Tamamlayıcı sağlık sigortasına dahil özel hastane ve sağlık kuruluşu sayısı 250’yi geçti. SGK anlaşmalı özel sağlık kuruluşlarına ödenen fark ücretlerindeki artış ve bazı sağlık harcamalarının Genel Sağlık Sigortası kapsamı dışında kalacağına yönelik beklentiler nedeniyle tamamlayıcı sağlık sigortasına ilginin 2014’te daha da artması bekleniyor. Türkiye’de yaklaşık 1 yıl önce Mapfre Genel Sigorta ve Medical Park Hastaneler Grubu işbirliğiyle başlayan tamamlayıcı sağlık sigortasına ilgi artarken, söz konusu sigortaya dahil özel hastane ve sağlık kuruluşu sayısı da 250’yi aştı. Hazine Müsteşarlığı’nın kamuoyunda büyük yankı uyandıran ve “ömür boyu yenileme garantisi” gibi bireylerin yararına hükümler taşıyan “Özel Sağlık Sigortaları Yönetmeliği” nde de tamamlayıcı ve destekleyici sağlık sigortası yer alırken, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile anlaşmalı özel sağlık hizmeti sunucularına ödenen fark ücretlerindeki artış ve bazı sağlık harcamalarının gelecek yıl Genel Sağlık Sigortası kapsamı dışında kalacağına yönelik beklentiler nedeniyle tamamlayıcı sağlık sigortasına ilginin 2014’te daha da artması bekleniyor.
Fiyatı tüketiciye daha uygun
SGK güvencesindeki bireylerin, özel hastane ve sağlık kuruluşlarına ödedikleri “fark ücretleri”nin sigorta şirketlerince ödenmesini sağlayan tamamlayıcı sağlık sigortası, diğer özel sağlık sigortalarına oranla daha uygun fiyatlı olması itibarıyla SGK anlaşmalı özel hastanelere giden sigortalılara ceplerinden 5 kuruş çıkmadan tedavi olma imkanını sağlıyor.
Hazine Müsteşarlığı’nın, 23.10.2013 tarihli ve 28800 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Özel Sağlık Sigortaları Yönetmeliği”nin 18. Maddesi, tamamlayıcı ve destekleyici sağlık sigortası ürünlerini düzenliyor. Yönetmelikte konu ile ilgili genel bir çerçeve çizilmiş. Yaklaşık 1 yıldır, Hazine Müsteşarlığı’ndan sadece tamamlayıcı ve destekleyici sağlık sigortalarıyla ilgili kapsamlı bir yönetmelik bekleyenler açısından, söz konusu sigortanın ilgili yönetmeliğin sadece bir maddesinde düzenlenmesi biraz da hayak kırıklığı yarattı. Nitekim, Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) olarak tamamlayıcı sağlık sigortası ile ilgili müstakil bir mevzuat olarak bekledikleri düzenlemenin, Özel Sağlık Sigortaları Yönetmeliği’nde 3 satır olarak yer aldığını hatırlatan OHSAD Genel Sekreteri Cevat Şengül, hem özel sağlık hizmet sunucuları, hem de özel sağlık sigortacıları tarafından birçok konunun tartışılmaya devam edeceğini söylüyor. Ancak, bazı sigortacılar ise mevzuatın yeterli olduğu ve tamamlayıcı sağlık sigortası ürünlerini piyasaya sunma konusunda bir sıkıntının olmadığı düşüncesinde. Nitekim, piyasada ürün sunan şirket sayısı Ergo ile birlikte 3’e yükselirken, Aksigorta ve birçok sigorta şirketi de ürün hazırlığı içinde. Yönetmelikte ayrıca, tamamlayıcı sağlık sigortasında, sigorta şirketince özel hastane ve sağlık kuruluşlarına ödenecek farkın tavanı ya da limitleri konusunda da bir düzenleme olmadığı dikkat çekiyor. Bu, bir anlamda, bu konudaki bedellerin, serbest piyasa ekonomisi mantığı içinde sigorta şirketleri ve farklı özel sağlık hizmet sunucuları arasındaki görüşmeler ile belirlenmesi anlamına geliyor.
GSS’de daralma bekleniyor
2014’te tamamlayıcı sağlık sigortasına ilginin daha da artması bekleniyor. Bunun da birkaç temel nedeni var: Öncelikle, SGK anlaşmalı özel hastane ve sağlık kuruluşlarında hastalardan alınan fark ücretlerindeki artış bunun temel sebebi. Yapılan düzenleme ile şu anda vakıf üniversiteleri de dâhil tüm sözleşmeli özel sağlık sunucularına başvuran hastalardan ek olarak alınabilecek ücretin tavan miktarı yüzde 90’dan yüzde 200’e çıkarıldı. Gerçi, sözgelimi İstanbul gibi büyük şehirlerde rekabetten dolayı bazı hastaneler fark ücretlerindeki artışı fiyatlarına yansıtmadı ama yılbaşından sonra söz konusu ücretlerdeki artış kaçınılmaz. Bir diğer faktör de 2014 Yılı Programı’nda işaret edildiği gibi Genel Sağlık Sigortası’nda (GSS) temel teminat paketinin daraltılması beklentisi. Bu konuda kesinleşmiş bir bilgi olmamakla birlikte öncelikle ağız-diş, göz tedavileri, bazı ameliyat malzemeleri ve tetkiklerin temel teminat paketi dışında kalıp, tamamlayıcı sağlık sigortasının konusunu oluşturacağı söyleniyor. Bazı sigortacılar ise söz konusu harcamaların tamamen kapsam dışı kalmayacağını, ancak hizmete erişimde bazı kısıtlamalara gidilmesinin söz konusu olabileceğini kaydediyor.
