Allianz Yaşam ve Emekllilik ile Allianz Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü Taylan Türkölmez; “Bireysel emeklilik sözleşmesi sahibi müşteriler sistemde kalmayı ve tasarruf yapmayı tercih etti. Girişler istediğimiz seviyede olmasa da çıkışların bayağı düştü, herkes tasarruflarına sahip çıktı” dedi.
Sigorta sektörünün nabzını tutan SigortaMedya’nın YouTube Kanalı Sigorta Ekranı, sektör temsilcilerine yer vermeye devam ediyor. Ekranın yeni konuğu Allianz Yaşam ve Emekllilik ile Allianz Hayat ve Emeklilik’in Genel Müdürü Taylan Türkölmez’di. Türkölmez, Covid-19 döneminde Bireysel Emeklilik Sistemi’nden (BES), hayat sigortaları ve son gelişmelere kadar merak edilen her konuda SigortaMedya Genel Yayın Yayın Yönetmeni Can Kantar’ın canlı yayında sorularını yanıtladı.
Programa, Türkölmez’in sektördeki konsolidasyon ve Allianz’ın stratejik planları ile ilgili açıklamaları damga vurdu. Pandemi döneminde sektördeki şirketler için ‘ölçek büyüklüğünün’ çok önemli hale geldiğini belirten Türkölmez, “Fırsatını bulursak yeni satın almalar da yapmak, hem sektöre hem ülkemize olan güvenimizi de tazelemek istiyoruz” dedi.
Ölçeği küçükler ‘Sektörde artık olmasam’ diyecek
Pandemi döneminde ayakta durmak için maliyetleri kontrol etmek ve daha proaktif olmanın gerektiğini vurgulayan Türkölmez, “Bu da ölçeği büyüterek olur. Bunun herkes farkında. İki yönlü bir gelişim bekliyorum; birincisi, firmalar ölçeği büyütmek isteyecek. Ölçeği küçük kalanlar ise ‘artık bu sektörde olmasam’ diyecek. Allianz olarak önceliğimiz birinci tarafta” dedi. Allianz Türkiye özelinde ‘çevik organizasyon’ ve ‘IT yatırımları’nın da öneminden bahseden Türkölmez, pandemi döneminde Alllianz Türkiye olarak 2 bin 500’e yakın çalışanları ile uzaktan çalışabildiklerini kaydetti.
Sektörde konsolidasyonlar ve Türkiye Sigorta ile ilgili olarak da düşüncelerini açıklayan Türkölmez,şunları söyledi:“Olumlu bakıyoruz. Üç kamu sigorta ve emeklilik şirketi birleşerek şu anda bayağı büyük bir ölçek hale geldi. 7 yıl önce, Yapı Kredi Sigorta ve Yapı Kredi Emeklilik’i satın alarak, çok ciddi bir ölçek büyümesi yarattık. Başka şirketlerin de aynı şeyi yaptığını görüyoruz. Her branşta, en yukarıda duran ilk 5-6 ya da ilk 10 şirketin toplam üretimin belki yüzde 80 85’ini yaptığını görüyoruz ki ciddi bir konsolidasyon görüyorum ben. Bunun devam edeceğini düşünüyorum.” Sektörün, pandeminin etkisini gösterdiği mart, nisan ve mayıs aylarında hem üretim hem iş kapasitesi açısından ciddi düşüşlerle karşı karşıya kaldığını anlatan Türkölmez, haziran ayından itibaren ise hem sektör hem şirket olarak önemli bir üretimi seviyesini yakaladıklarını söyledi.
Cüzdanımızdan tasarrufa daha çok para ayırmalıyız
Türkölmez, programda Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ve katılımcı davranışları ile ilgili düşüncelerini de dile getirdi. Bireysel emeklilik sözleşmesi sahibi müşterilerin sistemde kalmayı ve tasarruf yapmayı tercih ettiğini vurgulayan Türkölmez, “Giriş istediğimiz seviyede olmasa da çıkışların bayağı düştü, herkes tasarruflarına sahip çıktı. Pandemide bireylerin sağlığı, gelecekteki hayatının, birikimin ne kadar önemli olduğunu hatırladığı ve bu nedenle de bireysel emekliliğin daha iyi gittiği bir dönemi yaşadık” diye konuştu. Bununla birlikte ekonomide özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde ve esnaflarda sıkıntıların olduğunu belirten Türkölmez, “Bu kesim bireysel emeklilik müşterilerinin de önemli bir kısmını oluşturuyor. O nedenle, oradan da çok talep gelecek mi kısmı, tabi soru işareti ile baktığımız kısım. Ancak, ömür uzuyor. Hepimiz, 80’li yaşları yaşıyoruz; emeklilik birimlerine ihtiyacımız olacak. Bu da, cüzdanımızdan tasarrufa daha fazla para ayırmamız gerektiğini gösteriyor” diye konuştu.
‘Geri ödeyen yaşam’ tam acentelik bir ürün
Hayat sigortaları konusunda, sektörün kredi bağlantılı hayat sigortaları dışında da ‘kredi bağlantısı olmayan’ insanların ‘gerçek’ hayat sigortası ihtiyacına yönelik ürünlerin satışını da yapabilmesi gerektiğini belirten Türkölmez, orada daha gidecek yol olduğunu söyledi. Söz konusu hayat sigortası ürünleri arasında, Allianz olarak ‘geriye ödeyen yaşam’ ya da ‘geriye ödeyen hayat sigortası’ adıyla satışını yaptıkları prim iadeli bir üründen bahseden Türkölmez, bunun acentelerin de ciddi satış yaptığı bir ürün olduğunu ifade etti.
Türkölmez, programda ayrıca, kredili hayat sigortası ve eğitim sigortalarının da önemine değindi. Kredili hayat poliçesinin ‘ulvi’ ve kıymetli bir poliçe olduğunu vurgulayan Türkölmez, vefat, maluliyet, işsizlik (teminat alınmışsa) durumlarında bankaya kredi borcunun ödenmesini sağladığını söyledi. Bazı bireylerin poliçeyi ilk yıl yaptırdığına, 2’nci yıl ise yenilemediğini hatırlatan Türkölmez, bundan dolayı bireylerin yaşadıkları mağduriyeti hatırlatarak, poliçelerin yenilenmesi gerektiğine dikkat çekti. Türkölmez, eğitim sigortaları konusunda da ebeveynlerin çocuklarının yaşlarına ve ihtiyaçlarına yönelik ürünlere bakmaları gerektiğini söyledi.
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi 2022 başında devreye girer
Türkiye’nin üç basamaklı emeklilik sistemini oluşturma zamanının geldiğini vurgulayan Türkölmez, hazırlıkları süren Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) ile ilgili deşu değerlendirmelerde bulundu: “Sosyal güvenlik, 1’inci basamağı; 150 milyar TL fon büyüklüğüne ulaştığımız; 7 milyon katılımcıyla Bireysel Emeklilik Sistemi, 3’üncü basamağı oluşturuyor. Bizim mesleki, işveren katkılı ve çıkmanın çok kolay olmadığı emeklilik dönemine kadar düzenli bir şekilde katkıda bulunulduğu zorunlu 2’nci basamak emeklilik sistemini oluşturmamız lazım. Etrafımızda görüyoruz; emekli olmuş ama çalışmaya devam eden birçok yakınımız var. Onların 1’inci basamaktan aldıkları emeklilik maaşları yetmiyor daha fazlası gerekiyor. Bugün toplumumuzun yüzde 8.5’i, 65 yaş üstü; 2050’lere gelindiğinde ise 2-3 katına çıkacak. O nedenle tamamlayıcı emeklilik sistemi adı altında yapıyı kuruyor olacağız. Muhtemelen, bunu da 2022 başında devreye sokmuş oluruz diye düşünüyorum; gerekli mevzuat yapılanmasını bitirdiğimizde.” Türkiye Sigorta Birliği’nde de (TSB) Hayat ve Emeklilik Komitesi Başkanlığı görevini yürüten Türkölmez, programda, TSB ile Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) arasındaki işbirliğine ve uyumlu çalışmaya da dikkat çekti.
BES 2 yılda katılımcılara ciddi getiri sağladı
Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) son 2 yıldır emeklilik yatırım fonları getirilerinin de çok iyi olduğunu vurgulayan Türkölmez, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bugün itibarıyla bu yıl sektörün fon performansı yüzde 21’e ulaşmış durumda. Yıl sonuna kadar da yüzde 30’a yakın bir getiri sağlıyor olacağız. Bu, çok ciddi bir rakam. Geçen yıl biz sektör olarak yüzde 27-28 getiri sağladık. Sektör İki yıl toplamında ciddi bir getiri performansı sağlamış olacak.”
Aynı evin içinde farklı dünyalar yaşayan aile olduk
Sigorta Ekranı’nın, Taylan Türkölmez’in konuğu olduğu programda duygu dolu anlar da yaşandı. Pandemi ile herkesin daha çok aile yaşamı içinde yer aldığını kaydeden Türkölmez, “Aileler birbirini daha fazla görmeye başladı. Yanımdaki odadan Newyork’taki üniversitede master yapan oğlum vardı mesela. Onu aylarca doya doya görme fırsatımız oldu. Aynı evin içinde farklı dünyaları yaşayan bir aile olduk” dedi.
