Deprem, sel, yangın gibi afetler sadece hayatımızı değil sahip olduğumuz varlıklarımızı da tehdit ediyor. Özellikle hepimiz için manevi değeri ile birlikte maddi değeri de çok yüksek olan evlerimizi bu risklere karşı korumak için sigorta yaptırmak en önemli güvence. Depremden sonra konut poliçelerine olan talep artarken, sigorta şirketleri de ürünlerini ihtiyaçlara göre yeniden güncellemeye başladı.
Yaşanan ekonomik konjonktür ve gittikçe yükselen enflasyon her türlü varlık ve hizmetin değerini artırıyor. Bu artışlardan en çok etkilenen şeylerin başında ise konutlar geliyor. Yani artık sahip olduğumuz evlerin manevi değerlerinin yanında maddi değerleri de çok arttı. Aynı şekilde sahip olduğumuz eşyaların başına bir şey gelmesi durumunda da yerine yenisini koymak çok kolay değil. Tüm bunların yanında tüm dünyayı ve ülkemizi tehdit eden riskleri de unutmamak gerekiyor. Yaşanacak depremler, seller ve yangınlar hepsi yaşadığımız konutlar için ciddi birer tehdit. Bu noktada konutlarımıza en önemli güvenceyi ‘sigorta’ sağlıyor. Özellikle 6 Şubat’ta yaşadığımız deprem felaketinden sonra Türkiye’de konut sigortasına olan talep artsa da hala sigortalılık oranları istenilen seviyelerde değil. DASK verilerine göre Türkiye’de 20.032.000 konutun yüzde 41’inin Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) yok. Diğer taraftan yapılan araştırmalara göre Kahramanmaraş merkezli depremden etkilenen bölge dışında kalan konutların ise yüzde 40’ının DASK’ı bulunmazken, her 10 konuttan sadece 3’ünün konut sigortası var.
Sigorta şirketleri ise özellikle depremden sonra artan konut sigortası talebine ürünlerinde güncelleme yaparak hazırlanıyor. Bazı sigorta şirketleri konut poliçelerine değişen ihtiyaçlar doğrultusunda yeni teminatlar eklerken, bazı şirketler ise her bütçeye göre hazırladıkları ürün çeşitlilikleri ile konut sigortasındaki sigortalılık oranını artırmayı hedefliyor.
Her bütçeye ve ihtiyaca uygun ürünler geliştiriyoruz
Anadolu Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Taylan Matkap da son yıllarda ülke olarak pek çok riskle karşı karşıya olduğumuza dikkat çekerek, “Yakın zamanda yaşadığımız depremin, sigortanın önemini bir kez daha gösterdi. Hayatın dayanağı olasılıktır; nüfusumuzun yüzde 70’inin deprem riski olan bölgelerde yaşadığı tahmin ediliyor. Bunun yanı sıra etkisini her geçen gün artıran iklim değişikliği kaynaklı risklerle de karşı karşıyayız. Tüm bu riskler karşısında da tek güvencemiz sigorta” diyor. Sigortalanma oranının, Türkiye’de istenilen seviyede olmadığının altını çizen Matkap şöyle devam etti: “Ancak maalesef DASK verilerine göre Türkiye’de 20.032.000 konutun yüzde 41’inin Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) bulunmuyor. Diğer taraftan yapılan araştırmalara göre Kahramanmaraş merkezli depremden etkilenen bölge dışında kalan konutların ise yüzde 40’ının DASK’ı bulunmazken, her 10 konuttan sadece 3’ünün konut sigortası bulunuyor. Gerçekçi bakacak olursak, her toplumun dinamikleri farklıdır, bu dinamikleri analiz etmek için uzun zamandır konut sigortaları özelinde verilerimizi baz alarak müşteri etkileşimini ve ilişki döngüsünü inceliyoruz, her bütçeye ve ihtiyaca uygun ek paketler geliştiriyoruz. Amacımız, sigortalılarımızın varlıklarını onlarla birlikte korumak.”
İnovatif ürünler sunacağız
Ülkemizde genel olarak sigortalılık oranının düşüklüğüne dikkat çeken Matkap, “Anadolu Sigorta olarak ihtiyaçlara ve bütçelere uygun inovatif ürünler sunarak sigortalanma oranını artırmaya çalışıyoruz. Sigorta, mevcut risklere karşı alınabilecek en etkili önlem” dedi. Anadolu Sigorta’nın Yeni Nesil Konut Sigortası ve Modüler Konut Sigortası olmak üzere iki farklı Konut Sigortası ürünü bulunuyor. Yeni Nesil Konut Sigortası ise “Hesaplı”, “Standart”, “Elit” olmak üzere hazırlanan üç farklı kapsamda sunuluyor. Her biri farklı bütçe ve ihtiyaçlara yönelik olan paketler pek çok riski teminat altına alıyor.
Konut ürününde ek teminatlar daha çok talep ediliyor
Sigortam.net Genel Müdürü Bora Uludüz, konut fiyatlarındaki yükselişin ve deprem riskinin tüketicide DASK’a ek olarak Konut Sigortası satın alma ihtiyacını artırdığına dikkat çekerek, “Elbette primlerin ekonomik boyutu nedeniyle doğru poliçeyi seçebilmek adına herkes artık daha hassas davranıyor. Öte yandan, özellikle teknolojik cihazlara yönelik ek teminatların yükselişte olduğunu görüyoruz. Bunun yanında, tek bir sigorta şirketinden konut sigortası teklifi almak yerine farklı sigorta şirketlerinden alternatif teklifler alarak en uygun poliçeye ulaşmak mümkün. Sigortam.net olarak, biz tam da bu zahmetli süreci kolaylaştırmak, sigorta danışmanlarımız aracılığıyla müşterilerimizin soru işaretlerini gidermek, sigorta gibi karmaşık bir dünyada müşterilerimizi doğru ürünle buluşturmak için çalışıyoruz” diye konuştu.
Ürünlerimizi ihtiyaca göre yeniden hazırlıyoruz
VHV Sigorta konut sigortası ürününü yeni teminatlarla destekleyerek maliyet, kazanç ve ek avantajlarla güçlendirdi. Konuyla ilgili değerlendirme yapan VHV Sigorta Genel Müdürü Fatih Ağacık, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından sigortanın öneminin daha da artığını söyleyerek, “Ülkemizde sigortalanabilir konutların tamamı için deprem ve konut sigortası yaptırılması gerekiyor. Zorunlu deprem sigortası yalnızca deprem ve deprem sonucu meydana gelen sel, yangın gibi doğal afetler sebebiyle binada oluşan maddi hasarlara karşı güvence sağlarken konut sigortası hem konut hem de konut içerisinde yer alan tüm eşyaları kapsayan çok daha geniş boyutlu bir güvence imkânı sunuyor” dedi. Ağacık, “Konut sigortası ürünümüzde yaptığımız yenilikleri bunun ilk adımı olarak görüyoruz. VHV Sigorta olarak sevdiklerimizin ve varlıklarımızın kıymetini kaybetmeden bilmenin önemine inanarak ürünlerimizi acentelerimizden gelen geri bildirimlerle sürekli gözden geçiriyoruz. Bunun için konut sigortası ürünlerimizi müşterilerimizin ihtiyaçlarına göre yeniden düzenledik. Konut sigortası ürünümüzdeki üç pakette de daha modüler ve esnek bir yapı sunuyor, sigortalılarımızın ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılamayı amaçlıyoruz. Bundan sonra da ürün çeşitliliğini artırmanın yanında, mevcut ürünlerimizde güncellemeler yaparak sigortalılarımızın ihtiyacını en mükemmel seviyede karşılayabilecek kapsamlı ürünlerle, sigortacılıkta penetrasyon seviyesini yukarılara çekmeyi hedefliyoruz” açıklamalarında bulundu.
Konut sigortası yaptırırken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir
-Konut Sigortası kapsamı, evi ve içindeki eşyaları, su baskını ve deprem gibi doğal afetlerin yanı sıra hırsızlığa, yangına, su ve elektrik tesisatlarındaki arızalara ve rutubete kadar pek çok riske karşı koruyabiliyor. Konut sigortası poliçelerinde eşyalar da teminat altına alınabiliyor.
-Ev sahibi veya kiracı olmanız fark etmek sizin konut sigortası yaptırabiliyor. Ancak bina teminatı yalnızca ev sahipleri için geçerli.
-Elbette primlerin ekonomik boyutu nedeniyle doğru poliçeyi seçebilmek önemli. Tek bir sigorta şirketinden konut sigortası teklifi almak yerine farklı sigorta şirketlerinden alternatif teklifler alarak en uygun poliçeye ulaşmak mümkün.
–Poliçe kapsamını araştırın Öncelik fiyat değil, poliçenin kapsamı olsun. Poliçede gösterilen miktar konutunuzun değerini yansıtsın. Teknolojik cihaz teminatı da alın. Kira kaybı ve taşınma yardımı şartlarını iyi inceleyin.
-Hasar ödeme seçeneklerini öğrenin Muafiyet oranlarını, bekleme süresini kıyaslayın.
Konut sigortası neleri karşılıyor?
-Konut Sigortası kapsamı, evi ve içindeki eşyaları, su baskını ve deprem gibi doğal afetlerin yanı sıra hırsızlığa, yangına, su ve elektrik tesisatlarındaki arızalara ve rutubete kadar pek çok riske karşı koruyabiliyor. Oluşan hasar ya da tamir masraflarını kısmen veya tamamen karşılıyor. Konut sigortası poliçelerinde eşyaları da teminat altına alınabiliyor. Sadece eşyaları koruma altına almak isteyenler, bina teminatı olmayan, sadece eşya Teminatlı Konut Sigortası’nı da (Eşya Sigortası) tercih edebiliyor.
