5 Aralık 2025, Cuma
spot_img

Can Kantar: “Keyifler yerinde, koltuklarımıza yaslanma zamanı!”

Hareketli bir yaz sezonunu geride bırakıyoruz. Bu aydan başlayarak daha da hareketli aylara giriyoruz. Yenilemeler, reasürans anlaşmaları derken zorlu aylar bizleri bekliyor. Sektör  geçen aylarda biraz soft işlerle vakit geçirdi. Sponsorluklar yeni birkaç ürün ile bir yaz sezonunun sonuna geldik. Bu arada sektör sırtüstü yattı demiyorum. Birçok şirket acentesine, sigortalısına dokunmak için yollara döküldü. O sıcaklarda Mardin, Urfa, Diyarbakır Karadeniz Bölgesi turlandı. Burada Quick Sigorta yönetim kadrosunu tebrik ederim. Büyük efor sarf ettiler.

‘Allah daha çok versin’::))

Başlıkta “Keyifler yerinde bir koltuklarımıza yaslanalım” dedim sebebi açıklanan 2025 yılının ilk 6 aylık sonuçları. Sektörde bir pembe bulut dolaşıyor. Milyar TL’lerle ifade edilin kârların sektörün yüzünü güldürdüğü bir gerçek. Derler ya “Allah daha çok versin” … Aynen öyle diyorum ki , “Sektör iyi biz iyi, sektör kötü biz kötü.” Seviniyoruz çünkü hepimiz bu geminin içindeyiz.

Daha önce ki yazılarımda da yazmıştım, bir kez daha yazayım istedim. Yıllarca ulusal basında ekonomi gazeteciliği yaptım. Ve uzun yıllar bankalar, dönem sonlarında ‘şu kadar kâr ettik, bu kadar kârımız arttı’ diye bültenler gönderirlerdi. Ve kamuoyunda büyük tepki olurdu ki, o zaman bu kadar sosyal medyada etkin bir alan değildi. Tüketiciler banka kârları için “Bankaların bizi nasıl kazıkladıklarını ettikleri kardan görüyoruz” derdi. Bu tepkiler sonrası bu bültenlerin azaldığını, en azından eskisi kadar paylaşılmadığını gördüm. Son günler de ise hiç rast gelmedim, sosyal medyada bu kadar çok dolanmama rağmen.

Biz ne yapıyoruz !

Yıl boyunca ‘Trafik sigortasında şirketlerin zararı …milyar TL’lere ulaştı’ deyip bir taraftan sektörün zararına dikkat çekip, aradan nemalananlara engel olmaya çalışılıyor. Diğer taraftan ettikleri kârları bangır bangır paylaşıyorlar. Burada tezat bir durum yok mu ?

Ben neden kârlarını bu kadar heyecanla paylaştıklarını biliyorum. Sermayedar görsün ise, zaten bu rakamlar bülteni hazırlanmadan patronun önüne gidiyor ya da Yönetim Kurulu toplantısında deklare ediliyordur. Konu bu değilse, o zaman ne? Başka iş arayışları mı, tebrik edilme isteği mi? Nedir bilemedim. Kendileri paylaşmıyor ise birileri paylaştığında da ona like atıp paylaşmak da konuya ortak olmak demektir. Burasını anlamıyorum. “Bu kadar kâr ettik deyip ardından trafik sigortası bizi mahvetti” demek bana anlamsız geliyor.

İletişimlerini tekrar gözden geçirmeliler

Yöneticilerimizin kendilerinden ve ekiplerinden gurur duyduklarını anlayabiliyorum. Bu da onların hakkıdır. Ve bu edilen kârlara bir farklı bir mesaj içerisinde anekdot ile vermek daha mantıklı değil mi ? Bunun için post hazırlamak ve sosyal medya da paylaşmak bence büyük sıkıntı. Zarar edildiğinde de aynı postu yapmak gerekir, ya da yapana “Neden benim zararımı haber yapıyorsun veya paylaşıyorsun” denilmemeli. Neyse “Allah daha çok versin” deyip geçiyorum konuyu.

