Türkiye’de sigorta bilincinin gelişmeye başladığını söyleyen Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Metin Demirel, “Türkiye’de çok fazla şirket yok. Ama burada akıllı oyuncu olmak lazım. Gereksiz rekabete girip farklı şeyler yapmak sektöre zarar veriyor. Sektör çok daha fazla şirketi kaldırabilir. Yeter ki sigortacılığın kurallarında hareket etmek kaydıyla fiyatlamalar gerçekçi yapılsın” dedi.
2021 yılının son aylarında başlayan ve hala devam eden ekonomik sıkıntılar her alanda etkisini sürdürüyor. Enerjiden gıdaya, ham maddeden konut ve araçlara kadar her şeyde yaşanan fiyat artışı ve alım gücünün düşmesi hem toplumsal refahı hem de pek çok sektörün faaliyetlerini olumsuz etkiliyor. Maliyetlerini karşılamak için fiyat artışı yapmak zorunda kalan sektörler tüketici tarafında ise denge kurmakta zorlanıyor. Sigorta sektörü de bu sıkıntılardan nasibini alıyor. Sigorta Ekranı’nda Sigortamedya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar ve Damla Özafşar’a konuk olan Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Metin Demirel, yaşanan ekonomik sıkıntılar, bunun tüketici ve sigorta sektörüne yansımalarıyla ilgili önemli saptamalarda bulundu.
Gereksiz rekabet sektöre zarar veriyor
Türkiye’de sigorta bilincinin gelişmeye başladığını ifade eden Demirel, “Ülkemizde çok fazla şirket yok. Ama burada akıllı oyuncu olmak lazım. Sigorta işinin dışında sigortadan parayı toplayıp onu başka yerlerde değerlendirme şeklinde çalışan şirketler de oluyor. Bu dönemde olabilir. Ancak uzun vadede bunun başka riskleri oluşabilir. Buna dikkat etmek gerekiyor. Rekabet bazen sıkıntılı olabiliyor. Gerçekçi olmayan bir rekabet de oluşabiliyor. Gereksiz rekabete girip farklı şeyler yapmak sektöre zarar veriyor. Sektör çok daha fazla şirketi de kaldırabilir. Yeter ki sigortacılığın kurallarında hareket etmek kaydıyla fiyatlama gerçekçi yapılsın. Hesaplamaları düzgün yapmazsanız ilerleyen aşamada bu size çok büyük zararlar getirebilir. Çünkü sigortada parayı şimdi topluyorsunuz ama hasar sonradan oluşan bir şey ve kur artışı, asgari ücretin artması bile tutarı etkiliyor” dedi.
2021’de kasko ve trafik sigortaları olumsuz etkilendi
2019 yılından sonra hayatın pandemiyle beraber değiştiğini söyleyen Demirel, “Evden çalışmayı ilk başlatan şirketlerden biriyiz. Uzaktan çalışmaya da adapte olduk. 2021 Mayıs ayıyla birlikte Covid-19 aşıyla beraber yavaş yavaş hayatımızdan kalktı. 2021 yazı oldukça hareketli bir dönemdi. İnsanlar sadece Türkiye’de değil dünyada da hayata döndüler. Pandemi döneminde yavaşlayan tedarik zincirinin halkaları hareketlenmeyle artan talebi karşılayamaz hale geldi. Biz bunu kasko ve trafik sigortalarında ikame araç sorunu ve kaza frekansının artması konularında çok yaşadık. Çünkü insanlar evlere o kadar çok sıkılmıştı ki bir anda kendilerini dışarıya atınca her şey değişti. 2020’nin sonunda ekonomik sıkıntılarla karşılaşmaya başladık. Önce kurdaki zıplamaları yaşadık ve bu sektörü çok etkiledi. Özellikle kasko ve trafik sigortalarında sektöre büyük zararları oldu” açıklamalarında bulundu.
Sektör 2022’ye geçmişten gelen yüklerle başladı
Sektörün 2022’ye geçmişten gelen bir yükle başladığına dikkat çeken Demirel, “Önümüzü görebilmemiz çok zor. Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesiyle oluşan süreç de daha büyük bir krize yol açtı. Enerjiden gıdaya pek çok maddede artış var ve bu da 2022’nin sıkıntılı bir yıl olacağını gösteriyor. Bütçe yapmakta ve önümüzü görmekte zorlanıyoruz ama Aksigorta dinamik ve adaptasyon yetkinliği güçlü bir şirket. Teknolojiyi çok iyi kullanıyoruz. Bütün bu güçlüklerle baş edebiliyoruz” diye konuştu.
