22 Kasım 2024, Cuma
spot_img

“Serbest tarife ve ‘gerçek sigortacılık’tan yanayız”

YouTube kanalı Sigorta Ekranı’nın konuğu olan Türkiye Sigorta Acenteleri Federasyonu (TÜSAF) Başkanı Murat Büyükçelebi, ‘serbest tarife ve gerçek sigortacılıktan yana’ olduklarını vurguladı. Büyükçelebi, “Eğer her şeyi kamunun havuzu şeklinde yapmaya devam edeceksek; o zaman sigorta şirketlerine ne ihtiyaç var?” dedi.

SİGORTAMEDYA 

Son günlerde, Zorunlu Trafik Sigortası, sigorta sektörü gündeminin ilk sırasında yer alıyor. Trafik sigortasında poliçelerin süresinin uzatılması, poliçe iptalleri, tek fiyat uygulaması gibi konular; sektörde özellikle acenteler arasında da sıkça tartışılıyor.

SigortaMedya’nın YouTube kanalı Sigorta Ekranı’nın konuğu, Türkiye Sigorta Acenteleri Federasyonu (TÜSAF) Başkanı Murat Büyükçelebi’ydi. Programda, SigortaMedya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar’ın sorularını yanıtlayan Büyükçelebi, ‘serbest tarife ve gerçek sigortacılıktan yana’ olduklarını vurgulayarak; “Eğer her şeyi kamunun havuzu şeklinde yapmaya devam edeceksek; o zaman sigorta şirketlerine ne ihtiyaç var?” dedi. Sektöre Mayıs ve Haziran ayının zor geçeceğini, pandeminin yansımalarının asıl bu aylarda olacağını belirten Büyükçelebi, 65 yaş üstü ve 18-20 yaş arası sigortalılara da şu mesajı verdi: “Sigorta yaptırmaktan hiçbir zaman vazgeçmeyin ,size getirilen ek prim uygulamama kararında  özellikle Aracı sizin dışınızda başka biri kullanıyorsa, mutlaka trafik sigortası yaptırmanız gerekli.”

Tek fiyat sıkıntı yaratır

Trafik sigortasında tek fiyatın sakıncalı yönlerine dikkat çeken, fiyatın aynı olması durumunda, özellikle banka, dijital satış plartformları, organizasyonlar yapanların, öngörülemeyen yeni yapıların daha agresif olacaklarını; komisyon düşme, promosyon, bonus uygulamalarının artacağını vurgulayan Büyükçelebi; “Tek fiyatı en çok isteyen kurum biz olabilirdik. Ama, geçmişteki uygulamaları gördüğümüz için ne tür bir sıkıntı çıkacağını öngörebiliyoruz. Maalesef illegal yapılar nedeniyle çok büyük kayıplar harcadık. Meslektaşlarımız çok üzüldü, çok kötü bir süreç yaşadılar. Bu fikir çok parlak gelebilir; ama arkasından nelerin geleceğini tahmin etmek durumundasınız; yapıldıktan sonra geri dönüş çok zor oluyor” dedi.

Tek fiyat sistemine geçildiğinde istihdamda da azalma olacağını ifade eden Büyükçelebi, “Tek fiyat uygulamasına geçilmeden önce dünyada bunun örneklerine bakıldı mı? Sigorta şirketlerini temsilen bir Türkiye Sigorta Birliği, bir de acenteleri temsilen TOBB Sigorta Acenteleri İcra Komitesi var. Görüşler, buralardan alınır. Bizlerden alınmaz, biz şifahen söyleriz. Bazen, yazılı olarak göndeririz. Ama, ortam çok gerilmiş durumda. Bu hoş bir şey değil; bu süreç bu şekilde yürümeye devam ederse bizlere çok büyük zarar verir” diye konuştu.

