Önce bir tespit yapalım. Sigorta sektörü, bundan 10 yıl öncesine göre daha iyi hizmet veren, daha sofistike ve daha değerli bir durumda. Ancak bütün bunlara rağmen hala sektörün yaptığı yanlışlar var ve sağlıklı hale gelip daha fazla artı değer üretebilmek için önce yanlışları kabul etmek, sonra çözümüne odaklanmak gerekiyor.
Sektörde benim gördüğüm en büyük yanlışlık, fiyatlama politikası. Burada hemen söyleyelim, fiyat rekabetinden şikayet etmiyorum, zira bununla ilgili yazım da var. Rekabetten şikayet etmek, kışın soğuktan şikayet etmek gibi bir şey. Siz şikayet etseniz de etmeseniz de rekabet hep var ve olmaya da devam edecek.
Benim kastım şu: Sigorta şirketleri kimi zaman üretim kanalı, kimi zaman da piyasa payı baskısından, doğru fiyatı bilmesine rağmen o fiyatın çok altında poliçe satmaya razı oluyor. Yani, şirketlerimiz kanallarına hayır demeyi bilmiyor. Bu noktada şirketler daha dirayetli olup, bir miktar iş kaybetme pahasına yanlış fiyatlara “hayır” diyebilse hem dağıtım kanalına hem de müşterisine daha fazla söz geçirebilecek. Burada öncelikle brokerlerin (ve broker gibi çalışan büyük acentelerin) kurumsal işlerde ürettikleri yanlış fiyatları destekleyen şirketleri kastettiğimi de belirtmek isterim.
Bir başka büyük yanlışlık ise şirketlerin iş plan(sızlık)ları. Son dönemlerde kurulan ve sadece kredi sigortası üzerinde odaklanan birkaç şirketi saymazsak, hayat dışı branşlarda faaliyet gösteren şirketlerin hemen hemen tamamı aynı iş planı ile hareket ediyor. Hadi halihazırdaki şirketler bir şekilde bu noktaya gelmiş diyelim. Yukarıda belirttiğim kredi sigorta şirketleri dışında yeni kurulan şirketlerde de yeni veya konsantre olunan bir alan yok. Yeni bir şirket kuruluyorsa ya yeni bir dağıtım kanalın ya da yeni bir ürünün veya sistemin olmalı. “İncir çekirdeği-2 “ filminde dövme yaptırmak isteyenlere dövmeci kızın sorduğu gibi: “Bir hikayeniz var mı?” Eğer hikayeniz yoksa da, büyük sermayeniz olmalı. Bunlardan hiçbiri yoksa artı değer yaratmanız ve anlamlı işler yapmanız çok zor görünüyor.
Bakınız dünyada kooperatif sigortacılığı çok önemli ve gelişmiş bir sistem. Bu sistemin “hikayesi” de ortak bir özelliği olan bir müşteri grubunun, ya çok karlı oldukları için ya da konvansiyonel şirketlerden teminat bulamadıkları için bir araya gelip kendi şirketlerini kurmaları, aynı eskiden insanların ülkemizde bir araya gelip beraber konut yapmaları gibi. Bizde de son zamanlarda kurulmuş şirketler var. Umarız doğru iş planlarıyla hareket edip bu önemli sistemi ülkemizde geliştirirler. Aksi takdirde herkesin sermayeyle zar zor yaptığını sermayesiz yapmaya çalışmaktan öteye gidemeyecektir.
