Sigorta sektörünün büyük bir değişim sürecinden geçtiğini ifade eden PASAD Yönetim Kurulu Başkanı H. Necmi Üze, acentelerin kendilerini bu değişime uyarlaması ve pazarlama stratejilerini yeniden gözden geçirmesi gerektiğini söyledi.
Sigorta sektörünün 2007 yılından beri kabuk değiştirdiğini ve büyük bir değişim sürecinden geçtiğini ifade eden Profesyonel Sigorta Acenteleri Derneği (PASAD) Yönetim Kurulu Başkanı H. Necmi Üze, yeni sisteme adapte olmanın hayati önem taşıdığını belirtti. Yeni piyasa şartlarına uyum sağlayan sektör oyuncularının kısa zamanda sağlıklı ve kârlı bir yapıya kavuşacaklarını, piyasayı kendisine uydurmaya çalışanların ise zor günler yaşayacağını söyleyen Üze, pazarı büyütüp geliştirebilecek tek yapı olan acentelerin kendilerini değişime uyarlaması ve pazarlama stratejilerini yeniden gözden geçirerek geniş ürün gamıyla müşterilerine hitap etmesi gerektiğini vurguladı. H. Necmi Üze, şu ifadelerde bulundu:
“Son yıllarda ülkemizin ekonomik yapısı, teknolojik gelişmelere ve global ekonominin gidişatına paralel olarak bir değişim ve gelişim süreci yaşıyor. Pek çok sektörde olduğu gibi sigortacılık sektörü de 2007 yılından bu yana, kabuk değiştirmekte ve büyük bir değişim sürecinden geçiyor.
Çok kısa bir zamana sığdırılmaya çalışılan bu değişim aslında kolay bir iş değil. Çünkü sektörün tüm oyuncuları yapılarını baştan aşağıya değiştirmek ve yenilemek zorunda. Takdirle karşılamak gerekir ki son altı-yedi yılda gelinen nokta küçümsenemeyecek boyutta. Gerek sigorta şirketleri için gerekse sektörün değişmez emektarları olan acenteler için yeni sisteme adapte olmak hayati önem taşıyor. Ayakta kalmak ile yok olmak arasındaki farkı bu adaptasyon süreci belirleyecek. Piyasa şartlarının değiştiğini kabul ederek yeni şartlara uyum sağlayan sektör oyuncuları kısa zamanda sağlıklı ve kârlı bir yapıya kavuşacaklar, piyasa şartlarına uyum sağlamak yerine piyasayı kendisine uydurmaya çalışanlar ise zor günler yaşamaya devam edecekler.
Herkesin bildiği gibi ülkemizdeki sigortalılık oranı batılı ülkelere oranla beş altı kat daha aşağıda ve üretimin büyük bölümü zorunlu sigortalar ile varlık sigortalarından oluşuyor. Sektör kâr edecekse öncelikle sigortalılık oranını yükseltmek, ferdi sigorta ürünlerini de geliştirerek yaygınlaştırmak ve dengeli bir portföy yapısı oluşturmak zorunda. Bunun için de güçlü bir pazarlama sistemine ihtiyaç var. Pazarlama tarafının değişik pek çok şekli olmakla birlikte yaraya merhem olacak ana sistem aslında mevcut. Modernize edilmesi ve etkin çalışır hale getirilmesi gerekiyor.
Poliçe; poliçenin bir emtia değil, risk kabulü olduğunun bilincinde olan ve satıştan sonra da sorumluluk taşıyan acentelerce satılmalıdır. Sigortacılık bilgisine tamamen vakıf, müşterinin güvenini kazanabilen, müşterinin moralitesini ölçebilecek, risk kabulünü dikkatle yapabilecek, doğru riskin doğru fiyatla satılmasında etkin olabilecek, teknolojiyi etkin kullanabilen, teknolojik donanım ve bilgiye sahip olan, eğitimli, deneyimli, her tip pazarlama araç, aracısı ve teknolojisini bünyesinde bulunduran sigorta acenteleri aslında bu yapının bel kemiğini oluşturuyor. Pazarı büyütüp geliştirebilecek tek yapı olan acenteler de kendilerini değişime uyarlamalı, gelişen teknoloji ile birlikte pazarlama stratejilerini yeniden gözden geçirerek geniş ürün gamıyla müşterilerine hitap etmeli.
Günümüzde kamu otoritesi, yeni T.T.K ile ticari sistemi her sektörde yeniden kurgulama gereği duydu, daha ciddi ve kurumsal yapıların hayata geçirilmesinin önünü açtı. Sigortacılık sektörü de acenteleriyle birlikte kendini geliştirerek sistemin içerisinde yerini almak mecburiyetinde.”
