İçinde bulunduğumuz enflasyonist ortamda sigortanın çok ciddi bir ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Corpus Sigorta Genel Müdürü Murat Şişli, “Bir varlığınızı kaybettiğinizde bunu yerine koyabilmek için sigortaya ihtiyacınız var. Bankaya nasıl gidiyorsanız sigortanın da aynı şekilde aranan bir ürün haline gelmesi gerekiyor” dedi.
Günbegün kötüye giden ekonomik koşullar yeni varlık edinimlerini de giderek imkansız hale getiriyor. Eldeki varlıkları korumanın daha da önem kazandığı bugünlerde sigorta kurtarıcı bir rol oynuyor. Üstelik sigorta ürünleri yalnızca şahsi varlıkların korunmasında değil, şirketlerin yaşamlarını sürdürmesi için de kritik öneme sahip.
Sigorta Medya’nın YouTube kanalı Sigorta Ekranı’nda Sigorta Medya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar ve Damla Özafşar’a konuk olan Corpus Sigorta Genel Müdürü Murat Şişli, sigortanın bireyler ve şirketler için önemine dikkat çekti. Deprem sonrası özellikle iş dünyasında değişen sigorta algısına değinen Şişli, sigortanın aslında bir lüks değil bir ihtiyaç olduğunun altını çizdi. Türkiye’de sigorta bilincinin az olduğunun altını çizen Şişli, depremden sonra sigortanın aslında bir lüks değil bir ihtiyaç olduğunun KOBİ’ler ve endüstriyel tesislerin büyük bir kesimi tarafından çok net anlaşıldığını söyledi. İhracata yönelen, işini ciddiye alan, özellikle ikinci jenerasyona geçmiş, kendisine yatırım yapan ve markalaşmaya çalışan KOBİ’lerin sigortayı bir gereklilik olarak gördüklerini ve bunu çok ciddi bir şekilde ele aldıklarını söyleyen Şişli, “Deprem bir milat olmadı ama bazı şeyleri ateşledi. Özellikle içinde bulunduğumuz enflasyonist dönemlerde sigorta çok ciddi bir ihtiyaç. Bir varlığınızı kaybettiğinizde bunu yerine koyabilmek için sigortaya ihtiyacınız var. Bankaya nasıl gidiyorsanız sigortanın da aynı şekilde aranan bir ürün haline gelmesi gerekiyor. O aşamada daha çok yolumuz var” dedi.
İstediğimiz alanlarda büyümemizi gerçekleştirdik
2022 yılının değerlendiren Şişli, geride kalan yılın kendileri için iyi geçtiğini söyleyerek, “Türkiye ekonomisinin içinden geçtiği süreç ve dünyadaki diğer gelişmeler bizi de etkiledi. Buna rağmen büyüyen bir şirket olduğumuz, ticari ve endüstriyel riskleri hedeflediğimiz için 2022 bizim için çok iyi geçti çünkü 2022 yılında ihracatta çok ciddi bir artış vardı. İhracat dolayısıyla firmalar o kanallara çok fazla yatırım yaptılar ve bizim hedeflediğimiz alanlarda biz kendi büyümemizi gerçekleştirdik” dedi.
Şişli, 2023 yılının deprem nedeniyle kötü başladığını hatırlatarak, “Depremde sigorta sektörü olarak iyi bir sınav verdiğimizi düşünüyorum. Taahhütlerimizi yerine getirdik, ödemelerimizi yaptık ve halen yapmaya devam ediyoruz. Bununla ilgili de kendimizi geliştiriyoruz. Depremden sonra da birçok dersler çıkardık” diye konuştu.
