Allianz Türkiye, ‘Allianz Seninle, İyiliğin Yanında’ sloganıyla ‘Sürdürülebilirlik Modeli’ni hayata geçirdi. Allianz Türkiye CEO’su Aylin Somersan-Coqui, sağlıklı bireyler hedefine uygun olarak, bireylerin sadece sağlık açısından değil aynı zamanda finansal ve manevi açılardan sağlam olmaları için ürün ve çözüm geliştirdiklerini söyledi.
Son yıllarda röportaj yapma fırsatı bulduğum sigortacılardan sıkça işittiğim bir söz var: “Sürdürülebilir kârlı büyümeye önem veriyoruz.” Bu söz, gerçekten de şirketlerin rekabette ayakta kalmaları ve varlıklarını sürdürmeleri açısından anahtar rolü oynuyor. Allianz Türkiye, bunun bir adım ötesine geçerek sürdürülebilirlik kavramını yeniden tanımladı. Belirli bir model çerçevesinde bu kavramın sınırlarını genişletti. Allianz Türkiye’nin ‘Allianz Seninle, İyiliğin Yanında’ sloganıyla hayata geçirdiği ‘Sürdürülebilirlik Modeli’, Allianz Türkiye CEO’su Aylin Somersan-Coqui tarafından, dün tarihi Taksim Perapalas Oteli’nde düzenlenen bir basın toplantısıyla kamuoyuna tanıtıldı. Somersan-Coqui, sağlıklı bireyler hedefine uygun olarak, bireylerin sadece sağlık açısından değil aynı zamanda finansal ve manevi açılardan sağlam olmaları için ürün ve çözüm geliştirdiklerini söyledi.
Somersan-Coqui’nin toplantı boyunca verdiği bilgilerden yaptığım çıkarıma göre, Allianz, sürdürülebilirliği sadece rakamsal büyüme olarak görmüyor. Söz konusu kavram, riski önceden öngörebilme, risk gerçekleştiğinde müşterinin daima yanında olma (iyiliğin yanında) ve şirketin tüm faaliyetlerinde mutlaka çevreye ve doğaya duyarlı olma gibi bir dizi eylemi içeriyor. Kısacası Allianz sürdürülebilirliği çevresel, ekonomik ve sosyal temelleri olan ve bireye dokunan kapsamlı bir modelle tanımlıyor. Bir yıla yakın süredir çok sayıda paydaşla çalışılan model, Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne dayanıyor.
Sürdürülebilirlik DNA’mızda var
Sürdürülebilirliğin, Allianz için bir kurumsal sosyal sorumluluk projesi olmadığını belirten Somersan-Coqui, “Sürdürülebilirlik, 126 yıllık bir kurum olan Allianz’ın DNA’sında var. Biz iyi bir çevre için, bireylerin, kurumların ve toplumun iyiliği, esenliği için işimizin kendisini, sürdürülebilirlik prensiplerine uygun bir şekilde dönüştüreceğiz. Bu yolculukta girişimcilik ve inovasyona destek vererek önleyici çözümler sunacağız” dedi. Somersan-Coqui’nin verdiği bilgilere göre, Allianz’ın modeli Birleşmiş Milletler’in 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nden ‘iklim eylemi’, ‘sağlıklı bireyler’, ‘insana yakışır iş ve ekonomik büyüme’, ‘sürdürülebilir şehir ve yaşam alanları’ ile ‘toplumsal cinsiyet eşitliği’ ilkeleriyle de uyum taşıyor. Hedeflerine uygun olarak, 2017 yılının ilk yarısında Türkiye’nin sigorta sektöründeki ilk GRI (Global Reporting Initiative) tabanlı raporunu üretecek olan Allianz, sürdürülebilirlik takip modülü ile de kurum performansını gün gün takip edecek.
İnovasyon ofisi kurdu
Şirket bünyesinde bir de ‘inovasyon ofisi’ kurduklarını ifade eden Somersan-Coqui, şirket içinde ve dışındaki girişimcilere de kapılarının açık olduğunu söyledi. Toplantıda Allianz Türkiye’nin ürünleri ile ilgili bilgiler de veren Somersan-Coqui, Dr. Allianz ile 7/24 medikal danışmanlık verdiklerini, Evimde Güvendeyim hizmetiyle 70 yaş üstü müşterilerin evlerindeki kaza risklerine karşı önlemler aldıklarını, benzer bir hizmeti bebek sahibi müşterilerine de verdiklerini, hatta yeni doğanlar için ‘Allianz Hemşiresi’ hizmetleri olduğunu söyledi. 2016 yılında piyasaya sundukları Allianz Tamamlayıcı Sağlık Sigortası’nın da (TSS) büyük ilgi gördüğünü belirten Somersan-Coqui, TSS’de 100 bin poliçe adedine ulaştıklarını kaydetti.
Elektrikli arabalara sigorta
Somersan-Coqui, ‘sürdürülebilir şehir ve yaşam alanları’ hedefine uygun olarak 150 yeşil ürün arasından yenilenebilir enerjiye yatırım yapan kurumların, elektrikli arabaların, solar enerjini sigortalanması gibi konularda ürün geliştirme çalışmalarının da sürdüğünü söyledi. Toplantıda hayat dışı sektörle ilgili olarak da beklentilerini açıklayan Somersan-Coqui, sektörün 2016 yılını yüzde 30-31 büyüme hızıyla tamamlamasını beklediğini söyledi. Trafik sigortasının etkisinin azalmasıyla, sektörde 2017 yılında büyüme hızının düşeceğini ifade eden Somersan-Coqui, “Yine çift hanelerde olmakla birlikte hayat dışı sektörün yüzde 12-14 büyüyeceğini tahmin ediyorum” diyor.
Otomatik katılımla BES’e girenlerin yüzde 50-60’sı sistemde kalır
2017 yılı başında başlayacak otomatik katılımın toplumda tasarruf bilincinin artması için önemli olduğunu belirten Somersan-Coqui, şunları söylüyor: “Allianz Türkiye olarak Bireysel Emeklilik Sistemi’nde önümüzdeki üç yıl için toplam fon büyüklüğünde yüzde 25-30 civarında büyüme öngörüyorduk. Otomatik katılımla birlikte bu büyüme yüzde 37’lere çıkabilir. Otomatik katılımla sisteme katılacak olanların ne kadarının kalıcı olacağı yönünde belirsizlik var. Yüzde 50-60’nın sistemde kalacağını düşünüyorum. Yüzde 25’lik devlet katkısının hem mevcut BES’te hem de otomatik katılımda olduğunun bireylere iyi anlatılması gerekli.”
Pera Palas Oteli zamana meydan okuyor
Allianz Türkiye’nin Sürdürülebilirlik Modeli’nin tanıtıldığı basın toplantısı, Türkiye’nin nadide otellerinden 120 yılı aşkın geçmişi olan ve ulu önder Atatürk’ün de pek çok kez kaldığı İstanbul-Tepebaşı Pera Palas Otel’inde gerçekleşti.
Allianz Türkiye Kurumsal İletişim Direktörü Burçun İmir’in verdiği bilgilere göre, Pera Palas Oteli de Allianz ile neredeyse aynı yaşa sahip. Pera Palas Oteli gibi Allianz da varlığını sürdürebilme, zamana ayak uydurma, müşteri ihtiyaçlarına yanıt verme gibi sürdürülebilirlik ilkesine güzel bir örnek oluşturuyor.