IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği Genel Müdürü Murat Çiftçi, şirket olarak yeni bir yapılanma içine girdiklerini belirterek, “İnovatif, standart ve rasyonel olmayıp farklılık yaratabileceğimiz alanlara girmeye çalışıyoruz” dedi.
Türk sigorta sektörünün önde gelen brokerlerinden IBS hedeflerini büyüttü. IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği Genel Müdürü Murat Çiftçi, “Türkiye ve bölge ülkelerdeki ofislerimizi artıracağız. Kazakistan ve Azerbaycan’da ofis açmayı planlıyoruz. İran’ı yakından takip ediyoruz” dedi. IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği Genel Müdürü Murat Çiftçi ve Genel Müdür Vekili Cem Çolak, sektöre yönelik düşüncelerini ve IBS’in hedeflerini paylaştı.
Brokerin aslında müşteriyi temsil eden taraf olması nedeniyle çok daha hızlı gelişmesi gerektiğini söyleyen IBS Genel Müdürü Murat Çiftçi şunları söyledi: “Büyük acentelerin brokerliğe dönüşmeleri lazım. Aslında broker gibi çalışanlarda var. Sadece reasürans bacağı olmadan çalışabiliyor. Bunların brokerliğe dönüşmeleri için cesaretlendirilmesi lazım. Neden sayı artmıyor dersek, acentelerin ellerinde yeterli portföy olmaması nedeniyle sigorta şirketleri için yeterli üretimi yapamıyor ve bu büyük bir sıkıntı oluşturuyor. Brokerliğe dönüşmek bir sermaye gerektiriyor. Tabii ki know how ve iyi eleman yetişmiş eleman gerekiyor. Yetişmiş eleman sayısı az ve her şey para değil. Bunları üst üste koyduğumuz zaman yeni brokerlerin gelmesi ve lokal brokerlerin kurulması zorlaşıyor.”
“14 bin acentenin olduğu bir pazarda 114 broker sayısı çok az”
Türkiye’de sigorta sektörünün toplam üretimi içinde yüzde 15’lerin brokerlik sektörü için az bir pazar payı olduğunu söyleyen IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği Genel Müdür Vekili Cem Çolak ise “Gelişmiş ülkelerde brokerlerin sayısı binlerle ifade edilirken, bizde henüz 114’de. 14 bin acentenin olduğu bir pazarda 114 broker sayısı çok az. Biz göreceli olarak büyüdüğünü zannediyoruz fakat bu yeterli değil” dedi.
Farklılık yaratabileceğimiz alanlara gireceğiz
IBS’in hedeflerini anlatan Murat Çiftçi, 1997 yılından bu yana faaliyette bulunduğuna dikkat çekerek, “Hazine Müsteşarlığı dataları yayınlamıyor ama biz Türkiye’deki ilk 5 brokerden biri durumundayız. Sigorta ve reasürans brokeriyiz. Asıl know how’umuz reasürans tarafından geliyor. Havacılık ve enerji en güçlü alanlarımız. 57 çalışanımız var. İki yıl içinde ise 100 çalışana ulaşmak istiyoruz. İstanbul’a ana ofisimiz, Ankara, Mersin ve Adana’da bölge ofislerimiz var. Türkiye ve bölge ülkelerinde ofislerimizi artıracağız. Kazakistan ve Azerbaycan’da ofis açmayı planlıyoruz. İran’ı yakından takip ediyoruz. Ambargo kalktığı anda oraya tekrar gireceğiz. Ambargo öncesinde oradaki en büyük brokerlerden biriydik. Burayla sınırlı kalmayıp Türkî Cumhuriyetlere de girerek büyümeyi planlıyoruz. Öte yandan yeni bir yapılanma içine girdik. İnovatif, standart ve rasyonel olmayıp farklılık yaratabileceğimiz alanlara girmeye çalışıyoruz. Çabamız güçlü olduğumuz alanlarda daha da güçlenerek Türk sermayeli bir Lloyd’s brokerinin bölgede olması” dedi.
Türkiye’deki başarılı sigorta brokerliği uygulamasının UIB tarafından büyük ilgi gördüğünü ve Dubai ofisinde bu yönde hizmet verilmeye başlandığını anlatan Çiftçi, “UIB reasürans brokeri ama Dubai ofisinde sigorta brokerliği de yapmaya başladı. Gerekli transferleri yaptılar. Öte yandan burada sağlık sigortasında da çok güçlüyüz, buradaki teknolojilerimizi Dubai de uygulama almaya çalışıyorlar. Çok güzel bir sinerji çıkardık” şeklinde konuştu.
