22 Kasım 2024, Cuma
spot_img

Allianz ‘Enerji ve İklim İzleme Raporu 2018’i yayımladı

Allianz Group, Arjantin’in Başkenti Buenos Aires’te gerçekleşen G20 Zirvesi‘ne yönelik, Germanwatch ve New Climate Institute ile birlikte hazırladığı yıllık değerlendirme raporunu yayımladı.

YEŞİL GAZETE

Allianz Enerji ve İklim İzleme Raporu 2018, G20 ülkelerini düşük karbon performanslarına göre değerlendirip sıralıyor. Birkaç gelişmekte olan ülke de dahil olmak üzere, çoğu G20 ülkesi son bir yıl içinde düşük karbonlu enerji yatırımları şartlarını iyileştirdi. Buna rağmen, Paris iklim hedeflerinin gerçekleştirilmesi için daha fazla yenilenebilir enerji yatırımı gerekiyor. Ayrıca, G20 ülkelerinin yenilenebilir enerji yatırımları ortamının iyileştirilmesi için daha iddialı, istikralı ve saydam uzun vadeli stratejiler geliştirmesi ve uygulamaya geçirmesi gerekiyor.

G20 ülkelerini Fransa, Almanya, Birleşik Krallık, İtalya, Çin, Japonya, Kanada, Brezilya, ABD, Hindistan, Avustralya, Güney Afrika, Güney Kore, Meksika, Türkiye, Suudi Arabistan, Arjantin, Endonezya, Rusya ve Avrupa Birliği Komisyonu oluşturuyor.

Listenin ilk sırasında Fransa var

Niklas Höhne
Niklas Höhne

Yenilenebilir enerji yatırımlarında Fransa listede iki sıra yükselip başa geçerken, Almanya ve Birleşik Krallık sırasıyla iki ve üç numaraya yerleşti. Uzun dönemli yatırımlar ve güneş ve rüzgar çiftliklerini de içeren karmaşık projeler için en temel kıstas olan en iyi politikaları ve piyasa ortamını, bu listenin başındaki üç ülke sağlıyor. NewClimate InstituteDirektörü Niklas Höhne bu durumu şöyle değerlendiriyor:

“Yenilenebilir enerji Fransa, Almanya ve Birleşik Krallık’ta hem genel anlamda iyi piyasa ve yatırım koşullarından, hem de büyük oranda olumlu bir politik ortamdan istifade ediyor. Ancak, en iyi performans gösteren ülkelerde bile hala bazı zayıflıklar mevcut. Örneğin, Fransa’daki yeni santral ihalelerine katılım yeterli değil, Almanya’nın rüzgar enerjisi yatırımları yeni ihale kanunlarına bağlı olarak azalacak, ve Birleşik Krallık’ta güneş enerjisi piyasası politik reformların ardından inişe geçti.”

Türkiye geçen 15’inci sıraya yükseldi

Bu yıl, aynı zamanda Brezilya ve İtalya geçen yıla göre listede bir hayli yükselerek önemli gelişme kaydettiler. Brezilya son bir yıl içinde, özellikle ek güneş fotovoltaik kurulu gücünü arttırdı. Aynı zamanda, güneş kurulu gücü Hindistan, Türkiye ve Çin gibi diğer gelişmekte olan ekonomilerde de aynı şekilde büyümeye devam etti. YEKA’ya da (Rüzgar Enerjisi Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları) atıfta bulunulan raporda Türkiye’nin de aralarında bulunduğu bazı ülkelerin enerji yatırımlarındaki politikalarını geliştirmek için geçmiş yıllara göre yeni adımlar attıkları belirtiliyor.

Paris Anlaşması hayati bir role sahip

Katharina Latif
Katharina Latif

Allianz Grubu’nun Kurumsal Sorumluluk Sorumlusu Katharina Latif “Yenilenebilir enerji sektörünün büyümesi Paris Anlaşması’nın iklim hedeflerinin tutturulmasında hayati bir role sahip. Bu zorlukların üstesinden ancak bu yönde gayret gösteren hükümetler, şirketler ve sivil toplumun ortak çabalarıyla gelebiliriz” diyor.

En yüksek yatırım ihtiyacı Çin, Hindistan ve ABD’de

ABD, yenilenebilir enerji politikalarına sağlanan federal desteği azaltan politika değişiklikleri sonucunda, iki sıra düşerek dokuzuncu sıraya yerleşti. Bu politikalar sonucunda, 2017’de yeni rüzgar ve güneş enerjisi santralleri sayısında düşüş yaşandı. O dönemde ABD, Paris Anlaşması hedeflerine uymak için gerekli olan yıllık harcamasının sadece üçte birini teşkil eden 57 milyar ABD dolarlık yenilenebilir enerji yatırımı yaptı.

Beşinci sıradaki Çin, 2017 yılında 133 milyar ABD doları ile ABD’nin iki katı yatırım yaptı ancak Çin’deki ihtiyaç olan yıllık miktarı 314 Milyar ABD doları olarak belirgin biçimde daha yüksek. Onuncu sıradaki Hindistan’da ise, rüzgâr enerjisinde artış kaydedilirken, güneş enerjisindeki büyüme iki misli arttı. Ancak son bir yıl içinde 11 milyar ABD dolarlık yenilenebilir enerji yatırımı yapan Hindistan, enerji sektörü iklim hedeflerinin tutturulması için gerekli olan 160 milyar ABD dolarlık yatırımın sadece küçük bir kısmını gerçekleştirebildi.

Karbonsuzlaştırma stratejisi

Sadece birkaç G20 ülkesi enerji sektörünün tamamıyla karbonsuzlaştırılmasına dair bir strateji uyguluyor. Neredeyse tüm G20 ülkeleri (ABD hariç) 2050 yılına kadar CO2 emisyonlarını sıfırlama kararı aldı ancak bir tek Birleşik Krallık enerji sisteminin karbonsuzlaştırılmasına dair bağlayıcı ve iddialı bir uzun vadeli planı onayladı. Buna rağmen, Birleşik Krallık bile kısa dönemli yenilenebilir enerji hedefleri belirlemedi. Sadece Brezilya,Fransa ve Almanya’da kısa dönemli yenilenebilir enerji hedefleri uygulamaya geçirildi. Yenilenebilir enerji, uygulamaya geçirilen bu hedefler sayesinde, Paris Anlaşması hedeflerinin tutturulması için gerekli olan hızda büyüyor.

Raporda, yenilenebilir enerji yatırımlarına mükemmel koşullar sağlanması için tüm ülkelerin politikalarında iyileştirmeler yapılması gerektiği ifade ediliyor. Raporun yazarlarından Germanwatch’tan Jan Burck “Buradaki soru ülkelerin politikaları uygulamaya geçirip geçirmedikleri değil, bunları nasıl uyguladığı” diyor. Raporda karşılaşılan başlıca engeller olarak, düzensiz politika desteği, destek politikasının optimum düzeyin altında uygulanması ve regresif politika tasarımı sayılıyor.

Uzun vadeli yatırımcıların önemli rolü

Sigorta şirketleri, gerekli risk yönetimi uzmanlığına ve uzun vadeli yatırım bakış açısına sahip yüksek sermayeli yatırımcılar olarak, yenilenebilir enerji projelerinde hayati bir rol oynayabilir. Allianz kendisine, Paris İklim Anlaşması’nın 2°C derece hedefiyle ilişkili olan ve örneğin yenilenebilir enerji finansmanı aracılığıyla iklim dostu bir ekonomiye geçişi destekleyen, uzun vadeli iklim hedefleri belirleyen ilk sigorta şirketlerinden biri. Allianz, 2040 yılına kadar kademeli olarak hem kömür sektöründeki yatırımlarını, hem de benzer riskleri sigortalamayı sonlandıracak.

