Hasta ile ilgili zarar oluştuğunda, hekimlerin kazançları ile bunu ödemesinin mümkün olmadığını belirten Prof. Dr. A. Coşkun Yorulmaz, “Bu durumda da hastalar mağdur olacak. Bu nedenle, tıbbi mesuliyet sigortası öncelikle hastaları korur” dedi.
SİGORTAMEDYA
SigortaMedya’nın YouTube kanalı Sigorta Ekranı’nın bugünkü canlı yayın konuğu bu kez bir hekim, Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı BaşkanıProf. Dr. A. Coşkun Yorulmaz’dı. Hekim sorumluluk sigortası (tıbbi mesuliyet sigortası) ve güncel konularda SigortaMedya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar’ın sorularını yanıtlayan Yorulmaz, Tıbbi Mesuliyet Sigortası’nın öncelikle hastaları korumak için olduğuna dikkat çekti. Hastaların bir zarar ile karşılaştıklarında dava açma, maddi ve manevi zararlarını giderme haklarının olduğunu belirten Yorulmaz, “Bu, Kanunla korunmuş bir haktır. Asla, hasta hakları ve hekim hakları birbiri ile çelişmez. Dünyada ve Türkiye’de hasta haklarını gündeme getiren zaten doktorlardır. Bir zarar söz konusu olduğunda hekimlerin bir sigortası olma zorunluluğu vardır. Hekimler, emekleri ile para kazanan bir meslek grubu. Çalışmadığımız zaman para kazanamıyoruz. Çok net söyleyeyim, bir hasta ile ilgili zarar oluştuğunda hekimlerin kazançları ile bunu ödemesi mümkün değil. Bu durumda da hastalar mağdur olacak. Bu nedenle, sigorta öncelikle hastaları korur” dedi.
Basında çıkan tazminat rakamları hekimleri üzdü
Basında 4 milyon TL’ye kadar çıkan tazminat rakamlarından bahsedilmesinin, hekimler üzerinde üzücü bir etkisi olduğunu vurgulayan Yorulmaz, “Tıbbi mesuliyet sigortası, maalesef işlevselliğini kaybetti. Hayata geçtiğinden bu yana ne primlerine ne de kapsama alanına zam yapıldı. Bizim grubumuzda en yüksek teminat 800 bin TL. Daha az riskli çalışan gruplarda 200 bin TL’ye kadar iniyor. Ödenmesi gereken tazminat rakamları, 4 milyon, 20 milyon TL gibi gündeme gelince bu sigorta, haklarımızı korumuyor maalesef. Ancak, Türkiye’de hekimlerin aleyhine açılan davaların yüzde 90’ı hekimlerin lehine sonuçlanıyor. Yüzde 10’luk grubun yüzde 90’ı da çok şükür ki, sigorta sisteminin kapsayacağı rakamlar.”
Prim ve teminatlar 2-3 kat artırılmalı
Pandemi’den sağlık sistemin etkilendiğini ve en küçük kalemlerde bile yüzde 30 maliyet artışı olduğunu, ciddi ameliyatlarda maliyet artışının yüzde 600’lara vardığını vurgulayan Yorulmaz, bu nedenle 800 bin TL teminatlı sigortaların yeterli olmadığı, hem ödenen primlerin hem de sigortanın kapsayıcı olan teminatların 2-3 kat artırılmasının gerekli olduğunu söyledi.
Sağlık sistemi hekimin değil tüm Türkiye’nin sorunu
Pandemi döneminde en çok hastalanan kesimin hekimler olduğunu hatırlatan ve iyi işleyen bir sağlık sisteminin öneminden bahseden Yorulmaz, “Türkiye’de yürüyen, çökmeyen bir sağlık sistemi hepimizin, bu Türkiye’de yaşayan 83 milyonun sorunu. Hekimlerin sorunu değil sadece. Kısa zamanda, tıbbi mesuliyet sigortası gibi, komplikasyon sigortası gibi sorunlar hallolmazsa Türkiye’de sağlık sisteminin doğru yürüdüğünden konuşmamak lazım” diye konuştu.
Arabuluculuk önemli; ama sigorta sektörü de masada olmalı
Programda hekimler aleyhine açılan davalarda bilirkişilik ve arabulucuk müessesesi ile ilgili olarak da görüşlerini açıklayan Yorulmaz, şu değerlendirmelerde bulundu: Davalar, 10 yıl sürüyor. Gerçekten abartmıyorum. Ne hekimler, ne hastalar kazanıyor. Kanun koruyucular dünyadaki örneklerden esinlenerek alternatif çözümler üretiyor. Arabuluculuk sistemi de bunlardan biri. Bunu destekliyorum. Hastalar için de önemli. Arabuluculuk, bir dava ön şartı. Bir hekime dava açmak için önce bu müesseseyi kullanmanız gerekiyor. Yaklaşım 2 aydır başladı. ‘İyi gidiyor mu? Hayır.’ Neden sigorta sektörü yok? Masada olmamaları da hukuki nedenden dolayı değil. Bu tamamen kendilerinin savunmacı davranmalarından kaynaklanıyor. Tıbbi mesuliyet sigortası ile sektör ilgilenmiyor. Zorunlu oldukları için yapıyorlar. Zaten yapmak istemedikleri için bir havuza yönlendirilmiş durumda. En açık olarak bu konu göz ardı ediliyor. Üvey evlat muamelesi görüyor.”
“Aşı yapılacak” lafı, salgında İnsanları rehavete sürüklüyor
Programda, Covid-19 salgınında vaka sayılarının yeniden artması ile ilgili olarak görüşlerini açıklayan Yorulmaz, “Pik dönemini çok erken yaşamaya başladık. Kontrol etmemiz lazım. Sayı böyle artarsa, kısıtlamalar yetersiz kalırsa, hastanelerin kapasiteleri aşar. Çok ciddi süre sonra hastanelerde sıkışıklık olacak. Gerçekten sağlık çalışanları yoruldu ve sıkıldı. Bu dikkatimizin dağılmasına yol açıyor. Aşı yapılacak lafları, insanları rehavete sürüklüyor. Her şey yolunda gitse bile aşının bizi koruması yıllar alacak. Atlatılması gereken 4-5 ay var. Sağlık otoritesi ve aşı sizi koruyamayacak. Sizi kendinizi koruyacaksınız. Maskelerimiz ve mesafelerimiz koruyacak. Çok gerekmedikçe sokağa çıkmamalıyız.”
Yayının tamamını izlemek için linke tıklayınız…