8 Eylül 2024, Pazar
spot_img

Emeklilikte refah içinde yaşamak için herkes ‘BES’lenmeli

HDI Fibaemeklilik, Bireysel Emeklilik Sistemi ve ekonomideki gelişmeleri mercek altına aldığı YouTube kanalı ile yatırımcılara ışık tutuyor. HDI Fibaemeklilik’in 43 fonunu yöneten 11 portföy yönetim şirketi yöneticilerinin emeklilik yatırım fonları ile tasarruf konularına ilişkin kapsamlı bilgileri izleyicileriyle paylaştığı kanalda Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu, Ekonomist Mert Yılmaz gibi uzman isimler önemli bilgilendirmelerde bulunuyor. Kendileri de bir BES katılımcısı olan Uzunoğlu ve Yılmaz’ın yol gösterici nitelikteki açıklamalarını sizler için derledik… 

SİGORTAMEDYA ÖZEL 

EKONOMİST MERT YILMAZ

“Enflasyonist ortamda yatırım yapmak daha mı mantıklı?”

“Enflasyonist ortamda yatırım yapmak daha mı mantıklı?” sorusunun temeli aslında enflasyonsuz ortam değil yatırımcının risk algısı. ‘Benim risk algım düşük ve para kaybetmeye tahammül edemem’ gibi bir yaklaşımınız varsa, enflasyon ne kadar yüksek olursa olsun bir şeyi değiştirmez. Ama risk algınız biraz yüksekse sorunun cevabı ‘evet’… Yani ‘high risk high profit’ hikayesi. Dolayısıyla bunun için enflasyonun yüksek olması düşük olmasına gerek yok. Enflasyonist ortamlarda özellikle hisse senetlerine bir yönelim söz konusu oluyor. Ama enflasyon denilen şey de bir illüzyon aslında. Cirolara, karlara mutlaka enflasyondan arındırarak bakmakta fayda var. 

Peki bu ortamda ‘BES’li olmak mantıklı mı?’ Emeklilikte refah içinde yaşamak için herkesin elinden geldiğince kendi emekliliğine bir katkı yapması gerekiyor. 

Bu hisse senedi alarak olabilir, bu arsa tarla alarak olabilir ama bir birikim yapmak zorundayız. Buradaki önemlilerinden bir tanesi bence BES. Neden? Çünkü küçük küçük de bir yatırım yapılabiliyor burada. Devlet yaptığınız yatırma bir de devlet katkısı veriyor. Emekli olunduğunda devletten alınan emekli maaşı kimseye yetmeyecek. Yan bir gelir yaratmak lazım. Bunun da en kolay uygulanabilir hali BES. Ama mutlaka ‘Ben girdim 10 sene sonra buradan çıkarım’ dememek gerekiyor. Bazen işte altın fonun, bazen eurobond fonun ağırlıkta olduğu, bazen risksiz getirinin, bazen riskli enstrümanların portföyde bir dağılımının olduğunun takip edilmesi lazım. Örneğin benim iki tane BES’im var. Gerekçem de şu: Günün birinde bir para ihtiyacım olduğunda bütün o birikmiş büyük parayı bozmayayım devlet katkısında önemli bir şey tahribat yaratmayım. Çünkü devlet katkısıni alabilmenin bir takım koşulları var. Büyük bir para ihtiyacım varsa daha uzun vadede olan ve daha çok küçük bir parayla bu işi yönetebiliyorsam daha genç BES’imi bozabilme esnekliğini sağlamak adına ben böyle bir şey yaptım.

Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu

“BES yaptırmak için çok mu geç kaldım?”

Hiçbir zaman hiçbir şey için geç değildir. Sistemde kaldığınız sürece. BES yaptırmak bir kere kişiye birikim için belirli bir disiplin sağlıyor. Çünkü biz eğer bankaya parayı yatırsak vadesiz vadeli fark etmez elimizde hazır o para. Bir ihtiyaç olduğunda hemen ilk uzanılacak yer. ‘Hemen çekelim harcayalım, ihtiyacımızı giderelim’ diyoruz. Ama birikiminiz Bireysel Emeklilik Sistemi’nde olduğu zaman ‘Ben bunu çekersem acaba devletin katkısı mı azalır? Zamanında emekli olamayabilir miyim’ gibi bir takım sorularla karşı karşıya kalıyorsunuz. 

Bireysel emekliliğin şöyle güzel bir tarafı da var. Örneğin ödemeye ara verip rahatlayabilir, ondan sonra tekrar ödemeye devam edersiniz. Yeter ki 10 yıl boyunca sistemde kalın. Öyle bir zorunluluk mu var? Tabii ki ‘hayır’… Peki çıktığınızda siz birikiminiz ve getiriler burada size geri ödenmeyecek mi? Tabii ki ödenecek ama devlet katkısını belli oranlarda alabiliyorsunuz. Ama “Ben yüzde 30’luk devlet katkısını tam olarak elde etmek istiyorum” diyorsanız, 10 yıl sistemde kalmak gerekiyor. Hakedişin tamamının alınabilmesi sistemde en az 10 yıl kalınması ve 56 yaşını aşmanız gerekiyor. Bu katılımcılar için çok büyük bir avantaj.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER