Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Atilla Benli, Uluslararası Sigorta Fuarı ve Kongresi açılışında konuşma yaptı.
Uluslararası Sigorta Fuarı ve Kongresi açılış konuşmasında konuşan Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Atilla Benli, “Sektör olarak 85 milyona dokunma ve ülkemiz varlıklarını sigorta güvencesi altına alma yönünde hedeflerimiz ve görevimiz büyük. Geleceğe güvenle bakmak için güçlü sigortacılık eşittir güçlü ekonomi yolunda tüm paydaşlarımızla çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Benli, konuşmasında iyi ve kötü günde uzun süreli bir paydaş ve her zaman koruyan bir dost olarak sigortayı vatandaşımıza daha güvenilir kılmak için çalışmaya devam edeceklerine vurgu yaparak, “Sigortaya verilen önem ve varlıklarımızın güvenceye alınması yönünde farkındalık arttıkça yaşanan her türlü olumsuzluk karşısında her bir paydaşımızla sigortalılarımızın yanında olmaya devam ettikçe gücümüz ve etkimiz de katlanarak artacak” diye konuştu.
Benli, açılış konuşmasında fuarı sigorta sektörünün her yönünün ele alınıp tartışılacağı, bugünü ile geleceğinin konuşulacağı ve işbirliğinin güçleneceği bir buluşma olarak da değerlendirdi. Son iki yılda ülke olarak bir yandan pandemi, diğer yandan sel felaketleri ve orman yangınları ile zor günler geçirdiğimize dikkat çekerek, “Sektör olarak bu olaylarda çok hızlı aksiyonlar aldık. Devlet ve paydaşlarla işbirliğimizi geliştirerek görevlerimizi eksiksiz olarak yerine getirdik. Bunun gibi olağanüstü dönemlerde ihtiyaçlara geç kalmadan cevap vermek çok önemli. Hızla hayata geçirdiğimiz adımlar vatandaşın da takdirini kazandı. Yine bu çabalar sigorta farkındalığına önemli katkılar sundu. Ülkemizin benimsediği yeni ekonomi modelinde de sigorta sektörü çok önemli bir rol oynuyor” diye konuştu.
Sektörümüzün potansiyeli yüksek
Doğal afetler ve pandemi nedeniyle 2021 yılında prim üretiminin yüzde 27.5 artarak 105 milyar liraya ulaştığına da dikkat çeken Benli, “Sadece sel ve orman yangınlarında 510 milyon TL’yi aşan bir hasar üstlendik. Emeklilik sektörü rekora koştu. Sistemdeki katılımcı sayısı 13.3 milyon kişiye ulaştı. Toplam fon büyüklüğü ise 245 milyar lirayı geçti. Vatandaşın sigorta algısını trafik sigortasının üzerine çıkardık. Bu noktadan itibaren sigorta sektörünü sunulan fırsatları da en iyi şekilde değerlendirmek istiyoruz. Sektörümüzün potansiyeli çok yüksek. Mapfre tarafından 2021 yılında hazırlanan bir raporda ülkemiz 96 ülke arasında küresel sigorta açığının azaltılmasında ilk 10 ülke arasında gösteriliyor. Raporda Türkiye’nin hayat branşındaki sigorta açığını kapatmak için gereken süre 35 yıl olarak gösteriliyor. Hayat dışı branşta ise bu süre 19 yıl. Bu çalışmalar bize daha çok gidecek yolumuz olduğunu gösteriyor. Sigorta açığının öngörülenden daha çabuk bir şekilde geliştirmek için çalışacağız” değerlendirmesinde bulundu.
Benli, konuşmasında iklim değişikliklerinin oluşturduğu risklere de dikkat çekti. İklim değişikliğinin tüm dünyanın ana gündem maddesi olduğunu belirten Benli, “Sürdürülebilirliğin sağlanmasında güçlü bir kaldıraç görevi gören sigorta sektörünün iklim değişikliği için de kararlı adımlar atması gerekiyor. 2021 yılında ülkemiz ve dünyada etkili olan felaketlerde yaklaşık 280 milyar dolar hasar oluştu. 10 bine yakın insan hayatını kaybetti. Bu rakamın yaklaşık 120 milyar doları sigortalıydı. Doğal afetlerde ülkemiz de büyük yararalar aldı. Biz sigortalılık oranının biran önce yükselmesini ve bu tür afetlerde riski sektör olarak üstlenip insanların olağan hayatlarına devam etmelerini sağlamak istiyoruz. Bunun yanında sektör olarak devletin yeşil finansman konusunda yapacaklarına da katkıda bulunmak istiyoruz” diye konuştu.
Sektör dijitalleşmeye ayak uyduruyor
Konuşmasında dijitalleşme konusuna da değinen Benli, “Dünya hızla dijitalleşiyor. Dijitalleşme rekabeti ve verimliliği artırmak gibi çok değişik fırsatlar sunuyor. Bizde sektör olarak buna ayak uyduruyoruz. Geleneksel yapılarda çözemediğimiz konularımızın insurtechler ile çözmek istiyoruz. Bu nedenle sigorta sektöründe dijitalleşmenin devam için ınsurtech ekosisteminin geliştirilmesini önemsiyoruz. Son yıllarda gerek şirketlerin gerek üniversitelerin bu alana cazibeyi artıracak programlar düzenlemesi çok önemli. Sigorta sektöründeki tüm paydaşlarında buna ayak uydurması gerekiyor.”
Finansal sigortalar sektörün üzerinde büyüdü
Finans sisteminin en önemli bacaklarından biri olan sigortacılık sektörünün yarattığı değer ile ekonomilerin vazgeçilmez unsurlarından birisi olduğuna da vurgu yapan Benli, şöyle devam etti: “Günümüzdeki şirketlerin bilançoların yüzde 40’ının alacaklardan oluştuğunu düşünürsek alacak yöntemi giderek önemli hali geliyor. Devlet destekli alacak sigortası bu noktada çok önemli. Tabi ki bu alanı sadece alacak sigortası ile sınırlandıramayız. Bunun yanında kefalet sigortası yaygınlaşmaya devam ediyor. Bu alanda Pazar daha küçük olsa da asıl potansiyeli anlamak için gayri nakdi kredilere bakmak yeterli. Bu çerçevede banka, reasürans ve sigorta şirketlerinin birlikte geliştireceği yenilikçi ürünler önemli olacaktır. Kefalet sigortası ile ekonomiye de önemli bir destek sağlayacağız. Finansal sigortalara olan ilgiliyi prim rakamlarında görüyoruz. Bu alanlarda 2021 yılında bir önceki yıla göre kıyaslama yaptığımızda yüzde 68 prim üretim artışı dikkat çekiyor. Sektör bu alanlarda ortalamanın üzerinde büyüdü. Sigorta sektörü olarak kamu üzerindeki yükü azaltan ve reel sektöre hizmet eden finansal sigortaların yaygınlaşmasıyla ekonominin daha da güçleneceğin görüyoruz. Bu yönde paydaşlarımızla yoğun bir şekilde çalışıyor. Sigortaya verilen önem ve varlıklarımızın güvenceye alınması yönünde farkındalık arttıkça yaşanan her türlü olumsuzluk karşısında her bir paydaşımızla sigortalılarımızın yanında olmaya devam ettikçe gücümüz ve etkimiz de katlanarak artacak.”