23 Aralık 2024, Pazartesi
spot_img

Ersoy Kocamanoğlu: Asıl, parası olmayanlar sigorta yaptırmalı

Ege Sigorta Acenteleri Derneği Başkanı Ersoy Kocamanoğlu, “İnsanlar maddi sıkıntı yaşadıklarında ilk önce sigortadan vazgeçiyor. Oysa sigorta tam da bu zamanlarda lazım.” açıklamasını yaptı.

SİGORTAMEDYA / GAZETE SİGORTA

Ege Sigorta Acenteleri Derneği (E.S.A.D.) Başkanı Ersoy Kocamanoğlu, “İnsanlar maddi sıkıntı yaşadıklarında ilk önce sigortadan vazgeçiyor. Oysa sigorta tam da bu zamanlarda lazım. Çünkü insanların sıkıntılı süreçlerde kaybettikleri değerleri yerine koymaları daha zordur” açıklamasını yaptı.

İnsanların ihtiyaçları halinde ilk aklına gelen veya ilk maddi sıkıntıya düştüklerinde satın almaktan vazgeçtikleri şey sigorta. Sigorta şirketleri, acenteler, brokerler kısacası sektörün tüm paydaşları sürekli olarak bireylere sigortanın önemini ve zor durumlarda bundan vazgeçmenin yine kendilerini olumsuz etkileyeceğini hatırlatıyor.

Ege Sigorta Acenteleri Derneği Başkanı Ersoy Kocamonoğlu da bu noktaya dikkat çekti: “Sigortayı esas parası olmayanlar yaptırmalı.” SigortaMedya’nın YouTube kanalı Sigorta Ekranı’na konuk olan Kocamanoğlu, tüketicilere öncelikle güvendikleri bir sigorta acentesine gidip risk analizi yapmalarını önerdi. Kocamanoğlu, “Vatandaşlarımız veya iş sahipleri, bütçelerinin uygun olmadığını belirterek sigorta yaptırmıyorlar. Maddi sıkıntıya düştüklerinde önce sigorta poliçelerini iptal ediyorlar. Aslında sigortayı parası olmayanların yaptırması gerekiyor. Çünkü başlarına kötü bir durum geldiğinde bir kenarda birikmiş paraları olmadığı için zarar gören emtialarını yerine koyamayacaklar. Bunun için tüketicilere öncelikle güvendikleri bir sigorta acentesine gidip, risk analizlerini yaptırmalarını öneriyorum” diye konuştu.

Doğal afetler hayatımızın bir parçası oldu

2020’de pandeminin yanı sıra, depremler ve sel baskınları yaşadığımızı hatırlatan Kocamanoğlu şunları söyledi: “Bunlar bizi çok derinden üzen olaylar. Ancak doğal afetler de hayatımızın bir parçası oldu. İzmir’de son olarak yaşadığımız sel baskınında 1500’e yakın ev ve işyerinde, 3 bine yakın da araçta hasar oluştuğu söyleniyor. Bu olayın esas maddi bilançosunun ortaya çıkması biraz zaman alacaktır. Çünkü hasar tespitleri bir anda olmuyor. Hasarlı araç ile ev ve işyerlerinin sigortalı olup olmayanları ile değişkenlik gösteriyor. İzmir’de böyle bir felaket 1995 yılında Karşıyaka Bostan mevkiinde yaşanmıştı. Şimdi ise İzmir’in tamamında hasar mevcut. Sigorta şirketleri, kamu kurum ve kuruluşları bu yaraların sarılması için el birliği ile çalışıyor.”

