Türkiye Sigorta Birliği Hayat ve Emeklilik Yönetim Komitesi Başkanı ve Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü Mete Uğurlu sektörün, devlet katkısının da desteği ile 2013 yılını oldukça verimli ve hedeflerine paralel şekilde geçirdiğini söyledi. Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), geriye bırakmaya hazırlandığımız 2013 yılında yıldızı parlayan sektörlerinin başında geliyor. e Uğurlu, “BES, tam olarak güvenilir, şeffaf ve son derece esnek. Yüzde 25 devlet katkısı ile artık getiride de rakibi kesinlikle yok” dedi. Uğurlu, 2013 yılındaki büyüme rakamları ile artık önümüzdeki yıllara güvenle baktıklarını ve gelişme eğiliminin 2014 yılında da devam edeceği öngörüsünde bulundu.
Geleceğe hazır olmanın her birey için çok daha önemli olmaya başladığını belirten Uğurlu, “Ülkemizde yapılan araştırmalar, emeklilik sürecinde kişilerin, bu dönemde sıkıntılı bir hayat beklediklerini gösteriyor. Finansal planlama bugün kadar, yarınla da çok ilgilidir. Sadece parayı değil, ihtiyaçlarınızı, değerlerinizi ve hayallerinizi de kapsar. Her şeyden önemlisi gelecek için harcama ve yatırım yapılmalı. İşte burada sigorta ve bireysel emeklilik öne çıkıyor. Gelecek ile ilgili riskleri sigorta ile azaltırken, BES ile tasarruf yolculuğuna katılmak önemli. Her şeyden önce, “en iyi yatırım aracı tasarruf alışkanlığı edinmektir’ sözüne katılıyoruz ve bu yönde BES, herkes için ve özellikle yatırım konusunda uzmanlaşmamış kişiler için mükemmel bir sistem. Emeklilik Gözetim Merkezi’nin yaptığı bir araştırmada, sisteme katılan kişilerin yüzde 52’sinin BES’e girmeden önce hiç tasarruf yapmadığını, yüzde 75’inin BES’e girme nedenin ise tasarruf ve emeklilikte ek gelir elde etmek olduğunu gösteriyor” dedi.
2020 yılında 400 bin emeklimiz olacak
BES’in tam olarak güvenilir, şeffaf ve son derece de esnek olduğuna dikkat çeken Uğurlu şunları söyledi: “Yüzde 25 devlet katkısı ile artık getiride de rakibi kesinlikle yok. Sistemde kalma süresi uzadıkça, devlet katkısının da etkisi ile giderek daha büyük reel getiri elde etmek mümkün. 2013 yılında 1 milyar 250 milyon TL devlet katkısı katılımcılara ödenecek ve önümüzdeki dönemde devlet bütçesi içinde, devlet katkısı ödemeleri için 7.7 milyar TL ödenek ayrılmış durumda. 12 bin TL katkı için 3 bin TL; gerçekten uğraşmaya değer. Bu rakamlar, 2014 yılı asgari ücret tutarının ilan edilmesi ile birlikte daha da artmış olacak. 13 Aralık itibariyle BES’ten emekli olan kişi sayısı 7 bin 382 kişi. Gerçekten, sistemde kalarak yüzde 25 devlet katkısı ile daha uzun süreler tasarruf etmek çok doğru bir yaklaşım. 2020 yılına geldiğimizde emekliliğini hak etmiş katılımcı sayımız 400 bin civarında olacak.”
Fon büyüklüğü 6 milyar TL arttı
2013 yılında BES’te beklentilerin karşılanıp karşılanmadığını sorduğumuz Mete Uğurlu, ülkemizde 2003 yılında faaliyete başlayan Bireysel Emeklilik Sistemi’nin sunduğu benzersiz devlet katkısı avantajı ile katılımların daha da ivme kazandığı bir dönemde bulunduğunu söyledi. “Bu yıl itibariyle başlayan devlet katkısı uygulaması sistemden etkin yararlanabilecek hedef kitleyi genişletirken, sistemin sunduğu nihai faydayı daha anlaşılır hale getirdi “diyen Uğurlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Sistemin cazibesinin ciddi anlamda arttığını ve bu yıl sisteme giriş talebinde büyük artış olduğunu gözlemliyoruz. Emeklilik Gözetim Merkezi‘nin (EGM) 13 Aralık 2013 tarihli verilerine göre, katılımcı sayısı 931 bin artış ile yüzde 30 büyüdü ve 4 milyonu aştı. Fon büyüklüğü ise yıl içinde yüzde 25 oranında artarak 25.4 milyar TL’ye yaklaştı. Esasen, sistemde yönetilen fon büyüklüğünün yılbaşından bu yana müşteri hesaplarına yatırılmaya başlanan devlet katkısı tutarları ile birlikte yaklaşık 6 milyar TL artış gösterdiğini ve yüzde 30 büyüme ile 26,4 milyar TL’yi aştığını söylemek daha doğru olacaktır.”
Yeni yıla yönelik beklentilerini paylaşan Mete Uğurlu, ülkemizin cari işlemler açığı dâhil birçok sorununun nedeni tasarruf eksikliği olarak karşımıza çıktığını belirterek, “Tasarrufu teşvik paketi içerisinde yer alan yeni düzenlemelerin hayata geçirildiği yeni dönemde sistemin hamle yaptığını, fon birikiminde artış sağlandığını görüyor ve makroekonomik sorunların çözümüne destek olunacağını düşünüyoruz. 2013 yılındaki büyüme rakamları ile önümüzdeki yıllara güvenle bakıyor ve gelişme eğiliminin 2014 yılında da devam edeceğini öngörüyoruz” diye konuştu.
Hayat sigortalarının önemi daha iyi anlatılmalı
Sohbetin sonunda hayat sigortaları tarafına da değinmelerini istediğimiz Mete Uğurlu, söz konusu branşta prim üretiminin son yıllarda oldukça iyi büyüdüğüne dikkat çekerek, “2013 yılının ilk 10 ayındaki prim üretiminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 27 artış var. Hayat ürünlerinin de tanıtımı son derece önemli ve çok iyi anlatılmalı. Örneğin, 2012 yılında banka ve diğer kredi kuruluşlarından kredi kullanan 86 bin kişiye veya mirasçılarına, yaptırdıkları hayat sigortaları kapsamında 880 milyon TL tazminat ödenmesi yapıldı. Bu yılın ilk dokuz ayında ise, 690 milyon TL’ye tazminat ödenmiş durumda. Bireysel kredilerle bağlantılı olarak yaptırılan hayat sigortaları, aileleri vefat durumunda kredi borcu yükünden tamamen kurtarıyor. Toplum yaşamımızda önemli yaralara çare olan hayat sigortalarının büyümesine önem veriyoruz” dedi.
Fon getirilerimiz ile OECD’de lideriz
Emeklilik fonları getirileri konusundaki eleştirilere katılmadığını söyleyen Mete Uğurlu, “ 2004 yılı başından 2013 Kasım ayı sonuna kadar geçen dönem için yapılan değerlendirmede, emeklilik yatırım fonlarının kümülatif ağırlıklı ortalama getirilerinin yüzde 247 seviyesinde gerçekleştiğini görüyoruz. Aynı dönemdeki TÜFE oranları dikkate alındığında sistem fonları ortalama yüzde 58 oranında net reel getiri sağladı. Fon tipi detayında inceleyecek olursak; hisse fonlarının ortalama getirisi yüzde 332 oranında gerçekleşirken, kamu borçlanma araçları fonlarınınki yüzde 258 oranında ölçüldü. Esnek, likit ve uluslararası dövize endeksli fon kategorilerinin ortalama getirisi ise sırasıyla yüzde 248, 187 ve 148 olarak gerçekleşti. Türkiye son beş yılda OECD ülkeleri içinde yıllık ortalama yüzde 11.6 getiri ile en yüksek nominal getiriyi sağlayan ülke oldu” dedi.
