Aksigorta’nın 25-46 yaş aralığındaki kişilerin kanser hastalığı konusundaki görüşlerini tespit etmek üzere yaptırdığı araştırmaya göre, her iki kişiden biri kendisi, ailesi ya da akrabası nedeniyle kanserle yüz yüze gelmiş durumda. Araştırmaya göre, 5 kişiden 4’ü hayatında hiç kanser taraması yaptırmazken, yüzde 39’u alternatif tedavilere inanıyor.
1-7 Nisan Kanser Haftası…
Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından hazırlanan Türkiye Kanser İstatistiklerine göre, Türkiye’de her yıl yaklaşık 162 bin kişiye kanser teşhisi konuluyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne bağlı Kanser Araştırması Uluslararası Ajansı’nın (IARC) Dünya Kanser Raporu’na göre ise dünyada 2008’de bir yılda 12.4 milyon yeni kanser vakası saptanırken, 2012 yılından bu yana her yıl 14 milyon yeni kanser vakası tespit ediliyor. Bu rakamın gelecek 20 yıl içinde 22 milyona çıkabileceği belirtiliyor. 2008’de 7.6 milyon olarak belirlenen kanser kaynaklı ölümlerin yılda 8.2 milyona ulaştığı ve bu rakamın yine 20 yıllık süre içinde 13 milyona ulaşacağı öngörülürken, Türkiye’deki en önemli ölüm nedenleri arasında kalp hastalıklarının ardından ikinci sırada bulunan kanser, yaklaşık her iki kişiden birinin hayatına kendisi, aile bireyi ya da akrabası nedeniyle girmiş durumda.
İki kişiden biri kanserle ailesi nedeniyle tanışmış
Aksigorta’nın Araştırma Şirketi Yöntem’e yaptırdığı CATI (Bilgisayar Destekli Telefon Anketi) yöntemi ile İstanbul, Ankara, Adana, İzmir, Bursa, Kayseri, Malatya, Samsun, Erzurum, Tekirdağ, Diyarbakır ve Trabzon’da yaşayan 25-45 yaş grubuna dahil toplam 639 kişi ile gerçekleştirilen araştırmaya göre, toplumumuzda yaklaşık her iki kişiden biri kendisi, aile bireyleri ya da akrabası nedeniyle kanser vakası ile yüz yüze gelmiş durumda. Bu oran A S.E.S. grubunda yüzde 29 ile ortalamanın oldukça altında. DE S.E.S. grubunda ise yüzde 56 ile ortalamanın üzerinde yer alıyor. Araştırmaya göre, toplumumuzun yüzde 33,6’sı bu deneyimi akrabaları nedeniyle yaşarken, yüzde 8,1’i anne-babası, yüzde 1,7’si bizzat, binde 5’i ise çocukları nedeniyle yaşamış.
En yüksek deneyim Trabzon’da, en düşük Diyarbakır’da
Söz konusu oran, bölgesel olarak da dikkat çekici ölçüde farklılıklar gösteriyor. Oranın en yüksek olduğu illerin başında yüzde 71 ile Trabzon geliyor. Trabzon’u yüzde 55 ile İstanbul ve yüzde 54 ile Samsun, yüzde 52 ile Erzurum takip ediyor.
Araştırmaya göre kanser deneyiminin en az yaşandığı iller ise sırasıyla yüzde 26 ile Diyarbakır, yüzde 35 ile İzmir, yüzde 34 ile Bursa, yüzde 35 ile Malatya ve Tekirdağ, yüzde 38 ile Ankara.
Araştırmaya katılanlara “Ailenizde kaç kişi herhangi bir kanser vakası yaşadı?” sorusu da soruldu.
Katılımcıların yüzde 57’si 1 kanser vakası yaşandığını belirtirken, 2 ya da 3 kanser vakası yaşandığını belirtenlerin oranı yüzde 36, 4 ve daha fazla vaka yaşandığını belirtenlerin oranı ise yüzde 7.
Kanser taramasını önemsemiyoruz
Araştırma, kanser taramasını da hiç önemsemediğimizi ortaya koydu. Araştırmaya katılan her 5 kişiden 4’ü hayatında hiç kanser taraması yaptırmadığını dile getirirken yaptıranların oranı yüzde 20. Kanser taraması yaptıranların oranı, kendisi, ailesi ya da akrabası nedeniyle kanser deneyimi yaşayan kişilerde yüzde 30 iken, bu oran deneyim yaşamayan kişilerde yüzde 12’ye düşüyor.
Hastalığı yenme konusunda pozitif yaklaşım hakim
Kanser olacağını öğrenen kişinin duygu ve düşüncelerinin de belirlendiği araştırma, toplumumuzun hastalığı yenme konusunda büyük oranda pozitif yaklaşım içinde olduğunu ortaya koyuyor.
Araştırmaya katılanların yüzde 59’u “kanser teşhisi konan kişinin hastalığı yeneceğine inanarak hemen tedavi olmak isteyeceğini” belirtiyor. Bu dönemde kişinin akrabalarından yüksek düzeyde ilgi bekleyeceğine inananların oranı yüzde 61 iken, büyük korku ve çaresizlik duyacağına inananların oranı yüzde 49, inanmakta güçlük çekerek hastalığını inkar edeceğini düşünenlerin oranı ise yüzde 33.
Alternatif tedavilere inananların oranı yüzde 39
Araştırmaya katılanlara kanser tedavisinde bitkisel tedavi, pozitif enerji, masaj ya da akupunktur gibi yöntemlerin etkisine inanıp inanmadıkları da soruldu.
100 kişiden 39’u bu tür tedavilere inandığını dile getirirken, 41’i inanmadığını belirtti. Bu konuda tereddüt yaşanların oranı ise yüzde 20. Kanser deneyimi yaşamış kişilerde alternatif tedavilere inanma oranı yüzde 47’ye yükselirken, bu deneyimi hiç yaşamamış kişilerde oran yüzde 33’e düşüyor.