Türkiye’nin güneş enerjisi yatırımları 

Türkiye, yaklaşık 190 TWh/yıllık potansiyeli ile, Avrupa’da güneş enerjisinde en büyük potansiyele sahip ülkelerin başında geliyor. Hem şebeke ölçekli güneş kurulumları hem de çatı potansiyeli bakımından önemli fırsatlar barındıran Türkiye, son yıllarda bu potansiyeli hayata geçirmek için önemli adımlar atıyor.

2014 yılında sadece 93 MW güneş kurulu gücüne sahip Türkiye, 2017 yılı sonunda 3.421 MW kurulu güce ulaştı. Böylelikle, sadece üç yılda güneş kurulu gücü yaklaşık 37 kat arttı. Geçtiğimiz yıl Türkiye’de hayata geçen santrallerin yüzde 38’ini güneş santralleri oluşturdu. Yani tarihte ilk defa bir yıl içinde en fazla kurulumu yapılan santral güneş santrali oldu.

Aynı zamanda, 2017’nin Mart ayında ilk defa büyük ölçekli bir lisanslı güneş santrali kurulumu için yarışma yapıldı. Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA) ihalesinde dört büyük konsorsiyum yarıştı. Kalyon – Hanwa Enerji Ortak Girişim Grubu, kilovatsaat başına 6,99 ABD dolar sent karşılığında, 1000 MW’lık güneş santrali kurmayı, güneş AR-GE merkezini hayata geçirmeyi ve 500 MWp/yıl kapasiteli fotovoltaik güneş modülü üretim fabrikası kurmayı taahhüt ederek ihaleyi kazandı. Tarihi ihale ile; temiz ve ucuz güneş enerjisi üretilmesi, kurulacak altyapı ile yerli panel montaj sanayinin geliştirilmesi ve yeni istihdam alanları yaratılması hedefleniyor.

Çatılarımız henüz güneş panellerine hazır değil

Özellikle çatı üstü güneş potansiyelinin değerlendirilmesi konusunda önemli adımlara ihtiyaç var. 2017 yılındaki “Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği”nde yapılan değişiklikle birlikte 18 Ocak 2018’de yayınlan 10kW altı çatı kurulumlarını konu alan yönetmelik, bu konuda atılmış önemli adımlar sayılsa da binalarda güneş sistemlerinin önü tamamen açılmış değil.

Enerjide yaklaşık yüzde 70 oranında dışa bağımlı olan Türkiye’nin yenilenebilir kaynaklar içerisinde başta güneş enerjisi bakımından dünyada en iyi konumda olan Almanya’dan iki kat daha fazla güneşlenme süresine sahip bir ülke olması sebebiyle yüksek bir potansiyeli var. Bu potansiyeli değerlendirmek amacıyla şimdi daha büyük projelerin hayata geçirilmesi bekleniyor.

Fosil yakıtlara bağlı kalmadan enerji üretmenin bir yolu da yenilenebilir enerji kooperatiflerinden geçiyor. Yurttaşların bir araya gelerek oluşturdukları yenilenebilir enerji kooperatifleri adil, temiz ve yerel enerji üretirken yerel düzeyde sosyal fayda yaratılmasına katkıda bulunuyor. Türkiye’nin faaliyete geçen ilk yenilenebilir enerji kooperatifi Kayseri’de bu yıl üretime başlamıştı.

Türkiye’deki yenilenebilir enerji kooperatifleri

Türkiye’de yenilenebilir enerji kooperatifi kurulabilmesi, 2 Ekim 2013 tarihli ve 28783 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan “Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretimine İlişkin Yönetmelik’in 5’inci maddesi ile olası kılındı. Türkiye’de ilk yenilenebilir enerji kooperatifi Denizli ilinin Tavas ilçesinde 2014 yılında kuruldu. 2018 yılı itibariyle Türkiye’deki kooperatiflerin sayısı ise 22’ye ulaştı. Kooperatiflerin kurulduğu iller ise; Çanakkale, Bursa, İzmir, İstanbul, Konya, Ankara, Çorum, Şanlıurfa, Mersin, Antalya, Kayseri, Afyon, Elazığ, Muğla ve Denizli.

Kaynak: Yeşil Gazete

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER