Üçüncü yılında sektördeki 50’ye yakın elementer sigorta şirketi arasında üretimde 12’nci, kârlılıkta ise birinci sıraya yerleşen Hepiyi Sigorta’nın Genel Müdürü Şenol Ortaç, 100 yılı aşkın geçmişe sahip rakiplerle kısa sürede aynı ligde yer almanın önemine dikkat çekerek, “Bu seviyeye ulaşmak bizim için farklı, önemli ve gurur verici” dedi. Ortaç, hedeflerinin ise 1 milyar dolarlık ciroya ve sürdürülebilir büyümeye ulaşmak olduğunu vurguladı.
SİGORTAMEDYA ÖZEL
2021 yılında Doğan Holding çatısı altında kurulan Hepiyi Sigorta, kısa sürede sigorta sektöründe adından söz ettiren yenilikçi bir oyuncuya dönüştü. Teknolojiye yaptığı yatırımlar, dijital altyapısıyla desteklenen operasyonel verimliliği ve acentelere sunduğu güçlü iş modeli sayesinde dikkat çeken şirket, kasko, trafik ve sağlık sigortaları başta olmak üzere birçok alanda istikrarlı bir büyüme sergiliyor. Sigorta Ekranı’nda Sigorta Medya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar’ın konuğu olan Hepiyi Sigorta CEO’su Şenol Ortaç, şirketin üç yıllık yolculuğunu, büyüme performansını ve sektör vizyonunu anlattı.



Arkamızda güçlü bir ekip ve sağlam bir acente yapısı var
Hepiyi Sigorta’nın kuruluş sürecinden bugüne uzanan yolculuğunda hem güçlü bir ekip hem de sağlam bir acente yapısı ile ilerlediklerini vurgulayan Ortaç, “Sektördeki 30 yılımda belki de en hızlı ama en keyifli 3 yılı geride bıraktım. Kendimi hep şanslı görmüşümdür, Hepiyi’de de aynı duyguyu yaşıyorum. Çok uzun yıllardır birlikte çalıştığım bir ekiple yola çıktık. Ardından güçlü bir acente ağı kurduk. Güçlü bir sermayedarımız ve vizyoner bir patronumuz var” ifadelerini kullandı.
Hızlı teklif sistemleri büyümemizde önemli rol oynuyor
Hızlı teklif sistemlerine yapılan yatırımların şirketin büyümesinde belirleyici rol oynadığını söyleyen Ortaç, “Şirketimizin en büyük gider kalemi teknoloji yatırımları. Bu sayede çok hızlı ve yüksek sayıda teklif verebiliyoruz. Sadece dünün rakamlarına baktım; 150 bin adet teklif üretmişiz, 10 bin poliçe kesmişiz. Yaklaşık bin hasar dosyasını da sonuçlandırmışız. Üstelik bu işlemlerin hepsi manuel müdahale olmadan, tamamen dijital altyapımızla gerçekleşti” dedi.
Sigorta medyasının desteğini hep hissettik
“Kurulduğumuz ilk günden itibaren sektörel medyanın desteğini yanımızda hissettik” diyen Ortaç, şöyle devam etti: “Ne zaman Sigorta Ekranı’nda yer alsak acente sayımızda artış olduğunu gözlemledik. Bu anlamda size ve tüm sigorta medyasına gönülden teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız.” Ortaç, şirketin kuruluş sürecinde belirlenen hedeflerin büyük ölçüde tutturulduğunu belirterek, “3 yıl sonunda hayallerimizle paralel bir noktadayız. Belki döviz kurunu tam öngöremedik ama diğer göstergelerde fizibilitemizi birebir yakaladık” dedi. Şirketin ilk kuruluş aşamasında hazırlanan fizibilite planlarının ötesine geçtiklerini anlatan Ortaç, “Doğan Holding’e sunulan fizibilitenin çok daha ilerisindeyiz. Kendi içimizde belirlediğimiz hedeflerle kıyasladığımızda da neredeyse birebir ilerliyoruz. Acente sayısından poliçe üretimine, hasardan prim üretimine ve kârlılığa kadar tüm finansal göstergeler, başlangıçta hayal ettiğimiz tabloyla örtüşüyor. Sadece döviz kurunu doğru tahmin edememişiz. Onun dışında aklıma ‘keşke’ dediğim bir şey gelmiyor” diye konuştu.
Üç yılda geldiğimiz nokta farklı ve önemli
Hepiyi Sigorta’nın sektördeki hızlı yükselişini değerlendiren Ortaç, Türkiye Sigorta Birliği (TSB) verilerine göre 2025 yılının ilk 6 ayında üretim sıralamasında 12. sıraya yükseldiklerini belirtti. “Biz 3 yaşındayız, karşımızda 100 yılı aşmış şirketler var. Üstümüzdeki şirketlerin neredeyse tamamı 30 yaş ve üzeri, hatta birçoğu 100 yılı aşmış durumda. Buna rağmen bu seviyeye gelmiş olmak bizim için farklı, önemli ve güzel bir nokta” dedi.
Sektörde elementer branşta yaklaşık 50 şirketin faaliyet gösterdiğini hatırlatan Ortaç, “Kârlılıkta birinci sıradayız. Yılın ilk 3 ayında hayat dışı branşta en kârlı şirket olduk. Öz sermayede de 12. ya da 13. sıradayız. İkinci çeyrek sonuçları da ilk 3 aydan daha iyi geçti. Net rakamlar açıklanamasa da ikinci çeyreği de yüksek kârlılıkla kapattık. Bu veriler ışığında, en kötü ihtimalle sektördeki ilk 7’deki yerimizi koruyacağımızı öngörüyoruz” ifadelerini kullandı.
Doğan Holding’in desteği hep arkamızda
Hepiyi Sigorta’nın kuruluşundan itibaren Doğan Holding’in güçlü desteğini hep arkalarında hissettiklerini belirten Ortaç, holdingin sigorta sektörüne yabancı olmadığını ve daha önce üç farklı sigorta yatırımı bulunduğunu hatırlatarak, “Biz holdingin dördüncü sigorta girişimiyiz. Aydın Bey de her fırsatta, ‘Sigorta sektöründen çok para kazandım, kazanmaya da devam ediyorum’ diyor. Onların da geldiğimiz noktadan memnun olduklarını düşünüyorum çünkü şirketin sonuçları çok iyi gidiyor. Üst üste iki yıl boyunca Doğan Holding’in tüm iştirakleri arasında en başarılı şirket seçildik. Bu da ekip olarak hepimizi çok gururlandırdı” dedi.
Başarıda dengenin önemine de dikkat çeken Ortaç, “Bu tür finansal yapılarda önce müşterinizi mutlu edeceksiniz, sonra çalışanlarınızı, ardından sermayedarınızı ve acentenizi. Denge burada çok kritik. Bu yapıyı korudukça sürdürülebilir başarı geliyor. Biz de inşallah tüm paydaşlarımızı mutlu etmeye devam ederiz” ifadelerini kullandı.
Acentelerimize ömür boyu çalışma garantisi verdik
Ortaç, 3 yıl önce sektörde bir ilke imza atarak yayımladıkları acente manifestosu hakkında bilgiler verdi. Manifestonun bugün hâlâ geçerliliğini koruduğunu belirten Ortaç, “Bu manifesto sadece bugün için değil, Hepiyi var olduğu sürece geçerli olacak bir taahhüttür. Her acenteye ömür boyu çalışma garantisi verdik. Manifesto sadece bir beyan değil, aynı zamanda tüm acente sözleşmelerine yazılan bağlayıcı bir belge. Bizimle çalışmak isteyen her acenteye kapımız açık dedik. Ömür boyu çalışma garantisi verdik. Acentelik sözleşmelerini bizden kaynaklı bir nedenle feshetmeyeceğimizi taahhüt ettik. Bugüne kadar yalnızca 3 acente ile sözleşme sonlandırdık; onlar da teknik nedenlerle, kredi kartı kaynaklı sorunlar yaşadıkları için” açıklamalarında bulundu.