Yurtdışındaki örneklere bakılabilir
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Genel Sekreter Yardımcısı Atilla Oksay, yurt dışı uygulamalara bakıldığında tamamlayıcı ve destekleyici sigortaların kamu sağlık sistemlerini sadece finansman bakımından desteklemediğini, aynı zamanda sosyal güvenlik sistemi tarafından karşılanmayan tedavilerin de söz konusu sigorta ürününün konusunu teşkil ettiğine dikkat çekiyor. “Sözgelimi bir bireyin katarakt ameliyatı olduğunu düşünelim. Bazı ülkelerde kamu kurumu, cerrahi katarakt ameliyatının bedelini ödüyor. Ancak, birey laserle ameliyat olmayı tercih ediyorsa bunu tamamlayıcı sağlık sigortası karşılıyor. Türkiye’de de bu gibi ayrımlar yapılabilir” diyor Oksay.
Tamamlayıcı sağlıkta hangi giderler sigorta şirketince karşılanacak?
– Genel sağlık sigortalısının Kanun kapsamında SGK tarafından karşılanan Türkiye’deki giderlerine ilave masraflar.
– Genel sağlık sigortalısının SGK tarafından karşılanmayan Türkiye’deki giderleri.
– Sigorta şirketi, bakıma muhtaç kalma durumunun ortaya çıkmasına bağlı bakım hizmetlerine ilişkin giderler, yurtdışındaki sağlık hizmetleri ve buna bağlı diğer giderlere ilişkin ek teminat verebilecek.
– Sigorta şirketi, ayrıca tercümanlık giderleri ve tamamlayıcı ve destekleyici sağlık sigortaları ile ilintili diğer konular için de ek teminat verebilecek.
TSB Genel Sekreter Yardımcısı Atilla Oksay: İşin detayları piyasa ekonomisi koşullarına bırakıldı
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Genel Sekreter Yardımcısı Atilla Oksay, Hazine Müsteşarlığı’nın Özel Sağlık Sigortaları Yönetmeliği’nde, tamamlayıcı sağlık sigortası ile ilgili olarak genel bir çerçeve çizip işin detaylarının şirketlerin özel şartlarına ve sigorta şirketleri ile özel sağlık kuruluşları arasındaki anlaşmaya bırakıldığını söylüyor. Oksay, yönetmelikle ilgili olarak şu görüşleri dile getiriyor: “Türkiye Sigorta Birliği olarak konuyla ilgili daha önce yapılan çalışmalarda tamamlayıcı sağlık sigortasında uygulanabilecek modeller ile bu modellerin hayata geçirilmesi için alınması gereken aksiyonlara ilişkin görüşlerimizi çeşitli platformlarda dile getirmiştik. Yönetmelik ile işin detayları serbest piyasa ekonomisi koşullarına bırakıldı.”
Axa Sigorta Bireysel, Teknik, Sağlık, Hasar & Hukuk Başkanı Ali Erlat: Mevzuat tamam, ürün sunma konusunda sıkıntı yok
Axa Sigorta Bireysel, Teknik, Sağlık, Hasar & Hukuk Başkan ve İcra Kurulu Üyesi Ali Erlat, tamamlayıcı sağlık sigortasının, Özel Sağlık Sigortaları Yönetmeliği’nde bir madde olarak yer almasının yeterli olduğu görüşünde. Sigorta şirketleri açısından tamamlayıcı sağlık sigortası ürünleri sunma konusunda çok büyük sıkıntı olmadığını ifade eden Erlat, şunları söylüyor: “SGK’nın ve tamamlayıcı sağlık sigortası ürününün kapsadığı ve kapsamadığı alanlar net olarak poliçede yazdıktan sonra herhangi bir sorun yok. SGK’nın üstünü tamamlamakla birlikte ürünümüz sonuçta ayrı bir ürün. Yönetmelik ihtiyacı duyulan açık noktalar yok. Ancak, tamamlayıcı sağlık sigortası yaygınlaşıp uygulama oturduğunda bir takım yeni düzenleme ihtiyaçları olabilir.” Axa’nın “Sağlığım Tamam” ürünü ile ilgili olarak 250 özel hastane ve sağlık kuruluşu ile anlaşma yaptıklarını belirten Erlat, 5 bin civarında poliçe sattıklarını ifade ediyor.
