NART Risk Managament Forum 2020’de bu yıl sağlık konuşuldu. ‘Sağlık Hizmet Sunucularında Risk Yönetimi’ başlığı ile düzenlenen forumda, sektörün önde gelen isimleri yaptıkları konuşmalarda artan risklere karşı sektörün tüm tarafları olarak birlikte hareket etmek gerektiğine vurgu yaptı.
NART Risk Managament Forum’un 14’üncüsü bu yıl pandemi nedeniyle online olarak düzenlendi. Sektörün önde gelen temsilcilerinin konuşmacı ve izleyici olarak katıldığı Forum’da ‘Sağlıkta Hizmet Sunucularında Risk Yönetimi’ konunun uzmanları tarafından 2 oturumda masaya yatırıldı.
Kuruluşlarının 21’inci yıldönümünde düzenledikleri NART Risk Management Forum’un Türkiye’nin atardamarı olan sektör temsilcileri, sigorta ve risk dünyasını 2000’li yıllardan beri aralıksız buluşturduğunu belirten NART Sigorta ve Reasürans Brokerliği Yönetim Kurulu Başkanı Levent Nart; “Bu yılki forumun konusunu sağlık ve hizmet sunucuları olarak seçtik. Çünkü Covid 19 sürecinde merkezinde insan olan sağlık sektörünün önemi ülkemiz için çok büyük. Sağlık sektörünün GSYİH içindeki payı yüzde 4.5. Bu rakam OECD ortalaması olan yüzde 8.9’un bir hayli altında. Diğer taraftan sigorta sektörüne göz attığımızda 2 bin 800’ü özel sağlık, 1.5 milyonu TSS, geri kalanı da seyahat sağlık olmak üzere toplamda 6 milyona yaklaşan müşterisi ile sağlık hizmet sunucularının önemli bir partneri. Aynı zamanda özel sağlık hizmetlerinin sürdürülebilir ve yönetilebilir kılmasını sağlayan önemli ve göz ardı edilmeyecek bir iş ortağı” diye konuştu.
Nart, konuşmasında Covid 19 sonrası ortaya çıkan yeni düzen hakkında da bilgi verdi. Nart, “Bilinçli, talepkar online tüketici profili, mobil sağlık uygulamaları, tıp cihazlarındaki teknolojik değişim, evde bakım, giyilebilir teknolojiler, kamu özel iş ortaklıklarındaki outsourcing hizmetlerinin beraberinde getirdiği koordinasyon riskleri ve sağlık turizminin yarattığı sınırlar ötesi sorumluluklar ve değişen yeni normalde risklerin yönetiminin gözden geçirilmesini ve doğru yapılmasını zorunlu kılıyor” değerlendirmesini yaptı.
Sigorta ve sağlık sektörü uyumlu çalışmalı
NART Risk Management Forum 2020’nin ‘Sağlık Hizmet Sunucularında Risk Yönetimi’ başlıklı WEB Konferansı’nın açılışında konuşan Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Atilla Benli; “Sigorta sektörü ile sağlık hizmet sunucularının uyumlu çalışması sayesinde Özel Sağlık Sigortaları daha da geniş kitlelere ulaşacaktır” dedi. Benli, sigorta şirketleri ile özel sağlık kuruluşlarının uyumlu çalışmasının önemli olduğunu belirterek, “Sigorta sektörü ile sağlık hizmet sunucularının uyumlu çalışması sayesinde özel sağlık sigortaları daha da geniş kitlelere ulaşacaktır. Böylece yüksek kaliteli hizmete kolaylıkla erişecek. Sigortalıların hizmet seviyesi yükselirken; sağlık hizmet sunucularının kapasite kullanımı, sürdürülebilirlik ve tahsilat gibi çeşitli riskleri bertaraf edecektir” diye konuştu.