Komisyon iadesi büyük sorun

Büyükçelebi, acentelerin poliçe iptallerinde yaşadıkları ‘komisyon iadesi’ sorunuyla ilgili olarak şunları söyledi: 

“Bir sigorta ürününü pazarlarken ciddi bir emek harcanıyor. Başta trafik sigortası olmak üzere tüm branşlar için aynı şey geçerli. Kısa dönemde yapılan iptallerden dolayı acenteler kazandıkları parayı, otomatik olarak iade etmek durumunda kalıyor. Yaptığımız emeğin karşılığını alamıyoruz. Bu çok büyük bir sıkıntı. Daha önce bu yönde bir teşebbüsümüz oldu ve trafik sigortalarında 20 liralık bir komisyon kazanma durumu ortaya çıktı. Bunun geliştirilmesi ve tüm branşlara yayılması lazım. İptaller için de emek harcıyoruz. Bu noktada, iptal-iade komisyonlarında bir gelişim sağlanması gerektiğini düşünüyorum. En azından tüm branşlarda kısa süreli iptallerde yüzde 50 komisyonun acentede kalması gerekir. Bir ay uzatımı havuz poliçeleri dışına çıkarttığınızda, bunu tamamına yansıttığınız zaman büyük problem. Acenteler için Mayıs ayı diye bir şey kalmıyor.”

Buyükçelebi, Can Kantar’ın, “Bir şirketin yöneticisi bana Mayıs ayında trafikle ilgili 400 milyon liraya yakın poliçenin kesilmeyeceğini söyledi. 400 milyon lira kesilmediği zaman acentelerin komisyon kaybı ne olur?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Rakamı vermeyeyim; burada acentelerin ciddi bir komisyon kaybı oluşacak. Diyelim ki bu yapıldı. Havuzun dışındaki poliçelerin buna yansımaması lazım. Zaten meslektaşlarımız için zor bir süreç başladı. Mayıs ve Haziran ayının ben zor geçeceğini düşünüyorum.  Böyle bir çözüme de ne gerek var? Primlerde yüzde 10 indirim yaparsın olur biter. Bunun bütün poliçelere yansıması acenteler için çok büyük bir problem.”

Alışan tekrar ister

Sigortalılar için bir takım iyileştirmeler getirildiğinden ötürü, sigorta şirketlerine teşekkür ettiklerini belirten Büyükçelebi,   “Ama burada biraz daha dikkatli davranmak gerekiyor. Çünkü buna alışan yapı, sonrasında bunları bizden tekrar isteyecektir. Sigorta şirketleri ile Sigorta Birliği’nin iletişim içerisinde olması lazım. Ortak akılla karar alınması gerekiyor. Hazine’ye destek verilmesi lazım. Biz de acenteler olarak üzerimize düşen neyse yaparız. Sektörün en doğru önerilerini sahadaki insanlar olarak biz verebiliriz” dedi.

İş paylaşımı baronu değilim

Bazı acentelerden TÜSAF yönetimine yönelik, ‘Herkes kendi menfaatini güdüyor’ şeklinde yaklaşımlarının olduğunu vurgulayan Büyükçelebi, bu görüşlere şu karşılığı verdi: “Ben TÜSAF Başkanı olarak iş paylaşımı baronu değilim, şubelerim yok. Bir brokerin gizli sahibi değilim. Trafik satmayan bir şirketin gizli ortağı değilim. İş paylaşımı yapmıyorum, hasar takipçisi değilim. Konumumu hiçbir zaman kullanmadım. Benim sigortalılarımın, yüzde 90’ı federasyon başkanı olduğumu bile bilmez. Sadece bir kısmı medyadan görmüştür. Etik olmayan bir şekilde Anadolu’da acenteleri ezen bir  sigorta şirketinin acentesi değilim. Ben de ortalama bir acenteyim.  Gelişen olaylarla ilgili hiç bir şeyden haberimiz olmuyor… Oldu-bittiye getirmeye çalışılıyor, sonradan haberimiz oluyor… Bu yaklaşım acentelere ve sektöre zarar verir.”

1 Yorum

  1. Sigorta şirketlerine ihtiyaç kalmayacak o halde tüm acentelerin poliçe kesebilmek için lisans ücreti ödeyip sermaye oluşturması gerekecek. Ya da bir diğer seçenek ABD’de uygulanan acentelerin hasara iştirak uygulamasını sektörümüzde de uygulayalım. Bu durumda tam bir ideal ekonomik serbestiyi yaşatabiliriz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER