Aksigorta Bireysel Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tolga Tezbaşaran, COVID-19 sürecini değerlendirdi.
YouTube üzerinden yayın yapan Sigorta Ekranı’nın canlı yayın konuğu olan Tezbaşaran; SigortaMedya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar’ın sorularını yanıtladı. Tezbaşaran, acentelerin de yoğun olarak izlediği ve interaktif olarak katılım sağladığı programda samimi açıklamalar yaptı.
Tezbaşaran, “Süreci değerlendirmek çok zor. Çünkü bugün söylediklerimizi 1 hafta sonra değiştirmek zorunda kalabiliriz. 95 yılından bu yana sigorta sektörünün içerisindeyim. Açıkçası çok kriz geçirdik, çok farklı dinamikleri yönetmek zorunda kaldık. Fakat, bu kadar karmaşık bir ortamla hiç karşılaşmamıştık. Karmaşık diyerek şunu kastediyorum: Mesela daha önce bir kriz olurdu, sadece Türkiye ile ilgiliydi veya bir sektörle ilgili olurdu. Bugün bakıyoruz dünyada neredeyse salgından etkilenmeyen ülke kalmadı. Bu durum toplumların tüketici davranışlarının tamamını etkiledi. Çok karmaşık bir dünya. VUKA (Volatility: Değişken, Uncetainty: Belirsiz, Complexity: Karmaşık, Ambiguity: Muğlak) diye bir tabir kullanıyoruz. Tam da bu günleri anlatıyor. Günden güne de değişiyor. Bugün durduğumuz ortam ile 1 hafta önceki ortam arasında çok büyük farklılıklar var” dedi.
“Dünya ölçeğinde bu tip krizleri yönetebilecek en rahat ülkelerden biri Türkiye’dir” diyen Tezbaşaran, şöle konuştu:
“Bunu sağlık sisteminde de görüyoruz. Aynı zamanda sağlık sigortacılığında aktif bir oyuncu olduğumuz için olayları yakından takip ediyoruz. Sağlık sigortasındaki iş ortaklarımızla da görüşüyoruz. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz; Avrupa Kıtası’ndaki çok daha hazırlıklı olduğunu tahmin ettiğimiz ülkelerin sağlık sistemi; ne yazık ki şu andaki kırılganlığı ve karmaşayı taşıyabilecek durumda değil. Ama Türkiye’de sağlık sistemim gayet derli toplu. Birey olarak da yapacağımız kurallara uymak ve evde kalmak. Acentelerimize de bunu tavsiye ediyoruz. Ben tahmin ediyorum ki acentelerimizin Türkiye’de yarısı ofislerinden işlerini yönetmeye çalışıyor.”
Tüm krizleri acentelerimizle atlattık
Tezbaşaran, COVID-19 sürecinde acentelere sağladıkları imkanları da detaylı bir şekilde anlattı. Tezbaşaran şunları söyledi:
“40 yıldan daha uzun süredir Aksigorta‘nın bayrağını dalgalandıran acentelerimiz var. Bu 60 yıllık dönemde Türkiye tarihinin düşünürseniz iyi ya da kötü günlerimizi bu acentelerimizle birlikte geçirmiş durumdayız. 60. kuruluş yılımızı acentelerimiz ile birlikte kutlamayı düşünüyorduk. Planlarımızda bir değişiklik yok. Umarım bu süreçten bir an önce çıkıp, kutlamamızı gerçekleştiririz. 60 yıllık süreçte meydana gelen tüm krizleri acentelerimiz ile beraber aşmış durumdayız. Kimi zaman onlar bize destek olduk; kimi zaman biz onlara destek olduk. Zaten bu işbirliği, böyle aile gibi birbirine bağlanmış olmak; şirket ve paydaşlarını başarıya ulaştırır.”
Proaktif bir şekilde hareket ettik
“Şu yaşadığımız günler tam da birbirimize destek olmamızı gerektiren en önemli günler. Biz de Aksigorta olarak bütün gücümüzle; elimizdeki kaynakların elverdiği ölçüde imkânlarımızı acente ve müşterilerimizin lehine kullanmak için çaba sarf ediyoruz. COVID-19 dünyada yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladığında Aksigorta olarak proaktif bir şekilde hareket ettik. Bütün hazırlıklarımızı ‘Bu salgın ülkemizi sararsa nasıl çalışırız?’ üzerine test etmeye başlamıştık. 13 Şubat’ta daha Türkiye’de hiçbir şey yokken Mart’ın başında da şirket büyük bir bölümünü evden çalışacak şekilde planladık. Tamamen evden çalışmaya başladığımız tarih 18 Mart’tır. O yüzden böyle bir geçiş bizim açımızdan çok yumuşak oldu. Hem bizler için hem de acentelerimiz için hemen işimize başladık.”
Günlük hayatlarına dokunacak paket
“Biz acentelerimizle çalışmayı sürdürürken, işin insani boyutuna da bakıyoruz. Sadece ticari olarak değerlendirmiyoruz. ‘COVID-19 sürecinde acentelerimiz ne yer, ne içer? Nasıl yaşar, neye ihtiyaçları var, nasıl bir desteğe ihtiyaç duyarlar?’ gibi soruları da önümüze koyduk. Acente destek paketini kurgularken günlük hayatı da destekleyecek bir paket hazırladık. Öncelikle acentelerimiz in finansal olarak ihtiyacı nedir ona kafa yorduk ve üretimin düşme ihtimaline karşılık o günlerde daha düşme başlamamıştı acentelerimizin bizden aldığı ek fayda paketlerinde kriter olan hedefleri aşağıya çektik. Acentelerimize aylık olarak ödediğimiz komisyonları artık haftalık ödemeye başladık. Bir de acentelerimize yönelik yıllık başarı rüzgarı kriterimiz vardı. Onu da tüm acentelerimize açtık.”
“Buraya kadar anlattıklarım işin finansal tarafıydı… Herkese eve hapsoluyor, ‘Acentelerimiz de evden çalışmaya başladıklarından onların günlük hayatına ne fayda sağlayabiliriz’ diye düşündük. Acentelerimizin internet limitlerini yükseltecek bir imkân sağladık. Bütün acentelerimize 2 aylık eğlence paketi hediye ettik. Yine acentelerimizin her birine tıbbi destek hattına erişim hakkı verdik.
Yeni dünyaya adaptasyon
Eğitim programları organize ettik. Amacımız acentelerimizin bu vakadan sağlıklı bir şekilde çıktıktan sonra bomba gibi işlerinin başına dönmesini sağlamak. O yeni dünyaya adaptasyonu kolaylaştırmak. İleriye yönelik eğitim programlarını tasarlarken ilgi göreceğini tahmin ediyorduk Ama bu kadar fazla ilgi göreceğini tahmin etmedik. Şu ana kadar 15 tane eğitim yaptık 8 bin katılımcıya ulaştık. En çok ilgi gören eğitimimiz, evden satış eğitimi ve evden çalışmanın kanunu oldu. Önümüzdeki eğitimlerde Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nu işleyeceğiz.
Müşterilerimizi unutmadık
“Müşterilerimiz için de benzer gayreti gösteriyoruz” diyen Tezbaşaran, “Müşterilerimiz için hassas nokta sağlık poliçeleri idi. Pandemi, sağlık poliçelerinde istisna olarak tanımlanmıştı. Ancak sigortalılarımızdan gelen soru ve taleplerin doğrultusunda; benzer şirketler gibi bir insiyatif aldık ve jest olarak ödedik. Aksigorta olarak devletimizin ödediği masrafların üzerinde olan harcamaları sigortalılarımızdan talep etmiyoruz. Bunun sağlık sigortacılığı açısından çok önemli bir itibar getirdiğine inanıyorum. Bunun ötesinde sigortalılarımızın ihtiyaçlarına evden ulaşabileceği şekilde adapte etmemiz gerekiyordu. Mobil aplikasyonlarımızı geliştirdik. Artık faturaları, fotoğraflarını çekip göndere biliyorlar. Evde bir hasar var ise oradan mobil ekspertiz yapabiliyoruz” diye konuştu.
Tezbaşaran, “Sigortalılarımızın evde bulundukları sürece sigorta ihtiyaçlarını dışarıdan herhangi bir etkiye ihtiyaç duymadan yönetebileceği önlemleri de almaya başladık. Kasko poliçeleri ile ilgili de biz şu anda kapısından aracı alıyoruz; tamirini gerçekleştiriyoruz. Hatta aracın dezenfektasyonunu da yaptırıp, teslim ediyoruz” dedi.
Taksitleri 1 ay öteledik
Müşterilerine ödemelerde kolaylık sağladıklarını belirten Tezbaşaran, “Acentelerimiz için geliştirdiğimiz nakit akışını müşterilerimiz için de geliştirdik. Böyle bir dönemde müşterilerimizin bize mevcut olan yükümlülüklerini yerine getirememe ihtimaline karşılık; kredi kartı ile ödeme yapan bütün müşterilerimizin ödemelerini bir ay erteledik. Nisan ayı içerisinde ödemesi olan müşterilerimizin hepsi 1 ay sonra ilgili taksitlerini ödeyecek. Ödeme zorluğuna düşen müşterilerimiz için bu ay iptalleri de yapmadık. Tek amacımız, müşterilerimizin bugünlerdeki ihtiyaçlarına kayıtsız kalmamak. Bugünler geçtikten sonra da birlikte olacağımıza inanıyoruz” diye konuştu.
Sokak hayvanlarına yönelik geliştirdikleri pet poliçesi hakkında da bilgi veren Tezbaşaran; “Biz bu üründen ticari olarak bir fayda beklemiyoruz. Bu ürünün bize getirdiği heyecanla, özellikle sokak hayvanlarını destekleyecek aksiyonlar içerisindeyiz. Dört büyük şehir belediyesi ile ortak bir proje yürüttük ve 6 ton mamayı kendilerine ulaştırdık. Onlar da sağ olsunlar bütün sokak hayvanlarını bu bizim ulaştığımız mamalarla besliyorlar” açıklamasını yaptı.
