Doğa Sigorta Genel Müdürü Coşkun Gölpınar, 2021’in pandeminin getirdiği riskler, kur ve enflasyon artışları nedeniyle tüm sektörü çok zorladığına dikkat çekti.
2021 yılını geride bırakalı iki ay oldu fakat yılın sonunda ekonomide başlayan çalkantılı sürecin etkileri ise katlanarak devam ediyor. Döviz kurlarında yaşanan ani değişiklikler, yüksek enflasyon ile birlikte hızla değişen dünya gündemi de hayat şartlarını güçleştiriyor. Tüm bu gelişmelerden sigorta sektörü de payına düşeni alıyor. Sektörü en çok hızla artan ve nereye gideceği öngörülemeyen maliyetler zorluyor. Sigorta Ekranı’nda Sigortamedya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar ve Damla Özafşar’a konuk olan Doğa Sigorta Genel Müdürü Coşkun Gölpınar, sektörün yaşadığı sıkıntıları değerlendirdi.
2021’in yansımaları 2022’de de görülecek
2021’in gerek pandeminin getirdiği risklerin ağır basması gerekse de kur ve enflasyon artışları nedeniyle tüm sektörü çok zorladığına dikkat çeken Gölpınar, “2022’ye geçerken kasım-aralık ayında 3-4 kez bütçe yaptık ama tam tutturamadık. Normal şartlarda eylül ayında, sonraki yılın bütçelerini tamamlarız. Ama burada aralık, hatta ocak ayının başına kadar 3-4 bütçe yaparak geldik. 2021 yılının ikinci yarısından itibaren dosya başına hasar rakamları yüzde 40-50 oranında arttı. Maliyet ve yedek parça artışları öyle boyutlara geldi ki bunları tüketiciye parça parça yansıtmak durumundayız. Uçurumun artması sektörel olarak bizi zorladı. Bugüne kadar olduğu gibi krizin yine üstesinden geleceğimize inanıyoruz. 2021’in yansımalarının 2022’nin ilk yarısına kadar süreceğini düşünüyorum. Maliyetlerdeki artışlardan 2022’nin haziran, temmuz aylarına kadar direkt bir şekilde etkileneceğimizi görüyorum” diye konuştu.
2021 motor hasarları bakımından çok zordu
2021’in hem Doğa Sigorta hem de sektör için sıkıntılı bir yıl olduğunu belirten Gölpınar, özellikle trafik ve kasko branşlarında 2021’in ikinci çeyreğinden sonra bu etkilerin kendini daha çok hissettirdiğini aktararak, “Motor hasarları bakımından çok zor bir süreç geçirdik. Sektörün hasar prim oranlarında bozulmalar ve adet artışları oldu. 2020 yılında pandeminin getirdiği kapanmadan dolayı hasar oranlarında bazı azalmalar oldu. Arabalar belli bir süre kullanılmadı. 2021 yılında aşıların çıkması ve ekonominin canlanmasına yönelik dış hareketlerin de başlamasıyla büyük bir yoğunluk başladı. 2020’nin durgunluğu 2021’de trafik artışlarına sebep oldu. İnsanların tedbir olarak toplu taşıma yerine özel araçlarını kullanmasıyla trafikteki araç sayılarının artmasıyla trafik ve kaskoda hasar ve adet artışları görüldü” diye konuştu.
2021’de 2,1 milyarlık üretime çıktık
Geçtiğimiz yıl ekonomide yaşanan sıkıntılara da değinen Gölpınar, enflasyon ve kur artışlarının sigorta sektörüne, özellikle oto branşlarında pert ve kısmi hasarlardaki yedek parça maliyetlerine çok hızlı şekilde yansıdığını söyledi. Gölpınar, Türkiye Sigorta Reasürans Şirketleri Birliği’nin açıklamış olduğu 2021 Eylül sonuçlarına göre tüm sektörde oto branşında oluşan yoğun hasarla prim oranlarının arttığını dile getirerek, “Doğa Sigorta olarak 2020’nin sonuyla 2021’in sonu arasında 1.781 milyarlık üretimden 2,1 milyarlık bir üretime çıktık. Yaklaşık yüzde 20,5’luk bir büyüme söz konusu. Sektörle karşılaştırırsak sektördeki genel toplam hayat dışı büyüme yaklaşık yüzde 28,5. Trafik branşındaki büyümemiz çok belirgin olmadı ancak trafik dışı ve genel toplama bakarsak oto branşı içinde trafik dışında yüzde 42,5’luk bir büyümemiz oldu. Sektör 2021’i yüzde 34,93’lük bir büyüme ile kapattı” açıklamalarında bulundu.