Sayın Benli’ye teşekkür ederim

Bu ay kapağımızda Atilla Benli var. Kendisini Cardif’de tanımıştım sonrasında Vakıf Emeklilik, Güneş Sigorta, Türkiye Sigorta, TSB Başkanlığı derken şimdi Zurich Hayat Emeklilik şirketinde. Yeni şirketinde hummalı bir çalışma içerisinde olduğunu tahmin ediyordum. Kendisine telefon açtım, “Yeni görevinizde bir zaman geçti, mutlaka sektör ile paylaşmak istediğiniz gelişmeler olmuştur. Bunun için bir röportaj yapalım mı ?” dedim. Sağ olsun, kabul etti ve arkadaşımız Alp Süer güzel bir röportaj gerçekleştirdi. Kendisine teşekkür ederim.

Sigorta Ekranı’nda yayınlarımız başladı

Sigorta Ekranı’nda yaz ayları nedeniyle ara verdiğimiz yayınlara tekrar başladık. Biz Eylül ayından itibaren başlarız diye planlarken. Sektörün önemli isimlerinden biri olan Fahri Altıngöz’ün teklifiyle yayın planımızı hızlıca devreye soktuk. Fahri Altıngöz sektöre yıllarca emek vermiş bir sektör profesyoneli. Aksigorta’da ki görevi sonrası şimdi kendi işini yapıyor. Ve onun önerisiyle özellikle doğal afet risklerini akademik açıdan bir yaklaşım içeren yayınlarımıza başladık. Fahri Bey ile bir bu modellemeleri yapan akademik kariyeri olan hocalarımızı yayınlarımıza alacağız. Bu içerikler sektör için çok değerli. Zaten sektör şirketleri de bu konuda ilgili. Biz de bu yayınlarla bu farkındalığı artırma düşüncesindeyiz. Umarım başarılı oluruz.

Vergi rekortmeni sektörümüz

Bir konuya değinmeden geçemeyeceğiz. 2024 yılı vergi rekortmenleri açıklandı. Sigorta sektöründen 11 şirket vergi rekortmeni 100 şirket arasına girdi. Sigorta sektörünün, zaten üstlendiği risklerle Türkiye ekonomisi’ne ne kadar güvence sağladığı ortadayken, şimdi de vergisini kuruşu kuruşuna veren bir sektör olmanın gururunu yaşıyor. Ben de alkışlıyorum kendilerini.

1 Yorum

  1. Evet…..
    ‘Allah daha çok versin’::))
    Fakat sigorta şirketleri de zarar feryatları ile %10’a düşürdükleri %17 olan Trafik komisyon bedelini güncellemeleri olağan bir durum olsa gerek.
    Sadece patrona şirin gözükmek için hazırlanan bilanço sonucu olmasa gerek.
    Çünkü vergi rekortmenler listesi de bunu gösteriyor. Yani göstermelik olmayan reel bir veri var.

    Rahmetli TÜSAF ve S.A.İ.K. Başkanı Levent ERGUN beyi anmadan edemeyeceğim.
    Onun zamanında elde edilmiş Trafik sigortası %17 komisyon hakkı ondan sonra bir şekilde düştü etkin ve yetkinlerin sessizliğinde uçtu gitti…..!
    Sigorta şirketleri, acenteleri için iş ortağımız, partnerimiz diyor güzel de diyor ama iş ortağını yeterince korumadığını ortaya çıkıyor.
    İstemeyen bebeye mama yok diye söz var.
    Sn. Can KANTAR bey, umarım sizin bu makaleniz sonrası Acenteler adına etkin/yetkin görevliler konuyu gündeme alırlar…
    Sevgi ve Saygılarımla

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER