2 Kasım 2024, Cumartesi
spot_img

BES hisse yatırımı ilk kez altını solladı

Türkiye’de 20. yılını geride bırakmaya hazırlanan Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) tarihinde ilk defa hisse fonlarının büyüklüğü altın fonlarını geçti. BES uzmanı Zeynep Candan Aktaş, borsadaki yükselişin hisse fonlarını ön plana çıkardığını belirtti.

Ülkemizde 2003 yılından bu yana uygulanan Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), bu yıl 20’inci yılını dolduracak. Mevcut fon büyüklüğü 614,7 milyar liraya, katılımcı sayısı ise 8 milyon 356’e ulaşan sistemde, 2017 yılında çalışanların, işverenleri tarafından BES’e dahil edilmesine imkan tanıyan Otomatik Katılım Sistemine (OKS) geçildi. Katılımcı sayısının 7 milyon 131 bin olduğu OKS’de ise fon büyüklüğü 48,7 milyar lira olarak gerçekleşti. Böylelikle toplam katılımcı sayısı 15 milyon 493 bin, toplam fon tutarı da 655 milyar lira oldu. Toplam fon büyüklüğünün 539 milyar 785 milyon lirası katılımcılardan gelirken sistemdeki devlet katkısı 74 milyar 915 milyon lirayı buldu. Bu süreçte BES fonlarında en çok tercih edilen fon hep altın ve kıymetli maden fonları oldu. Böylece BES tarihinde ilk defa hisse senedi yatırımları altın yatırımlarını geride bıraktı.

Konuyu değerlendiren BES Uzmanı Zeynep Candan Aktaş, bireysel emeklilik sisteminde altın ve kıymetli madenler fonlarının 2013 yılından sonra kurulmaya başlandığını belirterek “O zamandan bu yana da altın ve kıymetli madenler fonları sürekli olarak büyüdü. Bunda hem halkın geleneksel bir yatırım aracının sistemde bulmasının hem de bu yatırım aracına hiçbir yerde bulunmayan bir getirinin devlet katkısı olarak sunulması etkili oldu” dedi.

Hisse senedi yatırımları ilk defa yüzde 27’i aştı

Aktaş, 2021 Aralık ayına kadar da altın fonlarının getiri açısından hisse senedi fonlarını geride bıraktığını aktararak “Ancak daha sonra hisse senetleri piyasasında başlayan ve halen içinde olduğumuz yükselen trend hisse yatırımını giderek öne çıkardı. BES havuzunda genellikle yüzde 10-15’i geçmeyen hisse senedi yatırımları ilk defa yüzde 27’i aşarak altın ve kıymetli maden yatırımının üstüne çıktı” diye konuştu.

BES katılımcıları neden hisse senedine yöneldi?

Uzun yıllar fon dağılım değişikliği yapmayan ve ‘zarar ettirmez’ denilerek önerilen fonların, özellikle faizlerin baskılandığı son iki yıllık dönemde reel olarak zarar ettirdiğini söyleyen Aktaş. “Bunu gören katılımcıların getiri arayışı artarken hisse senedi piyasasının yükselişi katılımcıları risk almaya ve hisse fonlara yöneltti” dedi. 

Aktaş, katılımcıların hisse senedine yönelmesinde etkili olan diğer faktörleri şöyle sıraladı: 

-Dolar/TL’nin baskılanmasıyla fiyatı dolar üzerinden hesaplanan altın fonlarında getiri azaldı. Aslında katılımcılar halen altın fonlarına yatırım yapıyor ama bu fonların dolar/TL’nin baskılanması nedeniyle getiri üretememesi sistemdeki oranının düşmesine neden oldu.

-Yüksek volatilite nedeniyle hisse senedi almaktan çekinenler, daha istikrarlı getiri sağlayan hisse fonlarını tercih etmeye başladılar. BES’teki katılımcılara, sisteme aktardıkları katkı payı karşılığında verilen yüzde 30 devlet katkısı, hisse fon tercihinin BES’e kaymasında etkili oldu.

-18 yaş altının BES’e dahil olması çok uzun yıllar birikim yapacak yeni katılımcıları hisse senedi yatırımlarının riskini alma konusunda teşvik etti. Hisse senedi piyasasının yükselişiyle desteklenen bu bakış açısı, sistemdeki mevcut katılımcıların da hisse fonlara yönelmesine neden oldu.

-BEFAS’ın kurulmasıyla iyi getiri sağlayan başka BES şirketlerin fonlarına yatırımın yolu açıldı. Hisse senetleri piyasasında son üç yıldır devam eden çıkışta, hisse senedi fonları öne çıktı ve kendi talebini oluşturdu.

-Depremden sonra devlet katkısı fonlarına portföylerinin en az yüzde 30’uyla hisse senedi alma zorunluluğu getirildi. Böylece sabit getirili varlıklara yatırım yapan devlet katkısı fonlarından borsaya kaynak aktarılmış oldu.

– Özellikle sosyal medyada hisse senedi paylaşımlarının yanında BES paylaşımlarının da artmasıyla sistemde olanlar fonlarını değiştirebileceklerini fark etmeye başlayıp bunu nasıl yapabileceklerinin arayışına geçtiler. Sistemde fon dağılım değişikliği yapanların oranı yüzde 5 seviyelerinde dolaşırken halihazırda yüzde 10’lara yaklaştı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER