Sigortacılık okuyan öğrenciler, kendi gelecekleri için iş olanakları ile kendilerinin buluşturulmasını bekliyor
1922 yılında Mustafa Kemal Paşa’nın bizzat yönettiği Yunanlılarla yapılan Meydan Muharebesi, Dumlupınar yakınlarında olmuştu. Tarihimizde önemli yer tutan bu savaşın yapıldığı yerde şimdi çok güzel bir üniversite var: Dumlupınar Üniversitesi. Geçtiğimiz ay içerisinde Sigortacılık ve Risk Yönetimi Bölümü’nün düzenlediği “Kariyer Günleri”ne konuşmacı olarak davet edildim. İşin içerisinde gençler olunca ben heyecan duyuyorum. Tabii ki kabul ettim ve toplantılarına katıldım. Onlarla birlikte olmaktan büyük keyif de aldım. Konuşma yaptım, sonrasında onlarla birlikte olup dertlerini dinledim ve sohbet etme fırsatı buldum.
Toplantı salonları doluydu, hatta ayakta izleyenlerin olması benim sigorta sektörü ile ilgili gelecek kaygılarımı ortadan kaldırdı diyebilirim. Ben ilk gün konuğuydum, hatta ilk konuşmacıydım. Benden sonra birçok şirketin yöneticisi ve sonraki gün Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü Ahmet Genç ve Sigorta Acenteleri İcra Komitesi Başkanı Hüseyin Kasap konuşmacı olarak katılmışlar. Bölüm Başkanı Yrd Doç Dr. Cemalettin Demireli ile de görüş alışverişinde bulunma fırsatım oldu. Tüm eğitim kadrosu da aynı özveri ile öğrencileri yetiştirmeye çalışıyorlar. Organizasyondaki görevi nedeniyle Özer Bakar hocaya da teşekkür etmek gerekiyor.
Açık söylemek gerekirse öğrencilerde genel bir umutsuzluk hakimdi. Okul bittikten sonra ne yapacakları konusunda kararsızlar… Eğitim müfredatı oldukça kapsamlı, hatta sigortacılık ingilizcesi ile ilgili seçmeli bir ders bile var. Öğrenciler aslında sektörle ilgili ama sektörde nasıl iş bulacaklarını düşünüyorlar. Çünkü piyasaya çok uzak oldukları izlenimi var hepsinde… Ben de onlara “boşuna okumuyorsunuz, sektörün sizlere ihtiyacı var ama…” dedim.
Ama derken de ekledim tabii ki: “Sigorta sektörü hızla büyüyor. Sigorta şirketleri, acenteler, brokerlerin kalifiye elaman ihtiyaçları çok. Masa başı bir işten ziyade sahada satış yapmayı hedefleyin, çünkü o zaman daha çok kazanacaksınız. Özellikle bireysel emeklilik şirketlerinin sizlere ihtiyaçları var. Sahada gerek sigorta gerekse bireysel emeklilik satışı yaparken kendinizi eski tencere, tava satışçıları gibi düşünmeyin. Siz manevi hazzı yüksek bir meslek olan sigortacılığı iş olarak seçmeye adaysınız. Daha sigorta yaptırmak veya Bireysel Emeklilik Sistemi’ne girmek isteyen milyonlarca insan var ülkemizde. Yeter ki ne sattığınızı bilen, bu konuda iyi eğitim almış, ekstra olarak da kendinizi iyi yetiştirmiş bireyler olun. Çünkü sigortacılık itibarlı bir meslek olma yolunda hızlı adımlarla ilerliyor.”
Bu tarih yazılmış topraklarda, sigortacılığın tarihini de yazacak birçok gencin yetişeceğine inanıyorum. Sigortacılıkta geniş kitlelere ulaşmak için verilecek savaşın fertlerinin bu okullarda yetiştiğini düşünüyorum. Öğrenciler sadece kendilerine iş olanağı sağlanmasını bekliyorlar. Sektörün İK yöneticileri öyle uzaklara bakmayın, bu okullarda pırıl pırıl gençler yetişiyor.
Can KANTAR / SEKTÖRÜN İÇİNDEN
dunya@dunyagazetesi.com.tr