2023 hedefimiz bulunduğumuz yeri korumak
Bu yılki hedeflerinin ise bulundukları yeri korumak ve biraz daha ileriye götürebilmek olduğunu ifade eden Şişli, “Bütün çalışma arkadaşlarımız, bütün paydaşlarımız ve müşterilerimizle bu seneyi herkesin fayda sağlayacağı bir şekilde bitirebilmek için çalışıyoruz. Biz reasürans açısından oldukça güçlü bir firma olmamıza rağmen hasar fazlası bir trete yapımız var. Bu sene reasürans fiyatlarında ciddi bir artış bekliyoruz. Bunu maliyetlerimize en az yansıtacak şekilde bir yol izlemeyi planlamaktayız ama tabii ki sektördeki gelişmeleri de yakından takip edeceğiz” ifadelerini kullandı.
İyi olduğumuz alanlarda ilerlemeyi tercih ediyoruz
Corpus Sigorta olarak yapabilecekleri kadar işi yapmaya ve iyi oldukları yerlerde bulunmaya çalıştıklarını dile getiren Şişli, “İyi olmadığımız bir alan varsa da bunu dürüstçe söylüyoruz. Bunun da kabul gördüğünü gözlemledik. Bilmediğimiz, yeterli tecrübemizin olmadığı alanlarda hareket etmemeye karar verdik. Bizim sigorta şirketi olarak bildiğimiz çok iyi alanlar var. Kendimize göre sigortalılarımız ve sunduğumuz ürünlerimiz var. Biz sadece iyi olduğumuz alanda kalıp orada daha iyi olduktan sonra yeni bir alana gitmek gibi bir strateji geliştirdik ve bu çerçevede de ilerliyoruz” dedi.
Underwriting’e odaklı bir şirket olmak için yola çıktık
Trafik branşıyla ilgili görüşlerini de yayında aktaran Şişli, trafiğin Türkiye’de bir zorunluluk olduğunun altını çizerek, şunları söyledi: “Bizim de ruhsatımız var ve bunu elimizden gelen en iyi şekilde yönetmeye çalışıyoruz. Hem 2022 hem de 2023 Mayıs ayı sonuçları itibariyle kâr eden bir şirketiz. Biz kendimizi o hengâmenin biraz dışında tuttuk çünkü sadece belirli bir branşla anılmak isteyen bir şirket olmak istemedik. Bizim hedefimiz daha çok yurt dışında da örneği olan sadece underwriting’e odaklı bir şirket olma yönündeydi. Beraber çalışmak istediğimiz arkadaşlarımızı da aracımızı da seçerken hep buna önem gösterdik. Bizim çalıştığımız reasürörler de benzer yapıdaki şirketler. Orada bir uyum yakaladık ve devam etmeyi istiyoruz. Kendimizi Türkiye’nin doğal akışından ayıramıyoruz ama elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz.”
Deprem sonrası firmalarda sigorta farkındalığı arttı
Depremin ardından bölgeye giderek oradaki ticaret meclislerinde çeşitli toplantılara katıldıklarını aktaran Şişli, “Birçok firma, bedellerinin tekrar gözden geçirilmesini istedi. Eskiden bazı firmalara risk mühendisimizi göndermekte zorlanabiliyorduk. Şu an bu talep sigortalılardan ya da sigortalı adaylarından geliyor. Tekrar tekrar değerlendirilmek istiyorlar. Bir sigortalı, fabrikasının sıfırdan nasıl inşa edilmesi gerektiğine dair bizden fikir almak istedi. Biz daha önce bunun yurt dışında örneklerini çok görmüştük. Artık bunun ülkemizde de olduğunu görmek çok güzel. Deprem sonrası hem ekibimizin hem de risk mühendislerimizin sigortalıya gittiklerinde çok daha iyi karşılandığını söyleyebilirim. Raporlarımıza da çok daha fazla dikkat edildiğini gözlemliyoruz. Bu da bizim için çok ümit verici çünkü Türkiye bir deprem ülkesi olmasının yanında gelişmekte olan sanayileşmiş ve daha çok sanayileşmesi, daha çok endüstriye yatırım yapması gereken bir ülke. Bizim gibi ülkelerin bir şeyleri kaybetme lüksü yok, çünkü biz bunları çok zor yapabiliyoruz. Biz yıkılan bir fabrikanın yerine çok kolay bir şekilde kendi öz kaynaklarımızla bir şey koyamıyoruz. Sahip olduğumuz yapılar ülkemizin değerleri. Biz bunları korumak için buradayız. Bu çerçevede de sözümüzün artık biraz daha dinlenmeye başlanmış olması gelecek açısından umut verici. Hâlen daha istenen seviyede değiliz. Gelişmiş ülkelerde 19. yüzyılda başlamış olan süreçleri biz şu an yeni yeni anlatmaya ve yaşatmaya çalışıyoruz. Bunu anlayan çok ciddi bir kesim var. Artık anlamayanlar da yavaş yavaş bu noktaya doğru gelmeye başladılar” değerlendirmesinde bulundu.
