Ekol Sigorta Ekspertiz Genel Müdürü ve Yazarımız Mustafa Nazlıer, “Risk analizinin en kıymetli anlarını yaşıyoruz. Esas riskli döneme şimdi girdik” dedi. SigortaMedya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar’ın sunduğu Sigorta Ekranı’nın canlı yayın konuğu olan Nazlıer, pandemi dönemini ve sonrasını değerlendirdi.
“Küreselleşme kavramı hayatımıza girdikten sonra dünyanın küçük bir köy olduğunu hepimiz kabul ettik” diyerek sözlerine başlayan Nazlıer, “Son olarak ABD’de yaşanan olaylardan bütün dünyanın etkileneceğini görmemiz gerekir. Pandemiden dolayı tedarik zinciri zaten kopmuş olan ABD’de; yaşanan halk hareketleri sigorta tarihini zorlayan bir sürece yol açacak. Çünkü yağmalar ve ekonomik kayıplar, sigortacılık bilinci yüksek olan toplumda, citti zarar oluşturacak. Çok daha önemlisi diğer eyaletlere sıçrayacak olan bu halk hareketleri devam ederse, tedarik zinciri komple kopacağı için ABD, global ticaret savaşlarında büyük bir kan kaybedecek” şeklinde konuştu.
Yakın zamanda toparlanma olmaz
Nazlıer, “Diğer taraftan Çin Meclisi’nde Singapur özerklik konusu yasa olarak onaylandı. Bütün dünya buna karşı çıkıyor. Çünkü dünya ticaret merkezinin Uzak Doğu ayağı olarak görünen Singapur’un Çin etkisine girmesinden bütün dünya endişeliydi. Ama bunun engellenmesi mümkün görünmüyor. Bunun yanı sıra hiç beklenmedik bir çekirge istilası Hindistan ve Pakistan’ı etkiledi. Tarıma bağlı konomik kayıplar, sigorta pazarında etkileşime yol açtı. Bunların tamamını bir bütün olarak ele aldığımızda, pandeminin bütün dünyada yapışık riskler ve yapışık sorunları daha da büyüttüğü görünüyor. Yakın zamanda da bir toparlanma söz konusu değil” dedi.
Tedarik zinciri koptu
Pandemi sürecinde oto ile oto dışının, keskin hatlarla ayrıldığı bir dönem yaşandığını belirten Nazlıer, “Oto dışı sigorta eksperliği, aslında sektörde öne alınması gereken eksperlik durumu. Pandemi sürecinde sokağa çıkma yasağından etkilenmedik. Gerekli izinlerimizi alıyorduk. Kamu otoritesi her türlü hasara karşı bizi destekledi. Ancak hasar anında sigortalılar süreci yönetemedi. Çünkü tedarik zinciri koptuğu için bir yangın yaşamış veya makinesi bozulmuş bir işletme; bununla ilgili malzeme tedariği yapamadığı için durmalar ve kâr kayıpları yaşadı. Sigorta şirketleri pandemi karşısında teknolojik altyapılarının kuvvetli olmasıyla hızlı aksiyon aldı ve böylece gizli kalmış bir cevherleri ortaya çıktı. Aslında sigorta şirketleri teknoloji ve hukuku en iyi kullanan, insan ilişkilerinde ve rehabilitasyonda başarılı. Bu yönleriyle bence ülkedeki en iyi iş sektörü olduklarını kanıtladılar” şeklinde konuştu.
KOBİ’lerin dönüş hasarı
Sanayi enerji tüketiminin azaldığı, konut enerji tüketiminin ise 2 katına çıktığına da vurgu yapan Nazlıer, şunları söyledi: “Enerjinin stabilitesi değiştiği için buna bağlı hasarlar tabii ki yaşandı. Diğer taraftan medikal sektörde hasar frekansı arttı. Artış gösteren hasarlardan birisi tedarik zincirinde, gıda sektöründe gıda bozulmaları yaşandı. Bunun yanında tesislerdeki durmanın getirdiği hasarlarda artışlar oldu. Yangınlarda ise; boş olduklarından çıkan yangınlar geç farkedildiği için hasarları fazla oldu. Bir de KOBİ ölçeğindeki işletmelerde tamamı durdu. Bunların dönüşlerinde hasarlar ortaya çıkacaktır. Hasar atlaması frekansında artış bekliyoruz.”
