2021’in etkilerinin 2022’de de devam ettiğini söyleyen Allianz Türkiye CEO’su Tolga Gürkan, “Öngörülebilirliğin azaldığı bir dönemdeyiz. Enflasyon sigorta sektörünün fiyatlamasını etkiliyor. 2022’de amacımız şirketimiz, dağıtım kanallarımız ve müşterilerimiz için sürdürülebilir bir döngü yaratmak” dedi.
2021’in son aylarında başlayan ekonomik değişimler iş dünyası için de yeni zorlukları beraberinde getirdi. Tüm bilançoların olumsuz etkilendiği bu dönemde mevcut durumun geleceği nasıl şekillendireceği de merak konusu. Geleceğe dair öngörünün giderek zorlaştığı bu süreçte belirsizlik tüm sektörlerde olduğu gibi sigorta sektörüne de olumsuz yansıyor. Bu noktada mevcut koşullarda sürdürebilir bir düzen oluşturmak gittikçe önem kazanıyor.
Sigortamedya YouTube kanalı Sigorta Ekranı’nda Sigorta Medya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar’a konuk olan Allianz Türkiye CEO’su Tolga Gürkan, 2021 yılında sigorta sektöründe yaşananları ekonomi ekseninde değerlendirdi. Allianz Türkiye özelinde açıklamalarda bulunan Gürkan, 2022 hedefleri hakkında bilgi verdi.
Geçmiş dönemin yükleri bilançoları etkileyecek
Allianz Türkiye olarak yılı başarıyla tamamladıklarını aktaran Gürkan, “Büyüme anlamında konumumuzu korurken birçok branşı da güçlendirdik. Bireysel emeklilikte çok iyi bir performans sergiledik. Fon getirilerinde senelik bazda sektör ortalamasının üzerinde bir performansla sigortalılarımıza yüzde 47’yi aşan bir katkı sağladık” diye konuştu.
Gürkan, 2021’in etkilerinin 2022’de de devam ettiğini ifade ederek “Geçmiş dönemden gelen yüklerin bilançolardaki etkilerini göreceğiz. Öngörülebilirliğin azaldığı bir dönemdeyiz. Tüm dünya bunu yaşıyor. Enflasyon sigorta sektörünün fiyatlamasını etkiliyor. 2022’de amacımız şirketimiz, dağıtım kanallarımız ve müşterilerimiz için sürdürülebilir bir döngü yaratmak.” ifadelerini kullandı.
Karlılık açısından zor bir yıl geçirdik
2021 yılına iyi başladıklarını belirten Gürkan, ilk altı ay büyüme anlamında iyi bir sene geçirdiklerini, yılın ikinci yarısında ise herkes için öngörülmesi zor bir tablo çizilmeye başlandığını söyledi. Gürkan, bu süreçte 2020 ve Covid-19 öncesi 2019 frekanslarına çok hızlı bir geri dönüş olduğunu aktararak bunun oto ve sağlık branşında net ve hızlı bir şekilde hissedildiğini dile getirdi. Hasar enflasyonunun maliyet ve kur artışıyla beraber sektörü ciddi birimde etkilediğini ifade eden Gürkan, “Asgari ücretteki artış da planlarımızda yoktu. 2021 bütün bilançoları negatif etkiledi. Bunun sonuçlarını yakın zamanda göreceğiz” dedi.
Sektörün 2021’de hayat dışı ve hayatta yüksek enflasyon nedeniyle yüzde 6-7 küçüldüğünü, özellikle oto branşının yüzde 15 civarında bir küçülme yaşadığını söyleyen Gürkan, “Tamamlayıcı sağlıkta ise dikkat çekici bir büyüme oldu. Seyahat ve sağlık ürünleri öne çıktı. Ancak karlılık açısından da zorlu bir yıl geçirdik” açıklamalarında bulundu.
