Sigorta ülkemizde ne yazık ki sadece trafik sigortası, kasko ve biraz da sağlık sigortası olarak tanınıyor. Bu yazdığım sigorta poliçeleri, çok kişiye ulaşan yaygın sigortalar. DASK, trafik gibi zorunlu sigortaları mecburen yaptırıyoruz. Ama bizim için gerçekten ihtiyaç olabilecek ve mağduriyetimizi önleyecek birçok sigorta ürünü de var. Fakat bizim bunlardan haberimiz yok. Sigorta ürünleri konusunda ne yazık ki yanlış bir algı var. Sigorta PAHALI olarak biliniyor. Evet gerçekten bazı sigorta ürünleri pahalı olabilir. Pahalı dediğim yani bazı geliri kısıtlı olan bireyler için diyorum. Bütçe kısıtlıysa tabii ki sigortaya ayrılacak kısmı da az oluyor. Sigortaladığımız değere bir şey olduğunda tekrar o değeri oluşturmakta zorlanacaksak mutlaka sigorta yaptırmalıyız. Mesela borç harç, aile yardımı ile bir ev döşediniz diyelim. Bu evin mutlaka yıllık 100- 200 TL’ye yangın, su basması veya hırsızlığa karşı sigortalanması gerekir.
Değer oluştuysa sigorta şart
Gelelim ekonominin can damarı küçük ve orta ölçekli işletmelere (KOBİ). KOBİ’lerin günümüzdeki sorunlarını biliyorum. Konjonktürel ekonomik sorunlar KOBİ’lere sıkıntılı günler geçirtiyor. ‘Bu sıkıntılar içerisinde bir de sigortaya ayıracak paramız yok’ dediğinizi duyar gibiyim. Ama işte sigorta tam sizin için, tam da içinde bulunduğunuz durum için gerekli. Çünkü bu kadar sıkıntı yaşarken bir de üzerine Allah korusun iş yerinizde yaşanabilecek bir kaza, yangın veya bir başka felaket ile çok daha zor günler yaşayabilirsiniz. Önce iyi bir sigorta danışmanı bulmalısınız. KOBİ’lerin ihtiyaçlarına göre şirketlerin paket poliçeleri var ve üstelik hiç tahmin edilemeyecek kadar uygun fiyatlara. İş durması, makine kırılması, kar kaybı gibi birçok mağduriyeti sigorta yaptırarak kendinizden uzak tutabilirsiniz. Geçtiğimiz yıl yaşanan uzun süreli elektrik kesilmelerinde özellikle organize sanayi bölgelerinde birçok KOBİ’nin zararı sigortadan karşılandı. Bu nedenle sigorta asıl, geliri düşük olan, değerlerini tekrar yerine koymakta zorlanacak kesim için gerekli. Bu unutulmamalı.
İYİ YAZMIŞSINIZ DA CAN BEY,
SEKTÖR SİGORTACILIK OYNUYOR…
İŞ KAZALARINDA YARGI KARARLARI 1-1,5 MİLYON MERTEBESİNDE, BU TEMİNATI KARŞILAYAN TEK BİR ŞİRKET YOK.
3.ŞAHIS SORUMLULUK DESEN AYNI…
KAR KAYBI DESEN ALMAYALIM DİYOR ŞİRKETLER. ALSALAR BİLE FİYATLAR MANTIKSIZ. YANİ, YANGIN VE EK TEMİNATLARI İÇİN ALINAN BİRİM PRİMİN 2-3 KATI PRİM İSTENİYOR. İŞ DURMASI LİMİTLERİ İSE, İHTİYACI KARŞILAMAKTAN ÇOK ÇOK UZAK.
ÜRÜN SORUMLULUK DESEN, KOMİK KOMİK LİMİTLER, ÜRÜN ÇAĞIRMA TEMİNATI DA YOK ÜSTELİK.
MAKİNA KIRILMASI-EC DESEN, 7 YILDAN ESKİLERE TEMİNAT YOK, İLK 3 YIL GARANTİ VAR ZATEN.
BİLDİĞİMİZ KLASİK YANGIN POLİÇELERİYLE KOBİ SİGORTACILIĞI YAPILMAYA ÇALIŞIYOR.
DEDİK YA, SİGORTACILIK OYNUYORLAR.
EVCİLİK OYNAR GİBİ…
SEKTÖRÜN İSTEDİĞİ POLİÇELER:
KASKO, TRAFİK, KONUT, FERDİ KAZADIR, GERİSİ LAFTIR.
ŞU ARALAR TRAFİKTE SORUNLAR YAŞANSA DA, SİGORTACININ DÖNÜP DOLAŞACAĞI YER YİNE TRAFİK OLACAKTIR. SAĞLIK DESENİZ, GEL GEL DÖNEMİNDE İYİ BELKİ AMA VAZGEÇME MALİYETİ ORTAYA ÇIKTIĞINDA YANİ İLERLEYEN DÖNEMLERDE ENFLASYON %10, PRİM ZAMMI EN AZ %20-25. BU ALANI DA KATLEDİYORUZ ANLAYACAĞINIZ.
Levent Bey merhaba,
Öncelikle ben acentelik yapmıyorum, bunu baştan belirteyim, bu durumda söyleyeceklerim yanlış olabilir, hatalarım olursa lütfen beni uyarın.
Sektörde her zaman TSB sitesinin verilerini incelerim. Reklam olmasın diye şirket ismini yazmıyorum. Şu anda Türkiye’de ferdi kaza branşında prim üretiminde bir numara (hayat sigortasında da üst sıralarda) olan şirketi bu verilerde görebilirsiniz. Şirketin internet sitesinden 2016 yılına ait gelir-gider tablosunu inceledim ve şirketin hem ferdi kaza hem bireysel emeklilik faaliyetlerinden kar ettiğini görüyorum. Yine şirketin internet sitesinden geniş bir acente ağı olmadığını, bankalar ile anlaşmalı olduğunu ve büyük şehirlerde birer acente ofisleri olduğunu gördüm. Eğer ben yanlış yorumlamıyor isem geniş bir acente ağına sahip olmadan ferdi kaza branşında faaliyet göstermek, Türkiye’de prim üretiminde zirveye çıkabilmek ve de en güzeli kar edebilmek mümkün görünüyor. Ya da en azından ben öyle anlıyorum.
Bunu acentelere gerek olmadığını vurgulamak için söylemiyorum. Lütfen yanlış anlaşılmasın. Ama bu durumda acentelerin de bir önlem alması gerektiğini vurgulamak istiyorum. Eğer ferdi kaza branşında acente ağı olmadan bir sigorta şirketi zirveye çıkabiliyorsa, acaba sigorta şirketleri trafik ve kasko poliçeleri için de acenteleri gözden çıkarabilecek teknolojik altyapıyı kurmuş olabilirler midir? Tepedeki 10 sigorta şirketinin yöneticileri bir karar alsa, kasko ve trafik poliçelerini internetten satacağız dese buna karşı alınacak bir önlem var mıdır? Sektör temsilcilerinin acil eylem planı var mıdır? Umarım vardır, umarım olayları ben yanlış yorumluyorumdur.
Başta da dediğim gibi hatalarım varsa lütfen uyarın.
Saygılarımla