İlk açılış maliyeti yüksek olacak
Nazlıer, “Tam da mevsim geçişi dönemine denk geldik. İlkbaharın sonlarındayız. Isıtma-soğutma sistemlerinin aktif olacağı bir dönemdeyiz. İklimlendirme de bu geçiş dönemlerinde zaten yapılması gereken bakımlar vardı. Birkaç ay çalışmayan işletme, maliyetten tasarruf a gittiğinde mekanik ekipmanını ve elektronik ekipmanını kaybeder. Günlük, haftalık ve aylık bakımda olan ekipmanlara dokunulmadı için ilk açılış maliyeti yüksek olacak. Esas sıkıntı, bu ekipmanlara bağlı yapışık kıymetlerin, bunlardan etkilenip etkilenmeyeceğidir. Otellerde yeniden hayata dönüşte tüm sistemlerin durmadan kaynaklı zararlar çok fazla olacak” dedi
Asıl sorunun katastrotik etkide yaşanacağına dikkat çeken Nazlıer, “Tüm işletmelerde aynı hasar türleri ortaya çıktığında, bunlara hizmet verecek servisler, yoğunluktan dolayı gerekli hizmeti sağlayamayacağı için bir süre beklemek zorunda kalacaklar. Ya da herkes kendi çözümünü kendi üretmek zorunda kalacak. Kesinlikle bu durma, bir maliyet artışı demektir. Bizce en büyük sorun mekanik ekipmanlarının durmasıdır. Her dur-kalk ömürden götürür. Bu kayıp zaman içerisinde garanti süreleri değişti. Yerli ve milli düşüncenin bu dönemde daha iyi anlaşılacağını düşünüyorum. İşletmeler kendi milli kaynaklarıyla hayatlarını devam ettirmeye çalışacaklar” açıklamasını yaptı.
Esas görev acentelerde
Sigorta acentelerine büyük görev düştüğünü de belirten Nazlıer, görüşlerini şöyle dile getirdi: “Risk analizinin en kıymetli anlarını yaşıyoruz. Burada en büyük görev sanırım sigorta acentelerine düşecek. Çünkü sigorta şirketleri kendi portföylerinde yer alan tüm sigortalıları mevcut durumlarını göremez. Tüm sigorta acenteleri, 1 Haziran itibari ile müşterilerini arayarak mevcut durumlarını öğrenip sigorta şirketlerine aktarmalı. Asıl mesele durum tespiti yapmak. Bu hafta sanırım sadece durum tespit ile geçecek. Dünyada ve ülkemizde iki aylık durma ilk kez yaşanıyor. Böyle bir durumun ciddi tespiti gerekir. Ben şahsen eksperler anlamında böyle bir çalışma grubu kurulmasını isterdim. Böyle bir durmadan sonra neler değişiyor hangi aksiyonların alınması lazım, o konuda hazırlıksız.”
Acentelere tavsiyeler
Nazlıer, konuşmasını acentelere tavsiyede bulunarak tamamladı: “Bugün hiçbir sektör sigortacılardan daha iyi risk yönetimi yapamaz. O yüzden her işletme in iş sürekliliğini yakalayabilmesi için önce acentesine teslim olması gerekiyor. Acentesine kendisini anlatmalı, bunun karşılığında aynı sağlık sektöründeki teşhis-tedavi süreci gibi, acente, riskleri tespit ettikten sonra ona yönelik çözümleri sunmalı. Bir tatil köyü daha önce hasarlarına baktığımız için bizi aradı. ‘Ben poliçelerimi yaptırmak istemiyorum. Çünkü zaten turizm düşük olacak, o yüzden bu maliyete katlanmak istemiyorum’ dedi. Kendisi ile yaptığımız görüşmede, aksine gerçekten en büyük riskin şimdi başladığını, asıl maliyetlerin şimdi doğacağını, tam tersi sigorta şirketi ile ilişkilerini hiç bozmaması gerektiğinin çok daha değerli olduğunu, belki ileride sigortacılardan poliçe alamayacağını söyledik. Acentelere tavsiyem, tam sigorta yapılacak dönemden geçiyoruz. En çok sigortalı olması gereken döneme girdik. Çünkü asıl riskler şimdi başlıyor.”
Mustafa Nazlıer’in açıklamalarının tamamını aşağıda izleyebilirsiniz.