Tedbirli olmamız gereken bir dönemdeyiz
2021’in ilk yarısının sonundan itibaren frekansların tamamıyla normale döndüğünü belirten Gürkan, “Bazı noktalarda daha da ötesine geçtiğini söyleyebilirim. Pandemi döneminde birçok uygulamaları hayata geçirdik, sigortalılarımıza uzaktan destek olmaya çalıştık ama birtakım frekans düşüşleri oldu. Gerçek hayata yansıması nasıl olacak bunu hep beraber gözlemleyeceğiz ancak bu dönemde biraz daha tedbirli olunması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Türkiye’deki varoluşa inanıyoruz
Allianz’ın kurum olarak yaklaşık 100 yıldır Türkiye’de olduğunu söyleyen Gürkan, şunları söyledi: “Son 10-15 sene içerisinde Türkiye’de yaptığı ciddi yatırımlar bulunuyor. Geleceğe dönük olarak da her zaman yatırım fırsatlarını inceliyoruz. Kurum olarak da müşteri memnuniyeti ve sadakatinde en üst mertebedeyiz. Geniş bir yelpazede çalışıyoruz. Çalışan odaklı bir kültür oluşturmaya çalışıyoruz ve her sene bunun üzerine ekliyoruz. Sürdürülebilirlik ve veri odaklılık için kazandığımız ödüller var. Bunların devamı da gelecek. Biz burada sürekli olacağız ve buradaki varoluşa çok inanıyoruz. Bu değer üreten yapıyı daha da ileriye taşımak istiyoruz. Bu konuda hedeflerimiz ve iştahımız çok fazla.”
BES tarafında çok ciddi potansiyel var
Son dönemde yaşanan mevzuat ve uygulama değişiklikleri hakkında konuşan Gürkan, “Hükümetin politikası bizleri özellikle bireysel emeklilik tarafında çok destekliyor. BES tarafında çok ciddi bir potansiyel var. Bu, Türkiye’nin ekonomik kalkınmasında en önemli kaldıraçlardan biri. Ülke olarak yatırımlarımızı daha az maliyette yapabilmemiz için uzun vadeli tasarruflara ihtiyacımız var. Bu anlamda yüzde 30 devlet katkısı, 18 yaş altının BES’e dâhil edilmesi, OKS gibi yenilikler çok önemli. Teminat olarak gösterilmesi ve kısmi çekiş de çok önemli açılımlar. Sadece geçen sene sektör ortalaması yüzde 43’tü. Her zaman enflasyonun üzerinde bir getiriyle karşılaştık. Ciddi bir taleple de karşı karşıyayız. BES tarafı çok pozitif” değerlendirmesini yaptı.
Trafiği farklı bir pozisyona taşımamız gerek
Trafik konusunun hala zorlandıkları bir alan olduğunu vurgulayan Gürkan, şöyle devam etti: “Mesaimizin önemli bir kısmını buna harcamak durumunda kalıyoruz çünkü yükümlülükler çok fazla. Trafiği artık farklı bir pozisyona taşımamız ve zamanımızı çok daha katma değer yaratacak alanlara ayırmamız gerekiyor. Makroekonomik gelişmeleri çok yakından takip ediyoruz. Trafik sigortasını asgari ücretteki olası gelişmeler, enflasyon ve kurdaki gelişmeler çok etkileyecek. Biz de bütün bu makroekonomik olasılıkları düşünerek önümüzdeki dönemi doğru bir şekilde fiyatlamaya çalışıyoruz.”
Serbest tarifeye geçiş kritik
Gürkan, kolay olmamakla birlikte serbest tarifeye geçişin özellikle öngörülebilirliğin azaldığı noktada çok kritik olduğunun altını çizerek “Bir diğer nokta da doğrudan tazmin. Müşterisine değer yaratan bir ürün haline dönüştürerek serbest ve doğrudan tazmin ile trafik sigortasını farklı bir noktaya taşıyabiliriz” diye konuştu.
Teknolojiye çok yatırım yapıyoruz
Allianz’ın ürün ve dağıtım kanalları olarak çok dengeli bir portföyü olduğunu belirten Gürkan, acentelerin sağlık branşında en ağırlıklı dağıtım kanalları olduğunu söyledi. Gürkan, tekli acentelerini de güç anlamında çok önemsediklerini söyleyerek “Sadece Allianz ile çalışan, Allianz’ın kültürünü en az bizler kadar bilen bizim temsilcilerimiz sahadaki iş ortaklarımız. Çok iyi bir ilişkimiz var. Sahada çok daha fazla olmak istiyoruz” dedi.