Üretim taahhüdü istemedik, kârlılığa göre sınırlama getirmedik
Ortaç, Hepiyi olarak hiçbir acenteden üretim taahhüdü almadıklarının da altını çizerek, “Bir acente üretim yapmıyorsa bu onun değil, bizim hatamızdır dedik. Ürünümüz ya iyi değildir ya fiyat ya da komisyon politikamız yetersizdir deyip kendimizi sorguladık. Hiçbir acenteye ‘neden şu branşı yazmadın?’ diye sormadık. Kârlılık üzerinden ceza ya da kısıtlama da uygulamadık. Bu da sektörde hâlâ çok az rastlanan bir yaklaşım” diye konuştu.
Ne dijitalde ne de acentede ayrıcalık tanımadık
Şirketin dijitalleşme stratejisine de değinen Ortaç, dijital kanallarla acenteler arasında hiçbir fiyat, ürün ya da teminat farkı olmadığını belirterek, “3 yıl boyunca verdiğimiz her teklif, acentemizin ekranında da birebir yer aldı. Dijitalden poliçe yazan müşterilere farklı komisyon ya da fiyat uygulanmadı. Hatta dijitalden gelen müşterinin poliçesi yenilenirken bile, komisyonunu ilgili acenteye ödedik. Mehmetçik Sigorta dışında hiçbir acenteye ayrı komisyon uygulanmadı. Onu da sosyal sorumluluk olarak görüyoruz” dedi.
Portföy mülkiyeti sunan ilk sigorta şirketiyiz
Ortaç, acentelerle şirket arasındaki güven ilişkisini güçlendiren bir başka uygulamaya da dikkat çekti. “Türkiye’de portföy mülkiyeti sunan ilk sigorta şirketiyiz” diyen Ortaç, şöyle devam etti: “Yani bir acentenin yazdığı poliçeyi dijitalden yenilesek bile komisyonunu yine acenteye ödüyoruz. Böylece rekabet değil, iş birliği ortamı yaratıyoruz. Ben acente olsam Hepiyi ile çalışırdım çünkü müşterim dijitale geçse bile komisyonum kesilmez.”
Hedefimiz sektörün en hızlı hasar ödeyen şirketi olmak
Hasar süreçlerini hızlandırmak adına hem yapay zekâ hem de otomasyon yatırımlarına ağırlık verdiklerini belirten Ortaç, “Haftanın 7 günü hasar ödeyen ilk sigorta şirketiyiz. Amacımız, en hızlı hasar ödeyen şirket olmak” dedi. Ortaç, hasar sürecinin sigortacılığın en zorlu ve zaman alan kısmı olduğuna dikkat çekerek bu noktada teknolojinin önemine vurgu yaptı. Şirketin, haftanın her günü hasar ödemesi yapabilen ilk sigorta şirketi olduğunu vurgulayan Ortaç, eksper raporlarının gecikmesinin süreci yavaşlattığını ifade etti. Hepiyi Sigorta’nın kasasında 25-26 milyar lira yönetilen varlık olduğunu aktaran Ortaç, “Ancak hasar ödemek için sadece paranızın olması yetmez. Süreçlerinizin otomasyona uygun, yapay zekâ destekli ve iyi kurgulanmış olması gerekiyor. Kasko hasarlarını ortalama 23-24 günde ödüyoruz. Bunun yaklaşık 15-17 günü eksper sürecinde geçiyor. Eksper raporu geldikten sonra biz en geç 2 gün içinde dosyayı değerlendirip 1 günde ödeme çıkarıyoruz” dedi.
Süreçleri hızlandırmak için teknolojiye uyum şart
Eksperlerin teknolojiyle entegrasyonunun da süreçlerin kısalmasında belirleyici olduğunu söyleyen Ortaç, sektörün büyüklüğüne rağmen eksper sayısının artmadığını belirterek, “Eksper sayısı artmıyor. Son 15 yılda neredeyse sabit kaldı. Bu yüzden eksperlerin de yapay zekâ, otomasyon ve dijital sistemlerle kendilerini geliştirmesi şart. Sektör büyürken tüm paydaşlar bu hıza uyum sağlamak zorunda. Ancak böylece müşteri memnuniyetini artırabiliriz” diye konuştu.
Genel gider oranı en düşük şirketiz
Hepiyi Sigorta’nın, düşük genel gider oranıyla da sektör ortalamasının çok ilerisinde olduğunu vurgulayan Ortaç, sağlanan bu maliyet avantajını teknoloji ve marka yatırımlarına yönlendirdiklerini kaydetti. Sektörde genel gider oranı en düşük şirket olduklarını söyleyen Ortaç, “İlk 10’daki şirketlerle aramızda yüzde 100’e yakın fark var. Bizim gider oranımız yüzde 2,5 civarında. Bu avantajı rekabetçi fiyatlamada ya da teknoloji ve marka yatırımlarında kullanıyoruz” dedi.
Rekabet pazar payımız hızla artıyor
Kasko ve trafik sigortalarında güçlü pazar paylarıyla hızla büyümeye devam ettiklerini belirten Ortaç, rakiplerin fiyat rekabetine rağmen kârlılıktan ödün vermeden büyüdüklerini vurguladı. Rekabetin pazar dinamiklerini güçlendirdiğine dikkat çeken Ortaç, “3 yaşında olmamıza rağmen hem kaskoda hem trafikte yaklaşık yüzde 6 civarında pazar payına sahibiz. Sektör liderinin kaskoda yaklaşık yüzde 11-12, trafikte ise yüzde 10-14 arası pazar payı var. Biz büyüyoruz, hızlı büyümeye devam edeceğiz. Ürünlerimizden kârlı şekilde satış yapabilen bir yapımız var. Genel giderlerimizi düşük tutuyoruz, çok verimli çalışıyoruz. Bu da rekabet gücümüzü artırıyor” dedi.
Daha uygun ve çeşitlendirilmiş kasko ürünleri geliyor
Ortaç, farklı segmentlere yönelik kasko poliçeleri üzerinde çalıştıklarını açıkladı. “Sektör genellikle 12-13 yaşına kadar kasko yaparken biz 20 yaşına kadar geniş ürün seçenekleri sunuyoruz” diyen Ortaç, “Farklı kullanım alanlarına yönelik ürünler geliştiriyoruz. Otobüs, kamyon, çekici gibi araçlarda daha rekabetçi çözümler sunmayı hedefliyoruz. Bu alanlarda çalışmalarımız devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Sağlık sigortasında pazar güçlü ama biz de hızla büyüyoruz
Ortaç, sektörde sağlık sigortalarında yüksek pazar payına sahip birkaç büyük oyuncunun bulunduğuna dikkat çekerek “Bu büyük şirketlerin satın alma gücü, hastaneye yapılan ödemelere kıyasla önemli avantaj sağlıyor. Bu bazen haksız rekabet yaratıyor diyebilirim” dedi. Buna rağmen Hepiyi Sigorta’nın bu alanda büyümeye devam ettiğini vurgulayan Ortaç, şöyle devam etti: “Pazar payımız kasko ve trafik sigortaları kadar büyük değil ancak tamamlayıcı sağlık dışında özel sağlık sigortası işine de girmeyi planlıyoruz, çalışmalar devam ediyor” diye konuştu.
Yapay zeka ve teknoloji olmazsa olmazımız
Yapay zekâ ve teknoloji yatırımlarının şirketin günlük operasyonlarında kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Ortaç, şirketin yoğun işlem hacmini teknoloji sayesinde yönettiklerini anlattı. Günde 150 bin teklif verdiklerini söyleyen Ortaç, “10 bin poliçe kesiyoruz, bin hasar ödemesi yapıyoruz. Bunu 220 kişilik ekiple yönetiyoruz. Teknoloji kullanmadan bu çok zor olurdu. Yıllık yaklaşık 30 milyar lira ciro yapıyoruz, tahsilat ekibimiz ise sadece 2 kişiden oluşuyor. Çünkü tahsilat, kredi kartı iadeleri gibi zorlu bir operasyonu tamamen teknolojiyle yönetiyoruz” dedi.
Yurt dışı yatırımları planlıyoruz
Ortaç, sigorta sektörünün son yıllarda önemli bir büyüme kaydettiğini belirterek yurt dışı yatırım planlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Sektörün pandemi sonrası hızlı bir büyüme ivmesi yakaladığını ifade eden Ortaç, “Sigorta sektörü, pandemi öncesi 10-15 yıldır yaklaşık 10 milyar dolarlık bir pazardı. Sonrasında özellikle sağlık ve oto sigortalarında büyüme yaşandı. Bugün sektör, yaklaşık 25 milyar dolarlık elementer büyüklüğe ulaştı. Avrupa’nın birçok ülkesiyle kıyaslanabilir düzeyde” dedi.
