Türkiye iklim krizinin etkilerini her geçen gün daha fazla hissediyor. Türkiye’nin dört bir yanından gelen sel haberleri, bunun en büyük göstergesi… Sel kaynaklı afetler yalnızca doğayı tahrip etmiyor, aynı zamanda hayatları ve ekonomiyi de tehdit ediyor.
İklim krizinin etkileri giderek şiddetleniyor. Hızla yükselen sıcaklıklar nedeniyle sıra dışı hava olayları görülüyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün (MGM) raporuna göre Türkiye’de son 10 yılda her yıl en az 100 sel olayı yaşanıyor. Dünya Bankası‘nın 2015 yılında yayımladığı bir analize göre de Türkiye seller nedeniyle her yıl Gayri Safi Yurt İçi Hasılasının (GSYİH) ortalama yüzde 6’sını kaybediyor. Ayrıca her yıl ortalama 600 bin kişi, selden zarar görüyor. Üstelik iklim değişikliğinin önüne geçilmedikçe selin etkilerinin yıllar içerisinde artmaya devam edeceği tahmin ediliyor. “Sel olayları, orman yangınlarından sonra dünyada ki en yaygın ikinci doğal afet olarak kabul ediliyor” diyen Masdaf Genel Müdürü Vahdettin Yırtmaç, 9 Temmuzda Karadeniz Bölgesi’ni vuran sel felaketine dikkat çekerek, onunla mücadele kapsamında alınabilecek önlemleri paylaştı.
Taşkınlara müdahale önemli
Yırtmaç, şöyle devam etti: “Ülkemizde sıklıkla görülen sel olayları; can ve mal kayıplarının yanı sıra her yıl milyarlarca liralık ekonomik kayıplara neden oluyor. Yani ülkemizde yaşanan sel olaylarının bilançosu ağır oluyor. 9 Temmuzda Karadeniz Bölgesi’ni vuran sel felaketi de bilançosu ağır olan felaketler arasında yer alıyor. Çünkü ülkemizde; yeterli altyapı, yağmur suyu yönetimi veya drenaj olmadığı için caddeler dereye, çukurlar ise göle dönüşüyor. Sel felaketleriyle başa çıkabilmek için uygun altyapının kurulması gerekiyor.”