Belirsizlik gelecek planlarımızın önündeki en büyük engel
Programda sektördeki karlılıklarla ilgili açıklamalarda bulunan Demirel, “Biz sigorta karşılığında aldığımız parayı belirli yerlerde mevzuat dâhilinde kullanıyoruz. Bu da bir denge oluşturuyor. Sigortanın en kısası bir yıllık. O bir yıl içerisinde oluşabilecek her türlü şeye karşı biz de belli dengelerle bunu yürütmeye çalışıyoruz ama bir anda bizim hesaplamaların altında mali kârla enflasyon arasındaki makasın açılması sigorta sektörünü zor durumda bıraktı. Şu an faiz yüzde on yedi, yüzde yirmi diyelim ama açıklanan enflasyon yüzde altmış. Bizim burada yaşadığımız enflasyon bunun çok üstünde” ifadelerini kullandı.
Demirel, sigorta şirketinin aradaki farkı kapatabilmesinin çok zor olduğunun altını çizerek, şunları söyledi: “Müşterilerimiz fiyatların çok yükseldiğini söylüyor ama bu fiyatlar bile çok kar getirecek düzeyde değil. Gelecekte ne olacağını da göremiyoruz. Sigorta şirketi olarak bizim sigortacılıktan kâr etmemiz gerekiyor. Yani mali birikimi herhangi bir kötü durumda sigortacının sigortası gibi düşünebiliriz. Ama ne yazık ki geldiğimiz durumda sigorta şirketlerinin ellerinde bulunan kapitali koruması da artık çok zor. Bunun ilerleyen aşamada nereye varacağı da çok belirsiz ve sadece Türkiye için değil dünya açısından da büyük belirsizlik var. Bu durum bizim her türlü hesabı yapmamızın önündeki en büyük engel.”
İkame araç sorunu bu yıl da sürecek
İkame araç konusunda da değerlendirme yapan Demirel, “Covid-19 hem tedarik zincirinin bozulmasına hem de piyasadaki araç stoklarının azalmasına yol açtı. Türkiye’de araç bir yatırım aracına dönüştü. İnsanlar otomobili bir yatırım aracı, bir altın gibi görüyor. Bütün bunların kesiştiği noktada ikame araç konusunda müşterilerimiz, sigorta şirketleri ve asistans firmaları çok zorlandı. Bu yıl da bu çok değişecek gibi durmuyor. Çünkü araç sayısı belli ve hatta azalmış durumda. Talep ve araç sayısını bir araya oturttuğumuzda görüntü ortada. Çip ve değerli maddelerde kullanılan malzeme metallerinde kriz var” şeklinde konuştu.
Ulaşım konusunda ürünlerimizi çeşitlendirmek istiyoruz
Demirel, asistans firmalarının artan maliyetlerinin müşteriye yansıttığını dile getirerek sürelerin kısalması gerektiğini ve maksimum 7 gün olabileceğini söyledi. Sınırlandırmanın opsiyonellik getireceğini belirten Demirel, “Herkesin ikame araç ihtiyacı olmuyor. Ulaşım ihtiyaçlarını farklı şekilde karşılayacak ürünler üzerinde çalışıyoruz. Asistans firmaların sayısı azaldı. İkame araç işini bir sigorta şirketinin üstlenmesi ne kadar doğru olabilir emin değilim çünkü hepimizin bir uzmanlık alanı var ve bu işi uzmanlık alanı olan kişilerin yapması daha doğru. Bunu yapmak isteyen sigorta şirketleri var ama bu çok da kolay değil. Tur Assist markasının arkasında İspanya vardı. Bunlar de sektörden çekilmek durumunda kaldı. Bir noktada işi bilenlere bırakmak, bilenlerle beraber yapmak tarafındayım. Bizim çözümümüz ulaşım konusunda ürünlerimizi çeşitlendirmek. Belki bunu sigortadan ayırıp, opsiyonel hale getirip daha ucuz sigorta yapılabilir. Bunu yapan sigorta şirketleri de var. Artık daha gerçekçi bir ortama doğru ilerlemekte fayda var diye düşünüyorum” değerlendirmesini yaptı.
Pazar payının artmasında yapay zekânın payı büyük
Sektörde yapay zekâ kullanımıyla ilgili görüşlerini aktaran Demirel, ekonominin daha istikrarlı olduğu dönemde pazar payının trafik ve kaskoda belli bir noktaya gelmesinde yapay zekânın çok önemli payı olduğunu söyleyerek, “Normal yöntemlerle belli bir yere kadar yapabildiklerimizi yapay zekâ ile yüzlerce parametreyi kullanarak, farklı bir tarife yaparak ve uygun müşteri seçerek bu yere getirdik” dedi.
Demirel, yapay zekânın artık bu dönemde büyümenin çok akıllıca olmadığını söylediğini belirterek, “Trafik sigortalarını tabandan satsanız bile şirket zarar ediyor. Yapay zekâ ile başka bir şey ile de önlemek mümkün değil. Kaskoda da maliyetler önümüzde. Önümüzdeki bir yılı tahmin ediyoruz, orada belli bir düzeyde tutturmak istiyoruz” diye konuştu.
2022 elektrikli araçların yılı olacak
Yapay zekânın gelecekte ise çok faydalı olacağını vurgulayan Demirel, konuyla ilgili şunları söyledi: “Her şey dijitalleşmeye doğru gidiyor. 2022 dünyada elektrikli araçlar yılı olacak. Herkes elektrikli araçla geliyor. Amerika’da Ford, General Motors kamyonetleri bile artık elektrikli olarak çıkmaya başlayacak. Bu elektrikli araçların sigortalanması da normal yöntemlerin dışında farklı yöntemlerle yapılmaya başlanacak. Çünkü bu araçlar akıllı araçlar ve tamamen buluta bağlı. Burada inanılmaz bir bilgi akışı var ve bu bilgi akışını klasik yöntemlerle değerlendirerek fiyatlama yapmamız mümkün değil. Bunun için bizim oto-machine learning gibi farklı yapay zekâ algoritmaları kullanarak, buradaki binlerce veriyi alıp işleyerek fiyatlama yapmamız lazım.” Demirel, Aksigorta olarak bu konuda ilk adımı attıklarını aktararak, “Tofaş ile fiyatlarla ilgili bir çalışmamız var. Connect kasko ürünümüzde güzel sonuçlar aldık ama bundan sonrası artık bu akıllı araçların sigortalanması şeklinde olacak. Böyle bir ortamda normal klasik yöntemlerle sigortacılık yapmak pek mümkün olmayacak” ifadelerini kullandı.
Araç sahipleri sigortadan tasarruf etmemeli!
Programda 2022 yılının çok önemli bir yıl olduğunu vurgulayan Demirel, “Elimizdeki malların değeri çok arttı. Geçen yılki araçların fiyatları şu an misliyle katlamış durumda. Bu kadar değerlenmiş araçların muhakkak sigortalanması lazım. Araç sahiplerinin sigortadan tasarruf etmemesi gerekiyor çünkü araçların başına bir şey gelmesi büyük bir kayıp” dedi.
Demirel, sigortanın elle tutulmayan bir ürün olduğuna dikkat çekerek, “Kasko yapılmış araçların yüzde 20’sine hasar geliyor. Bu yıl da size gelebilir ama bu geldiğinde sigortanızın olması onun değerini anlamak ve kayıp yaşamamanız açısından çok kritik. Acentelerimizin bunu tüketiciye iyi anlatması lazım” ifadelerini kullandı. Eksik sigorta hakkında da konuşan Demirel, ülkedeki enflasyondan dolayı eksik sigorta oluşmaya başladığını söyleyerek, “Sizin, tesisinizin veya evinizin başına bir şey gelirse onu yerine koyma maliyeti çok arttı. Sigortayı kırpmadan, layıkıyla yaptırmakta fayda var ve çünkü tasarruf edilecek yer bu değil” diye konuştu.
Siber geleceğin ürünü olacak
Aksigorta’nın yeni ürünleri hakkında da bilgiler veren Demirel, şöyle devam etti: “Yat sigortalarında değişiklikler yaptık. Siber üzerinde çalışıyoruz. Geleceğin ürünü olarak siberin çok etkili olacağını düşünüyorum çünkü artık sadece araçlar değil evler, ofisler ve kullandığımız her şey akıllanıyor. Akıllanma bunların bir networkun parçası olmasıyla başlıyor ve bir networkun parçası olmak oraya başkalarının da ulaşabileceği anlamına geliyor. Burada sigorta potansiyel olarak çok büyük yer tutuyor. Bu elektrikli araçlardan sonra otonom araçlarda kaskonun yerine dijital sigortalar olacak gibi gözüküyor.”
Akıllı evlerle ilgili sigortalar oluşacak
Akıllı evlerle ilgili sigortaların olabileceğini belirten Demirel, evlerin akıllanmasıyla beraber evdeki bazı şeylerin yerine konmasının da çok büyük maliyet olduğunu söyledi. Demirel, çevreci yaklaşımla, yeşil sertifikalarla artık Çin’den gelen ucuz madde, ucuz üretim, ucuz eşya yavaş yavaş ortadan kalkmaya başlayacağına dikkat çekerek, “Her şeyin belli bir değeri oluşmaya başladı. Dolayısıyla akıllı evlerle beraber bunların korunması yani buluta bağlanmış her şeyin bir şekilde sigortalanması gündeme gelebilir. Avrupa belli standartların çıkması için zorluyor. Bundan 1-2 yıl sonra eğer belli standartlar çıkmazsa o malları artık almayacak. Standartların çıkması demek bu işin fiyatının artması demek” şeklinde konuştu.