Sistem her geçen gün daha iyi anlaşılıyor
Mete Uğurlu, kamuoyu nezdinde hem sigorta sektörü hem de BES’e ilişkin farkındalığın ve güvenin artırılmasında yönünde sektör şirketleri olarak ortak çalışmaları kesintisiz ve büyük başarı ile sürdürdüklerini belirterek, “Özellikle, 10 yılı geride bırakan BES ile ilgili tanıtımlar diğer sektörlere de örnek oldu ve yapılan araştırmalarda sigorta denince ilk akla genel ürünün açık ara ile BES olduğu görülüyor. Daha uzun yıllar tanıtım ve iletişim yapılmalı. Şöyle ki, daha önümüzde sisteme katılmasını beklediğimiz milyonlarca kişi var ve büyüme potansiyelimiz çok büyük” şeklinde konuştu.
Yeni yıldaki olası yenilikler
2014 yılında BES’e doping yapacak yenilikler olacak mı diye sorduğumuz Mete Uğurlu, mevzuat düzenlemelerinin katılımcı sayısı ve fon büyüklüğünde yarattığı ivmeye ek olarak, ikinci basamak mesleki emeklilik sisteminin devreye girmesi ve kıdem tazminatı fonlarının BES kapsamında değerlendirilmesi konusunda önümüzdeki yılda gelişmeler yaşanmasının muhtemel göründüğünü söyledi. “BES fonları, yönetimi, saklama şekli ve şeffaf yapısı ile güvenirliliğini kanıtlamış durumdadır” diyen Uğurlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Söz konusu reformların hayata geçirilmesi durumunda, uzun vadede toplam katılımcı sayısının önümüzdeki 10 yılda 3 katına ulaşacağına inanıyoruz. BES’in 20. yılını kutlayacağımız 2023 yılında, 200 milyar TL fon büyüklüğüne ulaşılabileceğini öngörüyoruz. Devlet katkısı düzenlemesinin katılımcı sayısı ve fon büyüklüğünde yarattığı ivmeye ek olarak, ikinci basamak mesleki emeklilik sisteminin devreye girmesi ve kıdem tazminatı fonlarının BES kapsamında değerlendirilmesi konusunda da gelişmelerin olması durumunda, 2023 yılında 400 milyar TL fon büyüklüğünün hedeflenebileceği değerlendirilmektedir.”
Gelinen durumda şirket sayısı yeterli
Sektöre girmeye çalışan yeni oyunculara ve ilgiye değinen Mete Uğurlu, 2003 yılında 11 emeklilik şirketi olarak yola çıktıklarını hatırlatarak, “2013 yılını 18 şirket olarak tamamlayacağız. 2014 yılında da bir şirketin daha sektöre katılacağı kesin durumda. Yerli yabancı birçok sermaye grubunun sisteme olan ilgisi devam ettikçe, önümüzdeki dönemde mevcut şirketlere olan yabancı yatırımcı ilgisi de devam edecektir. Sektörde mevcut durumda sağlıklı ve düzeyli bir rekabet olduğunu düşünüyoruz. Ancak, şirket sayısı arttıkça ölçekler küçülüyor ve belirli bir ölçeğe ulaşamayan şirketlerin kâr etmesi de olası gözükmüyor. Geldiğimiz noktada, bireysel emeklilik sektöründe yeterli sayıda şirketin olduğunu düşünüyoruz. Önümüzdeki yıllarda, emeklilik şirketlerinde son on yılda olduğu ve diğer sektörlerde de yaşandığı gibi, sürdürülebilir karlılık ölçeğini yakalayamayan şirketlerin durumlarını değerlendirmeleri ile birleşme ve sermayedar değişiklikleri yaşanması da doğaldır” diye konuştu.
Sektörde çalışmak isteyen gençlere tavsiyelerini de istediğimiz Uğurlu, çalışma hayatı olarak gelişime açık, dinamik ve keyifli bir ortam sağlayan sektörün, gençlere büyük fırsatlar sunduğunu söyledi. Uğurlu şunları söyledi: “Gerek sigorta ve gerekse bireysel emeklilikte son yıllarda reel olarak büyüyen sektörde gençlerin çalışmalarını samimiyetle öneriyorum.” Yakup SAYAR / DÜNYA