ING Emeklilik, 2015 yılı içinde Türkiye’deki faaliyetlerine NN Hayat ve Emeklilik olarak devam edecek. ING Emeklilik’in yeni Genel Müdürü Frank Eijsink, “Aile odaklı bir şirket olacağız. Şirketimizin adı NN Hayat ve Emeklilik olarak değiştirildiğinde de tüketicilere palmiye ağaçlı plajlar ya da yelkenlilerle seyahat gibi hayal ürünleri vaat etmeyeceğiz” diyor.
Türkiye’de Bireysel Emeklilik Sistemi’ne (BES) katılım her geçen gün artıyor. 2013 yılında başlayan yüzde 25 oranındaki devlet katkısının getirdiği doping etkisiyle hızla büyüyen sistemde toplam katılımcı sayısı, 5 milyon kişiye ulaşırken, katılımcıların devlet katkısı dahil fon tutarı da 35 milyar TL’yi geçti. Fiba Emeklilik ve Katılım Emeklilik gibi yeni şirketlerin katılımıyla şirket sayısının arttığı BES’te sistemin kuruluşundan beri faaliyet gösteren bazı emeklilik şirketlerinde de önemli değişiklikler yaşanıyor. Bu şirketler arasında yer alan ING Emeklilik, son aylarda yeni bir yapılanma içinde. Genel Müdürlük görevine Frank Eijsink’in getirildiği ING Emeklilik’in ismi, 2015 yılı içinde de NN Hayat ve Emeklilik olarak değişecek.
SİGORTALI Dergisi’nin bu ayki kapak konuğu, ING Emeklilik’in yeni Genel Müdürü Frank Eijsink. ING Emeklilik’teki yeni yapılanma ve BES ile ilgili olarak söyleştiğimiz Eijsink’e, ING Emeklilik’in önümüzdeki dönemde izleyeceği stratejileri sorduk. Öncelikle, “aile odaklı” (family oriented) bir şirket olmayı hedeflediklerini belirten Eijsink, emeklilik işinde de uzun vadeli olarak sistemde kalmayı düşünen katılımcılarla çalışmak istediklerini söylüyor.
Palmiye ağaçlı plaj vaat etmiyoruz
Kendilerini aile şirketi olarak konumlandırdıklarını belirten Eijsink, “Hedefimiz, ister hayat isterse emeklilik branşında olsun, temel olarak bunun bir aile ürünü olduğu mesajını vermek. Ebeveynlere, bu ürünlerin hem kendileri hem de çocuklarının geleceği için önemli olduğunu anlatmayı amaçlıyoruz. Şirketimizin adı NN Hayat ve Emeklilik olarak değiştirildiğinde de tüketicilere palmiye ağaçlı plajlar ya da yelken gemileriyle seyahat gibi hayal ürünleri vaat etmeyeceğiz” diyor.
Eijsink’in verdiği bilgilere göre, şirketin bireysel emeklilikte de amacı, uzun vadeli olarak emeklilik işine girmeyi düşünen müşterilerle çalışmak ve onlara destek vermek. Bu nedenle şirket, sisteme girmek isteyen katılımcıların öncelikle, doğru amaçlarla sisteme girmek isteyip istemediklerini saptamaya çalışacak. Eijsink, “Müşteri sayımızı tabii ki artırmak istiyoruz. Gelir elde etmek için onların fonlarına ihtiyacımız var. Ama bu müşterilerle daha uzun süre ilişki kurmak istiyoruz. Bu hedefe ulaştığımızda müşteri sayımız da artacak” şeklinde konuşuyor.
ING Bank ile ilişki sürecek
2015 yılının ilk yarısı içinde de ING Emeklilik’in adı, NN Emeklilik olarak değişecek. Dağıtım kanalı olarak da banka yoluyla satış (bankasürans) ve acenteler ağırlığını koruyacak. ING Bank’ın bugüne kadar markasından çok faydalandıklarını vurgulayan Eijsink, “Önümüzdeki dönemde de dağıtım kanalı olarak ING Bank ile ortaklık ilişkimiz sürecek. ING müşterilerine de en iyi hizmeti vermeye devam edeceğiz. ING dışında başka bankalarla da çalışabiliriz” diyor. Burada bir parantez açıp, bilgi vermek gerekirse bankanın isminde ise herhangi bir değişiklik söz konusu değil. Türkiye’de, ING Bank olarak faaliyetlerini sürdürecek.
NN Group açısından Türkiye’nin en büyük büyüme potansiyeline sahip ülke olduğunun altını çizen Eijsink, “Grup, Türkiye’ye uzun vadeli bir yatırım olarak bakıyor. Çünkü Türkiye hayat ve emeklilik branşında ümit vaat eden bir ülke. ING Emeklilik’in de bu potansiyelden faydalanacağını ve zaman içinde kârlı bir şirket haline geleceğini düşünüyoruz” diyor. Eijsink, “Yeni dönemde sektördeki sıralama ile ilgili olarak bir hedefiniz var mı?” sorumuzu, “Belli bir sıralama hedefimiz yok. Amacımız, şirket olarak belli bir ölçek büyüklüğüne ulaşmak ve kârlı büyümek” diye yanıtlıyor.
Türkiye’de yeni satın alma yok
Eijsink, “Türkiye’de NN Group, yeni bir hayat ve bireysel emeklilik şirketi satın almayı düşünüyor mu?” sorumuza ise şu yanıtı veriyor: “ING Group’un çoğunluk hissesine sahip olduğu dönem boyunca NN Group’un Türkiye’de emeklilik şirketi satın alma planı yok. Bu süreç tamamlandıktan sonra karşımıza çekici fırsatlar çıkarsa bunları değerlendiririz. Ancak, 2015 yılı bunun için çok erken.”
2003 yılında ING Grubu’na katılarak, Hollanda’da ilk olarak grubun kurumsal strateji departmanında çalışmaya başlayan daha sonra da uzun süre Lüksemburg’da görev yapan Eijsink’ten Türkiye’deki BES hakkındaki düşüncelerini sorduk; Hollanda ve diğer gelişmiş ülkelerle sistemi karşılaştırmasını istedik. Eijsink’den öğrendiğimize göre, Hollanda’da geçmişte, bireysel emeklilik sektörü ilgili ciddi hatalar yapılmış. Özellikle de bu ülkede kontrol mekanizmalarının eksikliği hissedilmiş. Bu ülkede, 1980 ve 90’lı yıllarda çok sayıda ürün satıldığını belirten Eijsink, şunları söylüyor: “Bu ürünler, halen şirketlerin kayıtlarında mevcut. Bu da şirketleri daha az esnek kılıyor. Ayrıca, 1980 ve 1990’larda fonların getirisi çok yüksek olduğu için hem şirketler hem de tüketiciler sorunları önemsemedi. Ancak, pazarda işler kötüye gitmeye ve piyasa düşmeye başladığında müşteriler emeklilik şirketlerinin komisyonları ve kesintilerine daha dikkatle bakmaya başladılar ve gördükleri manzaradan hiç de memnun kalmadılar.” Türkiye’de ise BES’te fiyatlar üzerinde kontrol mekanizmaları olmasının bu endişeleri bertaraf etiğini ifade eden Eijsink, “Bu tür kontrol mekanizmalarının olması Türkiye’deki tüketiciler açısından olumlu” diyor.
BES, akıllıca tasarlanmış bir sistem, ama tüketiciler çok hareketli
Frank Eijsink, Türkiye’de Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES), uluslararası standartlara göre akıllıca tasarlandığını ve müşteriler için de değer yaratan bir sistem olduğunu söylüyor. BES’in Almanya’daki sisteme benzediğini vurgulayan Eijsink, şu görüşleri dile getiriyor: “Bununla birlikte Türkiye’deki sistemin zorluğu, tüketicilerin çok hareketli olması ve sistemden çıkış konusunda şart ileri sürülmemiş olması. Sözgelimi, Almanya’da da devletin desteklediği bir emeklilik sistemi var. Ancak, bu destek belirli şartlarda söz konusu. Bu ülkede bir birey, sisteme girdiğinde emeklilik yaşını beklemeden sistemden kolayca çıkamıyor. Çıkmak istediğinde yatırmış olduğu para sistemde kalıyor. Bu nedenle sistemden çıkışlar da çok nadir oluyor. Türkiye’deki müşterilerin ürünleri ve ürünlerin faydalarını daha iyi anlamaları ve Türk müşterilerle bir arada çalışarak, uzun vadede sürdürülebilir bir sektörün nasıl olacağının belirlenmesi gerekli.”
