Güvence Hesabı’nın sigorta şirketlerinin büyük bir hasar merkezi gibi çalıştığını belirten Genel Müdür Abdülkadir Küçük, yeni yıl itibarıyla sigortasını yaptırmayan işletmelerle araç sahiplerinin ruhsat ve ehliyetlerinin iptaline kadar denetim yetkisi elde edeceklerini söyledi.
HAYATIMIZ SİGORTALI/SEVAL ÖZKAP
Sigorta bilinci, penetrasyon oranı oldukça yüksek görülen ülkemiz sigorta sektörünün en büyük problemi. Öyle ki, zorunlu olan sigortalarımızı bile yapmaktan kaçınıyoruz. Ancak yeni yılda zorunlu sigortalarımızı yaptırmamak için hiçbir bahanemiz kalmayacak. Yayınlanan Zorunlu Sigorta Takibine İlişkin Yönetmelik ile 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nda tanımlanan 11 sigorta branşına denetim geliyor. Yönetmeliğe göre, zorunlu olduğu halde sigortasını yaptırmayan ya da süresi geçtiği halde sigortasını yenilemeyenlerin ruhsatları iptal edilecek.
Zorunlu sigortaların takibini ise kapsamında bulunan zorunlu sigortaların sağladığı güvenceden yoksun kalan kişilerin uğradığı bedeni zararların giderilmesini sağlayan Güvence Hesabı yapacak. Güvence Hesabı Genel Müdürü Abdülkadir Küçük, 1 Ocak 2015 tarihi itibarıyla yeni bir veri tabanı ve ekiple bu sigortaların takibinin yapılacağını söyledi. Yeni dönemde sloganlarını ‘Güvence Hesabı, sigorta yaptırmayanın kâbusu olacak’ olarak belirlediklerini söyleyen Küçük, denetimlerle hem sigortalılık bilincinin artacağını hem de sektörün kazanacağının altını çizdi.
30 gün süre verilecek
Küçük, yeni uygulama kapsamında takip edilen işyeri ya da araç sahibinin sigortasını yapması ya da yenilemesi yönünde uyarılacağını belirtirken, 30 günlük süre içerisinde sigortanın yapılması gerektiğini ifade etti. Süre sonunda sigortasını yaptırmayan ya da yenilemeyen kişilerin ruhsat, ehliyet gibi belgeleri veren kurumlara bildirileceğini söyleyen Küçük, işyerleri ve araç sahiplerinin izin, lisans veya ruhsatlarının iptalinin söz konusu olacağını da sözlerine ekledi.
İflas eden şirketlerin hasarları da ödeniyor
Güvence Hesabı kendi kapsamında bulunduğu sigortaların sağladığı güvenceden yoksun kalan kişilerin uğradığı bedeni zararların giderilmesi amacıyla kurulmuş bir kurum. Güvence Hesabı’nın ödemeyi üstlendiği durumları ise şu şekilde sıralayabiliriz:
▼ Sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanın tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar,
▼ Kazanın meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar,
▼ Çalınmış veya gasp edilmiş bir aracın karıştığı kazada kişiye gelen bedensel zararların karşılanması,
▼ Zorunlu sigorta teminat limitleri ile sigorta poliçesinde belirtilen teminat arasındaki fark kadar ödenecek bedensel tazminat tutarları,
▼ Sigorta şirketinin bütün branşlarda ruhsatlarının iptal edilmesi ya da iflası halinde ödemekle yükümlü olduğu maddi ve bedensel zararlar.
Merkezin en önemli fonksiyonlarından bir tanesi, mali bünye zafiyetine düşmüş yani hasar ödemelerini yapamayan ya da iflas eden şirketlerin hem araç hem de bedeni hasarlarını ödüyor olması. Geçmişte bu doğrultuda altı örnek olduğunu belirten Küçük, “2001, 2003 ve 2004 yıllarında batan ve hasarlarını ödeyemeyen şirketlerin hasarlarını ödedik ve hala ödüyoruz” dedi. Küçük, bugüne kadar bu doğrultuda 52 bin 951 kişiye, 65 milyon 609 bin 884 TL ödeme yapıldığını da sözlerine ekledi.
