Sektörde pastanın büyütülmesi için arzın artırılmasının önemine dikkat çeken Türkiye Varlık Fonu Genel Müdürü Zafer Sönmez ve Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Atilla Benli, kamu tarafında birleşme sonrası liderliğe yükselecek yeni şirketin ürün çeşitliliğine gideceğini ve sağlık branşında yeni ürünler sunacağını söyledi.
SİGORTAMEDYA / ALP SÜER
Türk sigorta sektörü son aylarda oldukça hareketli günler geçiriyor. Söz konusu hareketliliğin en önemli sebebi de özellikle kamu tarafındaki gelişmeler. Hükümet, sigorta sektörünü öncelikli gündem maddeleri arasına alırken, Türk Re ve Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (SEDDK) kurulmasının ardından, son olarak sektörde kamu bankalarının kontrolünde bulunan sigorta ve emeklilik şirketlerinin Türkiye Varlık Fonu (TVF) çatısı altında birleştirileceği açıklandı. TVF yetkililerinin geçen günlerde basına verdiği ilk demeçlerde “Sektörde pastayı büyüteceğiz” mesajı da sektörde ilgiyle karşılanmıştı. Bugün, Türkiye Varlık Fonu Genel Müdürü Zafer Sönmez ve Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Atilla Benli, sektör basın mensuplarıyla bir araya geldi. TVF’nin İstanbul-Ortaköy’deki Genel Merkezi’nde yapılan toplantıda basın mensupları olarak biraz da merak ettiğimiz soruların yanıtlarını aldık.
Pasta nasıl büyüyecek?
Sönmez ve Benli’nin verdiği mesajlara göre öncelikle, sektördeki pastanın büyütülmesi arzın artırılması ile mümkün olacak. Mevcut ürünler, bireylerin ihtiyaçları doğrultusunda daha fazla ürün arz edilecek; ayrıca özellikle sağlık branşında piyasaya yeni ürünler sunulacak. Bina tamamlama, kefalet, alacak, siber ve doğal afet sigortalarında piyasada arzın eksikliğine dikkat çeken Benli, sağlık sigortası ürünlerinin de sözgelimi yaş, A plus hastaneler – şehir hastaneleri vb. ayrımına göre farklılaştırılabileceğini söylüyor.
Sektör lideri olacak
Sönmez’in verdiği bilgilere göre, mevcut durumda sektörde kamu bankalarının kontrolünde 3 tane hayat dışı (elementer), 3 tane de hayat/emeklilik şirketi var. Birleşmenin (konsalidasyon) tamamlamasıyla, yeni yapıda 1 elementer, 1 tane de hayat ve emeklilik şirketi olacak. Bunların da üzerinde holding şirketi yer alacak. Söz konusu şirketinin ismi henüz belli değil. Ancak, yeni şirketin ismi bankaların (şirketlerin mevcut durumdaki ana sermayedarı) ismini taşımayacak. Bankalar sadece yeni şirketin dağıtım kanalı olacak. Şirket, tüm bankalara eşit mesafede olacak. Birleşmenin de 1 Nisan’da tamamlanması beklenirken, birleşme sonrası faaliyet gösterecek şirket, yüzde 12.5’luk pazar payıyla sektör lideri olacak. Öncelikli olarak mutfağı hazırlamakla meşgul olduklarını belirten Sönmez, yeni kurulacak şirketin sektördeki pazar payı hedefi ya da sektördeki satın alma planlarıyla ilgili bilgi vermedi.
Nakit tasarruflar artacak
Sigorta sektörünün büyümesinin, Türkiye’de nakit tasarrufların artması açısından da önemini vurgulayan Sönmez, “Türkiye’de nakit tasarruflar az. Tasarruflar, yastık altında ya da gayrimenkul, otomobil gibi varlıklarda değerlendiriliyor. Nakit tasarrufları artırmanın yolu da sigorta ve emeklik sektöründen geçiyor. Varlık Fonu’nun oluşturulması da ülkemizde tasarruf eksikliğine çözüm bulma çabası” diyor.
25 yıldır sigorta acenteliği yapmaktayım.
Ürün çeşitliliği ile pastanın büyüyeceğini, arzın artacağını sanan insanların o görevlerde bulunmasını esefle kınıyorum.
Her şeyden önce Milli eğitim Bakanlığı ile koordineli çalışarak, liseden mezun bir gencin temel banka, sigortacılık bilgisi ve bilincine sahip olunması sağlanmalı. Ülkemizde üniversite mezunları bile havale / eft yasa trafik / kasko sigortaları arasındaki farkları bilmiyor. Bu bilgi ve bilince sahip olmayan birine nasıl yani geliştireceğin sigortaları satabilirsin ki?
Ülkemiz şartlarında böyle bir çalışma, bir hareketlenme sağlayacaktır ama başka büyük bir engel daha var ki buna sektörün çare bulması da mümkün değil. ALIM GÜCÜ!!! Türkiye de kaç işşiz var, kaç asgari ücretle çalışan var, orta halli 3-4 kişilik bir ailenin sigortaya ayırabileceği bütçe ne kadar olabilir gerçekten haberleri yok sanırım bu şahısların!
Kasım 2019 verileri ile ZORUNLU Trafik Sigortasını bile yaptırmayanların sayısına bakarsak, çıkaracakları yeni ürünleri satacaklarını düşünmek abesle iştigal. Trafikteki araç sayısı 22 milyonu geçerken zorunlu trafik sigortalı araç sayısı 14,1 milyon, kaskolu araç sayısı ise 4,4 milyon adette kaldı!!!!