Kocamanoğlu, yaşanan doğal afetler sonucu hasar sürecinin nasıl işlediğini ise şöyle anlattı: “Sigortalı olup da hasar gören vatandaşlar sigorta yaptırdıkları acentelerle irtibata geçiyor. Acenteler de durumu şirketlere bildiriyor. Şirketler, atadıkları eksperler vasıtasıyla hasar tespitini gerçekleştiriyor. Biz isterdik ki zarar gören vatandaşlarımızın tamamı sigorta şemsiyesi altında olsun. Eksperlerimiz meydana gelen zarar doğrultusunda tespit yapıyor. Sigorta şirketleri, sigortalı vatandaşların poliçelerinde yazan teminatlar doğrultusunda ödeme yapıyor. Acente olarak bizler de sigortalılarımıza her konuda yardımcı oluyoruz.”

DASK, sel hasarını ödemez

Ege Sigorta Acenteleri Derneği (E.S.A.D.) Başkanı Ersoy Kocamanoğlu, programda DASK’ın kapsamıyla ilgili de bir açıklama yaptı. Kocamoğlu, “Zorunlu deprem sigortası vatandaşlarımızın sadece deprem teminatı aldığı bir poliçedir. Diğer zararla ilgili sigorta şirketlerinin konut ve işyerlerine yönelik paket poliçeleri var. Bu paket poliçelerinin içerisinde de sel ve yangın gibi teminatların yanında, isteğe bağlı teminatlar da olabiliyor. Dolayısıyla vatandaşlarımızın herhangi bir sel hasarında DASK’a müracaat etmesi mümkün olmuyor. Bunun için özel paket poliçe yaptırmaları gerekiyor” dedi.

Trafik sigortaları doğal afet zararlarında çalışmaz

Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortalarını veya bilinen adıyla trafik sigortalarını üçüncü şahıs mali sorumluluk poliçeleri olarak tanımlayan Kocamanoğlu, “Sigortalılarımızın kendilerinden kaynaklı karşı tarafa verdikleri zararları karşılayan bir poliçedir. Trafik sigortaları sel-su baskınında değerlendirilecek bir poliçe olmuyor. Bunun için de kasko yaptırmaları gerekiyor. Genişletilmiş kasko poliçelerinin içerisinde sel-su teminatı bulunuyor. Sigortalılarımızın risk olduğunda poliçelerinin eksik sigorta kapsamına girmemeleri için emtialarının günlük değerlerinin teminatlarını alması gerekiyor” diye konuştu.

DASK bize tapuda değil depremde lazım

“DASK yaptırma oranının depremlerden sonra artması, panik halinde yaptırıldığını da gösteriyor” diyen Kocamanoğlu, şöyle devam etti: “DASK, zorunlu deprem sigortası olarak geçse de tapu, elektrik idaresi gibi kurumlara verilen bir evrak niteliğinden öteye gidemiyor. Sanki zorunluluğu bu kurumlara verildiğinden kaynaklanıyor gibi bir durum söz konusu. Oysa DASK poliçesinin bizleri depreme karşı koruduğunu bilmemiz gerekiyor. Deprem sonrası hayatımızı eski değerlerinde devam ettirmemiz için sigorta şart.”

Sigorta eğitim müfredatında yer almalı

Ersoy Kocamanoğlu, programda sigorta bilincinin artırılması için neler yapılması gerektiğini de şöyle sıraladı: “Sigorta bilincinin oluşması için kamu spotları yapmak lazım. Yine bu doğrultuda sigortacılık ilkokuldan itibaren eğitim müfredatına konulmalı. Özel sigortaların vatandaşın bütçesine yük olmaması için kamu teşviki getirilebilir. Tüm sigorta ekosisteminin sigortacılığın yaygınlaşması yönünde tanıtımlar yapması lazım. Her yıl kutladığımız Sigortacılık Haftası çok sönük geçiyor. Daha katılımcı bir şekilde kutlanabilir. Belediyelerin ve kamu kuruluşlarının; hatta siyasilerin sigortayı öne çıkaran açıklamalar yapması gerekiyor. Sigorta bilinirliğinin yerleşmesi için medya kuruluşlarına çok iş düşüyor.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER