Sompo Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Şenol Ortaç, küresel iklim değişikliğinin neden olduğu sorunlara dikkat çekti. Ortaç, “Yaşamın devamlılığı karşısında en büyük riskler arasında görülen küresel iklim değişikliğinin etkilerini her geçen gün daha çok hissettiğimiz bir dönemden geçiyoruz” dedi.
SİGORTAMEDYA / ÖZEL
Küresel ısınmanın şimdiden, kuraklık ve seller gibi aşırı hava olayları, deniz seviyesinde yükselme ve buzulların erimesi olarak etkilerini göstermeye başladığını belirten Ortaç, SİGORTAMEDYA‘ya yaptığı özel açıklamada; “Son 10 yılın en sıcağı olması beklenen 2020 yılıyla birlikte iklim değişikliği eğilimi şiddetli bir şekilde devam ediyor. Avrupa Komisyonu ve Avrupa Uzay Ajansı tarafından yönetilen yeryüzü inceleme programı Copernicus’a göre 2020 yılı Mayıs ayı; 1981-2010 dönemindeki Mayıs aylarının ortalamasından 0.63°C daha sıcak geçti. Daha fazla endişe verici olan taraf ise son 12 aydır ölçülen ortalama sıcaklıklara göre şu ana kadar kaydedilen en sıcak 12 aylık dönemlerden birini geride bıraktık” vurgusu yaptı.
2050 yılına kadar Türkiye’de ortalama sıcaklığın 2 ile 4 derece artmasının beklendiğini söyleyen Ortaç, “Ani yağışların artması sonucu oluşan kent selleri sıklaşıyor. Küresel ısınmanın ve iklim değişikliğinin bir sonucu olarak tarımsal üretimin zarar görmesi; doğal tarım alanlarının yok olmasıyla birlikte doğal ürünlere ulaşamama sorunu ortaya çıkıyor. Kirlenen okyanus ve denizler balık neslinin yok olmasına neden oluyor. Toplumda ise temel afet bilinci neredeyse yok” vurgusu yaptı.
Salgınlara doğanın istismarı yol açıyor
Ortaç, “Diğer taraftan Koronavirüs salgını dünya genelinde binlerce kişinin yaşamını yitirmesine yol açarken; insanların doğal yaşamı istismarıyla salgın hastalıklar arasındaki bağlantıyı da ortaya koydu. Uzmanlar insanların vahşi hayvanlarla avcılık, ticaret veya hayvanların yaşam alanlarını işgal etme yoluyla yakın temasa geçmesinin; yeni salgın hastalıkların yayılması riskini artırdığını; Sars, Mers, Ebola ve Koronavirüs gibi salgınların aslında gezegenin sağlığıyla ilgili bir çevre sorunu olduğunu vurguluyorlar” dedi.
Yerküreye Saygı çözümün parçası olacak
Sompo Sigorta’nın çevre bilinci oluşturulması amacıyla yürüttüğü projlere değinen Ortaç, “Tüm bu gerçekler doğrultusunda, sosyal sorumluluk bilinciyle hareket eden bir marka olarak; gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak adına iklim değişikliği konusunu bütünüyle sahipleniyoruz. Çünkü biliyoruz ki konumu itibariyle sigorta sektörü, iklim değişikliği konusunda farkındalık yaratmak ve önlem almak için görev alması gereken öncelikli sektörlerin başında geliyor. Bu bakış açısıyla geçtiğimiz yıl hayata geçirdiğimiz Yerküreye Saygı projesi kapsamında gerçekleştirdiğimiz eğitim ve çalışmalarla iklim değişikliği konusunda toplumsal farkındalık ve bilinç düzeyini artırmaya katkıda bulunarak, kurumsal vatandaşlık görevlerimizi yerine getirmeye büyük özen gösteriyoruz” açıklamasını yaptı.
Ortaç konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bireylere önemli görevler düştüğüne ve çözümün bireysel aksiyonlardan bağımsız olarak değerlendirilemeyeceğine inanıyoruz. Çünkü iklim değişikliği riskini, bu bireysel bir şey yapmama hali nedeniyle müdahalede geç kalınan bir kriz haline bireyler olarak bizler getirdik. Bu nedenle birey olarak hiçbir şey yapmamanın da iklim değişikliği ile mücadele önündeki en büyük engellerden olduğunu görüyoruz.”
Yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Ortaç, “Bu bakış açısıyla bireysel hayatımızda yapacağımız küçük davranış değişiklikleri sayesinde nasıl tasarruf edeceğimizi ve küresel iklim değişikliğinin etkilerini nasıl azaltacağımızı anlatmak üzere çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Yakın zaman önce iklim değişikliğinde herkesi çözümün bir parçası haline getirmek için ‘Yerküreye Saygı Gönüllüleri’ hareketini hayata geçirdik. ‘Ben mi kurtaracağım koca dünyayı?’ demeyip; hemen, şimdi harekete geçecek herkesi yanımızda görmek istiyoruz. Başta şirket çalışanları ve acenteleri olmak üzere tüm Sompo Sigorta ekosisteminin de gönüllülük hareketine dahil olduğu projemiz kapsamında; iklim gönüllülerinin topluma öncülük etmesini amaçlıyoruz. Projemiz için gönüllü olmak isteyen herkesi, https://yerkureyesaygi.org/ adresi üzerinden başvuru yapmaya davet ediyoruz” diye konuştu.
1 yılda 30 milyonun üzerinde kişiye ulaştı
Ortaç, sözlerini şöyle tamamladı: “Projenin ilk yılında konu ile ilgili farkındalık yaratmak amacıyla gerçekleştirdiğimiz saha aktiviteleri ve online faaliyetler ile 30 milyonun üzerinde kişiye ulaştık. Proje kapsamında Türkiye’nin çeşitli illerinde yer alan okullarda ‘İklimi Koru’ eğitim projesi ile çocukların iklime bağlı olarak kendi yaşamlarında ve doğada gerçekleşen değişimleri fark etmelerini; yine kendi yaşamlarından yola çıkarak bu değişimlerin nedenlerini, sonuçlarını ve çözüm önerilerini tartışmalarını hedefliyoruz.”