Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Sivas Şubesi, Sivas Ticaret Borsası Konferans Salonu’nda üyelerine yönelik konferanslardan ilkini gerçekleştirdi.Programın açılış konuşmasını Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Mustafa Coşkun yaptı.
Coşkun, konferanslarda Sivaslı işadamlarının genelini düşünerek konu başlıkları oluşturmaya çalıştıklarını ve yükselen yeni iş sahalarını onlara tanıtmayı hedeflediklerini ifade etti. “MÜSİAD Yönetimi olarak üyelerimize yönelik yaptığımız eğitim serisi çalışmalarından ilkinde İslami Sigortacılık’ı ele alacağız” diyen Coşkun, gelişmekte olan bir konu olduğunu söylediği Tekafül ile ilgili olarak, “Tekafül, son yıllarda gerek İslam ülkelerinde gerekse de Türkiye’de gelişiyor. İngiltere, ABD ve birçok İslami devletlerde gerek İslami bankacılık gerekse de İslami sigortacılık yaygın şekilde kullanılıyor” ifadelerini kullandı.
Ardından Cumhuriyet Üniversitesi Sigortacılık ve Risk Yönetimi Bölümü Öğretim Görevlisi Fuat Çamlıbel konuşma yaptı. Çamlıbel, Tekafül ile ilgili olarak, “Tekafül, İslam dünyasında konvansiyonel dediğimiz geleneksel sigorta yaptırmanın caiz olmadığını düşünen kesimin alternatif olarak ortaya koyduğu bir sigorta çeşididir” dedi.
“Müslüman nüfusun, dünyada içindeki payı yüzde 26’yı bulacak”
Çamlıbel, sigortacılığın tarihçesi ile ilgili de katılımcıları bilgilendirdi. Çamlıbel, bu konuda şu bilgileri aktardı: “Sigorta müessesesi, İslam’da Hz. Muhammed devrinde ilk olarak ‘Ma’akıl’ adı altında vücut bulmuştur. Sigortanın ortaya çıkışındaki sebepler, cemiyetlerin hayat şartlarına ve içtimai durumlarına göre değişiklik gösterir. Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye Hicreti’nden sonra ilan edilen ve ilk anayasa olarak kabul edilen Medine Vesikası’nda bu müesseseler ele alınmıştı. Medine Anayasası’na göre şayet bir kabile tek başına bu tazminatı ödeyemeyecek olursa komşu veya akraba kabileler yardım edecekti. Merkezi hükümet bu ödemenin yapılmasında yardımcı ve vazifeli kabul edilmişti. Merkezi hazine ya da vilayet idarelerinin mahalli hazineleri, ihtiyaç halinde bu kurumlara yardım ederlerdi. Bir çeşit sigorta şirketleri federasyonu olan bu sisteme Ma’akıl denilmektedir. Kur’an ve sünnette bu çeşit sosyal yardımlaşmaya teşvik eden nass’lar vardır.”
Müslüman nüfusun, 2010 yılında dünya nüfusu içerisindeki payının yüzde 24,86 olduğunu ve bu oranın 2015’te yüzde 26,01 olacağının beklendiğini ifade eden Çamlıbel, “Tekafül sigortası belli bir toplum üyesi grubun belirli bir zarara maruz kalmaya karşı finansal kaynaklarını bir havuzda topladıkları müşterek güvencenin İslami yolunu ifade etmektedir. İslam kurallarına uygun şekilde risk paylaşımı yapılması ve faizsiz bankacılık yatırım esasları ile fonların yönetilmesine önem verilir. Geleneksel sigortacılığa göre en önemli farkı ise sigorta şirketlerinin topladığı fonlar faiz dışı yatırım araçlarında değerlendiriliyor” şeklinde konuştu.
“200’ün üzerinde tekafül ürünleri sunan şirket var”
Tekafülün, riskin ele alınış biçimiyle de geleneksel yöntemlerden farklı olduğunu belirten Çamlıbel, sözlerin şöyle devam etti: “Burada konvansiyonel sigortada olduğu gibi riskin transferi yerine riskin paylaşımı söz konusudur. Riski transfer etmez ancak fonu yönetir. Müslümanların yoğun olarak yaşadığı Orta Doğu başta olmak üzere Sudan, Malezya, Endonezya, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, Kenya, Pakistan gibi ülkelerin yanı sıra İngiltere ve A.B.D’de rağbet görmektedir. Avrupa Birliği ülkelerinde de uygulama alanı bulan Tekafül, dünyada 33 ülkede 200’ün üzerinde tekafül ürünleri sunan şirket bulunmaktadır.”