Bireysel başvuru istiyoruz
Küçük, Güvence Hesabı’na başvuruların büyük çoğunluğunun avukatlar ya da aracılar vasıtası ile olduğunu dile getirdi. Aracılar ile birlikte mağduriyetlerin de arttığını belirten Küçük, artık “Kazalarda bedeni zarar görenlerin yüzde 90’ı bize ulaşıyor. Çünkü kaza anından sonra kendilerini ‘hasar danışmanlık şirketi’ olarak tanıtan aracılar, mağdurlara ulaşıyor. Üstelik bir mağduru 5-6 aracı birden arıyor. Ya da avukatlar bir şekilde mağdura ulaşıyor. Hasar danışmanlık şirketi kurmanın hiçbir ön şartı yok. Eğitim durumu bile aranmıyor. Bu nedenle mağduriyetler de yaşanıyor” şeklinde konuştu.
Avukatlar aracılığıyla yapılan başvurularda da zaman zaman mağduriyetler olduğunu belirten Küçük, şöyle konuştu: “Avukatların, tazminat ödemelerinde yüzde 20’lik bir hakkı bulunuyor. Bazı avukatlar çeşitli şekillerde bu oranı daha da yükseltebiliyor. Aslına bakarsanız avukatlar dava olmadığı sürece sadece bir dilekçe yazıyorlar. Bu aracılık işlemlerinde oran maksimum yüzde 10 olmalı.”
Bu nedenle sakatlık hali olmadığı sürece bireysel başvuru yapılmasının önemli olduğu belirten Küçük, merkeze e-posta ve faks yolu ile ulaşılabildiğini de sözlerine ekledi. Küçük, “www.guvencehesabi.org.tr adresinden bizlere ulaşılabilir. Üstelik e-posta yolu ile bize ulaşan her türlü soruya online destek veriyoruz” dedi.
31 yıllık geçmişi var
1983 yılında Garanti Fonu adıyla kurulan merkez, 1998 yılında Güvence Hesabı adıyla Türkiye Sigorta Birliği (TSB) bünyesine katıldı. Güvence Hesabı, kapsamında bulunan zorunlu sigortaların sağladığı teminatlara ilişkin bedeni olarak (sakatlık ve ölüm) zarar görenlere kaza sonrasında sakat kalma halinde sakatlık tazminatı, ölüm halinde ise ölenin desteğinden yoksun kalanlara destekten yoksun kalma tazminatı ödüyor. Kamu tarafından kurulan ancak TSB tarafından işletilen Güvence Hesabı’nın geliri sigortalılardan ve sigorta şirketlerinden karşılanıyor. Sigortalıların yaptırdıkları zorunlu sigortaların yüzde 2’si nispetinde ve şirketlerden yüzde 1 olmak üzere toplam yüzde 3’lük bir pay buraya aktarılıyor.
Büyük kazalara büyük tazminatlar ödendi
2014 yılı Haziran ayı sonu itibarıyla 930 dosya için 48,2 milyon TL hasar ödemesi yapan Güvence Hesabı, kurulduğu günden bugüne kadar şirket iflasları da dahil olmak üzere 99 bin 539 dosyaya 384 milyon 275 bin TL hasar ödemesi gerçekleştirdi. Güvence Hesabı’nın gerçekleştirdiği hasar ödemelerinden bazıları ise şöyle:
*1 Mayıs 2013 tarihinde Kayseri’nin Yahyalı ilçesinde, midibüsün Çamlıca 3 Barajı’na devrilmesiyle sekiz kişi ölmüş, 24 kişi yaralanmıştı. Karacaşar Belediyesi’ne ait araçta Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası kapsamında 8 kişinin ölümü için yapılan başvurulara 1 milyon 400 bin TL tazminat ödendi. Ödenen tazminat için belediyeye rücu yapıldı.
*21 Aralık 2013 tarihinde Niğde’den Kayseri’ye kayak yapmaya giden öğrenciler buzlu yolda kaza geçirmiş, 11 öğrenci ölmüş, 31 öğrenci yaralanmıştı. Taşıma belgesi olmadığı tespit edilen ve bir turizm firmasına ait aracın Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza ve Zorunlu Taşımacılık Sigortası bulunmuyordu. Bu kazada Güvence Hesabı’na başvuran sekiz ölüm için 1 milyon 452 bin 843 TL tazminat ödendi.
*31 Ocak 2008 yılında İstanbul Davutpaşa’da maytap ve havai fişek atölyesinde meydana gelen patlamada 20 kişi hayatını kaybederken yaralı sayısı 100’ü aşmıştı. Güvence Hesabı, kazada hayıtını kaybeden üçüncü kişiler konumunda olan 16 kişinin yakınları için 1 milyon TL ölüm tazminatı, sürekli sakat kalan altı kişinin maluliyeti için 396 bin TL ve tazminatlar için 2 bin 153 TL olmak üzere toplam 1.4 milyon TL ödeme yaptı. Kazada ölen işyeri sahibi ve üç çalışanı kapsam dışında kaldığından bu kişiler için ödeme yapılmadı.
Güvence Hesabı Genel Müdürü Abdülkadir Küçük, son dönemlerde meydana gelen patlamalardan ise henüz başvuru alınmadığını söyledi. 11 Temmuz ’da Denizli’de unlu mamul üretimi ve satışı yapan işyerinde sanayi tüpünden kaynaklandığı sanılan patlamada 1 kişi öldü, 3’ü ağır 36 kişi yaralandı. 13 Temmuz’da Zeytinburnu’nda ambalaj ve plastik imalathanesinde tüpgaz patlaması gerçekleşti. Patlamada üç kişi öldü, sekiz kişi yaralandı. 22 Temmuz’da ise Diyarbakır Lice’de LPG yüklü tankerin infilak etti, iki yolcu otobüsü ve ticari araca sıçrayan alevler 1 kişini ölmesine ve 66 kişinin yaralanmasına neden oldu.
5684 sayılı yasaya göre zorunlu sigortalar
- Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası
- Zorunlu Karayolları Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası
- Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası
- Tehlikeli Maddeler Zorunlu Sorumluluk Sigortası
- Kıyı Tesisleri Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası
- Özel Güvenlik Mali Sorumluluk Sigortası
- Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası
- Zorunlu Deprem Sigortası Sertifika Mali Sorumluluk Sigortası
- Deniz Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası
- Zorunlu Paket Tur Sigortası
“Güvence Hesabı bana nefes oldu”
Güvence Hesabı, ölüm, sakatlık ve yaralanma durumunda birçok kişiye tazminat ödüyor. Ancak en önemlisi yaşanan kazalar sonucunda sakat kalan ve yaralanan kişilere sunduğu güvence. Bu güvencenin en önemli örneklerinden biri ise Ali Bedir. Güvence Hesabı’ndan 113 bin TL tazminat ödemesi alan Bedir, 2006 yılında Şile’de bir başkası tarafında kullanılan çalıntı araçla trafik kazası geçirmiş. Kaza sonrası kaderine terk edilen Bedir’in yardımına yöre halkı koşmuş ve hastaneye kaldırılmış. 45 gün uyutulan Bedir, uyandığında ise acı gerçekle karşılaşmış. “Uyandığımda bacaklarımı oynatamıyor, sağa sola kıpırdayamıyordum” diyen Bedir, gerekli ameliyatları eş-dost yardımıyla olduğunu bu sayede yürüyemese de nefes aldığını söyledi. Kaza sonrası omuriliğinin zarar görmesi nedeniyle tekerlikli sandalyeye mahkum kalan Bedir, kazadan üç yıl sonra bir gün telefonunun çaldığını ve bir avukatın kendisine ulaştığını söyledi. Bedir, “Avukat sayesinde Güvence Hesabı ile tanıştım. Gerekli belgeleri hazırladık ve başvuru yaptık. Kısa bir süre sonra avukat beni yine aradı ve tazminat ödememizi bankadan alabileceğimizi söyledi. Bankadan 133 bin TL’yi çeker çekmez, avukata başta da anlaştığımız üzere 33 bin TL ödedim” dedi.
Güvence Hesabı’nın zor durumda kalan kişiler için nefes olduğunu söyleyen Bedir, “Ben bu merkezi ömrümün sonuna kadar bulamazdım. Abdülkadir Bey ile de tanıştım. Kendisi bana tüm kanunları A’dan Z’ye aktardı. Böyle bir güvencemiz olduğu için her daim şükrediyorum” şeklinde konuştu.
