Ziraat Sigorta Genel Müdürü M. Akif Eroğlu’na göre, hayat dışı sektörün 2013 yılında yakaladığı kârlılığın sürdürülebilir olması konusunda sektördeki büyük oyunculara sorumluluk düşüyor. Eroğlu, “Eğer büyük şirketler, iyi müşteri-kötü müşteri ayrımı yapmaz, prim üretimi ve pazar payı kaygısıyla fiyatları düşürürse sektör yeniden zarar eder” diyor.
Hayatımız Sigortalı / Alp Süer
Türk sigorta sektörü ile ilgili olarak geçen günlerde önemli bir gelişme yaşandı. Ancak, gerek 30 Mart’taki mahalli seçimlerin ülke gündemini uzun süre meşgul etmesi gerekse de sigorta sektörü özelinde Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanlık seçimlerinin heyecanı ile bu gelişme tabiri caizse biraz da güme gitti. Sektörle ilgili dikkatli okuyucuların gözünden kaçmadığı bu gelişme, hayat dışı (elementer) sektörün üç yıl aradan sonra yeniden kâra geçmesiydi. Gerçekten de TSB’nin açıkladığı verilere göre hayat dışı sektör, 2013 yılında 768 milyon 329.3 bin TL bilanço kârı (net dönem kârı) elde etti. Bununla birlikte sektörde zarar eden şirket sayısı da 2012 yılına göre azaldı. Sigorta şirketlerinin geçen yıl risk seçiminde daha dikkat edip, kârlılık odaklı hareket etmeleri ve trafik sigortaları başta olmak üzere birçok branşta artan fiyatlar nedeniyle sektörün kârlılığı da bazı sektör yetkililerince zaten bekleniyordu. Ancak, sektörün iyi bilindiği gibi kârsızlık konusunda sabıkası çok. Bu nedenle “Sektör, bu yıl da kâr edecek mi?” ya da sektör yetkililerinin ağızlarına pelesenk olduğu gibi “Sürdürülebilir karlılığa ulaşacak mı?” sorularını SİGORTALI Dergisi’nin bu ayki kapak konuğu, dört yılda iyi bir performans yakalayarak hayat dışı sektörde ilk 10 şirket arasına giren Ziraat Sigorta’nın Genel Müdürü M. Akif Eroğlu’na yönelttik. İlk röportajını dergimize veren Eroğlu, kârlılıkla ilgili olarak sektörde üst sıralardaki şirketlerin sorumluluğuna dikkat çekiyor. Sektörde büyük oyuncuların pazarı domine ettiklerini hatırlatan Eroğlu, “Eğer büyük şirketler iyi müşteri, kötü müşteri ayrımı yapmaz; prim üretimi ve pazar payı kaygısıyla fiyatları düşürürse sektör yeniden zarar eder“ diyor.
Yarış gerekli, ama doğru fiyat şart
Büyük oyuncular arasındaki yarışın, sektörün gelişimi açısından gerekli olduğunu belirtmekle birlikte teknik fiyatlamanın irrasyonel bir noktaya gelmesinin yanlış olduğuna dikkat çeken Eroğlu, sigorta şirketlerinin sigorta tekniğine uygun fiyatlama yapmaları ve bunu tavizsiz uygulamalarının sigortalıları da disipline edeceği düşüncesinde. TSB’nin verilerine göre, 2013 yılında nominal olarak yüzde 22 oranında büyüyen hayat dışı sigorta sektörü 2014 yılının ikinci ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11 oranında büyüyebildi. Sektörde büyüme hızının düşmesiyle ilgili olarak da görüşlerini aldığımız Eroğlu, 2014 yılı planlarını yaparken, sektördeki daralmanın aslında beklentileri doğrultusunda olduğunu söylüyor. Sigorta sektöründe, ekonomideki gelişmelerin etkili olduğunu belirten Eroğlu, hükümetin cari açığı kapatmaya yönelik aldığı önlemler, kredi kartı ile yapılan alışverişlere taksit sınırlaması getirilmesi, kurlardaki artış, kredilerdeki daralma, yeni araç ve konut satışlarında azalma gibi faktörlerin sigorta sektörünü ilk çeyrekte olumsuz etkilediğini vurguluyor. Bununla birlikte, 30 Mart yerel seçimlerinden sonra kur ve faizlerdeki