Türk sigorta sektörünün Covid-19 sürecinden güçlenerek çıkacağını belirten Nart Sigorta ve Reasürans Brokerliği Yönetim Kurulu Başkanı Levent Nart, Avrupa sigorta sektörünün yüzde 15 küçüleceğini; Türkiye’nin ise yüzde 12 büyüyeceğini söyledi.
YouTube üzerinden yayın yapan Sigorta Ekranı’nın canlı yayın konuğu olan ve SigortaMedya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar’a çarpıcı açıklamalar yapan Nart Sigorta ve Reasürans Brokerliği Yönetim Kurulu Başkanı Levent Nart; Türk sigorta sektörünün Koronavirüs salgını (Covid-19) sürecinden güçlenerek çıkacağını vurguladı. Nart, Avrupa sigorta sektörünün yüzde 15 küçüleceğini; Türkiye’nin ise yüzde 12 büyüyeceğini söyledi. Covid-19 sürecine bakıldığında sigorta sektörünün çok işe yaradığının görüldüğünü belirten Nart, “Birçok işletmenin işi durdu. Bu nedenle alacaklarını tahsil edemez hale geldiler. Bu noktada alacak sigortası ve kredi sigortalarının çalıştığını görmekteyiz. Vefat halinde hayat sigortalarının devreye girmesi de önemli bir gelişme” dedi.
Sektörün önemi arttı
Salgının başlamasından bu yana geçen sürede hem dünya hem Türkiye’deki sigorta şirketlerinin başarılı sınav verdiğini belirten Nart, “Gerek alacak sigortası gerek hayat sigortaları çalışmaları, bir de buna Covid-19 tedavilerinin sağlık sigortaları kapsamına alınması sektörümüzün önemini artırdı. Bu süreçten sonra sigorta sektörünün öneminin daha da artacağını düşünüyorum” diye konuştu.
Sağlığı sigortasız korumak zor
Programda, “Covid-19 insanlara sağlığın ne kadar önemli olduğunu hatırlattı” diyen Nart, şunları söyledi: “İnsanlar sağlığın, iyi bir arabaya sahip olmaktan, iyi bir evde oturmaktan çok daha önemli olduğunu anladı. Sağlık olmayınca birçok işlem lüzumsuz kalıyor. Bireyler bu süreçte bir başka şeyi daha keşfetti. İstediği kadar çocuğu, torunu veya çalışanı olsun belli bir yaştan sonra kendi kendine muhtaç olduğunu gördü. Bu nedenle insanlar tek sermayelerinin sağlık olduğunu anladı. Dolayısıyla sağlığı, sigortasız korumak çok zor. Sağlık bozulduğu zaman tedavinin maddi sonuçlarını karşılayabilecek bir sigorta sisteminin içinde bulunmak, bireyler için çok büyük önem arz etmeye başladı. Sağlık sigortasında bugün yüzde 30’larda olan artışın önümüzdeki dönemde de yükseleceğini söyleyebiliriz.”
İflaslar Türkiye’yi fazla etkilemez
Nart, salgının ekonomiye etkilerini ise şöyle değerlendirdi: “Dünya çapında yüzde 15 dolaylarında iflas artışı bekleniyor. Türkiye’nin ise bu krizden daha az zararla çıkacağını varsayıyoruz. Türk insanının işini kendi başına bitirme kabiliyetini, fedakâr yapısını ve çalışkanlığını buna gerekçe gösterebiliriz. Türk sigorta sektörü bu sıkıntılı dönemi süratli bir şekilde atlatıp, tekrar iyiye doğru gidecektir.”
Hayat sigortasında, koronavirüs kaynaklı ölümlerin teminat altına alındığını vurgulayan Nart, “Seyahat sağlık sigortalarında ise kesin istisna bölümüne konulmuş. Ferdi kazada teminat dışı çalışıyor. Covid-19 aslında sigaradan kaynaklanan ölümden çok daha az ölüme neden olan bir hastalık olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla hayat sigorta sistemini zorlayacak, sıkıntıya sokacak bir durum yok” dedi.