Yangın branşını çok önemsiyoruz
Programda ana branşlar hakkında da bilgiler veren Gölpınar, “Doğa Sigorta olarak trafikte primde yüzde 7, kaskoda ise yaklaşık yüzde 67’lik bir büyüme oranımız söz konusu. Özellikle önem verdiğimiz yangın branşında yüzde 42 buçukluk bir büyümemiz var. 294 milyonluk bir yangın üretimiyle 2021 senesini kapattık. Nakliyatta da yüzde 55’lik bir büyüme ile 57 milyondan yaklaşık 90 milyonluk bir üretime çıktık” dedi.
2021’i prim üretiminde 13. sırada tamamladık
2021’i sektörde toplam prim üretimi olarak 13’üncü sırada kapattıklarını söyleyen Gölpınar, “Yangın branşında 294 milyonla 12’inci, nakliyat branşında yaklaşık 90 milyonluk bir üretimle 7’inci, sağlıkta da 17’inci sıradayız” dedi.
Tamamlayıcı sağlık ürününde Doğa Sigorta olarak yüzde 39 civarında büyüdüklerini de aktaran Gölpınar, yaklaşık 40 bin sağlık sigortalı sayısıyla bu konuda çok iddialı olduklarını belirtti. Gölpınar, tamamlayıcı sağlığın 2019’dan 2021’e sektörel büyüme oranının yüzde 163 olduğunu söyleyerek, “Tamamlayıcı sağlık sigortasını gittikçe yaygınlaşan, katılımcısının gittikçe arttığı bir branş olarak görüyoruz ve bu yönde de bizim de etkin bir müşteri yapımız oluşmaya başladı. 2022 yılı için yeni projelerimiz var. Bu branşta yer almaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Kasko adedimiz 229 bine ulaştı
2020 ve 2021 geçişinde Doğa Sigorta olarak trafikte yüzde 19’luk poliçe kayıtları olduğunu açıklayan Gölpınar, “Prim büyümemiz yüzde 7 civarında. Kasko adedimiz yüzde 37’lik bir artışla 229 bine ulaştı. Buradaki prim büyümemiz yüzde 67 oranında. Hasar dosya adetlerinde trafikte yüzde 24’lük, kaskoda da yüzde 46’lık bir artış var. Sektör olarak baktığımızda trafikte poliçe artışı yüzde 6,2, kasko artışı 14,30. Adetlere bakacak olursak toplam prim açısından sektör yüzde 12, kaskoda da yüzde 33 büyüdü. Biz yüzde 67’lik bir büyüme elde ettik” diye konuştu.
Kaskoda geniş kapsamdan yanayız
2021’de kaskodaki asistans hizmetlerinde yaşanan sıkıntılarla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Gölpınar, araç temininde pandeminin getirdiği beklenmedik sorunlar olduğunu söyledi. Türkiye’de toplum yapısı nedeniyle kaskoda her şeyi kapsayacak ve asistans hizmetinin de full olarak alınacağı bir hizmet talebinin söz konusu olduğuna dikkat çeken Gölpınar, şöyle devam etti: “O bakımdan bu konuda ürün daraltmasına girmiyoruz, çok geniş kapsamlı bir kasko teminatı, hizmeti ve poliçesi sunmaya çalışıyoruz. 2022’de 1 Ocak itibariyle Optimum Kasko isimli genel olarak her şeyi, full kasko teminatını kapsayan fakat yaklaşık yüzde 25-30 daha uygun bir fiyata satılan yeni bir ürün çıkardık. Servis kullanımları belirli noktalarda olan ve aynı zamanda iki hasara kadar hasarsızlık oranının yok olmadığı, birtakım teşviklerin yapıldığı bir ürün. Ana kasko sigortamız da devam ediyor. Bunun dışında kaskoda 2021’in ikinci yarısından itibaren geçerli olan üzere çekici ve römorkların de içine aldığı TT kasko ürünümüz var.”
Sağlık sigortası ani hastalıklar için alınmalı
Tamamlayıcı sağlıkta 4-6-8-10 gibi ayakta tedavi yöntemi sunduklarını dile getiren Gölpınar, şunları söyledi: “Bunlar çok hızlı kullanılıyor ve doluyor ama birazcık yanlış anlaşılıyor. Sağlık sigortası ani ve beklenmedik büyük hastalıklar için alınması gereken bir ürün. Dolayısıyla tamamlayıcı sağlık her şeyi kapsayan bir ürün zaten. Bu bakımdan daraltmaya ya da farklı ürünler yapmaya gerek görmüyoruz. Doğa Sigorta’nın tamamlayıcı sağlığında B grubu hastaneler geçerli ve Medicalpark, Medicana’lar vs. hepsini kapsayan ve çok geniş ağı olan hastaneleri içeren bir teminat. A plus tamamlayıcı sağlık adında tamamlayıcı sağlığa küçük bir ilaveyle Türkiye’deki tüm hastaneleri içeren bir ürünümüz de var. Tamamlayıcı sağlık ürünümüz belli bir muafiyete razı olmak kaydıyla ve küçük bir ilave prim farkıyla çok daha geniş hale getirilebiliyor.”
