Mapfre Genel Sigorta CEO’su Serdar Gül’ün acente dernek başkanlarının popülist söylem ve eylemlerle şirketlerin acenteleriyle arasını açtığını söylemesi üzerine SAİK ve TÜSAF’tan bir açıklama geldi.
Mapfre Genel Sigorta CEO’su Serdar Gül, 2016 yılı geleneksel acenteler toplantısında yaptığı konuşmada acente dernek başkanlarının popülist söylem ve eylemlerle şirketlerin acenteleriyle arasını açtığını, acentelerin komisyon baskısı ile bir alt limit gelmesi halinde komisyonları poliçe üzerine yazabileceklerini ifade etmişti. Bu söylemler üzerine Sigorta Acenteleri İcra Komitesi (SAİK) ve Türkiye Sigorta Acenteleri Federasyonu’ndan (TÜSAF) açıklama geldi. SigortaMedya olarak gazetecilik etik ilkeleri gereği bu yazıları kamuoyu ve sektör ile paylaşıyoruz.
SAİK: Acente ve derneklerimiz sahipsiz değil!
SAİK Başkanı Hüseyin Kasap’ın Mapfre Genel Sigorta CEO’su Serdar Gül’e yanıtı şöyle:
“Geçtiğimiz günlerde, ülkemizin önde gelen sigorta şirketlerinden birinin genel müdürünün talihsiz açıklamalarına hep birlikte şahit olduk.
Ülkemizin ve Avrupa’nın en köklü sigorta şirketlerinden olan bu firmanın genel müdürüne bu açıklamaları hiç yakıştıramadım.
Genel müdür öncelikle sivil toplum kuruluşlarına saldırarak, ‘STK başkanları acentelerimizle aramızı bozmasınlar’ demiş. Sayın genel müdür, acentelerinizle aranızı açan STK başkanları mı? Yoksa sizin hukuka ve iş ahlakına uymayan davranışlarınız mı? Acente dernekleri acentelere yardım etmek, onların sorunlarını taleplerini ilgili mercilere iletmek için kurulmuş, tamamen yasal ve acenteler başta olmak üzere herkese yardım eden kuruluşlardır. Bu kuruluşlara iftira atmak değil sahip çıkmak, desteklemek gerekir. Bu nedenle, İcra Komitemiz her platformda acente derneklerinin hakkını hukukunu korumuş, sürekli bu kuruluşlarla istişare içinde olmuş ve onlardan aldığı görüşlerle yol haritasını belirlemiştir. Tabii ki şayet varsa yanlış uygulamalar eleştirilebilir, ancak hiç kimsenin velev ki genel müdür olsun, derneklerimize dil uzatmaya, iftirada bulunmaya, bunları dizayn etmeye çalışmaya hakkı yoktur.
Bu genel müdürümüz acentelerimize de dil uzatmış… Sektördeki gelişmelerden, mevzuattaki değişimden haberi olmayan sayın genel müdürümüz, acenteleri de kafasına göre sınıflandırmış. Bir gruba acente demiş, diğerine trafik sigortası satıcısı.
Sayın genel müdür, o dediğiniz sınırlı yetkili acente idi, tam üç sene önce kaldırıldı. Zaten Sigortacılık Kanununa, Türk Ticaret Kanunu’na riayet etseniz acentelerinize böyle haksızlık yapmaya cesaret edemezdiniz.
Birde bizleri tehdit etmiş, komisyonları poliçenin üzerine yazarım diye… Zannediyor ki aldığımız komisyonların hepsi bizim. Acente vergi vermez, kira vermez, personeline maaş vermez, tahsilat riski zaten yoktur… Ayrıca, Sigorta Acenteleri Yönetmeliği uyarınca, komisyonların sigortalıya bildirilip bildirilmeyeceği, bildirilecekse bunun nasıl yapılacağı hususu Hazine Müsteşarlığı’nın yetkisinde. Lütfen işinize biraz saygılı olun. İlgili mevzuatı takip edin. Hem mevzuata bakmayacaksınız, hem yanlış uygulamalarla acentelerinizi zora düşüreceksiniz. Sonra da faturayı Hazine Müsteşarlığı’na, sigorta şirketlerine, derneklere ve acentelere keseceksiniz.
Ben de diyorum ki, size 1 hafta süre… Acentelerimiz ve derneklerimiz sizden özür bekliyor.
