Azerbaycan’da düzenlenen “Sigorta Acenteleri ve Brokerler Kongresi”nde konuşan Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar, Türkiye’de sigorta dağıtım kanallarının gelişimine ilişkin tecrübeyi güncel veriler eşliğinde paylaştı.
Azerbaycan’da düzenlenen “Sigorta Acenteleri ve Brokerler Kongresi”, sigorta dağıtım kanallarının gelişimi ve düzenlenmesine yönelik önemli başlıkları gündeme taşıdı. Azerbaycan Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın stratejik desteğiyle; Azerbaycan Sigortacılar Birliği ile Zorunlu Sigortalar Bürosu iş birliğinde gerçekleştirilen kongreye, Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar video mesajıyla katıldı.
Yaşar, “Sigorta Acenteleri ve Brokerlerin Faaliyetlerinin Düzenlenmesinde Türkiye Tecrübesi” başlıklı sunumunda, Türkiye’de acente ve broker yapısının tarihsel gelişimini, faaliyetlerin düzenlenme ve denetlenme çerçevesini, sigorta şirketleriyle kurulan işleyiş modelini ve dağıtım kanallarının güçlendirilmesine yönelik uygulamaları grafikler ve güncel veriler eşliğinde katılımcılarla paylaştı.
Sunumda yer verilen Eylül 2025 verileri, Türkiye’de acente üretim yapısına ilişkin dikkat çekici bir tabloyu ortaya koydu. Buna göre, hayat dışı sigortalarda banka dışı acentelerin üretiminin yüzde 11’i ilk 10 acente tarafından gerçekleştirilirken ilk 50 acentenin toplam üretimdeki payı yüzde 25 seviyesinde bulunuyor. Bu dağılım, hayat dışı branşta üretimin görece daha dengeli bir yapıya sahip olduğuna işaret ediyor.
Hayat sigortalarında ise üretimin belirgin biçimde sınırlı sayıda acente üzerinde yoğunlaştığı görülüyor. Verilere göre, hayat branşında toplam üretimin yüzde 63’ü ilk 10 acente tarafından yapılırken ilk 50 acentenin payı yüzde 78’e ulaşıyor. Bu tablo, hayat sigortalarında ölçek, uzmanlaşma ve kurumsal yapıların üretim performansı üzerindeki etkisini ortaya koyuyor.
Kongrede yapılan değerlendirmelerde, sigorta dağıtım kanallarında şeffaf, dengeli ve sürdürülebilir bir yapının önemine dikkat çekilirken; bölgesel iş birliği ve uluslararası deneyim paylaşımının, sektörün sağlıklı büyümesi açısından kritik rol oynadığı vurgulandı.