Sigortacılık ana vurucu noktalarda olmalı
Bir ürünün çeşitlendirilmesi ve detaylandırılması halinde ilk bakışta avantajlı gibi görünse de belli bir zaman sonra takip edilmesinin zor ve amacından uzaklaşmış hale geldiğini vurgulayan Gölpınar, “Sağlık sigortası hayati fonksiyonları tehlikeye atan risklere karşı korunmak için gerekli. İş yeri poliçesi, endüstriyel poliçe veya konut poliçesi yangın, sel gibi riskleri karşılıyor. Ama bunlara konut poliçelerinde ilave edilen halı yıkama, baca bakımı örneğindeki bir sürü yan ürün ilave ediliyor. Doğa Sigorta olarak bunları veriyoruz ama temel konuyu kaçırmamak lazım. Dışarıdan aldığınız hizmetlerin müşteriye ulaşması, temin edilmesi zorlayıcı olabiliyor. O bakımdan ben sigortacılığın her zaman için az, öz, temel ve ana vurucu noktalarda olması gerektiğini düşünüyorum her zaman için” şeklinde konuştu.
Sigorta sektörü oto branşlarından ibaret değil
Sigortacılığın sadece oto branşlarından oluşmadığının altını çizen Gölpınar, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Bizimle çalışan veya çalışmayan tüm acentelerin genelde yoğunlaştığı ürünler motor oto branşı. Ancak acentelerin sigortacılığın diğer branşlarında kendilerini eğitmeleri çok önemli. Yangın branşının altında bir sürü yangın alt branşı var. Konut, dask, ticari poliçeler, kar kaybı poliçeleri, abonman poliçeleri var. Mesela abonman poliçeleri sektörde gittikçe unutulan bir poliçe haline gelmeye başladı. Aslında endüstriyel riskleri taşıyan, emtia hareketleri hızlı değişen yerlerde önerilebilecek bir ürün ama bu belli yerlerde teklif ediliyor. Bunların dışında nakliyat poliçeleri, nakliyat abonman poliçeleri, nakliyat yurt içi, yurt dışı taşımacılığı ve bunun gibi bir sürü alan var. Acentelerin bir sigortalıya bir ürünü satarken sigortalının maruz kalabileceği riskleri çok iyi düşünmesi ve bilmesi lazım. Acentelerimiz kendilerini ürün uygulama bakımından geliştirmeli, bununla ilgili eğitimlere katılmaları, yanlarında çalışan arkadaşları da bu eğitimlere göndermeli ve bu konuları öğrenmeli.”
Acente sayımızı artırmayı hedefliyoruz
Doğa Sigorta’nın Türkiye’de bugün itibariyle 1875 acentesi olduğunu söyleyen Gölpınar, 2022’de bu sayıyı 2200-2300’lere genişletmeyi hedeflediklerini aktardı. Gölpınar, programda acente kampanyalarıyla ilgili de bilgiler vererek, “Doğa Sigorta’nın klasikleşmiş ve gelenek haline gelen bir “Ek Gelir İyi Gelir” isimli bir kampanyası var. Her sene yenilenen ve üç ayda bir belli branşlarda yapılan hedef gerçekleştirmelerin oranlarına göre ek komisyonların verildiği bir kampanya sistemi. Bu kampanya oldukça rağbet görüyor. Birçok acentemiz buna yoğun enerji ve mesai harcıyor, sonuçlarını da alıyor” dedi.
Gölpınar, bunun dışında acentelerine ilettikleri “Sağ Kol” isimli bir kampanyaları olduğunu aktararak, şöyle devam etti: “Şirket ve acentelerimizin ofisinde çalışan arkadaşlarımıza yaptığımız kampanyalarımız var. Bunlardan elde edilen hedef gerçekleştirme ve benzeri oranlara bakarak gerçekleştirdiğimiz yurt içi ve yurt dışı kampanyalarımız var. İki senedir yurt dışı kampanyalarımızı yapamadık fakat taahhüt etmiş olduğumuz yurt dışı seyahatlerin bedellerini ödeyerek bunu bir şekilde telafi etmeye çalıştık. 2022 yılı içinde spot kampanyalar, yıla yaygın kampanyalar, sağ kol kampanyaları ve benzeri kampanyalardaki ek komisyon rakamlarının dışındaki yurt içi, yurt dışı ödüllerini açıkladık. Pandemi el verdiği sürece bunları uygulayacağız. Beklenmedik bir sıkıntı olursa da bunları bir şekilde ücret olarak acentelerimize takdim ederek bu kampanyaları yapacağız.”