Türkiye’nin genç ve büyüyen nüfusu ile dinamik ekonomisinin yabancı yatırımcıların ilgisini artıracağını vurgulayan Ortaç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu büyüme ve kârlılık sürdükçe, sektörün cazibesi artacak. Son yıllarda trafik sigortasındaki sorunlar çözülüyor, kârlılık artıyor, yeni ürün ve hizmetler gelişiyor. 30 yıllık tecrübemde sektörün en iyi dönemlerinden birini yaşıyoruz. Doğru zamanda kurulduk, şanslıyız.”
Yurt dışı planları hakkında da bilgi veren Ortaç, Doğan Holding’in önemli yurt dışı yatırımları olduğunu ve benzer bir planı Hepiyi Sigorta için de düşündüklerini söyledi. Grup ve ekiplerinin yurt dışında yatırım yapmaya çok istekli olduğunu dile getiren Ortaç, “Henüz kesinleşmiş bir durum yok ama çalışıyoruz, istiyoruz ve umutluyuz” diye konuştu.
Acentelerimiz teminat zenginliğiyle gelirlerini artırıyor
Ortaç, Doğan Grubu’nun vizyonunun kendilerine güçlü destek sağladığını vurgulayarak acente komisyonları ve gelir modeline dair önemli açıklamalarda bulundu. “Her ürünümüzde, satması biraz daha beceri gerektiren teminatlar eklendiğinde, komisyonlar da artıyor” diyen Ortaç, şöyle devam etti: “Hepiyi Sigorta, sektörle kıyaslandığında acentelere verdiği komisyon oranlarıyla ilk beş içinde yer alıyor. Komisyon yapımız çeşitli ve rekabetçi. Bazı poliçelerde önemli bir gelir sunan bir çarkımız var. Sene sonuna kadar bu çarkın tutarının 50-60 milyon liraya ulaşmasını bekliyoruz. Bayilerimiz de doğal olarak ticaret yapıyor ve daha çok kazanmak istiyorlar, bu onların en doğal hakkı.”
2025 hedefimiz 1 milyar dolar ciro ve güçlü karlılık
Yılsonu ve gelecek yıl hedeflerini de paylaşan Ortaç, “2024 yılını yaklaşık 30 milyar TL ciro ve 4 milyar TL’nin üzerinde karlılıkla kapatmayı hedefliyoruz. Şu anda öz sermayemiz 5,7 milyar lira seviyesinde. Üç yıl önce 250 milyon lirayla kurulan bir şirketin bugün geldiği nokta bizim için gurur verici. Önümüzdeki yılsonunda ise 7 milyar lirayı aşacak bir öz sermayeye ulaşmayı planlıyoruz” dedi.
Ortaç, 2025 hedefleriyle ilgili şunları ekledi: “İlk büyük hedefimiz 1 milyar dolar ciroyu yakalamak. Bu büyüklükte bir şirket olmayı hayal ediyoruz. Grup olarak da genellikle dolar üzerinden konuşmayı tercih ediyoruz. Pazar payımızı artırarak bu hedefe ulaşmak için çalışmalarımız sürüyor.”
Ortaç’tan acentelere çağrı: “Talepkar olun, birlikte büyüyelim”
Ortaç, yıl sonu yenileme dönemine girerken acentelerden beklentilerini ve iş birliği vizyonunu paylaştı. “Acentelerimizden talepkar olmalarını istiyorum” diyen Ortaç, şöyle konuştu: “Biz onlara nasıl daha iyi destek olabiliriz, teknolojide, ürünlerde, teminatta, komisyonda ve hasar hizmetlerinde nasıl daha iyi hizmet sunabiliriz diye düşünüyoruz. Müşterileri memnun ettiğimiz sürece acentelerimiz de memnun oluyor.”
Ortaç, büyük ve yaygın bir acente ağına sahip olduklarını belirterek dijital platformlar yerine doğrudan acentelerle çalışmayı tercih ettiklerini vurguladı. Geniş acente ağıyla müşteriye teklif sunmakta problem yaşamadıklarını söyleyen Ortaç, “Dijital platformlarla değil, sadece acente kanalıyla büyüyoruz. Hep beraber daha da büyümek istiyoruz” dedi.
