POSTA GAZETESİ / HAYATIMIZ SİGORTALI
Ülkemizde ne yazık ki sigorta bilinci çok zayıf. Halkımız sigorta yaptırmanın faydalarından bir haber. Sadece zorunlu sigortalara rağbet var. Onun da ne işe yaradığı tam anlamıyla bilinmiyor, vergi gibi düşünülüyor. Sigortalılık oranı çok düşük, belki biraz abartacağım ama, “sigorta” denilince akıllara hala “elektrik sigortası” geliyor olabilir.
Fakat gelişmiş toplumlar da öylemi? Sigortalılık oranları yüksek. Sadece “zorunlu” diye sigorta yaptırılmıyor. İnsanlar önce hayatlarını sigortalıyor, bizim gibi otomobilini değil mesela. Küçük yaşta sigorta bilinci ile büyüyorlar. Sigorta sistemi Devletin üzerinden de birçok yükü almış durumda. Bir kasırga, bir deprem, bir sel olduğunda, dünyada hiç kimse “Devlet bunun altından nasıl kalkar?” diye değil, “sigortacılar ödemeyi ne zaman yapacak ?” diye düşünür.
Biz de ne yaptık? Bundan 6 yıl önce Mayıs ayının son haftasını “Sigorta Haftası” ilan ettik. Bu hafta ile sigorta konusunda bir farkındalık oluşturmayı hedefledik. İlk yıllarda Gezi olaylarına denk gelmesi büyük şansızlıktı. Bu sene de seçime denk geldi. Öncelikle ilköğretimde bu haftaya denk gelen müfredata bir bölüm eklenebilirdi. Keyifli bir ifade ile çocuklarımıza yılsonuna denk gelen bir zaman da en azından sigortanın bir “elektrik kutusu” olmadığı anlatılabilirdi. Bu olmadı. Hayalim şuydu. Başta devlet tarafından destekli kampanyalar yapılabilirdi. Yani hazırlanan kamu spotlarının TV’lerde sıkça kullanılması sağlanabilirdi. Sigorta şirketleri ve Türkiye Sigorta Birliği boy boy gazete ilanları ve billboardlar hazırlayabilirdi. TV’lerde sigortanın faydaları, mağduriyeti önlenmiş sigortalılar tarafından anlattırılabilirdi. Bir iki Devlet büyüğümüz konu ile ilgili demeç verebilirdi. Sektörün can damarları acente ve eksperleri bünyesinde bulunduran TOBB işin bir tarafından tutabilirdi.
Tanıtım acentelere kaldı
İlk senelerde bir iki etkinlik yapılmıştı. Taksim’de yürüyüş, konser falan. Sonrası tıssss. Geçtiğimiz yıllarda panel düzenleyip, trafikte nasıl zarar ettiğimizi tartıştık sigorta haftasında. Vatandaşa ne ki? Tüm bunlar sigorta bilincine faydası olmayan etkinlikler. Sektörden para toplayan eğitim kurumu SEGEM’e sponsorluğu yaptırılıyordu. Daha doğrusu, bu toplanan paralar nereye gidiyor denilmesin diye SEGEM sponsor yapılıyordu. Bu sene o da yok. Olsa ne olur, olmasa ne olur zaten. İş bizim acente derneklerine kaldı sonunda. Onlar yok canları ile kendi illerinde afişler hazırlayıp, sokaklara astılar. Atatürk’ün mozolelerine çelenk koydular. Vali ve Belediye Başkanları ziyaret ettiler. Acenteler daha ne yapsın. Daha çok yazacak şey var ama… Arkadaşlar, biz bu haftayı ruhuna ve amacına uygun kutlamayacaksak, unutalım gitsin. Kutlayacaksak da bu işin altına Kamu, TSB ve TOBB elini koymalı. Bir sonraki sene için şimdiden kollar sıvanmalı. Bir komite kurulmalı. Ben bu komitenin üyeliğine adayım. Şimdi ben de yazmamış olsam sigorta haftasından haberi olan var mıydı acaba? Geçmiş sigorta haftanız kutlu olsun diyeyim bari.
Keşke sigorta haftasından önce hatırlatıcı bir yazı yazsaydın.
Geçtikten sonra “Sigorta Haftası kutlandı, duydunuz mu?” başlıklı değil.