Tamamlayıcı sağlıkta ürün sunan şirket sayısı 3’e yükseldi
Türkiye’de tamamlayıcı sağlık sigortasına ilgi de giderek artıyor. Geçen yılın kasım ayında Medical Park Grubu ile Mapfre Genel Sigorta işbirliğiyle başlayan tamamlayıcı sağlık sigortasına dahil hastane ve özel sağlık kuruluşları sayısı 250’yi geçti. “Fark yok” sigortası adı ile ürünü lanse eden Mapfre Genel Sigorta’nın ardından Axa Sigorta da, “Sağlığım tamam” ürününü haziran başında, son olarak da Ergo, eylül ayından itibaren “Yüzde 100 Sağlık” sigortası ürününü piyasaya sundu.
Mapfre Genel Sigorta Sağlık Direktörü Baki İtez: Tamamlayıcı sağlık sigortasında devlet teşviği gerekiyor
Mapfre Genel Sigorta’nın Fark Yok Sigortası kapsamında anlaşmalı sağlık kuruluşu sayısının 254’e ulaştığını belirten Mapfre Genel Sigorta Sağlık Grup Yöneticisi Baki İtez, “Ürüne ilgi artarak devam ediyor. Sağlık kuruluşlarında kişilerden alınan ilave ücretin, SGK’nın ödediği ücretlerin 2 katına çıkması, açıklanan 2014 yılı hükümet programında SGK Temel Teminat Paketi’nin gözden geçirilerek tamamlayıcı sağlık sigorta ürünlerinin desteklenecek olmasının açıklanması bunda etken” diyor. Tamamlayıcı sağlık sigortasının, özel sağlık sigortası yönetmeliğinin sadece tek bir maddesinde düzenlenmesi konusundaki düşüncelerini açıklayan İtez, düzenlemenin mevcut ürünler gamında yeterli olduğunu, daha kısıtlayıcı tedbirlerin olmasının ürün çeşitliliğini engelleyebileceğini söylüyor. İtez, eksik olanın, tamamlayıcı sağlık sigortası ürünleri için devlet teşviklerinin olmaması olduğuna dikkat çekiyor.
ERGO Türkiye Teknikten Sorumlu İcra Krl. Üyesi Mert Ekitmen: Diğer oyunculardan farkımız asistan hizmetleri sunmamız
ERGO Türkiye Teknikten Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Mert Ekitmen, yeni ürünleri, ERGO Yüzde 100 Sağlık Sigortası ile ilgili olarak şu bilgileri veriyor: “ERGO Yüzde 100 Sağlık Sigortamız kişilerin ihtiyaçlarına göre tasarlandı ve 3 coğrafi bölgeye ayrıldı. Böylece sigortalılar hizmet almayı düşündükleri kurumlara göre bölgelerini seçme imkanına sahip ve buna uygun prim ödemesi yapacaklar. Tamamlayıcı sağlık ürünümüzde yatış ve yoğun bakım gün limiti bulunmuyor ve 18 yaş altındaki bireyler ebeveynleriyle beraber ürünümüzden yararlanabiliyor. Anlaşmalı kurum sayımız bugün itibarıyla 200’e yaklaşmış olmakla beraber network ağımızı genişletmek için görüşmelerimizin devam ettiği pek çok kurum bulunuyor. Sektörde diğer oyunculardan farkımızın asistans hizmetlerimiz olduğunu da belirtmek isterim. Sigortalılarımız çağrı merkezimizi arayarak sağlıklı beslenme hattı, indirimli kuru temizleme, indirimli kiralık araç, indirimli deniz taksi, indirimli motovale gibi hizmetlerden de faydalanabiliyor.”
OHSAD Genel Sekreteri Cevat Şengül: Fark sınırı, tamamlayıcı sağlık sigortasının önünde engel
Son 1 yılda tamamlayıcı sağlık sigortası konusunda yeterli ve istenen bir gelişme olmadığını ifade eden Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Genel Sekreteri Cevat Şengül, bunun da en önemli sebebinin ‘fark sınırı’ olduğunu belirtiyor. Fark sınırının 2 katına çıkmasının da istenen gelişmeyi sağlamayacağını belirten Şengül, şunları söylüyor: “SGK nın sağlık hizmetleri finansmanı konusunda, ilerleyen yıllarda çok daha sıkıntılı süreçler yaşanacağını düşünüyorum. Türkiye nin OECD ülkelerinin kişi başı yıllık muayene ortalamasının üzerinde muayene sayısını uzun süre finanse etmeye devam etmesini beklemek safdillik olur. Bu bağlamda tamamlayıcı sigortasını alternatif finansman kaynağı olarak son derece önemsiyorum. Bu kaynağın verimli bir şekilde kullanılabilmesi ise fark sınırının tamamen kaldırılması ile mümkün. Siyasi sonuçları olacak böyle bir kararın, 2015’ten önce alınabileceğine inanmıyorum.”