Bahar mevsiminin tadını çıkarırken bedeninizin ve ruhunuzun karşınıza çıkan değişimlerden en olumlu şekilde etkilenmesini istemez misiniz? Yaşam Tasarım Merkezi’nin kurucusu Eğitmen Ebru Demirhan, sıcak günlere taptaze bir enerjiyle başlamanın yollarını anlatırken, mevsim geçişleri ile ilgili kafalara takılan sorulara da yanıt veriyor…
Bahar mevsiminin ruhsal dünyamıza etkisi var mı?
Toprağın, havanın, güneşin ve suyun değişimini ifade eden bahar mevsimi insanlar için de keyifli bir değişim demektir. Güneşin az, havanın soğuk, günlerin kısa olduğu kıştan çıkmak yaşam enerjimizi artırır. Öz ile aramızdaki engellerden arınmak için de oldukça iyi zamanlardır. Özümüz her zaman olması gerektiği gibidir. Ona ulaşma yolculuğumuzda tazelenmeye ihtiyaç duyan zihin, ego ve duygulardır. İhtiyacımız olan bu alanlarda sadeleşmektir. Düşünelim, “hangi duyguları / düşünce şekillerini hayatımdan çıkarsam her şey daha iyi olur?” Ego, kendi kendime zarar verme şeklimdir.
“Hangi konularda kendimi engelliyorum?”
“Bunlardan kurtulmak için neye ihtiyacım var?” Baharla birlikte bir halının tozunu silkeler gibi içimizdeki engelleri atabiliriz. Yaşamın daha iyi olmasının önündeki engelleri tespit etmek en büyük farkındalıktır. Tespit edilen her şey çözülmeye hazır hale gelir. Daha keyifli, kazançlı bir yaşam için baharın değişimi ile birlikte uyumlanmaya ve bilinçlerin tazelenmesine niyet edebiliriz.
Geçmiş yüklerden kurtulmanın yolları nedir?
İnsan geçmişe takılmak ve hep içinde kalıp oyalanmak konusunda oldukça başarılı bir varlık ne yazık ki! Yük olan bir geçmiş, aynı yüklerin katlanarak yaşanacağı bir gelecek demektir. Geçmişin yüklerinden arınıp öğretisini alırken, temizlediğimiz alan asıl olarak gelecektir. Bu yüklerden kurtulmak, yaşattığı duyguyu dönüştürmek demektir. Örneğin, geçmiş düşünüldüğünde yetersizlik ya da değersizlik duygusu hissediliyorsa şimdi ve gelecekte tekrarlanmaması için bu duyguların dönüştürülmesi gerekmektedir. Dönüştürmek için bu duyguları ilk olarak kimin hissettirdiğini hatırlamakta fayda var. Her kim aklınıza geliyorsa, “seni bana … duygumu hatırlattığın için affediyorum ve senden af diliyorum. Rehberliğini kabul ediyorum. Teşekkür ediyorum” diyerek duyguların dönüşmesine izin vermiş olursunuz. Hatırladığınız herkes ve her olay için yeniden bu çalışmayı yapabilirsiniz. Duygular kişilerden bağımsızlaştıkça anlamını daha kolay kaybeder. Her hangi duygu sizin için sorunlu ise, onu hatırladığınız zaman tam tersini hayal edin. Gücünüzü gelecekte yaşamaya niyet ettiklerinize vermek de çok etkili olacaktır.
Kendimize gerçekten yeni bir biz lazım mı?
Bu aslında biraz da kişinin kendisinden ne kadar mutlu olduğu ile ilgili. Kişi yaptıklarından, yapmadıklarından ya da yapamadıklarından şikayetçi ise bir değişime ihtiyaç var demektir. Her gün aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar bekleyemeyiz. Sorun var ve çözülsün niyetinde isek ya sorunu ya da kendimizi değiştirmeliyiz. Yeni bir ben gerekli mi sorununa belki farklı açıdan da yaklaşmak gerekebilir. Dünya değişiyor, mevsimler, bitki örtüsü gibi birçok etken sürekli değişimin içinde. Bizler de insan olarak bu faktörlerle görünmeyen bağlarla bağlıyız. Etrafımız ve dünya sürekli değişirken sabit kalmak çok da mümkün değil. Yenilenmek doğanın rutininde var. Bizler bu süreci farkında olmak, düşünmek ve hissetmekle geçiriyoruz. Bir de yaşamakla elbette.
Mevsim geçişinin yarattığı depresyonu nasıl yenebiliriz?
Mevsim geçişleri sırasında beden durmak ister. Yavaşlamak ve olanın farkına varmaktır niyeti. Hayat aynı hızla devam ettiği için duramıyoruz. Beden ile yaşamın talepleri birbirinden farklı olduğu için kendimizi isteksiz ve sıkışmış hissediyoruz. Bu dönemde mümkün olduğunca bedene izin vermeli ve yavaşlamalıyız. Gerçekten istediklerinize odaklanın ve sadece onları yapın. Mecburiyetler devam ederken kendinizi yapmak istediklerinizin içinde hayal edin. Uyumak, duşta daha uzun kalmak, sessiz kalmak gibi tüm ihtiyaçlarınıza kulak verin.
Değişim sırasında iş motivasyonumuzu nasıl yüksek tutabiliriz?
İş, öğrenme sürecinin önemli etkenlerinden birisidir. Birçok ilişkiyi kapsar. Yönetim, gizlilik, güven, başarı, hata yapmak, para, değerlendirilmek… İlişki konusunda uzun bir liste var içinde. İşi ve içindeki ilişkileri yönetmekle ilgili mevsim değişimleri de etkili zamanlar olabilir. Motivasyonun önündeki engelleri tespit etmek, çözüme atılan ilk adımdır. Bu sorunları yaratan kişilere iç sesle “rehberliğini kabul ediyorum. Öğrenmeye ve gelişmeye niyet ediyorum. Ben enerjimi motivasyonuma yöneltiyorum. Seninle aramdaki sorun oyununu çözüm oyununa dönüştürüyorum” diyebilirsiniz. Kendi içinizde de motivasyonun engellerini tespit edip, “bu konuda en yüksek ihtimalli çözüme niyet ediyorum” diyebilirsiniz.
Mevsimlerin enerjisi varsa, baharın hayatımıza kattığı enerjiyi özetler misiniz?
Mevsimlerin kendine göre genel anlamları olduğu gibi, her sene anlamlarda değişimler de yaşanmaktadır. Her yıl kendi enerjisi ve evrensel sistemin ihtiyaçlarına göre yeniden şekillenmektedir. Bahar yenilenme, yavaşlama ve değişim için hazırlanmak demektir. İçeride beslenen tüm güzelliklerin kolayca dışarıya çıktığı, yaşam enerjisinin yükseldiği zamanlardır. Genel tanımına ilave olarak 2015 yılında ilkbahar, oldukça bireysel sorunların çözüme dönüşmesi gereken bir süreçtir. Geçişte, hep kurtulmak istenilen konuları, insan modellerini ya da duygu ve düşünceleri hatırlatıp kolay ve çabuk bir şekilde çözüm yollarını da sunacaktır. “Çözümleri hemen görmeye, duymaya, bilmeye alıp kullanmaya niyet ediyorum” cümlesi anlamlı olacaktır. Diğer yandan hep sevgiyle, anlayışla, kolay yaptığınız işlere yenileri eklenecektir. Kendi farkındalığınız için verimli olan bu dönemi en güzel şekilde değerlendirmenize niyet ediyorum.
