CAN KANTAR / ŞEMSİYE DERGİSİ
Pandemi nedeniyle 3-4 ay evlere kapandık. Evde güvendeyiz, biz evdeyken evimiz de güvende sayılır. Her ne kadar bu Pandemi sürecinde sigortalı konutlarda hasar sayılarının arttığı söylense de bu aslında normal bir sonuç. Konut sigortası denildiğinde hemen hemen herkeste pahalı bir sigorta olduğu algısı vardır. Çünkü çoğunlukla kafalarından şu düşünceler geçer: “Aracımın fiyatı diyelim ki 100 bin TL ve bunun kaskosu 2000 TL. O zaman benim evim 500 bin TL değerinde. Konut sigortası için acaba 10 bin TL prim mi ödeyeceğim.” Bu çok yanlış bir düşünce. Evinizin değeri 500 bin TL de olsa yıllık 300-500 TL’ye konut sigorta yaptıracağınızı bilmelisiniz.
Zihninizde kasko mantığını gözeterek konut sigortasında fiyat oluşturmak doğru değil. Çünkü araçlarımız mobil olduğu için hasar oluşma riski yüksek. Ama konut sigortaları için aynı durum söz konusu değil. Hırsızlık, yangın, su basması vb. gibi birçok risk konut sigortasında teminat altına alınıyor. Bunun yanı sıra çilingir hizmeti, kombi-klima bakımı, halı yıkama gibi birçok asistans hizmeti de bedava.
Şimdi evlerimizi kapattık tatile, yazlıklarımıza gittik. Evimiz her şartta risk altında. Yaz sonunda da yazlıklarımızı kapadık şehirlerdeki evlerimize döndük, bu seferde yazlıklarımız risk altında. Üstelik son yıllarda iklim değişiklikleri nedeniyle bu bölgelerde risklerin arttığını da düşünürsek konut sigortasının ne derece önemli olduğu daha net ortaya çıkıyor.
Son yıllarda konut sigortaları ile alarm sistemlerinin kıyaslandığını görüyorum. Bu da çok doğru bir karşılaştırma değil. Alarm sistemleri sadece riski önleyici bir konu. Ve tabii ki caydırıcılığı da var. Konut sigortası elbette çok farklı. Önerim bütçeniz el veriyorsa her ikisinin de yaptırılması. Alarm takıldığında bazı sigorta şirketlerinden ekstra bir indirim almak da mümkün. Herkese huzurlu bir yaz tatili dilerim.