gevşemenin reel sektörle birlikte sigorta sektörünü de olumlu etkileyeceğini ifade eden Eroğlu, ekonomideki büyümeye paralel olarak hayat dışı sektörün bu yıl da nominal olarak yüzde 10 düzeyinde büyüyeceğini tahmin ettiğini söylüyor. Şirketlerin, geçmişte teknik zarar etse de mali gelirlerle bunu maskelediklerini hatırlatan Eroğlu, “Ancak, geleneksel sigortacılık anlayışından yeni sigortacılık anlayışına geçilmesi ile sektör artık teknik kâra yani esas faaliyet kârına önem verir hale geldi. Bu itibarla faizlerdeki düşüş mali gelirlerin azalmasına yol açsa da bu gelişme büyüme açısından kritik, olumlu ve gerekli bir faktör” diyor. Mayıs 2009’da kurulan Ziraat Sigorta, 4 yıl içinde oldukça iyi bir performans sergiledi. Bir önceki yıl hayat dışı sektörde 14’üncü sırada yer alan şirket bu süreçteki yüksek performansıyla 2013’te ilk 10 şirket arasına girme başarısını gösterdi. Eroğlu’nun verdiği bilgilere göre bu başarının sırrı da “Ziraat Finans Grubu”ndaki sinerji, bir diğer ifade ile Türkiye’de 400 noktada tek banka olan Ziraat Bankası’nın Ziraat Sigorta ürünlerinin satıldığı 1.643 şubesi ile verdiği destek ve Ziraat Bankası çalışanları ile müşterileri arasındaki olumlu ilişkilerde yatıyor. Ziraat Sigorta’nın başarısında en büyük dağıtım kanalı olan Ziraat Bankası’nda yaşanan olumlu değişimin, geleneksel yapıdan müşteri odaklı yapıya geçilmesinin de önemine dikkat çeken Eroğlu, bu konuda Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın’ın da büyük katkıları olduğunu vurguluyor.
Tarımda en büyük oyuncu
Ziraat Sigorta, aynı zamanda tarım sektörünün sigortalanması konusunda sektörde en büyük oyuncu konumunda. Şirketin, toplam prim üretiminin yüzde 45’i, yani hemen hemen yarısı tarımdan geliyor. Keza, TARSİM’in toplam prim üretiminin yüzde 40’ını da Ziraat Sigorta tek başına gerçekleştiriyor. TARSİM Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini de yürüten Eroğlu, arı kovanlarının sigortalanması, dolu ağlarının sigortalanması gibi geçmişte ya da hali hazırda TARSİM’in teminat vermediği durumlarda, Ziraat Sigorta olarak çiftçiye teminat verdiklerine dikkat çekiyor. TARSİM’in teminat kapsamının da zaman içinde genişlediğini vurgulayan Eroğlu, dolu ve dona karşı teminat verildiğini, çiftçilerin önümüzdeki dönemde “kuraklık” ve “erken dönem aşırı yağış” gibi riskler için teminat beklediklerine dikkat çekiyor. Şirket, tarım dışında dört yıllık süreçte Ziraat Bankası’nın desteği ile ferdi kaza, eşya paket, özel konut gibi bireysel ürünler, kredi koruma ürünleri gibi ürünlerde büyük gelişme kaydetmiş. Sözgelimi, “Ailem Ziraat Güvencesi” adlı ferdi kaza ürünü, 2013 yılında 467 bin 848 adet satılmış; söz konusu üründen, her ay 176 kişiye ödeme yapılıyor. Ziraat Sigorta, bireysel yanında kurumsal işlerde de yer alıyor. “3. Köprü ve İzmir-İstanbul otoban yolunun sigortalanması işinde Ziraat Sigorta da yer alıyor. “Ziraat Sigorta, HES’ler, barajlar, büyük otellerin sigortalanması gibi işlerde Anadolu’nun her yerinde var” diyor Eroğlu. Hayat dışı sektörde her branşta faaliyet gösterdiklerini belirten Eroğlu, lider konumda oldukları tarım sigortaları üretiminin yanı sıra, toplam üretimde kasko branşını (kara araçları) yüzde 7, kazayı yüzde 6, yangını yüzde 15, sağlığı ise yüzde 12 paya ulaştırarak dengeli bir portföy oluşturduklarına dikkat çekiyor.
