Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ve Otomatik Katılım Sistemi (OKS) toplam fon büyüklüğü 1,66 trilyon liraya ulaştı. Allianz Türkiye, sunduğu yenilikçi ürün ve hizmetlerle yılın ilk altı ayında her 4 sözleşmeden birinin sahibi olurken yaklaşık 1,4 milyon katılımcısına kapsamlı finansal danışmanlık sunuyor. Allianz Türkiye Bireysel Emeklilik ve Hayat Sigortaları Genel Müdür Yardımcısı Fisun Koç Doğan, uzun vadeli tasarrufun önemine dikkat çekerek farklı müşteri segmentlerine özel çözümler ve mobil erişim imkânıyla BES’in Türkiye’deki en güçlü yatırım araçlarından biri olmasını desteklediklerini söyledi.
Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) katılımcıların fonları ile devlet katkısı fonlarının toplam büyüklüğü 15 Ağustos itibarıyla 1 trilyon 554 milyar liraya ulaştı. Otomatik Katılım Sistemi’ndeki (OKS) 112,1 milyar liralık fon büyüklüğü de eklendiğinde, sistemin toplam hacmi 1 trilyon 666 milyar liraya çıktı. Gönüllü sistemde katılımcı sayısı 10 milyona yaklaşırken BES ve OKS birlikte değerlendirildiğinde 17,6 milyon kişinin sistemden yararlandığı görülüyor.
Allianz Türkiye Bireysel Emeklilik ve Hayat Sigortaları Genel Müdür Yardımcısı Fisun Koç Doğan, BES’in giderek güçlenen yapısına dikkat çekerek “Fon çeşitliliği sayesinde orta ve uzun vadede enflasyonun üzerinde ortalama getiri sağlayan geçmişi ve yüzde 30 devlet katkısı gibi avantajlarla BES, yalnızca bir tasarruf sistemi değil aynı zamanda bir yatırım aracı haline geldi. Önümüzdeki dönemde BES’in Türkiye’deki en önemli yatırım araçlarından biri olacağına ve uzun vadede bireysel yurt içi tasarruflardan aldığı payın belirgin şekilde artacağına inanıyoruz” diye konuştu.
“Her 4 sözleşmeden biri sisteme Allianz Türkiye aracılığıyla girdi”
Doğan, BES’in yükselen büyüme ivmesinin ardında müşterilere sundukları yenilikçi ürün ve hizmetlerin, genişleyen güçlü ve çeşitlendirilmiş dağıtım ağının payı olduğunu belirterek “Emeklilik Gözetim Merkezi’nin açıkladığı verilere göre yılın ilk yarısında sistemde yaşanan net katılımcı sayısı artışında, her 4 sözleşmeden birinin Allianz Türkiye aracılığıyla sisteme girmesi bizim için büyük mutluluk. Bireysel emeklilik alanında yenilikçi çözümlerimizle yaklaşık 1,4 milyon katılımcımıza hizmet sunuyor, sektörümüze de öncülük ediyoruz. Yatırım yönetimi alanında verdiğimiz ve müşterilerimizden büyük takdir gören kapsayıcı ve kolay erişilebilir finansal danışmanlık hizmetlerimiz ve başarılı yatırım yönetimi performansımızla da sektörde fark yaratmaya devam ediyoruz” dedi.
“Farklı müşteri segmentlerimizin ihtiyaçlarına göre çözümler sunuyoruz”
Allianz Türkiye’nin “Bugünden Yarına Allianz Seninle” anlayışıyla yalnızca bugünü değil, geleceği de güvence altına almayı hedeflediklerini belirten Doğan, sundukları hizmetlere ilişkin şunları söyledi: “2023 yılında hayata geçirdiğimiz Allianz Finansal Danışmanlık hizmetimiz ile bireysel emeklilik yatırımcılarının birikimlerini en verimli şekilde yönetmelerine destek oluyoruz. Bağımsız uzmanlardan oluşan Yatırım Komitemiz, piyasa değerlendirmelerini, fon bilgilerini ve farklı yatırımcı profillerine uygun varlık dağılımı önerilerini düzenli olarak hazırlıyor ve bu bilgileri tüm müşterilerimizle paylaşıyoruz. Müşterilerimiz, Allianz Yatırım Komitesi’nin önerilerine ve danışmanlık hizmetlerine ‘Allianz’ım’ mobil uygulaması üzerinden tek tuşla erişebiliyor; kendileri ve aileleri için kapsamlı finansal planlama desteğinden yararlanabiliyor. Yüz yüze sunduğumuz danışmanlık hizmetine ek olarak, uzaktan danışmanlık kanalımızı da sürekli geliştiriyoruz. Böylece farklı müşteri segmentlerimizin ihtiyaçlarına bire bir çözümler sunmaya devam ediyoruz.”
“Sisteme uzun vadeli katılım önemli”
Türkiye’nin orta yaşlı ve yaşlı nüfusunun hızla arttığını, bunun da emeklilik ve sağlık harcamaları üzerinden kamu bütçesine ek yük getireceğini belirten Doğan, “Son beş yılda Türkiye’de 65 yaş üstü nüfus yüzde 20,7 oranında arttı. Allianz’ın Küresel Emeklilik Raporu’na göre önümüzdeki 25 yılda bakıma muhtaç yaşlı nüfusun oranının yüzde 15’ten yüzde 35’e yükselmesi bekleniyor. Bu durum, tasarruf bilincinin artırılmasını, BES gibi uzun vadeli tasarruf sistemlerine katılımın çoğaltılmasını ve sistemde aktif kalmayı teşvik etmeyi kritik hale getiriyor. Böylece sosyal güvenlik sisteminde beklenen aktif/pasif oran değişiminden kaynaklanacak yük hafifletilebilecek ve uzayan yaşam süreleri sonrasında ortaya çıkabilecek finansal riskler daha etkin şekilde yönetilebilecek” değerlendirmesinde bulundu.
“Güçlü bir finansal gelecek için bugün atılan adımlar önemli”
Gelecekteki finansal tabloları iyileştirmek için bugünden adım atılması gerektiğine dikkat çeken Doğan, “Sistemin fon büyüklüğü 1,5 trilyon lirayı aştı ve bu oldukça sevindirici bir gelişme. Ancak gayrisafi yurt içi hasılanın yalnızca yüzde 3,5-4’üne denk gelmesi ve kişi başı birikimin ortalama 150 bin lira civarında seyretmesi, hâlâ kat edilecek yolumuz olduğunu gösteriyor. Sektörde önemli bir katılımcı sayısı ve fon tutarına ulaşılmış olsa da Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) ile birlikte daha fazla kişi sistemin avantajlarından yararlanacak ve fon birikimleri daha hızlı artacak. BES’teki katılımın yükselmesi ve emekli olan milyonlarca kişinin sistemde görünür hâle gelmesiyle sistem çok daha büyük bir boyuta ulaşacak; TES de bu sürece önemli bir güç katacak” ifadelerini kullandı.