Benli, sektörün pandemi sürecinde üzerine düşen görevi elbirliğiyle yerine getirdiğine dikkat çekerek, “Teminat kapsamı dışında olmasına rağmen salgından kaynaklanan tedavi giderlerini özel sağlık ve tamamlayıcı sağlık sigortası kapsamında karşıladı. Salgında görev alan özel sağlık kuruluşlarında çalışmakta olan hekimlerin sorumluluk sigortası kapsamına da ek prim almadan COVID-19’u dahil ettik. Gerek kamu kurumu gerekse özel sağlık kurumlarında çalışan hekimlerin COVID-19’la ilintili görevlerinden kaynaklanan sorumluluklarla ilgili teminatlarını belirledik” diye konuştu.
Sektör olarak çözüm ürettik
Sigorta sektörünün pandemi sürecinde çözüm üreten bir sektör olduğunu belirten Benli, şöyle konuştu: “Bu süreçte aktif dinamik ve çözüm üreten bir sektör olduk. Dayanışmanın kritik önem taşıdığı günlerde teminat kapsamında olmamasına rağmen COVID-19 giderlerini teminat altına alarak milletimizin yanında olduk. Bununla beraber dünyanın en çok ziyaretçi kabul eden ülkelerinden olan Türkiye’de turizm hareketlerinin normal yerleşmesi için Turizm Bakanlığımız ile beraber bir dizi tedbirler aldık. Ülkemize gelen misafirlerin gönül rahatlığı ile tatil geçirebilmeleri için yönetim kurulu başkanlığını yaptığım Türkiye Sigorta olarak turist koruma ve COVID-19 sigortamızı da hızlıca hayata geçirdik. Bu sigorta ürünümüzü temin eden misafirlerimize pandemiden kaynaklı kamu ve özel hastanelerdeki ekstra maliyetlerine karşılardık. Sigortalının otelde gözetim altında tutulurken oluşacak ekstra konaklama masraflarını da karşılamak için otellerin de ürünümüzü misafirleri için temin etmesine olanak sağladık.”
Hastaneler sigortayı bilen personel çalıştırmalı
Benli, “Sigorta sektörümüz yakın gelecekte özel sağlık sigortası kuruluşlarıyla entegre bir şekilde sigortalılara sadece tedavi edici değil; koruyucu ve önleyici sağlık hizmeti de sunacağı pek çok yeniliği de öngörmektedir. Sağlık hizmeti sunucularının sağlık sigorta şirketleri ile birlikte kâğıtsız ortama geçiş, sigorta provizyon hizmetlerinin dijitalleşmesi konusunda birlikte hareket etmeleri gelişimimizi hızlandıracaktır. Müşteri deneyimini iyileştirmek ve hizmet kalitesini arttırmak için sağlık hizmeti alanında sağlık sigortalarının işleyişi ve kapsamı konusunda birikimli personel istihdam edilmesi önem taşımaktadır” dedi.
En önemli riskimiz mevzuat değişiklikleri
Forumun açılış konuşmacılarından OHSAD Yönetim Kurulu Başkanı Reşat Bahat ise, “Öncelikle riskimiz hastalarımızın canını emniyete almak; personelimizi de olası sorunlara karşı korumak” dedi. İkinci risklerinin ise sürekli gelişen mevzuatlar olduğuna dikkat çeken Bahat, konuşmasında şu noktalara dikkat çekti: “365 günde ortalama 700 mevzuat değişiyor. Başkanlık yaptığım 12 yılda da bu hiç sekmiyor. Özel sektörden 2 Sağlık Bakanı görmemize rağmen mevzuatlar değişirken SGK’nın bize ödediği fiyatlar değişmiyor. Çarpanı değişmediği için tamamlayıcı sağlık sigortasının fiyatı da değişmiyor. Sağlık sektöründe bir sürü hizmet sunucu var. Bu hizmet sunucuları toplam 350 bin insan çalıştırıyor. Fakat sağlık sigortalarını bir kenara bırakırsak bir tek büyük alıcı var o da Sosyal Güvenlik Kurumu. Sosyal Güvenlik Kurumu da maalesef kendi iradesiyle yönetilmiyor. Mali yapısı kendi disiplini ile oluşmuyor” değerlendirmesinde bulundu.
Sağlık ihtiyacı artarken sigorta penetrasyonu da artmalı
NART Risk Management Forum’un 2’inci oturumu, online olarak “Dünyada ve Türkiye’de Sağlık Hizmet Sunucularında Risklerin Yönetiminde Çözüm Senaryoları” başlığıyla gerçekleştirildi. Axa Sigorta CEO’su Yavuz Ölken’in moderatörlüğünü yaptığı oturuma, konuşmacı olarak CCN Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve IC Holding İcra Kurulu Üyesi Murad Bayar, Acıbadem Sağlık Grubu İcra Kurulu Üyesi Birol Sümer, Chubb Türkiye CEO’su Emre Buğday ve AssistBox CEO’su Bora Gül katıldı. Türkiye’de sağlık ihtiyaçlarının artarak devam edeceğini belirten Axa Sigorta CEO’su Yavuz Ölken, buna karşın yüzde 3-3.5 düzeyinde olan sağlık sigortalarında penetrasyonun da artması gerektiğine dikkat çekti. Ölken Türkiye’de penetrasyon arttıkça ve özel sağlık sigortaları tabana yayıldıkça, sigorta şirketlerinin sunacağı ürün ve hizmetlerin de artacağını kaydetti.
Artan siber risklere karşı sigorta güvencesi şart
Chubb Türkiye CEO’su Emre Buğday da son yıllarda özellikle de Covid-19 döneminde artan siber riskler konusunda izleyicileri bilgilendirdi. Türkiye’ye yönelik siber saldırılarda yüzde 38 ile sağlık sektörünün en başta geldiğini vurgulayan Buğday, sağlık çalışanlarının bu konuda eğitilmelerinin önemli olduğunu söyledi. Artan siber riskler karşısında ‘siber riskler sigortası’nın da önemli olduğunu belirten Buğday, bireylerin de her yaptıkları işlemde mutlaka farklı şifreler kullanmalarının gerekli olduğuna dikkat çekti.
Hastaneye gitmeye artık gerek yok!
Oturumda Assist Box hakkında bilgiler veren AssistBox CEO’su Bora Gül de Assist Box’ın sağlık hizmetleri için geliştirilmiş bir ‘online iletişim ve uzaktan destek platformu’ olduğunu belirterek, hastaların hastaneye gitmeye gerek kalmadan, dilediği zaman bulunduğu yerden hizmet almalarını sağladığına dikkat çekti. Hizmetlerini, ‘pandemi’ döneminde daha da zenginleştirdiklerini, Memorial ve Neo Life Hospital gibi hastanelerle işbirliği yaptıklarını belirten Gül, önümüzdeki dönemde ‘tele sağlık’ hizmetlerinin giderek yangınlaşacağını, hastaların da tele sağlık çözümlerini tercih etmesi konusunda teşvik edilmesinin önemli olduğunu söyledi.
‘Dijital’ şehir hastaneleri
Online hizmetler konusunda sigorta şirketlerine çağrıda bulunan Acıbadem Sağlık Grubu İcra Kurulu Üyesi Birol Sümer, ‘on line doktor’ hizmetinde hastaların her zaman gittikleri doktorlardan aldıkları hizmetlerin, kapsam içine alındığı poliçeler düzenlenmesi gerektiğini vurguladı. CCN Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve IC Holding İcra Kurulu Üyesi Murad Bayar da sağlık sektöründe kamu-özel işbirliği projelerinin ve şehir hastanelerinin öneminden söz etti. Bu konuda yakın dönemde hayata geçirdikleri projelerden ‘Mersin Şehir Hastanesi’ ve ‘Ankara Şehir Hastanesi’ hakkında bilgiler veren Bayar, hastanelerin bütün süreçlerinin dijital olduğuna dikkat çekti.
‘Artık rekabet değil dayanışma günü’
NART Risk Managament Forum 2020’de gerçekleştirilen ilk oturumun başlığı ise; ‘Dünyada ve Türkiye’de Sağlık Hizmet Sunucularında Yeni Boyutlar ve Yeni Trendler’di. Volitan Global Başkanı Ufuk Eren’in moderatörlük yaptığı oturumda Memorial Sağlık Grubu CEO’su Uğur Genç, ‘Korona Günlerinin Ortasında Sağlık Hizmet Sunumundaki Trendler’ başlıklı bir konuşma yaptı.
Genç, önümüzdeki dönemde sağlık kuruluşları olarak sigorta şirketlerinden beklentilerini sıralarken, “Çok şey bekliyoruz. Sektör zorlanıyor. Biz olmazsak sigorta şirketlerinin satacakları ürün olmayacak. Artık rekabet değil dayanışma günü” dedi. Konuşmasında sigortalı sayısını artırmanın her iki tarafında kurtuluşu olacağına dikkat çeken Genç, “Katma değerli sigorta ürünleri yaratmak gerekiyor. Şimdilerde tüm şirketler tamamlayıcı sağlığa yöneliyor. Ama bunun önümüzdeki süreçte şirketler için sıkıntı yaratacağını düşünüyorum. Ülke bazında sağlık sigortası konusunda bilgilendirme çalışmalarının yapılması lazım. Sigorta şirketlerinin artık hasar odaklı gitmekten ziyade pazarı büyütme konusunda çalışmalarını istiyoruz” diye konuştu.
Hasta odaklı sağlık merkezlerine dönüş var
Genç, konuşmasında dünyadaki değişimlerin sağlık sektörünü direkt etkilediğini belirterek, “Tüm dünyada hastalıklar yaygınlaşıyor. Artık tüketici daha bilgili, sosyal ve daha güçlü. Bunun yanında inovatif ama daha pahalı bir teknoloji ile karşı karşıyayız. Küreselleşme ile sınırlar kalktı. Bilgiye artık çok kolay ulaşılıyor. Yeni nesil çok gelişiyor. Beklentileri çok farklı” dedi.
Tüm yaşanan değişim ve gelişmelerin sağlık sektöründe neleri değiştirdiğine de yer veren Genç, “Artık hasta odaklı sağlık merkezlerine dönüş var. Hastanın beklentileri ve istekleri önemli hale geldi. Hastalar 7/24 sağlık hizmeti talep ediyor” diye konuştu. Tüm dünyada ve Türkiye’de sağlık harcamalarının arttığına vurgu yapan Genç, “Türkiye’de sağlık harcamaları yüzde 14 civarında her yıl büyüyor. ABD’ye oranla Türkiye’de kişi başı daha az sağlık harcaması yapmamıza rağmen memnuniyet oranı oldukça yüksek. Fakat tüm bunların yanında özel sağlık sigortalarının penetrasyonu çok az. Tamamlayıcı sağlık sigortalarında da fiyatlamaların yanlış projelendirildiğini düşünüyorum” diye konuştu.
Genç, gelecek dönemde sektörde yaşanacak gelişmelerle ilgili de şunları söyledi: “Yeni hastalıklar önümüzdeki yıllarda daha çok gündemimizde olacak. Örneğin Alzheimer artacak. Yine yaşlı bakım merkezlerinin öneminin artacağını düşünüyorum. Şu anda ülkemizde 560 tane hastane var. Sektöre yatırım yapıp hizmet anlayışını geliştiremeyen yatırımcıların sektörde azalacağını öngörüyorum.”
Özel sektörün sağlıkta artan rolü yatırımcılar için fırsat yaratıyor
Turkven ve MLP Care (Medical Park) Yönetim Kurulu Üyesi Hale Bıyıklı da yatırımcı gözüyle sağlık sektöründeki durumu özetledi. Yatırımcı gözüyle en önemli göstergenin büyüme potansiyeli olduğuna dikkat çeken Bıyıklı, forumda ‘Yatırımcıların Sağlık Sektörüne Bakış Açısı’ başlıklı bir konuşma yaptı. “Demografik ve sosyal göstergeler dünyanın her yerinde sağlık sektörünün büyümesini hızlandırıyor” diyen Bıyıklı, bugün dünyada orta yaşlı bir insanın sağlığı için yılda ortalama 3 bin 400 dolar harcarken 65 yaşın üstündeki bir hastanın ise yılda 10 bin dolar harcadığına vurgu yaptı.
Türkiye’de özellikle sağlık alanında özel sektörün artan rolünün diğer yatırımcılar için fırsat yarattığına dikkat çeken Bıyıklı, “Türkiye bu açıdan bayağı avantajlı. Özel sektörü çok erken dönemde devreye aldı. Örneğin sağlık harcamalarımız diğer ülkelere göre düşük ama sağlıktan memnuniyet oranlarımız oldukça yüksek. Bu da yatırımcıların ülkemizi büyüyen bir Pazar olarak değerlendirmesine neden oluyor” dedi.
Tele-tıp şirketlerinin değeri arttı
Bıyıklı, Covid 19 döneminde ABD’de tele – health adı verilen şirketlerin 10 kat değerlendiğine dikkat çekti. “Sağlıkta yatırım fırsatlarını sürdürülebilir büyüme potansiyelleri ve risklerin dengesine bakarak değerlendirmek gerekiyor” diyen Bıyıklı, Pandemi döneminde yatırımcılar neye dikkat ettiklerini ise şöyle anlattı: “OECD tarafından yapılmış bir çalışmaya göre Türkiye toplam yoğun bakımdaki yatak sayısına göre Almanya’dan sonra ikinci sırada yer aldı. Yani bundan sonra yatak ekleme yerine yatakları daha verimli kullanmak gerekecek. Yetersiz sağlık kapasitesi olan ülkelerde maalesef ölümler yüksek oldu. Türkiye ilk dalgayı başarılı bir şekilde yönetti. Bu yatırımcıların da göz önünde bulunduracağı bir kriter.”
Parametrik sigorta pazarı büyüyecek
NART Sigorta Yönetim Kurulu Üyesi ve İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Denise Nart ise Forum’da, “Sağlık Hizmet Sunucularının Değişen Riskleri ve Brokerin Rolü’ başlıklı bir konuşma yaptı. Konuşmasında özellikle gelişen ve zorlaşan koşullara paralel olarak gelişen rekabet kurallarına ayak uydurmak gerektiğine dikkat çeken Nart, “Daha çok fikir ve proje üretmek lazım. Şirketler değişen trendlere ve risklere göre önlemini alıyor mu? Kurum içinde risk paylaşımı yüksek tutarlara çıkan tazminatlar için felsefeleri nedir? İşte bu soruları net olarak kendilerine sormaları gerekiyor” diye konuştu.
Brokerler olarak görevlerinin yatırımcıları tehdit eden riskleri bulup onları ortaya koymak olduğunu belirten Nart, “Bu alanları inceliyoruz. Herhangi bir riskin gerçekleşmesi durumunda doğabilecek hasarlardan hareket ederek riskleri inceliyoruz. Yani riskin fotoğrafını çekiyoruz” dedi. Nart, bu dönemde özellikle yaşanacak iş durmalarına karşı iş durması ve kar kaybı sigortaları hakkında da bilgi verdi. Bunun yanında iş durması sigortasının Covid 19’da tüm dünyada işlemediğini belirterek, “Çünkü bu sigortaların çalışması için fiziksel bir hasar olması gerekiyor. Oysa bu konuda başka sigorta çözümleri de var. Biz NART olarak bu dönemde parametrik sigorta ürünlerini pazara sunmaya başladık. Bu sigortalarda fiziki hasar aramayan sigortalar. Yurtdışında da parametrik sigorta talepleri çok arttı. Salgın hastalıklara karşı farkındalık arttı. Bu da sektör için önümüzdeki dönemde yeni bir Pazar haline gelecektir” değerlendirmesinde bulundu.