Kontrollü serbestlik istiyoruz
Sigorta sektörünün büyümesinde düzenleyici kurumların ve teknolojinin rolüne dikkat çeken Ortaç, özellikle kontrollü serbestlik konusuna vurgu yaptı. Sigortacılığın adil rekabet kuralları içinde gelişmesi gerektiğini belirten Ortaç, “Biz serbestlik istiyoruz, kontrollü serbestlik deniyor ama temel olarak adil rekabetin olduğu, sermaye odaklı bir serbest pazar arzuluyoruz” şeklinde konuştu.
Sektördeki büyümede düzenleyici kurumların etkisine değinen Ortaç, “Bu büyümede mevcut regülasyonların, acentelerimizin ve teknolojinin çok büyük katkısı var. SEDDK’nın sektördeki çabaları da büyüme açısından çok değerli” ifadelerini kullandı.
Gençlerin sektöre kazandırılması şart
Ortaç, sigorta sektörünün sürdürülebilirliği açısından genç nesillere yatırımın önemine de değindi. “Bu sektörden para kazandık, bizden sonraki nesillerin de kazanmaya devam etmesini istiyoruz. Tüm paydaşların gelirinin artmasını, müşterilerin daha iyi hizmet almasını hedefliyoruz” diyen Ortaç, sigortacılıkta hizmet kalitesinin artması için herkesin elinden geleni yaptığını vurguladı. “Faizlerin yüzde 50’lere ulaştığı bir dönemde bile, kimse parayı geciktirip banka faizine bırakmak istemiyor. Hasar ödemelerinde hız kazanmak için hepimiz çabalıyoruz” diyen Ortaç, üniversitelerde yaptıkları tanıtım çalışmalarının da olumlu sonuçlar verdiğini söyledi. “Teknolojiyi aktif kullanan, çevik şirketler gençlerin ilgisini çekiyor. Ancak sektöre nitelikli, iyi eğitimli gençlerin gelmesi çok önemli” diye konuştu.
Şenol Ortaç’tan Can Kantar’a doğum günü sürprizi
Yayın sonunda Ortaç, Can Kantar’a doğum günü sürprizi yaptı. Doğum günü Dünya Fenerbahçeliler Günü ile aynı gün olan (19.07) Kantar’a Fenerbahçeli bir pasta hazırlatan Ortaç, “Herkesin doğum gününü hatırlamayabilirim ama Can’ın doğum gününü asla atlamam. Çünkü o Dünya Fenerbahçeliler Günü’nde doğmuş” dedi. Kantar da bu sürprizlerinden dolayı hem Ortaç’a hem de sürprizin hazırlanmasında katkısı olan Hepiyi Sigorta Kurumsal İletişim ve Reklam Müdürü Aslı Çolpan’a teşekkür etti.

Sigorta Ekranı:



Çok başarılı bir program olmuş üstelik merak edilen konulara açıklık ve netlik getirilmiş.
Hepsinden önemlisi ;
1- Acente portföy mülkiyetine önem verilmesi,
2- Üretim dayatması olmaması,
3- Çalışmak isteyen her acenteye kapının açık olması,
4- Üretim veya hasar/prim gerekçeleri ile acente fesih olmaması gibi daha pek çok önemli konulara açıklık getirmiş.
Şenol beyin somut ve net ifadeleri gelecek günlerde dilerim, sigorta şirket-acente iş ortaklığına olumlu yönde emsal teşkil eder.
Pek çok sigorta acentesinden, hasar/prim orantısızlığı veya üretim yetersizliği gibi gerekçelerden dolayı acente fesihleri duyuyoruz. Oysa ne hasarın oluşumunda ne de prim tarifesinde sigorta acentesinin etkisi bulunmamaktadır. Etkisinin olmadığı durumlarda yetkisinin sonlandırılması adaletli bir uygulama değil.
Program videosunu izlemeyenlerin mutlak izlemesini öneririm.
Çünkü bir acentenin devamlılığı için önemli tüm soruların yanıtını alırsınız.
Hepiyi Sigorta A. Ş. Ailesine başarılar diliyorum.