Hayat sigortasıyla olağanüstü hallerde bir ‘B planı’ oluşturun
ING Emeklilik, önümüzdeki dönemde, bireysel emeklilik yanında hayat sigortacılığına da ağırlık verecek. Şirketin gündeminde korumalı hayat sigortası (life protection) ürünlerini geliştirmek de var. Koruma ürünlerinin önemine inandığını belirten Eijsink, şu görüşleri dile getiriyor: “Sözgelimi, bir birey çocuğunun gelecekte üniversite eğitimine yönelik para biriktirmek için sisteme giriyor. Her ay da düzenli olarak sisteme belli bir katkı payı yatırıyor. Ancak, bu birey işsiz kalıp geliri kesintiye uğrarsa ya da bu birey ölürse geride kalan çocuğunun durumu ne olacak? Bir bireyin uzun vadeli hedefinin olması çok iyi. Ancak, bu hedefe ulaşırken başına gelebilecek olağanüstü durumlar için hayat sigortası ürünleriyle koruma alması gerekiyor. Benim de 10 yaşın altında 4 çocuğum var. Ben de herhangi beklenmedik bir durumla karşılaşırsam, hayat sigortası benim için bir B planı oluşturuyor.”
Acente ve banka olmaksızın müşteri ile uzun vadeli ilişki kurmak zor
ING Emeklilik Genel Müdürü Frank Eijsink, dağıtım kanalı olarak acentelere büyük önem verdiklerini dile getiriyor. Şu anda yaklaşık 300 acente ile çalıştıklarını, önümüzdeki dönemde acente sayısını artırmayı planladıklarını belirten Eijsink, bu sayıyı artırırken acenteleri, uzun vadede kârlılık oranlarına göre değerlendireceklerini ifade ediyor. Eijsink, acentelerin yararları konusunda şunları söylüyor: “Acentelerimizin birçoğu müşterilere hayat ve emeklilik dışında hayat dışındaki ürünlerden de satıyor. Birçok müşteri de sigorta ya da emeklilik şirketi ile acente aracılığı ile temasa geçmeyi tercih ediyor. Ürünle ilgili herhangi bir sorunu olduklarında müşterilerin çoğu şirketin çağrı merkezini aramaktansa acentelere danışmayı tercih ediyor. Ayrıca, başka ülkelerdeki deneyimlerimden de biliyorum ki müşteri memnuniyetini belirleyen temel kriter, ‘yüz yüze temas’tır. Acente ve bankalar olmaksızın müşterilerimizle uzun vadeli ilişki oluşturamayız.”
Türkiye, Hollanda’dan şanslı
Eijsink’in bir de teknolojinin gelişimi ve sigorta sektörü ile ilgili önemli bir saptaması var: Sigorta sektörünün, internet ve akıllı telefonların yaygın olduğu bir dönemde büyüyor olması Türkiye için büyük bir fırsat sunuyor. Olaya teknolojik boyutu ile bakıldığında Türkiye’nin, Hollanda’ya kıyasla bu açıdan çok avantajlı olduğunu vurgulayan Eijsink, şunları söylüyor: “Müşterilerimizle ilişkilerde de önemli bir değişiklik var. Müşterilerimizin birçoğu artık acenteler ya da çağrı merkezi aracılığı ile değil, web portalımız ya da akıllı telefonlar için geliştirdiğimiz uygulama aracılığı ile şirketle temasa geçiyor. Sözgelimi, fon dağılımını değiştirmek istediklerinde bunu doğrudan cep telefonlarıyla yapabiliyorlar.”
LCD’si olana sigorta satacağız
Eijsink’in bir ülkede hayat ve emeklilik branşının büyümesi ile ilgili önemli bir de tespiti var: “Hayat ve emeklilik branşının büyümesi, o ülkeden gayrisafi yurtiçi hasılasının ve tasarruf yapabilecek orta sınıfın büyümesi ile paralellik oluşturuyor.” Eijsink, “Bir birey gelir düzeyi arttıkça LCD televizyon ya da otomobil satın alıyor. Daha çok bireyin LCD ve otomobil satın alması bizim açımızdan da bu bireylerin sigorta satın almaları için olumlu işaret” değerlendirmesinde bulunuyor.
Oyak Emeklilik adıyla kuruldu
23 Ocak 2003’te Oyak Emeklilik adıyla kurulan ING Emeklilik, 27 Ekim 2003 tarihi itibarıyla faaliyetlerine başladı. Yalnızca bireysel emeklilik konusunda uzmanlaşmış ilk şirket olma özelliğini 2010’a kadar korumuş olan Oyak Emeklilik, 19 Haziran 2007’de ING Sigortacılık Avrupa Grubu’na satıldı. 27 Ocak 2009 itibarıyla ING Emeklilik olarak faaliyetlerini sürdürmeye başlayan şirketin, 2015 yılının ilk yarısı içinde de adı, NN Emeklilik olarak değişecek. ING Emeklilik, Emeklilik Gözetim Merkezi’nin (EGM), 14 Kasım 2014 tarihli verilerine göre, BES’te 259 bin 324 katılımcı sayısı ve devlet katkısı hariç, 1 milyar 580.3 milyon TL düzeyinde fon tutarı ile 6’ncı sırada yer alıyor.
Sneijder ve Kuyt’a bireysel emeklilik önereceğim
Eijsink’e, vatandaşları Sneijder ve Kuyt’ın Türkiye’de futbol oynadıklarını (Sneijder, Galatasaray; Kuyt, Fenerbahçe’de oynuyor) hatırlatarak, “Onlara bireysel emeklilik satmayı düşünüyor musunuz?” sorusunu sorduk. Sneijder ve Kuyt’la henüz tanışmadığını belirten Eijsink, şunları söyledi: “Keşke dostları olsaydım ve onları telefonla istediğim zaman arayabilseydim. Bir gün tanışırsam, ING Emeklilik’e dikkatlerini çekeceğim ve bireysel emeklilik yaptırmalarını önereceğim. Futbolcular genellikle 35 yaşında emekli oldukları için emekli oldukları süre de çok uzun. Ancak, diğer yandan o kadar çok paraya sahiptirler ki onların emeklilik konusunda endişelenmelerine hiç gerek yok diye tahmin ediyorum. Onların emekliliğinden çok, asıl Türk vatandaşlarının emekliliği beni ilgilendiriyor.”
PSV Eindhoven’ı tutuyor; Türk yemeklerine bayılıyor
ING Emeklilik Genel Müdürü Frank Eijsink’in, birbirinden ilginç hobileri var. Kendisinden öğrendiğimize göre, ‘tarih’e çok meraklı. Aynı zamanda iyi bir aile babası olan Eijsink’in, 10 yaşının altında 4 çocuğu var; boş zamanının önemli bir kısmını da onlara ayırıyor. Hafta sonlarını çocuklarıyla geçirdiğini belirten Eijsink, “Birlikte spor yapıyoruz, futbol oynuyoruz” diyor. Eijsink, sporu özellikle de futbolu çok seviyor. Hollanda’nın köklü kulüplerinden PSV Eindhoven taraftarı olan Eijsink, PSV ile ilgili anılarıyla ilgili olarak şunları söylüyor: “Çocukluğumda, Eindhoven’ın yakınında otururduk. Bu nedenle PSV Eindhoven kulübünün kalbimde çok ayrı bir yeri var. Bu nedenle, çocuklarımın da aynı kulübün taraftarı olmasını sağlamaya çalışıyorum.” Türkiye’de olmaktan çok mutlu olduğunu ve Türk yemeklerine bayıldığını söyleyen Eijsink, “Lüksemburg’da çalıştığım dönemde Fransız yemekleri yiyordum. Burada ise Türk yemekleri yiyorum. Özellikle de balık yemeyi çok seviyorum. Bu açıdan çok şanslıyım” diyor.
NN Group, Avrupa ve Japonya’da 18 ülkede faaliyet gösteriyor
ING Grubu, 2013 yılında sigorta ve yatırım yönetimi şirketlerini Avrupa’daki bankacılık operasyonlarından ayırma kararı aldı ve sigortacılık faaliyetlerini NN Group N.V. şirketiyle yürüteceğini duyurdu. Avrupa ve Japonya’da 18 ülkedeki varlığıyla güçlü bir ticari konuma ve 12 binin üzerinde çalışana sahip olan NN Group, 2 Temmuz 2014 tarihinde Euronext Amsterdam’da “NN Group” kayıt adı ve “NN” borsa kodu altında işlem görmeye başladı. NN Group’un hisselerini yaklaşık üçte ikisinin sahibi halen ING Group. Ancak, ING Group bu hisseleri borsada aşamalı olarak yatırımcılara satacak. Birkaç yıl içinde de bu işlem tamamlanacak. Türkiye’de ING Emeklilik adıyla yürütülen sigortacılık faaliyetleri de 2015 yılı ilk yarısında yapılacak isim değişikliğini takiben NN Hayat ve Emeklilik markası altında yürütülmeye devam edecek. Bir anlamda artık şirket, ING Group’un sigorta şirketi değil, bağımsız bir sigorta şirketi olacak.