Hedef, kârlılığımızı koruyup ilk beş içinde yer almak
“Ziraat Sigorta, hayat dışı sektörde ilk beşte yer almayı hedefliyor mu?” sorumuzu da Eroğlu, “Bizim için öncelikli hedefimiz, kârlılığımızı koruyarak büyümek. Yıllardan beri istikrar kazanmış kârlılığımızı sürdürerek sektörde ilk beş arasında yer almak bizim için elbette ulaşılamaz bir sonuç değil. Ama bunun için acelemiz yok” şeklinde yanıtlıyor. Eroğlu’ndan aldığımız bilgilere göre, Ziraat Sigorta’nın dağıtım kanalları içinde yüzde 93 ile en büyük payı Ziraat Bankası alıyor. Geri kalan yüzde 7’lik kısım ise Merkezden gerçekleştiriliyor. Buna karşın, şirketin özel acente dağıtım kanalı ise henüz yok. Şirket, önümüzdeki beş yıl içinde dağıtım kanalı olarak özel acente kanalını düşünmüyor. Sektördeki bazı acentelerin sık sık arayarak Ziraat Sigorta’nın acentesi olmak istediklerini dile getiren Eroğlu, henüz genç bir şirket olduklarını, bu konuda öncelikle altyapının doğru oluşturulması, teknolojik anlamda ve insan kaynakları anlamında bu alana yatırım yapılmasının önemine dikkat çekiyor. Şirket, önümüzdeki dönemde banka acenteliğinin yanı sıra callcenter ve internetten satış gibi alternatif dağıtım kanallarından da yararlanmak için çalışmalarını sürdürdüğünü ifade ediyor.
Rakamlarla Ziraat Sigorta* (TL)
Prim üretimi: 567.632.140 |
Pazar payı: % 2,72 |
Net dönem kârı: 54.766.793 |
Teknik kâr: 66.706.368 |
*2013 yılı verileri.
Kaynak: TSB.
Hayat dışı taraf da heyecan verici
Haziran 2012’de Ziraat Sigorta’da Genel Müdürlük görevine atanan Eroğlu, daha önce Ziraat Hayat ve Emeklilik’te görev yaptı. Eylül 2009 itibarıyla Genel Müdür Yardımcısı olarak Ziraat Hayat ve Emeklilik Şirketi’nin kurucu ekibine katılan Eroğlu, 13 Temmuz 2010 tarihinde aynı şirketin Genel Müdürü oldu. Yaklaşık iki yıl süre ile bu görevi yerine getirdi. Eroğlu, “Bireysel Emeklilik Sistemi giderek büyüyor. Keşke, Ziraat Emeklilik’teki görevimde kalsaydım’ dediğiniz oldu mu?” sorusuna şu yanıtı veriyor: “Ziraat Sigorta’nın, Ziraat Bankası’nın tüm süreçlerinde yer alması, elementer sigortacılığın ekonomideki tüm aktörlerle, reel sektörle iç içe olması heyecan verici. Bu durum biraz daha yoğun bir tempo gerektirse de memnunum.”Eroğlu, bankacılıktan sigorta sektörüne geçtiğinde ilk altı ay banka haberlerine daha çok odaklandığını ancak sonrasında sektöre alıştığını ve çok sevdiğini
Gölette boğulan sigortalının ailesine her ay 1.000 TL ödüyoruz
Eroğlu, “Ailem Ziraat Güvencesi” adlı ferdi kaza ürününde, İlk hasar ödemesini de tarımsal kredi dolayısıyla bu ürüne sahip olan çiftçi bir sigortalının ailesine yaptıklarını söylüyor. Isparta Şarkikaraağaç şubesinden bu ürünü satın alan sigortalının, ilçede düzenlenen festivalde gölete giren oğlunu kurtarmak isterken boğulduğunu ifade eden Eroğlu, “Vefat eden sigortalının kurtulan oğlu ile birlikte liseye giden kız çocuğu, Ziraat Sigorta’dan her ay 1.000 TL tazminat ve her eğitim yılı başında eğitim desteği alıyor ve bu tutarlar her yıl enflasyon oranında artırılıyor. Üzücü bir olay olmakla birlikte özellikle sosyal güvenlikten yoksun bir aileyi 10 yıl boyunca Ziraat Sigorta desteğine almış olmak bizi bir nebze de olsa mutlu etti” diyor.