“Dubai’den daha iyi noktadayız sadece konsantrasyon lazım”
Türkiye’deki şu anda ciddi orandaki primin reasüransının Londra, İsviçre’de Almanya’da yerleşik brokerler tarafından yapıldığını anlatan Cem Çolak, “Ülkemizde ofis açmadan yapılabiliyor. Vergi vergi diyoruz, buna bile müdahale edilse ciddi bir gelir elde edilebilir. İstediğimiz düzenleme olursa artık burada ofis açmak zorunda kalacak ve bu da sektörün gelişimine destek olacaktır. İnsan kaynağı artacaktır. Öte yandan Lloyds’un ülkemizde ofis açacak olması ülkemizin hub olması açısından çok önemli bir gelişme olacaktır. Dubai’den daha iyi noktadayız sadece konsantrasyon lazım” diye konuştu.
Farkımız iki ortağımızdan geliyor
IBS’in yüzde 38’inin İngiliz Lloyd’s brokeri olan uluslararası brokerlik devlerinden dünyanın 7’nci büyük brokeri olan UIB’nin, geri kalan hissenin de Türkiye’nin önde gelen gruplarından Akfen Grup’a ait olduğunu söyleyen Murat Çiftçi, “Akfen Grup, şirketin ortağı ama direkt olarak ön plana çıkmıyor bizde. Bağımsız görüntüyü sağlamak amacıyla böyle bir tavır sergiliyoruz. Know how’un büyük kısmı Londra’dan geliyor. Diğer brokerler sigorta tarafından bakarken, bizim ortağımızın Türkiye’nin büyük bir holding olması nedeniyle bize farklı bir açı katıyor ve farkımız burada ortaya çıkıyor. UIB ise, MENA, Kuzey Afrika, Japonya, Güney Amerika’da çok kuvvetli. En kuvvetli ofisi ise Türkiye’de. Çok gurur verici bir şey bizim için” dedi. Çiftçi, Hazine’nin sektöre çok yakın ve dinleyen konumda olduğunu da sözlerine ekledi.
Şikâyeti bırakmalıyız
Brokerlik sektörü olarak kesinlikle gidecek çok yolları olduğunun altını çizen Çiftçi, “Emekleme sürecindeyiz. Şu kabahatimiz var o da çok şikâyet ediyoruz. Bunu bırakmak, daha dinamik ve inovatif yöntemlerle, brokerler olarak ne yaptığımızı anlatmamız gerekiyor. Yurtdışından sürekli brokerler gelmeye çalışıyor, bunlar boşuna gelmez çünkü Türkiye’de bir potansiyel var. Bunu görüyorlar” şeklinde konuştu.
Fiyat odaklı işlerde olmuyoruz
“Hedeflerimiz tamamen gelirler bazında oluyor” diyen Cem Çolak ise sözlerini şöyle sürdürdü: “Doğru büyümeyi doğru karlılıkla yakalamak hedefiyle hareket ediyoruz. Her işe girmiyoruz. Karsız olacak, müşteriye faydamızın olmayacağı, sadece piyasayı kırmak amacıyla olan bir ihalede olmuyoruz. Biz daha çok katma değerimizin ne olacağını hesaplayarak işe giriyoruz. Rekabet tabii ki bizde de var. Piyasa işi dediğimiz olayın sadece fiyata endeksli olan işlerde olmak istemiyoruz. Günün sonunda optimum fiyatla hizmet verebileceğimiz işleri almak istiyoruz.”
Artık geometrik bir büyüme hedefliyoruz
2015 yılının zor bir yıl olacağını fakat IBS olarak agresif olmaya gayret edeceklerini söyleyen Murat Çiftçi, “Sektör olarak üretim rakamları fazla paylaşılmıyor. Ama yıllık olarak bakıldığında 1997’den 2014’e geçen dönemde iki büyük krizde olmasına rağmen IBS’in ivmesi hep yukarı olmuş. Yüzde 23-24’lerde büyüdüğümüz yıllar da oldu. Büyümede yüzde 10’un altına hiç düşmedik. Artık biz geometrik bir büyüme hedefliyoruz. Bizim hedefimiz yüzde 20’ler civarında olacak ve bu büyümenin içine organik ve inorganik büyüme dâhil” dedi. Müşteri bağlılıklarının ortalama sekiz yıl olduğu bilgisini de veren Çiftçi, “Hasar bu işin olmazsa olmazı ama biz hasarını yönettiğimiz müşteriyi kaybetmiyoruz. Hasar prim rasyomuz yüzde 38 ve bu pazarlık gücümüzü artırıyor” diye konuştu.
Dünya/Yakup Sayar