Reasürörler tarafında Türkiye ile ilgili bir soru işareti oluştu
Corpus Sigorta olarak “önleyen sigortacılık” mottosu ile hareket ettiklerini söyleyen Şişli, “Bu çerçevede poliçesini düzenlemiş olduğumuz tüm sigortalılarımızın bir ziyaret gerçekleştirip kendilerine bir rapor sunmak ve eksikleri, fazlaları, iyi oldukları yanları ile yeni gelişmeler konusunda bilgilendirmek istiyorduk. Bu çerçevede çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bunun bazıları karşılık görüyor, bazıları görmüyor. Deprem felaketi sonrasında reasürörler açısından Türkiye’deki risklerin kalitesinde bir soru işareti oluştu. Bu konuda görüşmeler devam ediyor. Bazı bölgeler kötü gibi bir algı olsun istemiyoruz. Burada sadece Corpus Sigorta değil bütün sektör elinden gelen çabayı gösteriyor” diye konuştu.
Reasürans maliyetleri artacak
Reasüransın sermayeye dayalı bir sektör olduğunun altını çizen Şişli, “Burada sermayenin fiyatı önem kazanıyor. Şimdi yurt dışında faizler artarken risksiz bir getiri varken siz riskli bir getiriye para yatırmak istiyorsanız haliyle daha çok getiri talep edeceksiniz. Bu da reasürans maliyetini arttıracak. Bu zaten yıllardır bütün dünyada konuşulan bir durum. Şimdi bizde artı olarak bir de felaket oldu ve buradaki risklerin kalitesi de soru işareti olarak girdi. Bizim süreçlerimiz de artık tekrar sorgulanır hale geldi. Bu aşamada trete yenileme görüşmelerinin çok çetin geçeceğini düşünüyoruz. Biz şimdiden görüşmelere başladık ve bunun sinyallerini alıyoruz. Amerika’da çok risksiz bir %5-%5,5 bir getiri varken so reasürörü Türkiye’den deprem riskine karşı teminat vermeye ikna etmeniz gerekiyor. Reasürörlerin sorunu o sermayeyi oraya çekmek. Reasürörün zorla çekmiş olduğu sermayeden Türkiye’den pay almak da bizim sorunumuz. Burada fiyatlarımızın çok yüksek olmadığını düşünürsek bazı şeylerin değişeceğini öngörebiliriz. Bugünden yarına olacak bir şey değil ama zaman içerisinde bazı teminatların azaltıldığını, çok geniş olan poliçelerin biraz daraltılmaya başladığını, bazı fiyatların arttığını, bazı işletmelerin teminat bulmakta sıkıntı yaşayacağını da öngörebiliriz. Kesin olan, reasürans tarafında bir sıkıntı geliyor. Burada işini iyi yapanlar, risk mühendisliğini daha etkin kullananlar, firmaları doğru seçenler, fiyatlamasını doğru yapanlar, yapısını doğru seçenler biraz daha ön plana çıkacak. Net olan reasürans maliyetlerinin artacağı” açıklamalarında bulundu.