Eylül 2014’ten itibaren faiz oranları düşebilir
Bankacı kökenli olan Eroğlu’na biraz da sigorta sektörü dışına çıkıp, son günlerde ekonomi ve finans gündemini oldukça meşgul eden faiz oranlarının seyri hakkındaki tahminlerini soruyoruz. 2014 yılında faiz oranlarında aşağı yönlü bir hareket beklediğini belirten Eroğlu şunları söylüyor: “2014 yılı Eylül ayından itibaren enflasyon oranının da desteklemesi halinde bir faiz düşüşü bekliyorum. Seçim sonrasında yaşanan kurlardaki gevşeme ve faizlerdeki düşüşün büyümeye olumlu yansıyacağını bu paralelde sigorta sektörünün bu yılda iyi bir performans göstermesini bekliyorum.”
Yangın hortumu yerine bahçe hortumu kullanan işletmeler var
Son dönemlerde sanayiciler, işletmelerinin sigortalanması konusunda sigorta şirketlerinin çekimser davrandığına dikkat çekiyor. Bu konuda görüşlerini açıklayan Eroğlu, “Bu sorun, büyük kurumsal şirketlerde değil, risklere karşı yeterli önlemlerini almamış KOBİ’lerde yaşanıyor. Örneğin koruma tedbirleri kapsamında yangın hortumu yerine bahçe hortumu kullanan bir firma, bu önlemi yetersiz bulunup teminat verilmediği durumda şikayetçi olabiliyor. İşletmeler yeterli koruma önlemlerini almaları sonucu risklerin teminat verilebilir hale geleceğini veya daha uygun fiyatlarla sigortalanacağını bilmiyorlar. Bu nedenle özellikle son dönemde bu bilinçle hareket etmeyen firmaların sigorta kapsamı dışında kaldığını, bazı rizikoların da teminat altına alınamadığını görüyoruz” diyor.
Sigortacılığı tanımayan üniversite öğrencilerini sektöre davet ediyor
Eroğlu, üniversite öğrencilerinin sigortacılık mesleği hakkında çok fazla bilgi sahibi olmadığını söylüyor. “Sigorta sektöründe yabancı sermayenin ağırlığı yüzde 75. İyi isim yapmış üniversitelerden mezun, iyi derecede İngilizce bilen gençlerimizin de sigorta sektörünü tercih etmemesi için hiçbir neden yok. Sektörün gerek kariyer fırsatları ve imkânları gerekse özlük hakları noktasında sunduğu şartlar çok iyi. Ancak, gençlerimizin bu konuda bilgilendirilmeleri şart” diyor Eroğlu.
Futbol tutkunu Eroğlu, Malatya Doğanşehir’de futbol oynamış
Röportajlarımızdaki geleneğimizi bozmuyoruz ve bu ayki kapak konuğumuz Eroğlu’na kişisel ilgi alanlarını ve hobilerini soruyoruz. Kendisinden öğrendiğimize göre Akif Bey, tam bir futbol tutkunu. Hatta gençliğinde amatör kümede Malatya Doğanşehir Doğanspor Kulübü’nde futbol oynamış. 1. Lig takımlarından Trabzonspor taraftarı olan Eroğlu, fırsat buldukça lejyoner futbolcularımızın maçlarını da ilgiyle izlediğini dile getiriyor. İş hayatındaki yoğun tempo ve iş seyahatleri nedeniyle resim yapmayı çok sevdiği halde zaman bulamadığını belirten Eroğlu, her boğa burcu gibi damak zevkine düşkün olduğunu ve gurmelik tarafının bulunduğunu vurguluyor.
TSB Başkanı kamuoyunda daha fazla izlenmeye başlandığında sektör hak ettiği değerine ulaşacak
Türkiye Sigorta Birliği’nin (TSB), 11 Nisan 2014 Cuma günü gerçekleştirilen ve Groupama Genel Müdürü Ramazan Ülger’in TSB Başkanlığı’na seçildiği Olağan Seçimli Genel Kurul ilgili düşüncelerini sorduğumuz Eroğlu, şunları söylüyor: “Birlik Başkanlığı seçimleri çok centilmence geçti. Bu yarış da rakip olan her iki adayın da amacı sigorta sektörünü daha ileri bir noktaya taşımaktı. Solmaz Bey ve Ramazan Bey, Türkiye’de sigortacılığın hak etmediği bir noktada olduğunu düşünüyor. Biz de bu görüşlere katılıyoruz. Ben, Birlik Başkanı’nın tüm kamuoyu nezdinde daha fazla takip edilmeye başlandığı gün sigorta sektörünün hak ettiği değerine ulaşmış olacağına inanıyorum. Sigorta sektörünün gerek ekonomi gerekse bireyler için önemi çok büyük.” TSB Hayat Dışı Komite’de üye olarak yer alan Ziraat Sigorta Genel Müdürü M. Akif Eroğlu’nun, TARSİM Yönetim Kurulu Başkanlığı, Güvence Hesabı, TSEV ve Türk P&I Yönetim Kurulu üyelik görevleri de mevcut.
Eroğlu, mesleki kariyerine Hazine Müsteşarlığı’nda başladı
1970 yılında Malatya’da doğan M. Akif Eroğlu, 1991’de Ankara Üniversitesi SBF Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun oldu. Aynı yıl mesleki kariyerine Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı’nda Bankalar Yeminli Murakıp Yardımcılığı göreviyle başlayan Eroğlu, 1995’te Bankalar Yeminli Murakıbı oldu. 2001’de bir yıl süre ile “ABD Bankacılık Sistemi ve Mevduat Sigortacılığı” konusunda araştırma ve incelemelerde bulunmak üzere Washington D.C.’ye geçici görevle giden Eroğlu, bir süre Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurumu uhdesinde denetimlerde bulundu. 2003 yılında bir yıl süre ile ‘T.B.M.M. nezdinde İmar Bankası Araştırma Komisyonu’nda çalıştı. 2004 yılında ABD’de ‘OCC’ bünyesinde Kara Para ile mücadele konusunda kurum içi çalışmalara katıldı. 2004-2006 döneminde ABD Chicago’da Illinois Üniversitesi’nde işletme mastırı yaptı. 2007 yılında FDIC (Federal Deposit Insurance Corporation-Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu) bünyesindeki hizmet içi eğitime katılarak, Examination Management School’dan ‘Denetim Grup Başkanlığı’ sertifikası aldı. Ardından, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) nezdinde ‘Daire Başkanlığı’na atandı. Kurucu ekibinde yer aldığı Ziraat Hayat ve Emeklilik’in, Temmuz 2010’da Genel Müdürlüğü görevine atanan Eroğlu, 6 Ağustos 2010 tarihinde Ziraat Sigorta’nın Yönetim Kurulu Üyeliği’ne, 20 Haziran 2012’de de Ziraat Sigorta Genel Müdürlüğü’ne atandı. YMM ve Bağımsız Denetim lisansı bulunan Eroğlu, evli ve iki çocuk babası.