Kimse sahipsiz değil, acentelerimiz ve derneklerimiz hiç değil…”
TÜSAF: STK’ların hak korumadaki önemi görülüyor
TÜSAF’ın Mapfre Genel Sigorta CEO’su Serdar Gül’e yanıtı ise şöyle:
“Değerli Meslektaşımız,
Mapfre Genel Sigorta CEO’su Sayın Serdar Gül, Acenteler toplantısında, yakın zamanda ayrılacağı göreviyle ilgili veda konuşması yapmış ve tamamıyla kişisel fikri olduğunu umduğumuz sektörel değerlendirmelerini ve STK’lara karşı olan yaklaşımını ifade etmiştir.
Toplantıya, sadece acente kimliğiyle davet edilmiş, ancak çeşitli STK’larda ve Federasyonumuz yönetiminde görev alan acenteler ve tüm acenteler arasında şaşkınlık ve hayretle karşılanan sunumu, son yıllardaki acenteler toplantılarının formatında acentelerin konuşturulmaması, toplantıların interaktif olmaması, ilgili toplantının ortamının duygusal olması, konuşmalara imkan verilmemesi sebepleriyle ve misafir olarak bulundukları bu ortamda gelenek ve göreneklerimize uygun, nezaket kuralları içinde, ortamın yapısını bozacak, hoş karşılanmayacak davranışlarda bulunmamak için cevap vermemiş olmalarını doğru buluyor, bu tip cevap gerektirecek açıklamaların kurumsal kimliğe uygun yazılı olarak yapılmasını doğru olduğunu düşünüyoruz.
Sayın Gül’ün açıklamalarını, görevi bıraktığını belirttikten sonra, kişisel görüşü olarak açıklıyor olması sebebiyle sadece kendisini bağladığını ve Halef-Selef mirası olarak kabul görmeyeceğini umduğumuzu özellikle belirtmek isteriz.
Dolayısı ile TÜSAF olarak verdiğimiz cevap tamamıyla şahsına yöneliktir. Bu yüzden toplantı sırasında, davet edenin ve davete riayet eden acentelerin nezaketi çerçevesinde konuşmasını bitirmesi beklenmiş ve toplantının sonunda derhal şirket yöneticilerine konuyla ilgili rahatsızlık ve şikâyetler iletilmiştir.
Bilinmelidir ki TÜSAF, bünyesindeki bütün dernekler ile birlikte acentelerin sesi olarak hareket eden Kurumsal bir organdır. Tekrar ifade etmekte fayda görüyoruz ki, karşılıklı konuşmaya imkân verecek olan tüm görüşmelerde fikirlerimizi açık yüreklilikle ifade etmekten çekinmeyiz.
Yapılan açıklamada Federasyonumuzun hak araması popülist bir davranış olarak nitelenmiş, Komisyon gelirlerinin düşmesiyle ilgili fikirlerinden, dik duruşundan ve çabalarından duyulan rahatsızlık açıkça ifade edilmiştir.
Acentelere, onların menfaatlerini korumak için mücadele eden çatı birliğini popülist yaklaşımda bulunduğunu söyleyerek şikâyet etmek, acenteyi, komisyonunu poliçene yazarım, müşteri senden hesap sorar ‘Sen ne iş yapıyorsun da bu komisyonu alıyorsun!’ diyerek üstü kapalı tehdit etmek inanılmaz bir yaklaşım. Ve gösteriyor ki birlik olunmadığı sürece ne kadar kolay bir lokma olarak algılanıyor acenteyi yönetmek! Ve yine görülüyor ki STK’lar haklarımızı korumak için ne kadar önemli!
Bir sigorta şirketi yöneticisinin, acentesinin yaptığı işin aracılık faaliyeti olduğunu ve komisyonun onun geliri olduğunu bilmesine rağmen, böyle bir yaklaşımda bulunmasını makul görmek mümkün değil!
Fikirlere saygılı olduğumuzu ancak bu tarzda tehditsel söylemlerin sektöre fayda değil zarar vereceğini, Şirketlerin en büyük dağıtım kanalı olan iş ortakları acentelerin başarısıyla geldikleri noktayı tekrar hatırlatırız.
Özellikle yaptığımız çalışmalarda Bakan ve Milletvekilleriyle yapılan görüşmelerde torba yasada bulunan, sigorta şirketlerinin sektörün istediği değişikliklerin yapılması belirtilmiş, gerekçeleri anlatılmış, ciddi çaba verilmiştir. Bu değişikliklerin meclisten geçmesinde iş ortağının sorumluluğunu düşünerek elimizden geleni yaptığımızı ifade etmek isteriz.
Bu konudaki çabamızı TSB Başkanı Sayın Ramazan Ülger, Axa Sigorta CEO’su Sayın Guillaume Lejeune ve Allianz Sigorta Genel Müdürü Sayın Arif Aytekin ziyaretlerimizde yakından görmüştür.
Sonuç olarak, Vasiyet niteliğinde anlatılan fikirlerin sadece kişisel görüş çerçevesinde kalması ve Mapfre Genel Sigorta nezdinde tüm sigorta şirketlerinin, acentenin yanında bir duruş için ve sektörün sağlıklı gelişimi için gayret göstereceğine inancımızı paylaşarak, TÜSAF olarak bu konuda ki tavizsiz duruşumuzu bir kez daha duyurmak istiyoruz.”
SAİK ve TÜSAF’ın Serdar GÜL’e cevap metninin bacakları eksik…..Sigorta Eksperleri ile igili konuşmasına ait HİÇBİR ELEŞTRİLERİ YOK sacede kendi cephelerinden cevap vermişler…Nerede her an yanınızda olan EKSPERLERLE ilgili ELEŞTiRİNİZ…Benim Adanda TV A daki yayınlanan Sigortalı yaşam bütün programlarını izleyin….Eksperlerin Acentalara DAİR bakış açısını göreceksiniz….İZLEYİN AMA MUTLAKA İZLEYİN .. Tavsiye ederim…
Mesut Cemil BOYNER
Sigorta EKSPERİ – Adli BİLİRKİŞİ
Saik ve Tüsaf tamtamına Serdar Gül’ün dediği gibi popülist söylemlerine maalesef devam ediyor.
Aslında bu tepki Serdar Gül’e değil.Serdar beyin gerçek sgorta acentelerini STK lardan çok daha iyi desteklemesi bunu maalesef yıllardır başaramayan bulundukları makamları atlama tahtası olarak gören beyleri korkunç rahatsız etmiş.
Bu sektörün acente şirketi hangisidir? Bankası,holdingi olmayıp sektörde sadece acenteleri ile yola çıkan,acentelerin her sorunu ile birebir ilgilenen,onları büyüten kurumsallaşmalarına destek veren,acente -şirket duygusal bağının yıllar içinde en güçlü olarak ortaya koyan bunu başaran genel müdür kimdir?
Maalesef STK ların yapamadığını mikro ölçekte Mapfre Genel sigorta çatısı altında destansı bir şekilde başaran bunu başarırken şirketini de ilk 4 e taşıyan Serdar Gül dür.
Serdar Gül vaki konuşmasında acenteleri suçlamadı dolayısıyla böyle bir algı yaratmaya boşuna çalışmayın.Bu mesleğe yıllar itibarı ile hiçbirşey katmayan bifiil sizleri suçladı.Zaten sıkıntınız da bu.Ancak acentelerin arkasına saklanarak bu gerçekten kaçamazsınız.
Gerçek sigorta acentelerine zarar veriyorsunuz derken ” acenteler sahipsiz değildir” diyerek topu bambaşka yere stadın dışına atmaya çalışıyorsunuz.
Tabiki orada sadece Mapfre acenteleri bulunuyordu onlar neyin ne olduğunu duydu.Ama siz orda olmayan binlerce acenteyi tehdit edildik provakasyonu bugüne kadar yapamadıklarınızı gizlemeye çalışıyorsunuz.
Ha bide tehdit edildik derken ve tehditi kınarken tehdit etmeyi de ihmal etmiyorsunuz.
”Bir hafta içinde özür dilenecek” miş.Dilenmez ise ne yapacaksınız.Mapfre ye işmi yazdırmayacaksınız.Hayal görmeyin Mapfre nin acenteleri mevcut işlerini arttırır çok zor duruma düşersiniz.
Son olarak da orda bulunan STK lılar.Serdar Bey’in söylemleri sonrasında madem çok rahatsız oldular gelenek görenek ve kibarlıklarından dolayı seslerini çıkarmadılar en azından toplantı salonunu terk edemezlermiydi.Bırakın terk etmeyi iki gün daha orda kaldılar.
Boşuna algı operasyonu yapmayın orda olanlar neyin ne olduğunu çok iyi biliyor.
Konumuz Serdar gül dü galiba nerde bu beyefendi aaaa burdaymış sobeeeeee…