İklim değişikliğinin küresel maliyeti 280 milyar dolar
Gölpınar, iklim değişikliğine bağlı olarak oluşan doğal afet hasarlarının gittikçe arttığına dikkat çekerek, “Tüm dünyada ve ülkemizde bunun etkilerini görüyoruz. 2021 yılında dünya genelinde doğal afet hasarı 280 milyar dolar. 280 milyar dolar hasar var ama bunun sadece 120 milyar doları sigortalı. 2019’da 166 milyar, 2020’de ise 210 milyar dolar hasar var. Hasarlar ağırlıklı olarak fırtınalar ve sel kaynaklı. 2021 yılı içerisinde en büyük beş hasar içinde Amerika ve Kanada’da oluşan 65 milyar dolarlık kasırga hasarı var ve bunun 36 milyar doları sigortalı. Onun dışında da fırtına, don ve aşırı soğuklara bağlı hasarlar var. Bunun da toplam hasar içerisindeki tutarı 30 milyar dolar” diye konuştu.
Gölpınar, 2021’de Avrupa’da çok ağır sel hasarları olduğuna dikkat çekerek, “Toplam hasar içerisinde 54 milyar doları da bu hasarlar oluşturuyor. Bunun da 13 milyarlık kısmı sigortalı. Çin’de yağmur ve fırtına sebebiyle çok büyük su baskınları oldu. Orada da 16,5 milyar dolarlık bir hasar var ve bunun da çok az bir kısmı sigortalı. Japonya’da da 8 milyar dolarlık bir hasar etkisi olduğunu görüyoruz” dedi.
İklimsel değişimler ülkemize de yansıyor
İklim değişiklilerinin Türkiye’ye de yansıdığını aktaran Gölpınar, ”Geçen yıl Batı Karadeniz’deki sel hasarlarında 83 can kaybı, 200 yaralı var ve yaklaşık ödenen hasar 83 milyon lira. Akdeniz ve Ege’deki orman yangınlarında 1500 yaralı ve 8 can kaybı oldu. Burada da 61,5 milyar TL’lik bir hasar ödemesi yapıldı” ifadelerini kullandı. Bu anlamda TARSİM’in çok önemli işler yaptığını vurgulayan Gölpınar, “İklimsel değişiklikler nedeniyle çiftçilerimizin dikili alanlarında oluşan hasarları ödenen tutar 10 milyon lirayı geçiyor” dedi.
Gölpınar, tüm dünyanın sorunu haline gelen iklim değişikliği konusunda sigortacılar olarak sigortalarını yaptığımız yerlerin hasarlarını sonuna kadar ödediklerini belirterek, “Halkımıza destek olmak anlamında bunu ödemek görevimiz” şeklinde konuştu.
Başarılı bir yenileme dönemi geçirdik
Programda reasürans anlaşmaları ile ilgili sorulan bir soruyu ise Gölpınar, şöyle yanıtladı: “Dünya genelinde reasüransta bir kural olduğunun altını çizerek “Reasürörler, sizin ülkenizde çok büyük bir hasar olmasa bile sigorta ettikleri başka ülkelerde büyük hasar ödedikleri zaman bir şekilde bunu yaymak isterler. Yani ödedikleri hasarı hiç ilgisi olmayan ülkelerin reasüransına yansıtırlar” dedi.
Doğa Sigorta olarak yenilemelerde herhangi bir sıkıntı yaşamadıklarını dile getiren Gölpınar, “Bu yıl ekonominin ve pandeminin getirdiği bu bozulmalar sürecinde endüstriyel tesislerde de bir takım bakım, onarım ve gerekli önlemleri alma konusunda zayıflıklar oluyor maalesef. 1-31 Ocak 2021 arasında bize reasürörlerden gelen bilgi amaçlı sorulanların bir listesini tuttuk. Ağırlığın en fazla olduğu kalemlerin ahşap, lojistik ve tekstil olduğu görülüyor. Sigortalılarda hasar prim oranları yüksekse tabii ki reasürörlerin sorgulamaları olur ve yenileme dönemlerinde neden yükseldiğini, neler yapılabileceğini öğrenip önlem almak isterler” ifadelerini kullandı.
Gençlere yönelik sosyal sorumluluk projelerimiz devam edecek
Sosyal sorumluluk projeleri hakkında bilgiler veren Gölpınar, Doğa Sigorta olarak İTÜ ve Galatasaray spor kulüplerinin basket takımlarına iki yıl süreyle sponsorluk yaptıklarını söyledi. Gölpınar, “Yakın bir geçmişte Şanlıurfa’da bir okula sponsor olarak basket sahası yaptırdıklarını belirterek, “Bu tip faaliyetlerimiz sürüyor. Önümüzdeki nisan ayında ege bölgesinde yapılacak olan bir maratona sponsor olacağız. Gençlere yönelik olarak zamana yayarak yaptığımız ve yapacağımız sponsorluklarımız var” dedi.
