Hayatımız Sigortalı Dergisi yazarı, uzman Dr. Erhan Ayberk, toplumun sorunlarını tanımak ve potansiyeli keşfetmek adına her sigortacının sosyoloji bilimiyle iç içe olması gerektiğini söylüyor.
Sosyolojinin hayatımızın her alanında etkili bir bilim dalı olduğunu biliyoruz. Hayatımız Sigortalı Dergisi yazarı, uzman Dr. Erhan Ayberk her sigortacının sosyoloji bilimi ile tanışması gerektiğini söylüyor. Ayberk, sosyoloji bilmenin sigortacılıkta toplumu tanımayı ve sorunlarını bilmeyi kolaylaştırdığını ve sigortacının bu doğrultuda aksiyon almasını kolaylaştırdığını belirtiyor.
Sigortacılar için Anthony Giddens’ın “Sosyoloji” kitabını da öneren Ayberk’in köşe yazısı şöyle:
“Sigortacılığın en önemli konularından birisi, içinde yaşanılan toplumu tanımak ve sorunlarını bilmektir. Bu alanda kendisine bir merak geliştirmiş olan sigortacılar, herhangi bir inovasyon çalışmasında daha ileri görüşlü olabilirler.
Sosyolojinin küresel ve yöresel ilgi alanları vardır. Örneğin, bunların başında “küreselleşme” sorunsalı gelir. Elbette konu etrafındaki tartışmalar ve görüşler de onu takip eder. Kimisi karamsar, kimisi iyimserdir. Kimisi ütopik bir geleceğe inanırken, kimisi distopik ve karamsar bir gelecek tablosu çizer.
Toplumsal etkileşimin yönünü, nüfusla ve okuryazarlıkla ilgili tartışmaları bilmeden sigortacılık yapmak çok risklidir. Bunun yanında aileler, mahrem ilişkiler, sağlık, hastalık ve engellilik tartışmaları var.
Yine tabakalaşma, toplumsal sınıflar, kentsel paylaşım, cinsellik ve cinsiyet sorunları belki ilk bakışta sigortacılıktan uzak tartışmalar gibi görünüyorsa da, içine girdiğinizde inanılmaz akıl yürütmelerin olduğunu ve bilimsel çalışmaların varlığını keşfedersiniz.
Örneğin, ülkemizi yakından ilgilendiren bir göç meselesi var. Bugün yaklaşık 2 milyon civarında Ortadoğuluyu ülkemizde misafir ediyoruz. Toplumsal göçler ve sonuçları hakkındaki uluslar arası çalışmaları bilmeden onlara yönelik bir ürün çıkartırsanız, hata yapabilirsiniz.
Potansiyeli keşfetmek…
Ülkemizin sokaklarında iki milyona yakın Suriyeli ve Iraklı geziyor ama henüz hiçbir sigorta şirketinden bu kesimlere yönelik bir ürün çalışması duymadık. Oysa ilk gelenlerin önemli bir kısmı sigorta satılabilecek potansiyele sahip. Bunların çoğu Güneydoğu ve Akdeniz bölgelerindeki illerimizden ev satın aldı. İşlerini kurdu.
Böyle bir potansiyeli keşfetmek için bile, sosyoloji bilmek ve örneğin Birleşmiş Milletler Örgütü’nün tartışmalarını takip etmek gerekir.
İlave sosyoloji başlıkları saymak gerekirse din, çalışma hayatı, emeklilik, medya, eğitim, siyaset, terörizm, halk hareketleri, toplumsal örgütler, çalışma hayatındaki örgütlenmelerin sosyolojik yansımaları, siyaset, çevre ve daha birçok şey sosyoloji biliminin ilgi alanına girer.
Sigortacılar için önerebileceğim ve tüm bu hususları çok güzel anlatan bir kitap var: Anthony Giddens’ın “Sosyoloji” kitabı. Kitapta, tüm sosyoloji meseleleri ayrı fasiküller halinde incelenmiş ve kitabın anlatımı son derece kolay. Her başlık altında öncelikle konuya ısındırmak için günümüz haberlerinden bir alıntı yapılır. Sonra o başlığa ait dünyadaki hemen tüm tartışmalara yer verilir. Yaklaşık 1100 sayfa civarındaki kitabı 50’şer sayfalık bölümler halinde okumak mümkün.
Sosyoloji alanında en kapsamlı ve doyurucu kitap olarak tüm sigortacı meslektaşlarıma tavsiye ederim. Okudukça niye bu kadar coşkuyla tavsiye ettiğimi anlayacağınızı garanti ediyorum. Amacım asla “biz okuduk, siz de okuyun” şeklinde bir böbürlenme değil. Daha çok, genç meslektaşlarıma kendi deneyimlediğim ve sonuç aldığım bir konuyu paylaşmak. Masanızda otururken karşınıza gelen her olayda, kitaptan bir bölümü ve onun çok yönlü tartışmalarını anımsayacaksınız.
Sosyoloji bilmenin sigortacılık için ne kadar önemli olduğunu, kitabı okurken sık sık düşündüğümü belirtmek istiyorum. İlgi duyarsanız keyif alacağınızı ilave ederim”