Baden-Baden 2025’e katılan Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar, sigortanın yalnızca ekonomik bir güvence değil, aynı zamanda toplumların psikolojik dayanıklılığını güçlendiren önemli bir unsur olduğunu belirtti. Yaşar, “Sigorta, toplumların psikolojik dayanıklılığını da inşa eden sessiz bir güven mekanizmasıdır” ifadelerini kullanarak sektörün toplumsal istikrar ve güven ortamının oluşmasında kritik bir rol üstlendiğini vurguladı.
Almanya’nın Baden-Baden kentinde düzenlenen 2025 Reasürans Toplantıları bu yıl, sadece risklerin değil, küresel sigortacılığın geleceğinin de tartışıldığı bir platforma dönüştü. Dünyanın önde gelen sigorta ve reasürans temsilcilerini bir araya getiren etkinlikte, sektörün dönüşüm süreci, sürdürülebilirlik ve teknolojik yenilikler ana gündem maddeleri arasında yer aldı.
Türkiye’yi temsilen toplantıya katılan Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar, sigorta sektörünün değişen rolüne ve vizyonuna dikkat çekti. Yaşar, sigortacılığın yalnızca bir finansal güvence aracı olmadığını, aynı zamanda toplumların dayanıklılığını güçlendiren bir sistem olduğunu vurguladı.
Yaşar, “Sigorta sadece bir poliçe, reasürans sadece teknik bir terim değildir. Sigorta, afetlerin finansmanı kadar toplumların psikolojik dayanıklılığını da inşa eden sessiz bir güven mekanizmasıdır” dedi.
Yaşar, sektörde sermayenin önemini koruduğunu ancak artık geleceğin zeka, veri ve vizyon odaklı yapılar tarafından şekillendirileceğini belirterek “Bugün sermaye hâlâ önemli, ama geleceği belirleyecek olan zeka, veri ve vizyondur. Artık güçlü olan, kas gücüyle değil; bilgiyi, sezgiyi ve insanı bir arada tutabilen yapıdır. Artık ‘önceden ödeme yapan’ değil, ‘önceden düşünen’ sigortacılık dönemindeyiz” dedi.Türkiye Sigorta Birliği’nin önümüzdeki dönemde odaklanacağı konular arasında, önleyici sigorta modelleri ve bu modellerin toplum temelli risk yönetimiyle entegrasyonu öne çıkıyor.


