ESAD Başkanı Ersoy Kocamanoğlu, bankaların sigortacılık konusunda haksız rekabet oluşturduğunu iddia etti. “Yapılan tüm bu yanlışlıklar; sektör ve sigortalı konusunda güven sorunu yaratmaktadır” diyen Kocamanoğlu: “Bankaların sigorta konusundaki haksız rekabetine kim dur diyecek?” diye soruyor.
Ege Sigorta Acenteleri Derneği (ESAD) Başkanı Ersoy Kocamanoğlu; bankaların haksız rekabet yaptığı ve müşterilerine baskılar uyguladığını iddia ederek adeta isyan etti. Kocamanoğlu; “Bireysel kredilerle bağlantılı sigortalar ve banka sigortacılığının haksız rekabet uygulamaları; bankaların sigortalılar üzerinde baskı kurarak devam ettiği; cayma hakkını kullandırmadığı ve fahiş rakamlarla poliçe tanzim ettiği tarafımıza gelen bildirimlerden anlaşılmaktadır” dedi.
ESAD Başkanı Ersoy Kocamanoğlu; “Bu durum haksız rekabet koşullarına ve orantısız güç kullanımına yol açmaktadır. İlgili kurum ve kuruluşlara iletilmesi adına sigortalılarınızdan gelen şikâyet evraklarının tarafımıza bildirilmesini; dernek olarak konuyla ilgili gerekli girişimler yaparak ve takipçisi olacağımızı bildiririz” diye konuştu.
Başkan Kocamanoğlu sözlerini madde madde sıralayarak şöyle devam etti:
· Kredi kuruluşları, sigortalılar üzerine baskı kurarak poliçe satmaya devam ediyor. Faizleri arttırma tehdidi ile kasko poliçeleri yapılıyor.
· Kredi kullanan müşterilerin sigorta şirketini seçme hakkı sınırlandırılıyor.
· Sigorta şirketleri, banka kanalı için acenteler yönünden haksız rekabet oluşturacak ürünler çıkarıyor ve fiyatlamalar yapıyor.
· Poliçeler hatalı tanzim ediliyor; müşteri bilgilendirilmiyor ve hasar konularında müşteriler muhatap bulamıyor. Bu da sigorta bilincinin oluşmasını engelliyor ve sigorta sektörü yönünden imaj kaybı yaratıyor.
· Banka yönetimleri KVK’ya aykırı listelerle banka şubelerine satış baskısı yapıyor. “Mobbing” ile satışlar tamamlanıyor. Yanlış bilgilendirmelerle; yanlış poliçeler yapılıyor. Sigortaya olan güven azalıyor.
Komisyon iadeleri yapıyor
· Banka Şubeleri kurumsal müşterilere ve büyük- önemli poliçelerde müşterilere chip para- bonus – world puan vb. adı altında komisyon iadeleri yapıyor. Örneğin; brüt primi 50 bin TL olan bir iş için müşterinin kredi kartına 10 bin TL chip para yükleniyor ve müşteri bu yolla ikna ediliyor. Bu iş için serbest acentenin; banka şubesiyle rekabet etme şansı bulunmuyor. Banka; bu yüklediği chip parayı kendi bilançosunda gider gösteriyor. Müşteri de bu chip parayı firması için kullanıyor; yine müşteri elde ettiği bu gelirin vergisini ödemiyor.
· Sigorta şirketleri ve yönetimleri; büyük primli işlerde banka yönetimlerinin gücü ve baskısıyla banka müşterilerine; acenteye tanınmayan tavizler veriyor. (Karşılıksız hasar ödemeleri, özel indirimler vb.) Bu da acente yönünden haksız rekabete yol açıyor.
Güven sorunu
. Banka sigortacılığı kanalı; ödenmeyen ve talep edilmeyen hasarlar, eksik teminatlı poliçe kesilmesi, yüksek primli poliçeler tanzimi sonucunda; kârlı bir satış kanal olduğu için politikalar ve stratejiler bu yöne yoğunlaştırılıyor. Yapılan tüm bu yanlışlıklar sektör ve sigortalı konusunda güven sorunu yaratmaktadır. Banka yönetimleri bankacılığın dışında sigorta pazarlamasına yoğunlaşıyor; bankacılık konularının dışına çıkıyor.