Terzi işi çalışmalar yapıyoruz
Corpus Sigorta’nın Maher Grubu altında operasyonlarına devam ettiğini hatırlatan Şişli, “Bizim grubumuz altında Quick Sigorta ve Quick Finans adında bir finansman şirketimiz var. Biz bir grubuz ve grup olarak bütün sigortalılarımıza geniş bir yelpaze sunuyoruz. Bu yelpaze içerisinde Corpus Sigorta olarak biz daha çok endüstriyel ve kurumsal risklere odaklıyız ve bizim ürünlerimiz de o sigortalıya özel. Terzi işi bir çalışma yapıyoruz. Bizde paket ürün çok az ama acentelerimizden gelen talepleri de değerlendirmeye açığız. Yeter ki arkasını doldurabilelim, doğru reasüransla orada o işi yapacak doğru arkadaşımız olsun. Karar alma süreçleri hızlı bir şirketiz” dedi.
Prim kredisi iş dünyasına çare oluyor
Prim kredisiyle ilgili olarak Corpus Sigorta’nın çok aktif bir şekilde çalıştığını dile getiren Şişli, birçok sigortalının bunu özellikle döviz risklerinin Hedge edilmesi açısından oldukça faydalı bulduklarını söyledi. Müşterilerinin daha çok yurt dışıyla çalıştıkları için teminatlarını da döviz olarak almayı tercih ettiklerini söyleyen Şişli, “Daha çok ihracatçı ve ithalatçı firmalarla çalışıyoruz. Bu çerçevede bazı firmalar zaten Quick Finans üzerinden bu ürün çıktığı zaman bize kendileri ulaştılar. Daha sonrasında biz de kendilerine ürünümüzü tanıttık ve Corpus Sigorta olarak burada çok aktif bir şekilde rol alıyoruz. Bu alanda büyümek istiyoruz. Krediye ulaşım şu anda iş dünyamızın ciddi sorunlarından biri. Burada da bir şekilde destek verebilmek bizi mutlu ediyor” diye konuştu.
Acentelerimizin fikirlerine önem veriyoruz
Acenteler tarafıyla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Şişli, acentelerin fikirlerine çok önem verdiklerini söyleyerek, “Corpus’la çalışmanın farkı, istedikleri her an bize kolayca ulaşabilmeleri ve bizim onları dinlememiz. Biz Corpus Sigortayı başlattığımız günden beri ulaşılabilir olmaya, acenteleri dinlemeye ve ona göre pozisyon almaya çok önem veriyoruz çünkü acenteler bizim sahadaki elimiz, kolumuz, kulağımız, gözümüz. Acenteler bizim için çok önemli. Bizim en yoğun çalıştığımız kanal acente ve broker kanalı. Onların geri bildirimlerine göre biz kendimizi geliştiriyoruz, ürünlerimizi yapmaya çalışıyoruz. Sadece iyi geri bildirimin de tehlikeli olduğunu düşünüyorum. Saygı sınırları çerçevesinde eleştirilerini de her zaman dikkate almaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
Varlıkların korunması için sigorta şart
İçinde bulunduğumuz ekonomik ortamda varlıkları korumanın önemine dikkat çeken Şişli, “Türkler için arabası evi çok değerlidir. Ona sahip olmak için bir sürü zorluğa girer, gerekirse iki, üç işte çalışır. Ancak bin bir zorlukla almış olduğu arabasını, evini koruma kısmında nedense aynı çabayı göstermiyorlar. 2-2,5 milyon liralık arabasını koruyacak poliçeye 10-15 bin TL verirken eli titriyor. Aynı şey işletmeler için de geçerli. Bunu mikro ölçekten makro ölçeğe getirdiğiniz zaman da çok farklı olmuyor anlayış açısından. Ben tüketicilerden biraz da bu açıdan düşünmelerini rica ediyorum. Yarın bir gün, varlıklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kaldıklarında iyi bir poliçe yaptırsaydım deme durumuna düşmesinler” uyarısında bulundu.
Sigorta Ekranı:
