EGM Yönetim Kurulu Üyesi Mahmut Güngör, BES’te geçen sene faizli fonlarda yüzde 26.23, faizsiz fonlarda ise yüzde 28.60 getiri sağlandığını açıkladı.
Emeklilik Gözetim Merkezi (EGM), ‘Emekliliğiniz İçin Buluşuyoruz, Türkiye BES’leniyor’ projesi kapsamında, Piri Reis Üniversite’sinde 19 Şubat Çarşamba günü bir panel düzenledi. Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oral Erdoğan ve EGM Yönetim Kurulu Üyesi Mahmut Güngör’ün konuşmacı olduğu; üniversite öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdiği panelin moderatörlüğünü ise gazeteci Noyan Doğan yaptı.
BES’te piyasa riski minimum seviyede
BES ile ilgili gelinen son nokta hakkında bilgi vererek sözlerine başlayan Bereket Emeklilik Genel Müdürü ve EGM Yönetim Kurulu Üyesi Mahmut Güngör, “Gönüllü BES katılımcı sayısı şu an 6 milyon 900 bin, OKS’deki katılımcı sayısı ise 5 milyon 400 bin civarında. Yani toplamda BES sistemi içerisinde 12.3 milyon kişi bulunuyor. Bu anlamda iyi bir noktadayız fakat önümüzdeki dönemde daha iyi noktalara geleceğimize inanıyorum. Fon tarafına baktığımızda ise 106, 5 milyar TL gönüllü BES tarafında, 8.6 milyar TL de OKS tarafında bir birikim oluşmuş durumda. Toplamda 115 milyar TL civarındaki fon büyüklüğüne 18.5 milyar TL devlet katkısını da eklediğimizde 133.6 milyar TL gibi bir rakama ulaştığımızı görüyoruz” dedi.
Dünyanın başka yerinde yok
Güngör, “Burada dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan bir durumla karşı karşıyayız. Dünyanın hiçbir ülkesinde nakit Devlet katkısı uygulanmıyor. Yasa koyucu BES’teki katılımcılara devlet bütçesinden yüzde 25 pay veriyor. Bu katkıdan faydalanmak için bir an önce BES’e girmek gerekiyor. Bugün gelişmiş ülkelerin GSYIH’leri içerisinde ciddi büyüklükte bir emeklilik fonu birikimi söz konusu. Toplam BES fon büyüklüğü ile ilişkilendirirsek ülkemizdeki GSYIH yüzde 2-3 gibi minimal seviyelerde. Bu oranın daha da büyümesi gerekiyor. BES’in aynı zamanda cari açığımızın kapanmasında çok önemli bir tasarruf aracı olduğunu unutmamak lazım” diye konuştu.
BES’i kısa değil, uzun vadeli düşünmek gerektiğinin de altını çizen Güngör sözlerini, şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz son 10 seneye baktığımızda emeklilik şirketlerinin TÜFE’nin üzerinde, yüzde 3 gibi bir getiri sağladığını görüyoruz. Burada enflasyonun altında bir getirinin olmaması,
sitemde olanların mağdur edilmemesi çok önemli. 2019 yılı bu anlamda çok bereketli bir yıl oldu. Faizli fonlarda yüzde 26.23, faizsiz fonlarda ise yüzde 28.60 getiri sağladık. Sistem aslında çok basit. Bankalar, dijital platformlar aracılığı ile emeklilik şirketlerine rahatlıkla ulaşabiliyor. 18 yaşından daha büyük olan vatandaşlarımızı hemen sisteme alıyoruz. Sistemden 56 yaşında emekli olunuyor ve 10 yıl emeklilik katkı payı ödeme süresi var. BES, devletin denetimi ve güvencesi altında olan, piyasa riski minimum seviyede, başarılı getiri performansı olan son derece güvenli ve cazip bir sitem.”
Tasarrufun doğru bir yatırıma dönüşmesi çok önemli
Yaptığı konuşmada tasarrufa vurgu yapan Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oral Erdoğan ise; “İnsan doğası gereği rahat, refah bir hayat yaşamak ister. Bunun için üretim, tüketim ve tasarruf dediğimiz iktisatçıların çok kullandığı bir denklem var. Yaşamımızın sonuna kadar kendimizi idame ettirecek şekilde bir planlama yaparız. Tüm bu süre boyunca da tüketimimizi karşılayacak bir varlık oluşturur, hatta bu varlıkların fazlasını oluşturup geleceğimizi garanti altına alırız. İşte bu varlıkların fazlasına tasarruf diyoruz. Elbette tasarruflarımızın doğru bir yatırıma dönüşmesi çok önemli. Bu noktada bir ülkenin üreten bir ülke olası gerekiyor ki dışa bağımlılığı az olsun; kendi ürettikleriyle, kendi halkının refahını garanti edebilsin” şeklinde konuştu.