa gelmez komik paylaşımlar yaptılar. Güldüm geçtim, buradan onlara da bu süreçi anlatmış olayım.
NOTERE FALAN GEREK YOK MAİLİME GÖNDERİN YAYIMLAYAYIM
Açıklamaya gelince öyle, böyle yok şunun ağzıyla yazılmış, yok yalanmış gibi bir açıklamaydı. İddiaların hiç birine cevap verilmemiş. Arkadaş, bu kadar iddialar varken neden bu iddialara cevap vermiyorsunuz.? Son açıklamada “Hazine ve ilgili Bakanlık nezdinde süreç yürütülmüştür” dışında ciddi bir açıklama yok zaten. Bir de bana “neden önceki genel kurullara gelmediğim sorulmuş”. Sevgili dostlarım, beni bir gazeteci olarak Genel Kurulu’nuza alıp almamak nasıl sizin insiyatifinizdeyse, benim de bir gazeteci olarak hangi Genel Kurulu izlemek isteyeceğime bırakın ben karar vereyim. Sizin için önemli olmayabilir ama bu genel kurul özellikle ortaklıkları düşenler ve sektörümüz için çok önemliydi. Açıklamanın gerisi yok şunun şurayla husumeti varmış, yok yazılanlar yalanmış falan filan. Öncelikle şunu ifade edeyim tekrar, benim hiçbir kurum ve kişiye lekelemek ve de kimsenin ekmeği ile oynamak gibi bir derdim yok. Ortada iddialar var bunlara bir gazeteci olarak cevap bekliyorum. Tekrar yazıyorum iddaalara cevap gönderilirse yayınlarım. Cevap verirlerse de Yargı sürecini etkilemiş olmaz bu haberlerimiz. Çünkü orada da aynı savunma yapılacak. Hiç ısrarcı değilim mahkeme sonucunu bekleriz. Notere falan gitmeye gerek yok mail atın yayınlayayım,adres yoksa vereyim: can@sigortamedia.com.
İDDİALAR CİDDİ!
11.660 üyenize hazirandan sonra ne gibi bir çağrıda bulundunuz, yasal bilgilendirme yaptınız mı ve bunun için hangi duyuru kanallarını kullandınız ? Ortaklıktan çıkarılan bu üyelerin bundan haberlerinin olmadığı gibi ciddi iddialar var. Sonrasında bu Genel Kurul bir kooperatif şirketi genel kuruluyken Kooperatif Yasasındaki “ortaklara mali külfet getiren kararlar 4/3 çoğunlukla alınır” maddesine göre A.Ş. olma ve sermaye arttırma kararlarını ortakların 3/4 çoğunluk oyu ile almanız gerekirken 2/3 çoğunlukla almış olduğunuz kararların diğer ortaklarınız tarafından yasal olmadığı iddiaları var. Bunu da açıklarsanız sevinirim. Bunlar en önemli iddialar. Ben bir kez daha yazayım isterlerse açıklama yaparlar.
60 BİN TL SERMAYELİ SİGORTA ŞİRKETİ
Bana gönderilen açıklamanızda, şirkette herşeyin çok iyi gittiğini belirtmiştiniz. Ben de halka açık internetten yayınlamış olduğunuz bilançolarınıza şöyle bir göz attım. Anlayabildiğim okuyabildiğim kadarıyla Haziran’daki Genel Kurul sırasında artan bir zarar trendi varken üç ay sonra Eylül sonuçlarında ve bu Genel Kurul’da zararın hemen azaldığı hatta şirketin kara geçmesi söz konusu. Hadi burada Hazine’nin trafik branşında sigorta şirketlerini rahatlatmak amacı ile sağladığı iskonto fırsatı değerlenmiş olduğunu göz önüne alırsak çok da iyiye giden ne var diye sormak gerekir. Zaten son birkaç yıldır şirket Hazine’nin yakın markajında. 60.000 TL Sermaye ile nasıl bir Sigorta şirketi kurulabilir ve Ödenmiş Sermayesi 60 bin TL olan bir A.Ş. nasıl olurda 165 milyon TL prim üretip bu kadar riskin altına girer, hem de portföyünün yüzde 90’ı Trafik sigortaları olan yani üçüncü kişilerin haklarını tazmin edecek bir şirket? Bunlar teknik konular. Hazine’nin şirketin Yönetim Kurulunda bir yetkilisi var, ortada olmasa da. Ege Sigorta’da da vardı. Hazine’nin “aman şirkete birşey olmasın, sermaye koyabileceklerse” diye insiyatif kullanmasını da anlayabiliyorum. Ama ortada çok da ciddi iddialar ve göstergeler mevcut ve bunlar yargıya intikal etmiş durumda. Olur da gelecekte şimdiki durumu onaylamayan bir mahkeme sonucu çıkarsa bu geriye işleyecektir. Eee o zaman ne olur ?
GÖZLER ÖNCE HAZİNE’DE
Bu arada geçtiğimiz hafta içerisinde sosyal medyada “Hazine onayladı, artık Koru Sigorta A.Ş.” diye paylaşımlar gördüm. Hazine’nin sitesine baktım böyle bir duyuruya rastlamadım. Sonra öğrendim ki hukuksuz olduğu iddia edilerek yargıya intikal eden Genel Kurul kararına dayanarak Ticaret Sicil, ismi onaylamış sadece. Şu ana kadar A.Ş. olduğuna dair Hazine’nin onayına rastlamadım. Elden gönderilmişse veya telefonda söylenmişse birileri bize de söylesinler lütfen, bilelim. Hazine’nin konuyu enine boyuna incelediği kesin. Çünkü Hazine’de biliyor ki burada yapılacak bir hata sektöre ciddi bir mali yük daha getirebilir. Bekleyip göreceğiz. Tüm açıklamaları bekliyorum. Hatta röportaj teklifim de geçerli, açıklamalarınızı virgülüne dokunmadan kullanırım.