Nart, iş adamlarına yönelik olarak da şu tavsiyelerde bulundu: “İş durması sigortasını çok önemsiyorum. Çünkü,Türkiye’de sigortalanma oranı çok düşük. Bu nedenle iş durması sigortasını 1 numara olarak görüyorum. İki numaraya alacak sigortasını koyuyorum. Çünkü birçok şirketin, alacakların tahsil edilememesi nedeniyle iflas ettiğini görüyoruz. Yangın ve mesuliyet sigortaları tabii ki önemli. Bunları da ağır riskler kategorisine koyuyorum.”
Sigorta sektörünün geleceğiyle ilgili de konuşan Nart, “Sigorta sektörü enteresan bir sınavdan geçecek. Bir defa sigorta sektörü şöyle bir hataya düşmemeli: Şu an teminat altına olup da ‘Ya bunu nasıl vermişiz, bunları yeni yapacağımız poliçelerde teminat dışı bırakalım’ dememek lazım. Gerçekten tüm dünyayı durduran, aynı zamanda sigorta sektörünü çökertecek güçte bir risk nasıl teminat altına alınabilir? Bunun derdine düşmek lazım. Her risk sigortalanabilir. Yeter ki gerek müşteri gerekse riski taşıyan sigorta sistemi, kendi aralarında riski paylaşsın” dedi.
24 milyon dolar prime karşılık 800 milyon dolar hasar
Nart, iptal sigortaları ile ilgili olarak şu değerlendirmelerde bulundu: “Şu an Japonya’daki olimpiyatların iptali kararlaştırıldı. Aşağı yukarı, 800 milyon dolarlık bir hasar ödemesi gerçekleşecek. Bunun da 24 milyon dolar bir primi var. Düşünün, 24 milyon dolar prime karşılık, 800 milyon dolar hasar ödenecek. Buna benzer farklı etkinlikler de var. Etkinliklerin hepsinde iptal ödemeleri yapılacak.Bazılarında salgın hastalıklar teminat haricinde, bazılarında teminat altında. İptal sigortası fiyatları artacaktır. Yangın, iş durması ve benzeri sigortalara çok fazla tesir edeceğini düşünmüyorum.”
Avrupa küçülecek, Türkiye büyüyecek
Covid-19’un Avrupa ve Türk sigorta sektörü üzerindeki etkilerini ayrı ayrı değerlendiren Levent Nart, Avrupa sigorta sektöründe yüzde 15’lere varan bir prim küçülmesi olacağını tahmin ettiğini söyleyen Nart, Türk sigortacılarının ise süreçten büyüyerek çıkacağını iddia etti. Avrupa’da bir yandan prim girişi azalırken, hasar çıkışlarının aynen devam edeceğini ileri süren Nart, “Dolayısıyla yeni iş satma adına sigortası şirketleri bir rekabete gireceklerdir. Türkiye’de ise sigorta sektörünün yüzde 12’ler civarında büyüyeceğini tahmin ediyorum. Avrupa piyasası küçülürken, Türkiye piyasası büyüyecektir. Bu süreci doğru ürünlerle yönetir ve zaman zaman sektörün sağlık sigortasında yaptığı gibi taşıyabileceği küçük jestlerle sigorta algısını kuvvetlendirirsek, Türk sigorta sektörünün, Covid-19 travmasından çok kârlı bir şekilde çıkabileceğini söyleyebiliriz” dedi.
Trafik, kasko geriler; kurumsal sigortalar etkilenmez
Levent Nart, salgın sürecinin bireysel ve kurumsal sigortalar üzerindeki etkisi konusunda şunları söyledi: “Bireysel sigortalara baktığımızda iş dünyasındaki işsizlik oranı resmi olarak yüzde 13 civarında. Bunun yüzde 20’lere çıkabileceğini varsayabiliriz. Böyle bir durumda tabii bireysel ihtiyaçlar başta kasko yenilemesi olmak üzere ikinci plana atılacak. Çünkü insanlar, öncelikle karınlarını doyurmak, mevcut kilit personelini muhafaza etmek, onların ihtiyaçlarını karşılamaya yönelecek. O nedenle özellikle trafik, kasko sigortalarında bir gerileme olacağını öngörüyorum. Kurumsal sigortalara gelince, burada çok büyük değişikliklerin olacağını açıkçası düşünmüyorum. Sigorta şirketleri arasında rekabetin artacağını, ancak mevcut poliçelerin yenileneceğini, hatta yeni poliçelerin yapılacağını ve poliçe kapsamlarının genişleyeceğini söyleyebiliriz.”