Teknolojiye çok yatırım yaptıklarını aktaran Gürkan, “Dijitalleşme ve otomasyonlaşma ile tüm kanallarımız, brokerlerimiz üzerindeki operasyonel yükü almaya çalışıyoruz. Çünkü müşteriler de sigortalılar da gereksiz kağıt süreçlerinden arınmak istiyorlar. Dağıtım kanalları ve müşterilerimiz arasında tüm bu sürtünmeleri minimize etmeye çalışıyoruz. Bunlar gerçekten verimliliği artıran konular” diye konuştu.
Dijitalleşme ile dağıtım kanallarımızın yükünü hafifletiyoruz
Gürkan, müşteriler için sağlanan 7/24 kesintisiz hizmetin acenteleri için de geçerli olduğuna dikkat çekerek, “Acentelerimize ne kadar kesintisiz ve sorunsuz bir sistem alt yapısı sağladığımızı masaya yatırdık. Onları dinledik, anketler yaptık. Sistemlerimize bu anlamda yatırım yapıyoruz. Bankalarda altyapılar ve bankacılık sistemleri çok gelişmiş durumda. Biz de onların süreçlerine entegre olarak çok daha verimli sigortalanma sürecini hayata geçirdik. Sistem altyapısı, dijitalleşme sistem entegrasyonu açısından çok ileri noktadayız” açıklamalarında bulundu.
Sürdürülebilirlik konusunda iddialıyız
Dijitalleşme ve müşteri odaklılık kadar sürdürülebilirlikte de sürekli etki yaratma ve etkiyi hissettirme noktasında çok iddialı olduklarının altını çizen Gürkan, “Bu rekabet değil sorumluluk konusu ve bu konuda çok şeffaf olmaya çalışıyoruz. Artık farkındalık yaratmaktan fark yaratmaya geçmemiz gerekiyor. Bunu tüm sektörler yapmalı” diye konuştu.
Gürkan, ilkim değişikliğiyle ilgili halen yüzde yüz bir farkındalık olmadığını vurgulayarak, “Bunun için global raporlar yayımlıyoruz. Allianz tekniği inşa ettik ve bu anlamda kullanmaya da çalışıyoruz. Ülkemiz doğal afetlerin görece daha çok olduğu ve riskin yüksek olduğu bir ülke. Yeşil mutabakat vs. bunların hepsi çok değerli. Bizim temel ihtiyaçlarımız buradan da karşılanıyor. Biz de bunu organizasyon olarak yapıyoruz. Bütün binalarımız sertifikalı, enerjiyi en verimli şekilde kullanıyoruz, karbondioksit salınımlarını çok net ölçüyoruz” açıklamalarında bulundu.
Sürdürülebilirlik fonu çıkardık
Finans kurumu olarak da sürdürülebilir sigortacılık ve sürdürülebilir yatırımcılık anlamında ciddi bir kaldıraç noktaları olduğunu belirten Gürkan, “Sektör olarak sadece Türkiye’de de değil tüm dünyada çok büyük fonlarımız var. Türkiye’de sürdürülebilir fonumuzu çıkardık ve bunu iddialı bir şekilde müşterilerimize sunmak, varlıkları bu şekilde de yönetmek istiyoruz. Burada performans da ön plana çıkıyor. Bu şekilde çalışan kurumlarda yatırımı desteklemek, teşvik etmek konusunda bir etki yaratmak istiyoruz” şeklinde konuştu.
Gürkan, çıkardıkları ürünlerle de fark yaratmayı çok istediklerini dile getirerek “Güneş panelleriyle, elektrikli araçlarla ilgili birçok ürünümüz var. Risk kabulde de Allianz Grup kararı olarak kömür işlerinden tamamen çıktık” dedi.
KOBİ’ler sigortayı maliyet olarak görmemeli
KOBİ’lere tavsiyelerde bulunan Gürkan, sigortanın onlar için çok gerekli olduğunu ifade ederek bunu bir maliyet kalemi olarak görmemeleri gerektiğini söyledi. “Bu anlamda onlara her türlü desteği vermeliyiz” diyen Gürkan, “TSB bu konuda çalışmalar yapıyor, birçok sigorta şirketi de bu konuda bilinirliği ve farkındalığı artırmaya çalışıyor. Burada en önemli konu sigorta poliçesi almak kadar önlem de almak. Herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor” diye konuştu.