Her gün bir doğal afet, her gün bir felaket haberi duyar olduk… Dünyada yaşanan iklim değişiklikleri, risklerin boyutunu büyüttü. Ne zaman ne olacağı belli olmuyor… Uzun zamandır yağmadığı kadar yağmur yağıyor, hiç karşılaşmadığımız hortumlar olabiliyor. Her konuda risklerin arttığını görüyoruz fakat sigortalılık oranında bir artış nedense olmuyor.
Sigorta bilinci ülkemizde pek yaygın değil. Fakat yaygınlaştırılması için de pek somut bir şeyler yapılmıyor. Sigorta şirketleri kendi çapında tanıtımlar yapıyorlar ama ne yazık ki yeterli olmuyor. Tanıtımların birçoğu fiyat odaklı yeni sistem ve dağıtım kanallarının reklamları ile oluyor. Son dönemde televizyonlarda ve radyolarda sigorta şirketlerinin reklam filmlerine sıkça rastlıyoruz. Axa Sigorta’nın tamamlayıcı sağlık sigortası ürünü olan “Sağlığım Tamam” reklam filmi ise ürünü özet bir şekilde anlatması bakımında önemli. Zamanlaması da çok güzel. Çünkü sağlık sisteminde yaşanan aksaklıklar, vatandaşlarımızı özel sağlık sigortası çözümlerine yönlendiriyor.
Sigortacılar Twitter’ı kullanamıyor
Twitter’da sigorta kelimesini arattığımda sigorta şirketlerinin attığı tweetlere bakıyorum. Acenteler “Size uygun teklif verelim”, şirketler de çevreci ve sağlığımız ile ilgili tweetler atıyor. Bir tek, bebeğin altı nasıl değiştirilir tweeti atmamışlar… Yakında onu da kullanabilirler. Benim buna itirazım yok. Tabii ki bunlar da olsun ama bu ülkede hala milyonlarca kişi kasko ile trafik sigortası arasındaki farkı bilmiyor, biz sağlıklı beslenme tweetleri atıyoruz. Şirketler sosyal medya kanallarını sigortacılığı bilmeyen ajanslara ihale ettiklerinden sonuç da bu oluyor… Geçtğimiz günlerde Manavgat ve Sakarya’da yaşanan sel felaketlerini haberlerde izledim. İnsanların işyerlerine, evlerine sular çamurlar dolmuş. Allah bilir hiçbirinin sigortası yoktur. Yıllık 200 TL verip sigorta yaptırsalar şu anda düşünecek bir şeyleri olmayacaktı. Twitter’a bakıyorum, sigorta şirketlerinin adreslerinde konuyla ilgili bir cümle dahi yok. Sigorta bilinci için bu bir fırsat değil mi?
‘Devlet Baba’ ne kadar yardım edecek ?
Sigorta bilincinin oluşması için devletimize yani hükümetimize büyük görev düşüyor. Bu felaketler yaşandığında devlet büyüklerimizden “sigorta yaptırın” mesajını duysak yetecek. Verilecek bu mesajlar Türkiye ekonomisi için de büyük fayda. “Devlet Baba” bu riskleri özel sigortacılara devrederek büyük bir yükten kurtulacak ama nafile… Bu da yetmiyormuş gibi böyle felaketler sonrası devlet büyüklerimiz “Türkiye güçlü ve büyük bir ülkedir, bunların altından kalkar, tüm zararları karşılayacağız, zarar görenler için daha iyisini yapacağız” diyorlar. “Tamam da sizler de özel sigorta yaptırarak risklerinizi karşılayabilirsiniz” dese iş bitecek. Yazımdan, ‘devlet mağdurlara yardım etmesin’ anlamı çıkarmayın lütfen. İşaret ettiğim konu, devletin üzerinden bir yükün devredilmesi.
Vali ve kaymakamlar bilinci yaygınlaştırmalı
Manavgat ne ilk ne de son olacak, bu tür afetlerle çok sık karşılaşacağız. Sizlere önerim, özel sigorta yaptırarak kendinize güvence sağlamak. Manavgat yaralarını sarıyor… Valilik ve kaymakamlık “Vatandaşlarımız zararlarını tespit etsin, video çeksin, biz karşılayacağız” diye açıklama yapmış. Bence bu olay sonrasında valilikler ve kaymakamlıklar vatandaşlara özel sigorta yaptırmaları konusunda da bilgilendirme çalışmaları yapmalılar. Her şeyi devletten bekleme dönemi geride kaldı.
Devlet Emeklisine çalışanına sigorta yaptıracak bir maaş vermiyor ki? Yakında araba satışları en yüksek düzeye çıkacak. Insanlar araçlarına trafik sigortası bile yaptıramaz hale geldi.